İhale eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin tahsili hk

ihale eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli ile eserin muhafaza ve depo kirasından oluşan diğer zararların tahsili istemi

mahkemece davanın muhafaza ve kira bedeline ilişkin kısmının geri alınmış olmakla hüküm kurulmasına yer olmadığına, sözleşmenin idarece haksız feshedildiğinin tesbiti ile sözleşme konusu botların davacıya teslimi kaydıyla, iş bedeli olan 290.000.00 TL’nin davalıdan tahsiline dair verilen karar, davalı vekilince süresi içinde temyiz edilmiştir.

Davacı vekili müvekkilinin davalı idarenin açtığı ihaleyi kazanarak, 21.01.2010 tarihli sözleşmeyi imzaladığını, sözleşme kapsamında idarenin ihtiyacı olan 18 adet karinalı şişirilebilir bot yapımını üstlenerek, ürettiği botları 20.08.2010 tarihinde idareye teslim ettiğini, yapılan muayene sonucunda 5 adet büyük tip botun şartnameye uygun bulunup teslim alınmasına rağmen,

13 adet küçük tip (RHIB Sert karinalı şişirilebilir hücum bot) dava konusu botların kind muayenesinde saptanan bir kısım eksikler tamamlandıktan sonra, yeniden idareye tesliminde, ikinci muayenede botların iki madde bakımından sözleşmeye uygun olmadığı gerekçesiyle, 21.01.2011 tarihinde reddedilerek 26.01.2011 tarihinde iade edildiğini, yangın söndürme cihazlarına ilişkin kind eksiklik ile ilgili itirazların idarece kabulüne rağmen, her bir botun ağırlığının personel dahil 500 kg’dan fazla olması gerekçesiyle sözleşmeye uygun olmadığından itirazları reddedilerek,

27.01.2011 tarihli yazısıyla 13 adet bot ile ilgili sözleşmeyi feshettiğini, halbuki müvekkilinin botlarda bulunması gereken tüm şartları yerine getirdiğini, idari şartnamede belirlenen bot ağırlığının 450 (+50, – 150) olmasının teknik olarak mümkün olmadığını, buna ilişkin olarak İTÜ ve Türk Loydu Vakfı’ndan alınan belgeleri idareye sunduklarını, teknik olarak botların müvekkilinin ürettiği ağırlıktan daha hafif üretilmesinin imkânsız olduğunu, aksi halde personelin can güvenliğinin tehlikeye atılacağını belirterek, taraflar arasındaki akdin aynen ifasına, malların idarece teslim alınmasına, 290.000,00 TL iş bedelinin ve süresinde teslim alınmamaktan doğan muhafaza ve bakım masraflarına karşılık şimdilik, 10.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde; yüklenici davacının, sözleşmenin 2. kısmına ilişkin olarak teslim ettiği 13 adet botun şartname koşullarına uygun ağırlıkta üretiminin mümkün olmadığının akredite bir kuruluşça desteklenmediğini, muadil botlarda ağırlığın bu değerler

arasında bulunabildiğini, seçilen tekne formunun, ağırlığı doğrudan etkilediğini, yüklenicinin ihaleyegirerken idari ve teknik şartnameyi okuyup anladığını beyan ettiğini, ihale öncesinde veya sonrası ile sözleşme öncesi ve süresince, malzemenin ağırlığının muayene ve kabul komisyonunuca tesbitine kadar geçen süreçte, bahis konusu ağırlık sorunu da dahil olmak üzere, şartnameye yönelik herhangi bir sorun bildirmediğini, taahhüdüne rağmen üretime geçmeden önce gemi ön dizaynının vazgeçilmez unsuru olan ağırlık hesabı ve structure optimizasyonu konularında tedbirsiz davrandığını, yetersiz kaldığını, eseri sözleşmeye uygun, iş sahibinin amaçladığı sonucu karşılıyacak vasıflarda üretemediğini, bu nedenlerle eserin kabulü mümkün olmadığından sözleşmenin feshinin haklı olduğunu, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

Taraflar arasında BK 357, TBK 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen bir eser sözleşmesinin varlığı tarafların kabulündedir. Eser sözleşmesi “yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği” hat iki taraflı bir sözleşme olup, yüklenicinin eseri üretip teslim etme ana borcuna bağlı yan borçlarından biri de genel ihbar (uyarı) borcudur. Somut olayda, çekişme konusu; yüklenicinin teslim ettiği eserin, iş sahibinin sözleşmeyle amaçladığı sonucu karşılayacak vasıflara haiz olup olmadığı, yüklenicinin bedele hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.

Bir eser sözleşmesinde yüklenici borcunu yerine getirirken sözleşmenin diğer tarafı olan iş sahibinin yararına olacak şekilde davranmak ve ona zarar vermekten kaçınmakla yükümlüdür.