Belediye Meclisinin  plan değişikliği kararıyla oluşturulan yol için gerekli terkler yapılarak kadastral planlara işlenmesi ve 6 metrelik yol ile 1027 ada, 5 ve 14 sayılı parsellere vaki işgalin sonlandırılması isteği

İstanbul BİM, 4. İDD, E. 2017/53 K. 2017/98 T. 23.2.2017

 

İSTEMİN ÖZETİ: Davacı tarafından, Nilüfer Belediye Meclisinin 09.01.2015 tarih ve 70 sayılı plan değişikliği kararıyla oluşturulan yol için gerekli terkler yapılarak kadastral planlara işlenmesi ve 6 metrelik yol ile 1027 ada, 5 ve 14 sayılı parsellere vaki işgalin sonlandırılması isteğinin zımnen reddine ilişkin işlem ile dayanağı 1/1000 ölçekli Ertuğrul Toplu Konut Alanı Uygulama İmar Planına ilişkin 09.01.2015 tarih ve 2014/408 sayılı kararındaki ‘1027 ada, 13 parselde Nilüfer Belediyesi mülkiyetinde bulunan 6 metrelik yol için terk işlemi yapılmadan açılacaktır’ yönündeki plan notunun ve bu kararı onaylayan Büyükşehir Belediye Meclisinin 20.02.2015 tarih ve 324 sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada; davanın kısmen iptaline, kısmen reddine, kısmen karar verilmesine yer olmadığına ilişkin Bursa 3. İdare Mahkemesi’nce verilen 08/11/2016 tarih ve E:2016/75, K:2016/1374 sayılı kararın istinaf yoluyla bozulması istenilmektedir.

 

SAVUNMANIN ÖZETİ: İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Dördüncü İdare Dava Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesi uyarınca dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü:

 

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrasında; “Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.” hükmü yer almaktadır.

 

İstinaf başvurusuna konu Mahkeme kararının; 1/1000 ölçekli Ertuğrul Toplu Konut Alanı Uygulama İmar Planına ilişkin 09.01.2015 tarih ve 2014/408 sayılı kararındaki ‘1027 ada, 13 parselde Nilüfer Belediyesi mülkiyetinde bulunan 6 metrelik yol için terk işlemi yapılmadan açılacaktır’ yönündeki plan notunun ve bu kararı onaylayan Büyükşehir Belediye Meclisinin 20.02.2015 tarih ve 324 sayılı kararı ile Nilüfer Belediye Meclisinin 09.01.2015 tarih ve 70 sayılı plan değişikliği kararıyla oluşturulan yol için gerekli terkler yapılarak kadastral planlara işlenmesi isteğinin zımnen reddine ilişkin işlem kısmında; Kanunda sayılan bozma nedenlerinin bulunmadığı anlaşıldığından ve başvuru dilekçesinde ileri sürülen iddialar da söz konusu kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte görülmediğinden istinaf isteminin reddi gerektiği sonucuna varılmıştır.

 

Mahkeme kararının 6 metrelik yol ile 1027 ada, 5 ve 14 sayılı parsellere vaki işgalin sonlandırılması isteğinin reddine ilişkin işlem kısmına gelince;

 

Mahkemesince yapılan inceleme sonucunda “3091 Sayılı Taşınmaz Mal Zilyetliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun’daki düzenleme çerçevesinde menfaati umuma ait olan taşınmaz mallara, umumi hizmetlere ayrılan yerlere yapılan tecavüz veya müdahalelerin taşınmaz mal merkez ilçe sınırları içinde ise, il valisi veya görevlendireceği vali yardımcısı, diğer ilçelerde ise kaymakamlar tarafından bu tecavüz veya müdahalenin önlenmesine karar verilmesi gerektiği açık olduğundan bu hususta yetkisi bulunmayan belediyeye yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemde mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.” gerekçesiyle reddine karar verildiği görülmüştür.

 

Olayda, davacının davalı idarelerden ilçe belediyesine başvurusunda, taşınmazın ihale yoluyla kiralandığı, ilçe belediyesinin malik olarak yola ve yan parsellere işgali önleme hakkı bulunduğu iddiasıyla işgalin sonlandırılmasının istenildiği, davalı idarece verilen cevapta, sadece 5 sayılı parsele yönelik olarak ilgili kişilere işgali sonlandırma hakkında yazı yazıldığının belirtildiği, bilirkişi raporundaki fotoğraflardan yan parsellerin fiilen otopark olarak kullanıldığı, yol üzerinde de araçların park ettiği görülmüştür. Davacı tarafından istinafa başvuru dilekçesinde de, 3091 sayılı Yasa uyarınca bir talepte bulunulmadığı, ilçe belediyesinin malik olma ve ihale ile kiralama ilişkisi içinde talepte bulunduklarının ifade edildiği anlaşılmaktadır.

 

Bu durumda, başvurunun ihale ile imzalanan sözleşme uyarınca edimin ifasının ayıpsız yerine getirilmesine yönelik bir talep olduğu, bu talebin reddi halinde konunun Adli yargıda açılacak sözleşmeye uygun davranma ile ilgili davada çözülebileceği, planla yol olarak belirlenen 6m yola işgalin sonlandırılması konusunda idarenin yetkisi bulunmadığı, bu konuda idari yaptırım anlamında Emniyetten (trafik) talepte bulunulabileceği yada Bursa Büyükşehir Belediyesi UKOME’ye yolla ilgili karar için başvurulabileceği açıktır.

 

Bu sebeple, 13 sayılı parsel zilyedinin yan parsellere ve yola işgalini (tecavüz) sonlandırma konusunda idarenin idari işlem mahiyetinde yaptırım yetkisi bulunmadığı, malik-sözleşme ilişkisi içinde Adli Yargıda açılacak dava ile yol için ise Emniyet yada Ukome’ye başvurmak suretiyle sonuç alınması gerektiğinden, talebin reddine yönelik davalı idare işleminde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

 

Bu nedenle; belirtilen gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi gerekmekteyse de, faklı bir gerekçeyle verilen mahkeme kararı sonucu itibariyle hukuka uygun bulunmaktadır.

 

Açıklanan nedenlerle, istinaf başvurusunun reddine, Bursa 3. İdare Mahkemesi’nce verilen 08/11/2016 tarih ve E:2016/75, K:2016/1374 sayılı kararının Kısmen İptal, Kısmen KVYO ait kısımlarının ONANMASINA, Kısmen Redde yönelik kısmının ise yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA, istinaf yargılama giderlerinin başvuranlar üzerinde bırakılmasına, istinaf safhasında tahsil edilen yargılama giderlerinin kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine, bu karara karşı tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 30 gün içinde Danıştay’da temyiz yolu açık olmak üzere, 23/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.