çalışma alanında bulunan sınırlarını belirttiği taşınmaz hakkında imar-ihyaya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak adına tescili istemi

16. Hukuk Dairesi         2017/767 E.  ,  2017/982 K.
“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın bozulmasına ilişkin yukarda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi … tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı … Köyü çalışma alanında bulunan sınırlarını belirttiği taşınmaz hakkında imar-ihyaya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak adına tescili istemiyle dava açmıştır. Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen 4.761,36 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiştir. Davalı Hazine vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesince davacı lehine 20 yıllık zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleşmediği bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek karar düzeltme yolunun kapalı olmak üzere hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bozma üzerine Mahkemece dava 30.05.2013 tarihinde tensip zaptı düzenlenerek yeni esasa kaydolunmuş, taraflara duruşma günü tebliğ edilmiştir. Davacı vekili 12.06.2013 tarihli harçlandırılmış dilekçesi ile bozma ilamına karşı karar düzeltme talebinde bulunmuş, Mahkemece 14.06.2013 tarihli ek karar ile karar düzeltme yolunun kapalı olduğu belirtilerek talebin reddine karar verilmiş ve bilahare 14.11.2013 tarihli asıl karar ile önceki hükümde direnilmesine dair hüküm tesis edilmiştir. Davalı Hazine vekilinin temyizi üzerine Hukuk Genel Kurulunca; direnme hükmüne ait kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki bulunduğu belirtilerek hüküm usulden bozulmuş, Mahkemece; 02.05.2015 tarihli hüküm ile yeniden önceki günlü hükümde direnilmesine karar verilmiştir. Davalı Hazine tarafından bu karar da temyiz edilmiş, Hukuk Genel Kurulunca “Özel Daire bozma ilamında karar düzeltme yolunun kapalı olduğunun belirtilmesine karşın davacı vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulduğu, her ne kadar mahkemece ek karar ile talebin reddine karar verilmiş ise de karar düzeltme yolunun temyiz incelemesinin devamı niteliğinde olup inceleme yetkisinin de münhasıran Yargıtay Hukuk Dairesine ait olduğu, eldeki dosyada ise karar düzeltme isteminin Özel Dairece incelenmemiş olmasından dolayı bu hakkın usulüne uygun bir şekilde kullandırılmadığı, HUMK’nın 440 ve devamı maddelerinde düzenlenen kanun yolları tüketilmeden direnme kararının verildiği belirtilerek davacı vekilinin karar düzeltme isteminin incelenmesi için dosyanın Özel Dairesine gönderilmesine” karar verilmiştir.
Yukarıda anlatılanlar ışığında;
1- Yargıtay Daireleri tarafından verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna başvurulması halinde, karar düzeltme istemlerini süre ve içerik olarak inceleyip değerlendirme görevi ilgili Yargıtay Dairesine ait bulunmaktadır. Dairenin temyiz incelemesi sonucunda verdiği ilamda karar düzeltme yolunun kapalı olduğunu bildirmesi halinde dahi sonuç değişmeyecektir. Bu nedenle; mahkemenin ek karar ile davacı vekilinin karar düzeltme isteminin reddine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır. Hal böyle olunca; davacı vekilinin isteminin kabulü ile, karar düzeltme isteminin reddine ilişkin mahkemenin 14.06.2013 tarihli ek kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2- 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakameleri Kanunu’nun 440. maddesinin III. fıkrası 2. bendi uyarınca istisnalar hariç olmak üzere Sulh Hukuk Mahkemeleri tarafından verilen kararlara karşı karar düzeltme isteminde bulunulamaz. İmar-ihyaya dayalı olarak taşınmazın davacı adına tescili istemli dava, yasada öngörülen istisnalardan olmadığından davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, ek karardan sonra Mahkemece verilen nihai kararlar yok hükmünde bulunduğundan başkaca inceleme yapılmaksızın yeniden esas hakkında yeni bir karar verilmesi için dosyanın Mahkemesine iadesine, peşin yatırılan karar düzeltme harcının talep halinde karar düzeltme isteminde bulunana iadesine, 20.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.