Davacı proje bedeli ve haksız fesih nedeniyle kâr kaybı istemiş, hükme dayanak bilirkişi raporunda projelerin %70’inin tamamlandığı kabul edilmiş ise de, sözleşmeye fen ve teknik kurallara ve amacına uygun hazırlanıp hazırlanmadığı konusunda bir görüşe yer verilmemiştir. Kaldı ki statik proje de uyuşmazlık konusu olduğundan bu konuda da uzman bilirkişinin görüşünün alınması gerekmektedir Bu nedenle mahkemece yapılacak iş, aralarında statik ve proje çizimi konusunda uzman bilirkişinin de bulunduğu yeniden oluşturulacak bilirkişi heyetinden rapor alınıp projelerin tekniğine uygun ve davalının kabul edebileceği nitelikte olup olmadığı araştırılmalı alınacak rapora tarafların varsa itirazları değerlendirilmeli alınacak rapora göre fesih konusu da değerlendirilmek suretiyle sonucuna uygun hüküm kurulmalıdır Eksik incelemeyle ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur

T.C.
Yargıtay
15. Hukuk Dairesi

Esas No:2014/6559
Karar No:2015/5004
K. Tarihi:14.10.2015

Mahkemesi :Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :17.07.2014
Numarası :2013/159-2014/224

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm davalılar vekillerince temyiz edilmiş davalı M..İnş. Elekt. San. Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat M..C..K.. ile davalı A..İnş. Tes. Mek. Tic. ve San. Ltd. Şti. vekili Avukat S..A.. ve davalı M.. İnş. Elekt. San. Tic. Ltd. Şti. vekili Avukat M..B..A..geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalı adi ortaklık ile aralarında Eskişehir’de inşa edilecek olan asıl işvereni TOKİ olan 33.000,00 kişilik stadyumun statik-betonarme-çelik projesinin tanzimi işi için 07.01.2013 tarihli proje yapım sözleşmesi imzalandığını, işin bedelinin KDV hariç 200.000,00 TL olduğunu, bunun 20.000,00 TL’sinin avans olarak ödeneceğinin, bakiyesinin ise, 45.000,00 TL olmak üzere 4 ayda ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ne var ki, peşinat dışında ödeme yapılmadığını, çekilen ihtarnameye de davacının yükümlülüklerini yerine getirmediğini, üç aylık süre içerisinde projenin teslim edilmediğini , bu nedenle sözleşmenin fesh edildiğinin bildirildiğini, 5. maddede belirtilen edimin de yerine getirilmediği gibi, teslim için de kesin bir süre belirlenmediğini, ayrıca davacıya verilmesi gereken zemin raporunun da verilmediğini, öncelikli edimin davalının para borcu olup, tam olarak yerine getirilmediğini, öte yandan çelik projesinin %65, betonarme projesinin %75 oranında tamamlandığının İnşaat Mühendisleri Odasının raporuyla belirlendiğini, haksız fesih nedeniyle davacının ücretinden alacağı ile kâr kaybını talep etmiş, ıslah dilekçesiyle de, dava değerini 180.000,00 TL’ye yükselterek 150.000,00 TL’lik kısmının iş bedeli, 30.000,00 TL’lik bölümünün ise mahrum kalınan kar karşılığı olduğunu açıklamıştır.
Davalı vekili ise, davacı yüklenicinin edimlerini yerine getirmediği için avans ödemesi dışında ödeme yapılmadığını, çekilen ihtarnamede belirtilen işleri de kendilerinden alınan bilgilerle yaptırdığını, iddiaların asılsız olduğunu, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda 120.000,00 TL’lik iş bedelinin yapıldığı, 4.000,00 TL de kâr kaybı olduğundan bahisle bu miktarların davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı taşeron, davalı ise asıl iş sahibinin TOKİ olduğu stadyum inşaatının yüklenicisidir. Taraflar arasında düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı HMK’nın 470. maddesi uyarınca “eser sözleşmesi” ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir (TBK. 470). Yüklenicinin borçlarını düzenleyen TBK’nın 471. maddesinde de “yüklenici, üstlendiği edimleri iş sahibinin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle ifa etmek zorundadır (f.1) Yüklenicinin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanlardaki işleri üstlenen basiretli bir yüklenicinin göstermesi gereken mesleki ve teknik kurallara uygun davranışı esas alınır. (f.2) hükmü bulunmaktadır. Bu nedenle de eserin mesleki ve teknik kurallara uygun olup olmadığı ve davalı yüklenicinin amacına, fen ve tekniğe uygun bir proje olup olmadığı da irdelenmelidir. Bu konuda alınan bilirkişi raporunun hükme yeterli olduğu söylenemez.
Davacı proje bedeli ve haksız fesih nedeniyle kâr kaybı istemiş, hükme dayanak bilirkişi raporunda projelerin %70’inin tamamlandığı kabul edilmiş ise de, sözleşmeye, fen ve teknik kurallara ve amacına uygun hazırlanıp hazırlanmadığı konusunda bir görüşe yer verilmemiştir. Kaldı ki, statik proje de uyuşmazlık konusu olduğundan bu konuda da uzman bilirkişinin görüşünün alınması gerekmektedir. Bu nedenle mahkemece yapılacak iş, aralarında statik ve proje çizimi konusunda uzman bilirkişinin de bulunduğu Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nden seçilecek ve yeniden oluşturulacak bilirkişi heyetinden rapor alınıp projelerin tekniğine uygun ve davalının kabul edebileceği nitelikte olup olmadığı araştırılmalı, alınacak rapora tarafların varsa itirazları değerlendirilmeli, alınacak rapora göre fesih konusu da değerlendirilmek suretiyle sonucuna uygun hüküm kurulmalıdır. Eksik incelemeyle ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
Kabule göre de, 02.05.2013 tarihli ihtarnamenin TBK’nın 117. maddesine uygun olmadığı halde faiz başlangıcı için temerrüt ihtarnamesi kabul edilerek hükme varılması da doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar tarafından temyiz olunan kararın BOZULMASINA, 1.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay’daki duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden davalı M.. İnş. Elekt. San. Tic. Ltd. Şti. ve davalı A..l İnş. Tes. Mek. Tic. ve San. Ltd. Şti.’ye geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 14.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

İlgili Maddeler
HMK 470 Madde
TBK 471 Madde