Dava İcra ve İflas Kanunu'nun * maddesine dayanılarak açılmış itirazın iptâli istemine ilişkindir. İtirazın iptâli davasının kabulüne karar verilmesi halinde İcra ve İflas Kanunu'nun*. maddesi uyarınca davacı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için; davacı alacaklının alacağın tahsili için icra takibi yapması, davalı borçlunun ise bu takibe haksız olarak itiraz etmesi yanında alacağın likid olması gerekir. Dava konusu somut olayda davacı taşeron alacaklı, *İcra Müdürlüğü'nün * takip sayılı dosyasında davalı yüklenici borçlu hakkında yapmış olduğu icra takibinde *TL asıl alacağın tahsilini talep etmiş, davalı yüklenici borçlunun itirazı üzerine takip durmuştur. Davacı alacaklı, eldeki davada itirazın iptâli, takibin devamı ve %40 icra inkâr tazminatı isteminde bulunmuştur. Yapılan yargılama sırasında dosya üzerinde inceleme yaptırılarak bilirkişi kurulundan rapor alınmıştır. Bu haliyle davaya konu edilen alacak yargılamayı gerektirdiğinden likid değildir. Mahkemece icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde hüküm kurulması isabetli olmamıştır. Bu nedenlerle kararın bozulması gerekirse de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HMK'nın geçici * maddesi yollaması ile Sayılı HUMK'nın *maddesi uyarınca icra inkâr tazminatı yönünden düzeltilerek onanması uygun görülmüştür

<![CDATA[T.C. Yargıtay

  1. Hukuk Dairesi
  Esas No:2013/6863 Karar No:2014/511
  1. Tarihi:23.1.2014
    Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi   Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: – K A R A R –   Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptâli, takibin devamı ve %40 icra inkâr tazminatı istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulü ile icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş ve verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davalının vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dava İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesine dayanılarak açılmış itirazın iptâli istemine ilişkindir. İtirazın iptâli davasının kabulüne karar verilmesi halinde İcra ve İflas Kanunu’nun 67/II. maddesi uyarınca davacı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için; davacı alacaklının alacağın tahsili için icra takibi yapması, davalı borçlunun ise bu takibe haksız olarak itiraz etmesi yanında alacağın likid olması gerekir. Dava konusu somut olayda davacı taşeron alacaklı, … 7.İcra Müdürlüğü’nün 2010/5773 takip sayılı dosyasında davalı yüklenici borçlu hakkında yapmış olduğu icra takibinde 185.820,54 TL asıl alacağın tahsilini talep etmiş, davalı yüklenici borçlunun itirazı üzerine takip durmuştur. Davacı alacaklı, eldeki davada itirazın iptâli, takibin devamı ve %40 icra inkâr tazminatı isteminde bulunmuştur. Yapılan yargılama sırasında dosya üzerinde inceleme yaptırılarak bilirkişi kurulundan rapor alınmıştır. Bu haliyle davaya konu edilen alacak yargılamayı gerektirdiğinden likid değildir. Mahkemece icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde hüküm kurulması isabetli olmamıştır. Bu nedenlerle kararın bozulması gerekirse de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 Sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 Sayılı HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca icra inkâr tazminatı yönünden düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle kararın hüküm kısmının dördüncü paragrafında yer alan Kabul edilen 185.820,54 TL üzerinden %40 oranında icra inkâr tazminat tutarı olan 74.328,21 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine cümlesinin çıkarılmasına, yerine “Koşulları oluşmadığından davacının icra inkâr tazminatı isteminin reddine cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.    ]]>