davacı sözleşme konusu işi dava dışı *’ye karşı yükümlenmiş ve bu işin yapımı konusunda alt yüklenici olarak davalı ile sözleşme imzalamıştır Kural olarak eser sözleşmelerinde iş sahibi (eldeki davada yüklenici) iş bedelinden ödediği miktarı yüklenici ise (eldeki davada alt yüklenici) gerçekleştirdiği imalât tutarını kanıtlamakla yükümlüdür Davacı *taş döşeme işi yapıldığını ancak iş sahibinin ayıplı olduğu uyarısı üzerine davalıya ayıp ihbarında bulunduklarını buna ilişkin *tarihli ihtarı gönderdikleri ihtardan sonuç alınamadığından * tarihli ihtarname ile sözleşmeyi fesh ettiklerini bu nedenle ödenen iş bedelinin iadesinin talebi hk

T.C.
Yargıtay
15. Hukuk Dairesi

Esas No:2015/4972
Karar No:2016/298
K. Tarihi:20.1.2016

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
.

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı-k.davalı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde taraf vekilleri yapılan tebligata rağmen gelmediklerinden incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Asıl dava, eser sözleşmesi uyarınca iş bedeli karşılığı verilen çek nedeni ile borçlu olunmadığının tespitine, nakit ödemenin istirdadına karar verilmesi istemi ile açılmış, davalı açılan davanın reddini savunmuş, karşı davasında, fesihin haksızlığı nedeni ile uğranılan zarara karşılık şimdilik kaydı ile 5.000,00 TL kâr mahrumiyetinin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece asıl davanın kısmen, karşı davanın tümüyle kabulüne karar verilmiş, karar, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı-karşı davacının tüm, davacı-karşı davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Taraflar aras??ndaki uyuşmazlık 09.11.2010 tarihli ve 4413 m2 tutarında taş döşeme işine ilişkin sözleşmeden kaynaklanmıştır. Asıl davacı sözleşme konusu işi dava dışı ….Ş.’ye karşı yükümlenmiş ve bu işin yapımı konusunda alt yüklenici olarak davalı ile sözleşme imzalamıştır. Kural olarak eser sözleşmelerinde iş sahibi (eldeki davada yüklenici) iş bedelinden ödediği miktarı, yüklenici ise (eldeki davada alt yüklenici) gerçekleştirdiği imalât tutarını kanıtlamakla yükümlüdür. Davacı 130 m2 taş döşeme işi yapıldığını, ancak iş sahibinin ayıplı olduğu uyarısı üzerine davalıya ayıp ihbarında bulunduklarını, buna ilişkin 20.12.2010 tarihli ihtarı gönderdikleri, ihtardan sonuç alınamadığından 07.01.2011 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi fesh ettiklerini, bu nedenle ödenen iş bedelinin iadesini talep etmektedir. Davacı ise, 520 m2 imalât yaptığını, feshin haksız olduğunu savunmaktadır. Davalı 520 m2 imalâta ilişkin fatura sunmuş ise de, davacıya tebliğ olunduğu kanıtlanmış değildir. Davalının tek taraflı düzenlediği fatura dışında başkaca delil bulunmamaktadır. Yapılan 130 m2 imalâtın ise gerek iş sahibinin yazısı gerekse yaptırılan bilirkişi incelemelerinde ayıplı ifa olunduğu sabittir. Bu durumda davacının işin
başlangıcında ayıplı imalât gerçekleştirilmesi nedeni ile dava dışı iş sahibine davacının ayıpsız imalât teslim etmekle yükümlü olduğu gözetildiğinde davalı ile yaptığı sözleşmeyi fesihte haklı olduğunu kabul etmek gerekir. O halde mahkemece yapılması gereken iş; asıl davada 130 m2 imalâtın sözleşme fiyatı ile hesaplanacak tutarından ayıbın giderim bedeli mahsup edilerek, bulunacak bu tutara ihzarat ve nakliye bedeli ilave edilmeli, böylece davalı alt yüklenicinin alacağı hesaplanmalı, asıl davada istirdadı istenilen ödemelerden bu miktar mahsup edilerek kalan miktar üzerinden asıl dava kabul edilmeli, karşı davanın ise tümüyle reddine karar verilmelidir. Bu hususlar üzerinde durulmadan bilirkişi görüşüyle bağlı kalınarak hükme varılması usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı-karşı davacının tüm, davacı-karşı davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün davacı-karşı davalı lehine BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilmediğinden davacı-karşı davalı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda yazılı 72,10 TL bakiye Yargıtay başvurma harcının temyiz eden davacı-k.davalıdan, bakiye 408,35 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı-k.davacıdan alınmasına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 20.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.