Davacı dava dilekçesinde tarafların defter ve kayıtlarına dayanmış, yargılama sırasında davacı vekili taraf defterlerinin incelenmesini talep etmiş ve nitekim yargılamanın * tarihli oturumunun 2 nolu ara kararı ile davalı şirket ile dava dışı takip borçlusu …'nin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için ..'nden istinabe yolu ile bilirkişi incelemesi yaptırılması talep edilmiş ise de; dava dışı takip borçlusu şirket defterleri incelenmeden düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir

<![CDATA[T.C. Yargıtay

  1. Hukuk Dairesi
  Esas No:2015/5256 Karar No:2016/4671
  1. Tarihi:14.11.2016
    Mahkemesi       :Asliye Hukuk Mahkemesi   Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:   – K A R A R – Dava, dava dışı taşerondan alacaklı olan kişi tarafından İİK’nın 120/2. maddesi gereğince açılan alacak davasıdır. Davacı; taşeronun alacaklısı, davalı ise iş sahibidir. Davacı vekili; müvekkili … adına … sayılı dosyası ile … aleyhine icra takibi başlatıldığını, dosya borçlusunun malvarlığı tespit edilemediğini ve şirket merkezini de boşalttığının tespit edildiğini, borçlu .. icra dosyasına mal beyanı olarak …’den alacağını beyan ettiğini, ..’nden İİK’nın 120. maddesi gereğince alınan yetki belgesi ile Borçlu …’nin …’den alacağını tahsil amacıyla iş bu davanın açıldığını, davalı … ile … arasında .. devlet yolu toprak tesviye işlerinin yapılmasına ilişkin taşeron sözleşmesinin mevcut olduğunu, söz konusu sözleşmede sert zeminde yarma, menfez ve duvar temeli kazısı yapılması ve dolgu yapılacak alanlara taşınarak serilmesi işi için birim fiyatı 1,95 TL, nebati toprak kazısı yapılması ve depoya nakil işi için birim fiyati 1,60 TL olarak belirlendiğini, yapılan işler, faturalar ve hakediş raporları ve ödemelere göre ..’den 200.000,00 TL alacaklı olduğunu, bu alacağın ödenmediğini, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla davalı … ‘nden borçlu …’nin tüm alacağının tespiti ile şimdilik 16.870,52 TL’nin takip tarihinden itibaren işleyecek ticarî avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalı vekili cevabında; ..’nin kendilerinden alacağı olmadığını, müvekkili şirket hakkında .. dosyası ile iflasın ertelenmesi dosyasında tedbir kararı verildiğini, davanın kötüniyetli açıldığını, ve davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Davacı dava dilekçesinde tarafların defter ve kayıtlarına dayanmış, yargılama sırasında davacı vekili taraf defterlerinin incelenmesini talep etmiş ve nitekim yargılamanın 14.05.2013 tarihli oturumunun 2 nolu ara kararı ile davalı şirket ile dava dışı takip borçlusu …’nin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için ..’nden istinabe yolu ile bilirkişi incelemesi yaptırılması talep edilmiş ise de; dava dışı takip borçlusu şirket defterleri incelenmeden düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. O halde mahkemece yapılması gereken iş; 6100 sayılı HMK’nın 216, 218 ve 221. madde hükümleri gereği dava dışı takip borçlusu …’nin defter, kayıt ve belgelerinin ibrazının sağlanarak davalı defter ve kayıtları ile birlikte bilirkişilerce incelenmesi, mahkemenin ve .. denetimine elverişli rapor alınarak sonucuna uygun karar vermekten ibarettir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 14.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.    ]]>