Davacı taşeron şirket davanın eser sözleşmesinden değil alt taşeron sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası olduğundan zaman aşımı süresinin *yıl olduğunu kesin kabul tarihine göre *yıllık sürenin dolmadığını hakedişlerin ihtirazi kayıtla imzalandığını belirterek incelemenin duruşmalı yapılarak kararın ortadan kaldırılıp davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiş Taraflar arasındaki uyuşmazlık alacak talebinin zaman aşımına uğrayıp uğramadığı noktasındadır Eser sözleşmesinde kural olarak her alacak hakkı * yıllık zaman aşımı süresine tabidir Bu sürenin başlangıcı ise kural olarak işin teslimi tarihinden başlar Ancak ihale edilen inşaatlarda bu sürenin başlangıcı işin kesin kabul onay tarihinden başlatılmaktadır dosya kapsamına göre inşaatın kesin kabulünün * tarihinde yapıldığı Davaya konu talep yönünden bu tarih esas alınmış olsa dahi dava tarihine  göre * yıllık dava zaman aşımı süresinin dolmuş olduğu hk 2

 

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
15.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2019/2065
KARAR NO: 2020/536
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/06/2019
NUMARASI: 2015/236 Esas, 2019/901 Karar
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ : 02/06/2020
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, HMK m. 353 hükmü gereğince duruşmasız olarak dosya üzerinde HMK m. 355 hükmü gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda, sair taleplerinin reddi ile;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, palplanşların çakılması işini konu alan yazılı taşeron sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, taraflar arasındaki anlaşmanın eser sözleşmesi niteliğinde olduğu, sözleşmenin başlangıç tarihinin 20.07.2004, bitiş tarihinin ise 31.12.2004 olduğu, dava açılış tarihine (20.02.2015) göre sözleşmenin düzenlendiği tarih itibariyle geçerli olan mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 126/4 maddesine göre 5 yıllık dava açma süresinin dolduğu, zamanaşımı süresinin başlangıcı olarak 09.08.2006 kesin kabul tarihi kabul edilse dahi aynı yasa kapsamında 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu kabul edilerek davanın zamanışımı nedeniyle reddine dair verilen karar davacı şirket vekilince süresinde ve usulünce istinaf edilmiştir. Davacı taşeron şirket vekili istinaf talebinde özetle, davanın eser sözleşmesinden değil, alt taşeron sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası olduğundan zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğunu, kesin kabul tarihine göre (09.08.2006) 10 yıllık sürenin dolmadığını, hakedişlerin ihtirazi kayıtla imzalandığını belirterek incelemenin duruşmalı yapılarak kararın ortadan kaldırılıp davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık alacak talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasındadır. Eser sözleşmesinde kural olarak her alacak hakkı 5 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Bu sürenin başlangıcı ise kural olarak işin teslimi tarihinden başlar. Ancak ihale edilen inşaatlarda bu sürenin başlangıcı işin kesin kabul onay tarihinden başlatılmaktadır. Açıklananlar ışığında somut olaya bakıldığında, dosya kapsamına göre inşaatın kesin kabulünün 09/08/2006 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Davaya konu talep yönünden bu tarih esas alınmış olsa dahi dava tarihine (20/02/2015) göre 5 yıllık dava zamanaşımı süresinin dolmuş olduğu anlaşılmakla mahkemece davanın zamanaşımına uğradığından bahisle verilen red kararı usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/06/2019 tarih ve 2015/236 Esas, 2019/901 Karar sayılı kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, 2-Alınması gereken 54,40-TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 10,00-TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 3-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere 02/06/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.