belirtilen Danıştay kararlarında da ifade edildiği üzere, şikâyet süresinin, kesinleşen ikinci ihale kararının tebliğ edildiği tarih olan * tarihinden itibaren hesaplanması gerektiği, zira davacının ikinci ihale kararı ile ihale dışı bırakıldığı, öncesinde ihale üzerinde kaldığından herhangi bir hak kaybının söz konusu olmadığı,Kamu İhale Kanununun 55. maddesine göre de hak kaybına uğranılması hâlinde şikâyet başvurusunda bulunulabileceğinin açık olduğu, dolayısıyla yasal süresi içinde şikâyet yoluna başvuru yapıldığı gözetilmeksizin, itirazen şikâyet başvurusunun süre yönünden reddine dair dava konusu Kurul kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.” gerekçesiyle yürütmenin durdurulmasına karar verilmiştir.

Toplantı No 2019/018
Gündem No 17
Karar Tarihi 04.04.2019
Karar No 2019/MK-122
BAŞVURU SAHİBİ: 
D N D Turizm Taşımacılık A.Ş.
İHALEYİ YAPAN İDARE: 
İzmir Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü
BAŞVURUYA KONU İHALE: 
2018/317754 İhale Kayıt Numaralı “Şoförlü Araç Kiralama” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME: 
KARAR: 

İzmir Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü tarafından yapılan 2018/317754 ihale kayıt numaralı “Şoförlü Araç Kiralama” ihalesine ilişkin olarak, DND Turizm Taşımacılık A.Ş. itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 09.01.2019 tarihli ve  2019/UH.IV-27 sayılı karar ile “Başvurunun reddine” karar verilmiştir.

 

Davacı DND Turizm Taşımacılık A.Ş.  tarafından anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılan davada, Ankara 8. İdare Mahkemesinin 06.03.2019 tarihli ve E: 2019/194 sayılı kararında  “Dava dosyasının incelenmesinden, İzmir Çalışma ve İş Kurumu Müdürlüğü tarafından açık ihale usulü ile gerçekleştirilen “Şoförlü Araç Kiralama” ihalesinin, 20.09.2018 tarihinde onaylanan ihale komisyonu kararı üzerine ihalenin davacı şirket üzerinde kaldığı, söz konusu ihalede en avantajlı ikinci teklif sahibi olan Manisa Birlik Seyahat Otomotiv İnşaat Gıda San. Tic. Ltd. Şti. (şikâyetçi şirket) tarafından 01.10.2018 tarihinde yapılan şikâyet başvurusunun reddi üzerine, 17.10.2018 tarihinde yine şikâyetçi şirket tarafından Kamu İhale Kurumu’na yapılan şikâyet başvurusunda bulunulduğu, Kamu İhale Kurulu’nun 13.11.2018 tarih ve 2018/UH.II-1950 sayılı kararı ile davacı şirketin aşırı düşük teklif açıklamasının hatalı olduğu ve teklifin reddedilmesi gerektiğinin belirtildiği, bu karar üzerine ihaleyi yapan idare tarafından düzeltici işlem tesis edilerek kesinleşen ihale kararının verildiği, bu kararın davacı şirkete EKAP üzerinden 07.12.2018  tarihinde tebliğ edildiği, davacı şirketin ikinci ihale kararı ile ihale dışı bırakılması üzerine hak kaybına uğradığı ve yaklaşık maliyet ve sınır değer yanlış hesaplandığından aşırı düşük teklif sorgulamasının da hatalı olduğunu belirterek 12.12.2018 tarihinde ihaleyi yapan idareye başvurduğu, ihaleyi yapan idarenin bu başvuruyu reddettiğini davacının EKAP üzerinden 18.12.2018 tarihinde öğrendikten sonra 27.12.2018 tarihinde de davalı idareye, ihaleyi yapan idare tarafından yaklaşık maliyetin yanlış hesaplandığını, eğer yanlış hesaplanmasaydı aşırı düşük teklif sorgusundan geçmeyeceğini belirterek itirazen şikayet başvurusunda bulunduğu, Kurul tarafından alınan dava konusu 09.01.2019 tarih ve 2019/UH.IV-27 sayılı karar ile davacının 27.12.2018 tarihinde Kurum kayıtlarına alınan dilekçesinde esas olarak idarece yaklaşık maliyetin ve sınır değerin mevzuata uygun olarak hesaplanmamasına yönelik iddialara yer verildiği, bu yönüyle şikâyete konu işlemin farkına varıldığı tarihin esasen ihale tarihi olan 03.09.2018 olduğu, anılan mevzuat  uyarınca bu tarihi izleyen günden itibaren 10 gün içinde idareye şikayet başvurusunda bulunulması gerektiği, diğer taraftan şikâyete konu işlemin farkına varıldığı tarih olarak, başvuru sahibinden aşırı düşük teklif açıklaması istenilen 05.09.2018 tarihi dikkate alınsa dahi yine bu tarihi izleyen 10 gün içinde idareye başvurulması gerektiği, ancak anılan hususa ilişkin idareye şikayet başvurusunun 12.12.2018 tarihinde yapıldığı anlaşıldığından idareye şikâyet başvurusunun süre yönünden uygun olmadığı sonucuna varıldığının belirtilerek, itirazen şikâyetin süre yönünden reddi  üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Olayda, yukarıda belirtilen Danıştay kararlarında da ifade edildiği üzere, şikâyet süresinin, kesinleşen ikinci ihale kararının tebliğ edildiği tarih olan 17.12.2018 tarihinden itibaren hesaplanması gerektiği, zira davacının ikinci ihale kararı ile ihale dışı bırakıldığı, öncesinde ihale üzerinde kaldığından herhangi bir hak kaybının söz konusu olmadığı, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 55. maddesine göre de hak kaybına uğranılması hâlinde şikâyet başvurusunda bulunulabileceğinin açık olduğu, dolayısıyla yasal süresi içinde şikâyet yoluna başvuru yapıldığı gözetilmeksizin, itirazen şikâyet başvurusunun süre yönünden reddine dair dava konusu Kurul kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.” gerekçesiyle yürütmenin durdurulmasına karar verilmiştir.

 

Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.

 

Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

 

Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.

 

Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,

 

1- Kamu İhale Kurulunun 09.01.2019 tarihli ve 2019/UH.IV-27 sayılı kararının iptaline,

 

2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, başvuru sahibinin iddialarının esasının incelenmesine geçilmesine,

 


Oybirliği ile karar verildi.