Davacı taşeron ile davalının yükleniciliğini üstlendiği binanın inşaatının, iç ve dış kaba sıva, alçı kaplama, mantolama ve benzeri işlerini yapması konusunda yanlar arasında sözlü sözleşmenin varlığı uyuşmazlık konusu olmayıp dosya kapsamıyla sabittir. Uyuşmazlık, iş bedelinden kaynaklanmaktadır. Anlaşma tarihinde yürürlükte bulunan Türk Borçlar Kanunu'nun 481. maddesi hükmü gereğince, taraflarca önceden iş bedeli kararlaştırılmamış ve bedel konusunda taraflar anlaşamıyor ise bedelini işin yapıldığı tarihteki serbest piyasa fiyatlarına göre, bilirkişi incelemesi yaptırılarak belirlenmesi gerekir. Oysa hükme dayanak raporda, …. birim fiyatlarıyla hesaplama yapılacağından, rapor kabul edilemez
<![CDATA[ Özet: 2-Davacı taşeron ile davalının yükleniciliğini üstlendiği binanın inşaatının, iç ve dış kaba sıva, alçı kaplama, mantolama ve benzeri işlerini yapması konusunda yanlar arasında sözlü sözleşmenin varlığı uyuşmazlık konusu olmayıp dosya kapsamıyla sabittir. Uyuşmazlık, iş bedelinden kaynaklanmaktadır. Anlaşma tarihinde yürürlükte bulunan Türk Borçlar Kanunu'nun 481. maddesi hükmü gereğince, taraflarca önceden iş bedeli kararlaştırılmamış ve bedel konusunda taraflar anlaşamıyor ise bedelini işin yapıldığı tarihteki serbest piyasa fiyatlarına göre, bilirkişi incelemesi yaptırılarak belirlenmesi gerekir. Oysa hükme dayanak raporda, .... birim fiyatlarıyla hesaplama yapılacağından, rapor kabul edilemez.... Bu durumda, mahkeme gerektiğinde mahallinde uzman bilirkişi marifeti ile yeniden inceleme yapılarak davacının gerçekleştirdiği tüm imalâtların, yapıldığı yıl piyasa rayiçlerine göre bedelini saptamak, davacının kabulünde bulunan 31.000,00 TL ödemenin mahsup edilerek var ise kalan miktar üzerinden davanın sonuçlandırılması gerekir. Eksik incelemeyle ve yetersiz bilirkişi raporuyla bağlı kalınarak, davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.... T.C. Yargıtay
- Hukuk Dairesi
- Tarihi:24.3.2016