eserdeki ayıplar sayıldıktan sonra * çalışmasında anormallik ve tehlikeler olduğu, çalışabilir hale getirilmesinin dizayn durumuna göre olanaklı bulunmadığı  eser benzeri imalatlarda bulunan değer ve kalitede değildir Bu yüzden de, iş sahibinin eserden beklediği amacı karşılamaması hk dava kararı

BK. MD. 360/I UYARINCA SÖZLEŞMENİN FESHİ

Eser sözleşmesi, karşılıklı edimleri içeren bir iş görme sözleşmesidir. Yüklenicinin edimi, eseri meydana getirmek ve iş sahibine teslim etmek, iş sahibinin karşı edimi ise, teslim edilen eserin bedelini (ücret) ödemektir. Eser, yüklenicinin sermayesi, sanat ve becerisini kullanarak gerçekleştirdiği sonuçtur. İş sahibi ısmarladığı eserin belli nitelikler taşımasını, amacını karşılamasını arzu eder. Şayet ısmarlanan eser iş sahibinin beklentisini karşılamıyorsa sözleşmenin yararlar dengesi iş sahibi aleyhine bozulur. Bu bakımdan eser, fen ve sanat kurallarına uygun ve iş sahibinin amacını karşılar nitelikte imal edilmelidir. Aksi halde eser ayıplıdır ve yüklenicinin ayıba karşı tekeffül sorumluluğu ortaya çıkar. Bir tanımlama yapmak gerekirse; yüklenicinin ayıba karşı tekeffül borcu, yüklenicinin eseri teslim borcunun tamamlayıcısı olarak, meydana getirdiği eserde ortaya çıkan ayıp ve eksiklikleri üstlenme borcudur. Bu gibi durumlarda, eserde dürüstlük kuralları gereğince bulunması gereken niteliklerin yokluğu söz konusudur. Yüklenicinin ayıba karşı tekeffül borcundan doğan iş sahibinin hakları, BK.madde 360’da gösterilmiştir. Bunlar, ayıbın ağırlığına göre, eserdeki ayıpların giderilmesini talep (onarım), ayıplı eserden ötürü ücretten indirimi istemek ve eseri kabulden kaçınmaktır.
Borçlar Kanununun 360/I. maddesi uyarınca “Yapılan şey, iş sahibinin kullanamayacağı ve nisfet kaidesine göre kabule icbar edilemeyeceği derecede kusurlu veya mukavele şartlarına muhalif olursa, iş sahibi o şeyi kabulden imtina edebilir”. İş sahibinin yasanın bu hükmünden yararlanabilmesi için teslim edilen eserin benzeri imalatlarda bulunan değer ve kalitede olmaması, bu yüzden de iş sahibinin eserden beklediği amacı karşılamaması gerekir. Eseri kabulden kaçınma hakkı (sözleşmenin feshi), eseri teslim almadan kaçınma şeklinde kullanılabileceği gibi şayet, ayıplar teslimden sonra kullanmayla ortaya çıkıyorsa zamanaşımı süresinde bunların öğrenilmesiyle de kullanılabilir. İş sahibinin sözleşmenin feshi hakkını kullanması ile sözleşme geriye etkili olarak ortadan kalkar ve taraflar fesihten önce edimde bulunmuşlarsa bunların iadesini isteyebilir (BK. Madde 108/I).
Somut olayda; davacı vekilinin 11.4.2003 günlü dilekçesindeki açıklamaya göre, istem; sözleşmenin feshi ve menfi zararların (ki olayda ödenen iş bedelinin) iadesinden ibarettir. Yanların iş bedeline karşılık 12.000 DM ödendiği hususunda çekişmeleri yoktur. Talimat yazılmak suretiyle yerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 1.7.2002 günlü bilirkişi raporunda, eserdeki ayıplar sayıldıktan sonra mevcut asansörlü vitrin kasasının çalışmasında anormallik ve tehlikeler olduğu, çalışabilir hale getirilmesinin dizayn durumuna göre olanaklı bulunmadığı saptanmıştır. Şu halde eser benzeri imalatlarda bulunan değer ve kalitede değildir. Bu yüzden de, iş sahibinin eserden beklediği amacı karşılamamaktadır.
Eserin reddini gerektiren nedenler ortaya çıktığına göre, iş sahibi olan davacı sözleşmenin feshini ve eser bedeli olarak ödediğinin iadesini isteyebilir (BK. Madde 108/I). Dava, davacının iş yerindeki mevcut sistem söküldüğünde hurdasının veya hurda bedelinin davalıya iadesi koşulu ve birlikle ifa yoluyla kabul edilmelidir.