mahkemece tarafların imzaladığı götürü bedelli sözleşmenin eki Genel Şartname maddeleri uyarınca %10’a kadar iş artışı kapsamında kalan işlerin bedelinin sözleşme fiyatlarıyla hesaplanıp, ödenmesi gerektiğinden davacının, davalı iş sahibi idarenin kontrol mühendisleri ile birlikte imzaladığı mukayeseli keşif artış tutanağına dayanarak talep ettiği * TL ilave iş bedeli tutarı da %10’luk keşif artışı içinde kaldığından davanın istem gibi tam kabulüne karar verilmesi gerekirken %10 keşif artışı dahilindeki dava konusu işlerin bedelini serbest piyasa rayiçlerine göre hesaplayan bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış Açıklanan nedenlerle verilen kararın bozulması uygun bulunmuştur

  1. Hukuk Dairesi         2017/1596 E.  ,  2017/4003 K.
  •  

“İçtihat Metni”

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan sözleşme dışı ilave iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkin olup, bozmaya uyularak verilen görevsizlik kararından sonra görevli mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle dava tarihi “22.02.2013” olduğu halde, gerekçeli karar başlığında “31.05.2016” yazılmasının maddi hataya dayalı olup, mahkemece her zaman düzeltilebileceğinin tabii bulunmasına göre davalı iş sahibinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Davalı iş sahibi üniversite 2547 sayılı Yasa’nın 56/b maddesi delaletiyle 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13/j maddesi uyarınca harçtan muaf olup, mahkemece davalının harçtan muaf olduğu nazara alınmaksızın, harç ödemekle sorumlu tutulması doğru olmamıştır.
3-Davacı yüklenicinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Davacı yüklenici davasında, 06.12.2007 günlü sözleşme ile davalı üniversitenin … Binası’nın dış cephe boya, çatı ve muhtelif onarım işlerini “348.000,00 TL+ KDV” anahtar teslim götürü bedelle üstlendiğini, işin ifası sırasında davalının iş artışı yaparak ilave işler talebinde bulunduğunu, ilave işlere yönelik mukayeseli keşif artışı raporu hazırlandığını, sözleşme konusu işleri ve ilave imalâtları tamamlayarak iş sahibine teslim ettiğini, ancak davalının mukayeseli keşif artışına göre ödemesi gereken ilave işlerin bedelini ödemediğini iddia ederek alacağının tahsilini istemiştir.
Davalı iş sahibi, sözleşme konusu işte yaptıkları değişikliklere ilişkin mukayeseli keşif artışının kontrol mühendisi tarafından ön çalışma şeklinde hazırlandığını, üniversite rektörlüğünün oluru ile onaylanan ve mutabakata varılan keşif icmal raporu olmadığını, yetkili birimin onaylamadığı işin kabulünün ve ödemesinin yapılmasının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda davacı yüklenicinin sözleşme harici fazladan ve %10 keşif artışı içinde gerçekleştirdiği dava konusu işlerin, sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 413. maddesi uyarınca davalı iş sahibinin menfaatine, zaruri ve faydalı işler olduğu belirtilerek yapılan ilave işlerin bedeli, aynı Yasa’nın 410 ve devamı maddelerinde düzenlenen vekâletsiz iş görme
hükümleri gereğince işin yapıldığı yıl serbest piyasa rayiçlerine göre hesaplanmış; bu rapor hükme esas alınarak piyasa rayiçleri ile saptanan iş bedeli tutarı üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Yanlar arasında imzalanan 06.12.2007 günlü Sultanahmet binası dış cephe boyası, çatı ve muhtelif onarım işlerinin yapımına ilişkin anahtar teslim götürü bedelli sözleşmenin 9. 2. 1. maddesinde “Yapım İşleri Genel Şartnamesi” sözleşmenin eki olarak kabul edilmiştir. Yapım İşleri Genel Şartnamesi, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’nın 193. maddesinde düzenlenen delil sözleşmesi niteliğinde olup, taraflarca ileri sürülmese dahi mahkemece re’sen gözetilmelidir.
Davada sözleşme dışı ilave işlerin bedeli istendiğinden, bu bedelin sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 22. ve 23. maddesi hükümlerine göre hesaplanması gerekir. Anılan Şartnamenin 22. maddesinde “Sözleşme kapsamında yaptırılabilecek ilave işler, iş eksilişi ve işin tasfiyesi” bölümünde “Yapım sözleşmelerinde öngörülemeyen durumlar nedeniyle bir iş artışının zorunlu olması halinde, ilave iş artışına konu olan işin:
a)Sözleşmeye esas proje içinde kalması,
b)İdareyi külfete sokmaksızın asıl işten ayrılmasının teknik veya ekonomik olarak mümkün olmaması şartlarıyla anahtar teslim götürü bedel ihale edilen yapım işlerinde sözleşme bedelinin %10’una, birim fiyatlı sözleşmelerde %20’sine kadar fazlasının süre hariç sözleşme hükümlerine göre aynı yükleniciye yaptırılabileceği düzenlenmiştir.
Bu durumda mahkemece tarafların imzaladığı götürü bedelli sözleşmenin eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 22. ve 23. maddeleri uyarınca %10’a kadar iş artışı kapsamında kalan işlerin bedelinin sözleşme fiyatlarıyla hesaplanıp, ödenmesi gerektiğinden, davacının, davalı iş sahibi idarenin kontrol mühendisleri ile birlikte imzaladığı mukayeseli keşif artış tutanağına dayanarak talep ettiği 34.753,00 TL ilave iş bedeli tutarı da %10’luk keşif artışı içinde kaldığından davanın istem gibi tam kabulüne karar verilmesi gerekirken, %10 keşif artışı dahilindeki dava konusu işlerin bedelini serbest piyasa rayiçlerine göre hesaplayan bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
Açıklanan nedenlerle verilen kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı iş sahibinin sair temyiz itirazlarının reddine, hükmün 2. bentte açıklanan nedenlerle davalı iş sahibi, 3. bentte yazılı nedenlerle davacı yüklenici yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 16.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.