Dava, mimari teknik uygulama hizmetleri sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, ödenemeyen iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkindir. Yargıtay’ın konuya ilişkin bozma ilâmında kaba inşaat ve istinat duvarı işi ile ilgili oranlanarak davacının hak ettiği bedel hesaplamasının doğru olmadığı ve davalıdan kaynaklanan nedenlerle inşaatın durması nedeniyle ifa imkânsız hale gelmiş olmakla, davacının davalıya vermiş olduğu teknik hizmetin niteliği, süresi ve miktarı belirlenerek hesaplanması gerektiği belirtildiği ve belirlenecek bu miktardan kaba inşaat; ve istinat duvarı işinden davacının aldığı imalât bedelinin düşülmesi öngörülmediğinden hesaplanan TUS hizmet bedelinden kaba inşaat işi nedeniyle indirim yapılması mümkün değildir. Mahkemece kaba inşaat işinden yapılan imalâtın isabet eden miktarı düşülmeksizin hesaplanan 16 aylık TUS hizmet bedeli karşılığı 44.473,33-TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken, bozmaya yanlış anlam veren bilirkişi raporundaki kaba inşaat işi ile ilgili mahsup yapılması gerektiğine dair görüşe itibar edilerek davanın yazılı miktarda kısmen kabulü doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür.

<![CDATA[T.C. Yargıtay

  1. Hukuk Dairesi
E: 2016/1930 K: 2017/3990 K.T.: 16.11.2017 “İçtihat Metni” Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından duruşma istenmiş ise de davetiye masrafı bulunmadığından duruşma isteğinin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: – K A R A R – Dava, mimari teknik uygulama hizmetleri sözleşmesinden kaynaklanmakta olup ödenemeyen iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına ve özellikle davada KDV alacağıyla ilgili talep hakkı saklı tutulmuş olup kararda bunun belirtilmesi zorunluluğu bulunmadığından belirtilmemiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Hükmüne uyulan Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 04.04.2013 gün 2013/1226 Esas, 2013-2153 Karar sayılı bozma ilâmına göre yapılan iş ve davacı tarafça verilen mimari teknik uygulama hizmetleri belirlenerek, verilen bu hizmete karşılık sözleşmenin 4. maddesi 3. fıkra 2. kısmına göre hakedilen ücretin bozmadan sonra alınan 2. raporda 44.473,33 TL olduğu hesaplanmıştır. Bozma ilâmında kaba inşaat ve istinat duvarı işi ile ilgili oranlanarak davacının hakettiği bedel hesaplamasının doğru olmadığı ve davalıdan kaynaklanan nedenlerle inşaatın durması nedeniyle ifa imkânsız hale gelmiş olmakla davacının davalıya vermiş olduğu teknik hizmetin niteliği, süresi ve miktarı belirlenerek hesaplanması gerektiği belirtildiği ve belirlenecek bu miktardan kaba inşaat; ve istinat duvarı işinden davacının aldığı imalât bedelinin düşülmesi öngörülmediğinden hesaplanan TUS hizmet bedelinden kaba inşaat işi nedeniyle indirim yapılması mümkün değildir. Bu durumda mahkemede kaba inşaat işinden yapılan imalâtın isabet eden miktarı düşülmeksizin hesaplanan 16 aylık TUS hizmet bedeli karşılığı 44.473,33 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken bozmaya yanlış anlam veren bilirkişi raporundaki kaba inşaat işi ile ilgili mahsup yapılması gerektiğine dair görüşe itibar edilerek davanın yazılı miktarda kısmen kabulü doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür. SONUÇ: Yukarıda 1 bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.848,90 TL temyiz ilâm harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 16.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.    ]]>