davalı olarak Hazinenin taraf gösterilmesi gerekirken, dava Çevre ve Şehircilik Bakanlığına izafeten …Tapu Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılmıştır. Davacının asıl dava etmek istediğinin, … olduğu belirgin olup, temsilde yanılma hali bulunduğundan, bu durumun mahkemece re’sen gözetilmesi ve davanın usulünce gerçek hasıma yönlendirilmesi için davacı tarafa olanak sağlanması, … davaya dahil edilerek taraf oluşturulup, savunma ve delilleri sorulduktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden davanın esası hakkında karar verilmiş olması usul ve Kanuna aykırıdır.”

T.C.
Yargıtay
20. Hukuk Dairesi
E: 2015/2806 K: 2017/79 K.T.: 17.01.2017
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu sicilinin tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK’nın 1007. maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yerel mahkemece verilen hükmün; Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmiş olmakla süresi içinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili 12/11/2012 havale tarihli dilekçesiyle; davacının … ada 1 parsel sayılı 11.086 m2 taşınmaz üzerindeki A Blok …Kat No:… nolu bağımsız bölümü, arsa maliki olan SS. … Konut Yapı Kooperatifi ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapan … Şti’den 11/12/2001 günlü harici satış sözleşmesi ile satın aldığını ve zilyetliğin müvekkili davacıya teslim edildiğini, ancak satış işleminin tapuda gerçekleşmediğini, … Şti. tarafından, davalı …’dan alınan borcun teminatı olarak taşınmazın tapu kaydının davalı …’a devredildiğini, bunun üzerine davacının … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/333 sayılı dosyasında tapu iptali ve tescil davası açtığını, … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 28/06/2004 günlü ara kararı ile hükmün kesinleşmesine kadar taşınmazın 3. kişilere devir ve satışının ihtiyati tedbir kararı ile durdurulmasına karar verildiğini, …ilçesinin adli yönden … yargı çevresine dahil edilmesi üzerine … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/333 sayılı dosyasının yetkisizlik kararı ile … Asliye Hukuk Mahkemesine; … Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararı üzerine de … Tüketici Mahkemesine gönderildiği, … Tüketici Mahkemesinin 14/04/2007 gün 2006/69-2007/456 sayılı kararı ile davanın reddi yolunda verilen kararın Yargıtay 14. HD’nin 2008/1597-2683 sayılı kararı ile “davalı …’ın kötü niyetinin araştırılması” gerekçesiyle bozulduğunu, taşınmazın ihtiyati tedbir kararından sonra 17/11/2005, 02/12/2005 ve 01/03/2006 tarihlerinde el değiştirdiği, davalı …Tapu İdaresi tarafından, sözü edilen ihtiyati tedbir kararının, dava konusu taşınmazın tapu kaydına işlenmediği, bunun üzerine Tapu Müdürlüğüne 31/12/2008 tarihinde müracaat edilerek ihtiyati tedbir kararının dava konusu bağımsız bölüm kaydına işlenmesi sağlanmış ise de; bu arada davalılardan …’ın Türkiye … Bankası A.Ş. Emek Şubesinden aldığı kredi nedeniyle, banka lehine ipotek tesis edildiğinin anlaşıldığı, bozma kararı sonrasında … Tüketici Mahkemesinin 06/05/2009 gün 2008/115- 2009/96 sayılı kararı ile, davanın kabulüne, taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiş ve kararın Yargıtay denetiminden geçerek 24/05/2010 günü kesinleşmiş olmasına rağmen, taşınmaz üzerinde dava dışı Türkiye …Bankası lehine kurulan ipotek şerhinin Tapu İdaresince terkin edilmemesinden dolayı tescil kararının infaz edilemediğini, bunun üzerine ipoteğin terkini talebi ile bu dosyanın davalıları Türkiye…Bankası Genel Müdürlüğü aleyhine … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/647 sayılı dosyası ile ipoteğin fekki davası açılmış ise de; davanın … 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 04/12/2012 gün ve 2010/647- 2012/189 sayılı kararı ile reddedildiğini, kararın gerekçesinde, ipoteğin tesisi tarihinde taşınmazın … adına kayıtlı olduğu ve Tapu İdaresinin 28/06/2006 tarihli yazısı ile taşınmaz üzerinde takyidat bulunmadığının bildirilmesi nedeni ile davalı bankanın …’a konut kredisi kullandırarak taşınmaz üzerine ipotek tesis ettirdiği, ipotek tesis tarihinde tapuda yolsuz tescili bildirilen herhangi bir kayıt bulunmadığından, davalı bankanın iyi niyetli olduğunun belirtildiği, davalı …’ın bankaya olan borcunu ödeyememesi nedeni ile Türkiye…Bankası A.Ş. tarafından, … 22. İcra Müdürlüğünün 2010/2181 sayılı dosyası ile, davalı … aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi ile ilgili takip başlatıldığını ve … 5. İcra Müdürlüğünün 2010/2079 talimat sayılı dosyası ile ihale sureti ile hükmen taşınmazın 08/10/2012 tarihinde yapılan ihale ile 109.000,00 TL bedelle satıldığını, ihalenin kesinleşmesi üzerine … adına 31/10/2012 tarihinde tescil edildiğini bildirerek, TMK’nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasına ilişkin olan ve davalı idarenin kusurundan kaynaklanan zararın, fazlaya ait haklar saklı kalmak kaydıyla, 140.000,00 TL’nin, ihale tarihi olan 08/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalılardan müştereken tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne 140.000,00.-TL tazminatın 31/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı Çevre ve Şehircilik Bakanlığına izafeten Tapu Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu sicilinin tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK’nın 1007. maddesi uyarınca tazmini isteğine ilişkindir.
4721 sayılı TMK’nın sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007. maddesi “Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur.” hükmünü içermekte olup, bu maddede düzenlenen sorumluluk, kusura dayanmayan (objektif) bir sorumluluk türü olup, tapu müdür ya da memurunun kusuru olsun ya da olmasın, sicilin tutulmasında; kişilerin mal varlığı çıkarlarını koruyan hukuk kurallarına aykırı davranılmış olması yeterlidir. Kusurun varlığı ya da yokluğu devletin sorumluluğu için önem taşımamakta; sadece, Devletin memuruna rücuu halinde iç ilişkide etkili olmaktadır.
Davanın açıklanan niteliğine göre; davalı olarak Hazinenin taraf gösterilmesi gerekirken, dava Çevre ve Şehircilik Bakanlığına izafeten …Tapu Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılmıştır. Davacının asıl dava etmek istediğinin, … olduğu belirgin olup, temsilde yanılma hali bulunduğundan, bu durumun mahkemece re’sen gözetilmesi ve davanın usulünce gerçek hasıma yönlendirilmesi için davacı tarafa olanak sağlanması, … davaya dahil edilerek taraf oluşturulup, savunma ve delilleri sorulduktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden davanın esası hakkında karar verilmiş olması usul ve Kanuna aykırıdır (HGK 12/2/2010 gün ve 2010/7-70-86 EK).
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 17.01.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.