Sözleşmeden kaynaklanan gecikme cezasının hesaplanması

Karar Veren Mahkeme: Ankara Asliye 7. Ticaret Mahkemesi

Karar Tarihi: 21.10.2010

Karar Sayısı : E: 2008/213, K: 2010/527

Olay Özeti Karar ve Sonuç :

Dava, yanlar arasındaki 04.01.2002 tarihli, talebi üzerine, Yargıtay 15.Hukuk Dairesinin 12.02.2008 tarihli kararıyla bozulmuştur.

Yargıtay bozma kararında özetle, “yanlar arasında imzalanan sözleşmenin 9.1.maddesinde, işin süresinde bitirilememesi halinde gecikme cezası uygulanacağının kararlaştırıldığını, daha sonra imzalanan protokolde ise geçici kabulün 31.12.2003 tarihine kadar yapılamaması durumunda gecikme cezalarının uygulanacağının belirtildiğini, davalı idarece oluşturulan komisyon tarafından 04.03.2004 tarihine itibar edilmek üzere 21.04.2004 tarihinde eksikliklerin 21.08.2004 tarihine kadar tamamlanması kaydıyla tesisin geçici kabulünün yapıldığı, geçici kabul tutanağının yetkili makamın imzasıyla 18.10.2004 tarihinde onaylandığını, davalının 29.06.2004 tarihindeki talebi üzerine 490.000 ABD Doları gecikme cezasının 374.311 USD tutarının idare nezdindeki hakediş alacağından kesildiğini, kalan 115.689 USD’nin ise 26.08.2004 tarihinde davalıya ödendiğini, sözleşme eki özel şartnamenin 23.7.1 maddesine göre, kabul tutanaklarının bakanlığın veya yetkili kuruluşun onayı ile kesinlik ve geçerlilik kazanacağı belirtildiğinden, geçici kabulün yetkili makamca onayının yapıldığı, 18.10.2004 tarihinde gerçekleştiğinin kabul edilmesi gerektiğini ve onay tarihinden önce cezai şart tahsil edildiğinden artık ihtirazı kayıt ileri sürülmeden eserin teslim alındığının söylenemeyeceğini, dolayısıyla uyuşmazlığın esası incelenerek gecikmede yüklenicinin haklı olup olmadığı ve kesilmesi gereken ceza tutarı saptanarak sonucuna uygun biçimde karar verilmesi gerektiği” bildirilmiştir.

Yeniden yapılan yargılamada Yargıtay kararına uyulmuştur.

Dava konusu sözleşme nedeniyle davacı yüklenici tarafından taahhüt edilen işin gecikmesinde, yüklenicinin haklı olup olmadığının ve varsa kesilmesi gereken ceza miktarının hesaplanması bakımından resen oluşturulan bilirkişi kumlundan rapor ve itirazların değerlendirilmesi için ek raporlar alınmıştır.

Bilirkişi kumlu raporunda, davacının yükleniminde olan türbinlerden TG-2 Bloğunda meydana gelen arızanın niteliği konusunda üretici firma tarafından gönderilen yazıdaki açıklamadan, arızanın teknik nedenlerden kaynaklandığı, mahallinde onarılamadığı, Belçika’ya gönderilip gönderildiği yerde arızanın tespit edilerek onarılmasının mümkün olacağının bildirilmesi ve nihayetinde söz konusu teknik arızanın garanti kapsamına alınarak giderildiği yani bedelsiz değiştirildiği, dolayısıyla arızanın davacıdan kaynaklanmadığı, malzemenin bünyesindeki gizli ayıptan kaynaklandığı ve bu nedenle gecikmede yüklenicinin kuşum bulunmadığı, gecikmede haklı olduğu bildirilmiştir.

Gecikmede haklı olan davacı yüklenicinin arızanın giderilmesi için iş sahibinden talep ettiği sürenin kendisine tanınması gerektiğinden, davacıya uygulanması gereken gecikme cezası miktarı 31.01.2004 – 04.03.2004 tarihleri arasındaki 33 günlük süre için 180.000 USD olarak hesaplanmıştır.

Dolayısıyla, davalı idare tarafından gecikme cezası olarak hesaplanan 490.000 USD’den bilirkişi kurulunca saptanan ve uygulanması gereken gecikme cezası 180.000 USD çıkarıldığında, davacının davalı idareye 310.000 USD borcunun bulunmadığı saptanmıştır.