sözleşmenin 33.18 maddesinde “Herhangi bir hafriyat esnasında su, elektrik, gaz, telefon v.b. Yer altı tesislerine tesadüf edildiği takdirde bu aksamda yapılacak hasar müteahhide ait olacağı gibi hafriyat sahası kapatılıncayakadar bunların muhafaza ve zayiinden de doğrudan doğruya tmüteahhit mesul olacaktır.” denilmekte olduğu ve yine Yapım İşleri Genel Şartnamesi’ nin 9. Maddesindeki “İşyeri ve çevresindeki bölgede, yeterli güvenlik önleminin alınmaması sebebiyle doğabilecek hasar ve zararın ödenmesinden yüklenici sorumludur. Yüklenici, kazaların, zarar ve kayıpların meydana gelmesini önlemek amacı ile gerekli bütün tedbirleri almak ve yapı denetim görevlileri tarafından, kaza, zarar ve kayıp ihtimallerini azaltmak için verilecek talimatlaa uymak zorundadır.” denildiğini, Sözleşme ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi’ nin ilgili maddeleri doğrultusunda ………A.Ş.’ ye ait tesislere hasar verildiğinin tespit edilmesi durumunda verilen hasar yüklenici sorumluluğunda olduğu ve idarelerinin sorumluluğunun bulunmadığını, bu nedenlerle davacının idarelerine yönelik talebinin haksız ve yersiz olduğunu, yasal şartları taşımayan alacak talebinin idareleri yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir

T.C. İstanbul Anadolu 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/892 Esas
KARAR NO : 2018/1120

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/08/2018
KARAR TARİHİ : 14/11/2018

DAVA :
Davacı vekili Mahkememize sunduğu …….. havale tarihli ve aynı tarihte harçlandırdığı dava dilekçesinde özetle; müvekkkili şirketin hizmet sahasında………….adresi önünde davalı …………….. isimli firmanın yapmış olduğu kaldırım çalışması sırasında müvekkili şirketine ait kabloya hasar verildiğini, zarar nedeniyle hem …………….nin müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğunu beyanla davanın kabulüne karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davacı vekili Mahkememize sunduğu 25/10/2018 havale tarihli beyanında; dava konusu alacak olan hasar miktarının sulh kapsamında 23/10/2018 tarihinde davalı ………………..tarafından ödendiği beyan ederek konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı ……. vekili Mahkememize sunduğu 18/09/2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle: dava konusu yerde ………………… nin …….tarih ve …. nolu kararına istinaden İhale Komisyonun …….. tarih ve 89 sayılı kararı ile yüklenici …………..’ ne ihale edilen ………… işi kapsamında “…………… yapıldığını, sözleşmenin 33.18 maddesinde “Herhangi bir hafriyat esnasında su, elektrik, gaz, telefon v.b. Yer altı tesislerine tesadüf edildiği takdirde bu aksamda yapılacak hasar müteahhide aitolacağı gibi hafriyat sahası kapatılıncayakadar bunların muhafaza ve zayiinden de doğrudan doğruya tmüteahhit mesul olacaktır.” denilmekte olduğu ve yine Yapım İşleri Genel Şartnamesi’ nin 9. Maddesindeki “İşyeri ve çevresindeki bölgede, yeterli güvenlik önleminin alınmaması sebebiyle doğabilecek hasar ve zararın ödenmesinden yüklenici sorumludur. Yüklenici, kazaların, zarar ve kayıpların meydana gelmesini önlemek amacı ile gerekli bütün tedbirleri almak ve yapı denetim görevlileri tarafından, kaza, zarar ve kayıp ihtimallerini azaltmak için verilecek talimatlaa uymak zorundadır.” denildiğini, Sözleşme ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi’ nin ilgili maddeleri doğrultusunda ………A.Ş.’ ye ait tesislere hasar verildiğinin tespit edilmesi durumunda verilen hasar yüklenici sorumluluğunda olduğu ve idarelerinin sorumluluğunun bulunmadığını, bu nedenlerle davacının idarelerine yönelik talebinin haksız ve yersiz olduğunu, yasal şartları taşımayan alacak talebinin idareleri yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ………………ye dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davalı ………….. vekili Mahkememize sunduğu ……… havale tarihli beyan dilekçesinde özetle: davaya konu hasar miktarının sulh kapsamında 23/10/2018 tarihinde müvekkili şirket tarafından davacı………….’ ye ödendiğini beyanla konusu kalmayan dava ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın Hukuki Niteliği; Haksız fiil nedeniyle maddi tazminat, davasıdır.
Davanın Hukuki Sebebi; Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 49. Maddesindeki “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemedir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE KANAAT :
Sulh, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan ve görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir(HMK m.313). Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir(HMK m.314) ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur(HMK m.315).
Sulh halinde Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir(HMK m.315).
Vekilin aracılığı ile sulh halinde, bu konuda vekaletnamesinde özel yetki bulunmalıdır(HMK m.74).
Sulh sözleşmesinde yargılama masrafı ve vekalet ücreti de düzenlendiğinden bu hususta ayrıca bir değerlendirme yapılmamıştır.
Yargı yetkisini, Anayasanın 9. Maddesine göre, Türk Milleti adına kullanan Mahkememizce, uyuşmazlık konusu hakkında, yapılan açık duruşmalar ve yargılama sonunda(Ay. m.141); toplanan deliller, sulh, iddia ve savunmalar ile tüm dosya mündericatı incelenip hep birlikte değerlendirildiğinde; tarafların yargılama sırasında sulh oldukları ve davanın konusuz kaldığını beyan ettikleri, sulh sözleşmesinin yasal şartları taşıdığı, her ne kadar ……… sulh sözleşmesine taraf olmasa da davalı …………nin ödeme yapması ile davacı ile sulh olunduğu nazara alındığında ve İ…… nin kamu kurumu olarak müteahhite havale ettiği işi denetim ve gözetim yükümlülüğü bulunduğundan dava açılışındaki haklılık durumunua göre……yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığı sonuç ve vicdani kanaatine(Ay. m.138) varılarak konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere;
1-Konusuz kalan davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harç başlangıçta peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Sulh sözleşmesi gereğince sulh sözleşmesi tarafları lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar kesinleştiğinde HMK Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi uyarınca artan gider avansının davacıya; artan delil avansının davalı …… ye iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle dosya üzerinden karar verildi.