davacı tarafça davalının müteahhitliğini yapan dava dışı şirket tarafından yapılan kaldırım çalışması sırasında kablolara zarar verildiğinden bahisle zararın tazminin talep edildiği, davalı —— tarafından davanın öncelikle usulden kabul görmediği takdirde esastan reddine karar verilmesinin talep edildiği, yargılama sırasında davalı şirket aleyhine açılan davanın tefrikine karar verildiği anlaşılmıştır. Davalı Belediyenin yargı yoluna ilişkin itirazları bakımından yapılan incelemede; HMK’nın * maddesinde yargı yolunun caiz olmasının dava şartı olarak düzenlendiği ve HMK’nın *maddesinde dava şartının bulunmaması halinde davanın usulden reddedileceği hükme bağlanmıştır. Eldeki davanın davalı Belediyeden ihale ile alınan iş sonucunda kaldırım çalışması sırasında verilen zarara ilişkin olduğu, davalı Belediyenin hizmet kusurunun bulunduğunun iddia edildiği, bu hali ile Yargıtay * tarihli, ——- Esas ve— Karar sayılı ilamı dikkate alındığında ve *Hukuk Dairesi’nin * Esas ve Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere * sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun *maddesinde idari eylem ve işlemlerden dolayı açılacak tam yargı davalarında İdare Mahkemelerinin görevli olacağı düzenlenmiştir. İşi plan ve projeye bağlamak ve bunun yapımını üçüncü kişiye vermek idari işlem ve eylem niteliğinde bulunduğundan davalı *hakkında davanın yargı yolu yönünden reddine karar verilmesi..” gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat 

image_pdfimage_print
Bu içerik sadece üyelere özeldir. Üyelere özel içerikleri görebilmek için lütfen üye olun
Üye Ol
image_pdfimage_print