HMK'nın "Tarafta iradi değişiklik" .maddesinde; maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilir düzenlemesine yer verilmiştir. Dosyada mevcut ve dava dilekçesine ekli * tarihli hakediş belgelerinin….. adına düzenlendiği, davalı şirket vekili tarafından sunulan vekaletnameden de her iki şirketin temsilcisinin de aynı şahıs olduğu, davacı tarafından ıslah dilekçesine eklenen belgelerden, her iki şirketin adresinin ve telefon numaralarının aynı olduğu anlaşılmaktadır. Şu durumda davacının … yerine davalı olarak …..'yi davalı olarak göstermesinin maddi ve kabul edilebilir bir yanılgıya dayalı olduğu anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında, davacının *havale tarihli, husumetin …'ye yöneltilmesine dair dilekçesi kabul edilip, adı geçen bu şirkete dava dilekçesinin tebliğinin sağlanması suretiyle taraf teşkili tamamlanarak işin esası incelenmeden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir

<![CDATA[T.C. Yargıtay

  1. Hukuk Dairesi
  Esas No:2015/1435 Karar No:2015/1630
  1. Tarihi:31.3.2015
  Mahkemesi       :Ticaret Mahkemesi   Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: – K A R A R –   Dava, ödenmeyen iş bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemenin; davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine dair kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı davasında, davalının yüklenici olarak üstlenmiş olduğu “…”nın mekanik ve tesisat işlerini yaptığını, hakedişlerin düzenlenmesine rağmen iş bedelinin ödenmediğini belirterek, 5.459,00 TL alacağın 15.06.2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini, davalı ise, davacı ile aralarında herhangi bir ticari ilişkinin olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, taraflar arasında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığı, taşeron olan davacının ….. ile ticari ilişkisinin olduğu, hakediş ve diğer belgelerin de bu şirkete yönelik düzenlendiği, davacı tarafından ıslah dilekçesiyle taraf değişikliği yapılarak bu şirkete karşı davanın yürütülmesini istemesine karşın ıslah yoluyla taraf değişikliğinin yapılamayacağı, … ile …..’nin ayrı tüzel kişilikler olduğu, bu sebeple davalı limited şirketin taraf ehliyetine sahip olmadığı gerekçesiyle davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davanın, 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girmesinden sonra 29.01.2014 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK’nın “Tarafta iradi değişiklik” başlıklı 124/3.maddesinde; maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilir düzenlemesine yer verilmiştir. Dosyada mevcut ve dava dilekçesine ekli 15.06.2011 ve 01.06.2012 tarihli hakediş belgelerinin….. adına düzenlendiği, davalı şirket vekili tarafından sunulan vekaletnameden de her iki şirketin temsilcisinin de aynı şahıs olduğu, davacı tarafından ıslah dilekçesine eklenen belgelerden, her iki şirketin adresinin ve telefon numaralarının aynı olduğu anlaşılmaktadır. Şu durumda davacının … yerine davalı olarak …..’yi davalı olarak göstermesinin maddi ve kabul edilebilir bir yanılgıya dayalı olduğu anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında, davacının 28.10.2014 havale tarihli, husumetin …’ye yöneltilmesine dair dilekçesi kabul edilip, adı geçen bu şirkete dava dilekçesinin tebliğinin sağlanması suretiyle taraf teşkili tamamlanarak işin esası incelenmeden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle mahkeme kararının BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 31.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.  ]]>