Belediye Başkanlığı tarafından ihale edilen taşınmaz nedeniyle ödenen 111.508,47-TL katma değer vergisinin iadesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin .. sayılı işlemin iptali istemiyle açtığı davanın; davacı tarafından satın alınan arsa için ödediği katma değer vergisinin iadesi için ilgili vergi dairesine başvurması gerekirken sorumlu sıfatıyla vergiyi tahsil ederek Maliye'ye yatıran ve verginin iadesi ile ilgili herhangi bir yetkisi bulunmayan Cihanbeyli Belediye Başkanlığı'na başvuruda bulunduğu, söz konusu başvuru üzerine Belediyece iade ile ilgili vergi dairesine başvurulması gerektiği yolunda dava konusu işlemin tesis edildiği, anılan işlemin ilgilinin hak ve hukukunda değişiklik yaratabilecek idari davaya konu olabilecek kesin ve icrai bir işlem niteliğinde olmadığı ve dolayısıyla söz konusu işleme karşı açılan dava

Konya BİM, 1. VDD, E. 2017/325 K. 2017/630 T. 23.3.2017

 

İSTEMİN ÖZETİ: Davacının, Cihanbeyli Belediye Başkanlığı tarafından ihale edilen taşınmaz nedeniyle ödenen 111.508,47-TL katma değer vergisinin iadesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 09.12.2016 tarihli 5874 sayılı işlemin iptali istemiyle açtığı davanın; davacı tarafından satın alınan arsa için ödediği katma değer vergisinin iadesi için ilgili vergi dairesine başvurması gerekirken sorumlu sıfatıyla vergiyi tahsil ederek Maliye’ye yatıran ve verginin iadesi ile ilgili herhangi bir yetkisi bulunmayan Cihanbeyli Belediye Başkanlığı’na başvuruda bulunduğu, söz konusu başvuru üzerine Belediyece iade ile ilgili vergi dairesine başvurulması gerektiği yolunda dava konusu işlemin tesis edildiği, anılan işlemin ilgilinin hak ve hukukunda değişiklik yaratabilecek idari davaya konu olabilecek kesin ve icrai bir işlem niteliğinde olmadığı ve dolayısıyla söz konusu işleme karşı açılan davanın esasını inceleme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle incelenmeksizin reddine ilişkin Konya 1. Vergi Mahkemesi’nce verilen 17/01/2017 gün ve E:2017/45, K:2017/24 sayılı kararın, Cihanbeyli Belediye Başkanlığı tarafından haksız yere tahsil edilen katma değer vergisinin arsa satıcısı sıfatıyla ilgili Belediye Başkanlığı’ndan istemesinin yasanın emredici hükmü olduğu, davacının almış olduğu arsa için ödemiş olduğu katma değer vergisini, indirim hakkı bulunmaması nedeniyle mahsup edemediği ve üzerinde bir maliyet olarak kaldığı, bu bakımdan davacının ödemiş olduğu katma değer vergisinin kendisine belediye (satıcı) tarafından iade edilmesinin gerektiği, belediyenin davacıdan sorumlu sıfatıyla değil katma değer vergisi mükellefi olarak söz konusu vergiyi tahsil ettiği ve verilen katma değer vergisi beyannamesinde indirim konusu yapıldığı için de vergi dairesine bu işlemle ilgili herhangi bir ödemede bulunulmadığı, dolayısıyla Mahkeme kararının yasal mevzuata aykırı olduğu iddia edilerek kaldırılması istenilmektedir.

 

SAVUNMANIN ÖZETİ: Savunma verilmemiştir.

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Konya Bölge İdare Mahkemesi 1. Vergi Dava Dairesi’nce işin gereği görüşüldü:

 

İstinaf talebinde bulunulan mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45/3. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun REDDİNE, istinafa konu kararın ONANMASINA, istinaf aşamasında yapılan 123,80-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, artan posta ücretinin davacıya iadesine, kararın tebliğinden itibaren 30 gün içinde Danıştay’da temyiz yolu açık olmak üzere, 23/03/2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

 

KARŞI OY

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2/1-a maddesinde, iptal davaları; idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar olarak tanımlanmıştır.

 

İdari işlemler, idarenin tek yanlı irade açıklaması ile ilgililerin üzerinde, onların rızası dışında hukuki durumlarını etkileyen ve hukuki sonuçlar doğuran işlemlerdir. İdari işlemlerin yarattığı sonuçlar idari işlemin icrailiyi özelliği ile ortaya çıkmaktadır.

 

İcrai olmayan işlemler, idari karar sayılmayan işlemlerdir. Bu işlemleri görüş belirten işlemler, danışma işlemleri, hazırlık çalışmaları, uygulamayla ilgili işlemler ve idarenin iç yapısı ve işleyişiyle ilgili işlemlerdir.

 

Yukarıdan beri yapılan açıkalamalardan anlaşılacağı üzere, kesin ve yürütülmesi gereken işlemleri yapmaya yetkili olan idare ile, icrai olmayan işlemleri yapan idarenin aynı olması gerekir. Bir idari işlemin kesin ve yürütülmesi gereken işlem olup olmaması, ya da icrai nitelikte olup olmaması yönlerinden değerlendirme yapılırken aynı idarenin iradesi değerlendirilir. Farklı idarelerin iradelerinin değerlendirilmeye başlandığı noktada ortaya yetki unsuru çıkmaktadır.

 

İdarenin, yetkisi olmadığı bir konuda tesis ettiği işlemin yetki yönünden hukuka aykırılığının; işlemin icrai nitelikte olmamasıyla açıklanması, hem idare hukukunun doktirinler ilkelerinin hem de bu ilkelerin yasallaşmış ifadesi olan 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun yukarıda anılan 2/1-a maddesinin inkarı anlamına gelir.

 

Zira idari işlemin yetki yönünden hukuka aykırılığını ya da hukuka uygunluğunun icrai olmayan işlemle özleştirilmesi; idare hukukunda ifade edilen “idari işlemlerde fonksiyon gaspı ve yetki gaspı” gibi hukuka aykırılıklarının da bundan böyle bizi işlemin icrai niteliği olmadığı yönünde bir değerlendirme yapmaya götürür.

 

Sonuç itibariyle, davacının, Cihanbeyli Belediye’ye ödediği 11.508,47-TL katma değer vergisinin iadesi istemiyle yaptığı başvurusunun, iade etme yetkilerinin bulunmadığı, bu yetkinin ilgili vergi dairesinin uhdesinde olduğu gerekçesiyle reddine dair işlemin iptali ve ödediği katma değer vergisinin iade edilmesi istemiyle Cihanbeyli Belediye’ye karşı açtığı iş bu davada işlemin yetki yönünden incelenip bir karar verilmesi gerekirken, işlemin kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi 2577 sayılı Yasa’nın 2/1-a maddesine aykırı olması nedeniyle kararın bozulması gerektiği görüşüyle çoğunluğun kararına katılmıyorum.