İcra ve İflas Kanunu uyarınca yapılan bir ihalenin feshini İcra Mahkemesinden şikayet yoluyla istediği; ancak şikayetin … İcra Mahkemesinin … sayılı kararıyla reddedilerek, davacının … sayılı Yasanın 134/2. maddesi uyarınca, feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezası

Konya BİM, 5. İDD, E. 2017/460 K. 2017/597 T. 23.5.2017

 

İSTEMİN ÖZETİ :Davacı hakkında uygulanan para cezasının tahsili amacıyla davacı adına düzenlenen 09/11/2015 günlü 20150601665020000130 sayılı 8.100,00 bedelli ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davada, Antalya 4. İdare Mahkemesi’nce, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen 28/12/2016 günlü E:2015/268, K:2016/1514 sayılı kararın; davalı tarafından, usul ve yasalara aykırı olduğu, idarelerinin, tahsil için gönderilen para cezalarının sadece tahsili ile görevli olduğu, Harç Tahsil Müzekkeresini 5. İcra Hukuk Mahkemesinin düzenlendiği, bu nedenle harç tahsili aşamasında düzenlenen ödeme emrinin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek istinaf yoluyla kaldırılmasına karar verilmesi istenilmektedir.

 

SAVUNMANIN ÖZETİ: Savunma verilmemiştir.

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Konya Bölge İdare Mahkemesi 5. İdari Dava Dairesi’nce, işin gereği görüşüldü;

 

Dava, davacı hakkında uygulanan para cezasının tahsili amacıyla davacı adına düzenlenen 09/11/2015 günlü 20150601665020000130 sayılı 8.100,00 bedelli ödeme emrinin iptali istemiyle açılmıştır.

 

Antalya 4. İdare Mahkemesi’nce verilen 28/12/2016 günlü E:2015/268, K:2016/1514 sayılı kararla, olayda, Antalya 5. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 17/04/2014 tarihli E:2014/35. K:2014/437 sayılı kararının 2. sıra sayılı hükmü doğrultusunda 8.100 TL Mahkeme para cezasının tahsili için 19/12/2014 tarihli 2014/62 sayılı harç tahsil müzekkeresinin düzenlenerek vergi dairesine gönderildiği ve akabinde davacı adına 01/06/2015 tarihli 2015…130 no.lu ödeme emri düzenlenmişse de, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 134/2. maddesine göre verilen para cezasının ödeme süresinin aynı maddede gösterilmediği görüldüğünden; bu durumda, 6183 sayılı Kanunun 37. maddesi uyarınca ilgilisine ödeme için süre verilerek, ödenmemesi durumunda ödeme emri düzenlenmesi gerekirken, Kanunun öngördüğü idari usule uyulmadan doğrudan ödeme emri düzenlenmesinde amaç yönüyle hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

 

Davalı idare tarafından, anılan kararın istinaf yoluyla kaldırılması istenilmektedir.

 

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 37. maddesinde; “Amme alacakları hususi kanunlarında belli edilen zamanlarda ödenir. Hususi kanunlarında ödeme zamanı tespit edilmemiş amme alacakları Maliye Vekaletince belirtilecek usule göre yapılacak tebliğden itibaren bir ay içinde ödenir. Bu ödeme müddetinin son günü amme alacağının vadesi günüdür. Amme borçlusu isterse borcunu belli zamanlardan önce ödeyebilir.” düzenlemesi yer almış, 55. maddesinde ise; “Amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumu bir ödeme emri ile tebliğ olunur.” hükmüne yer verilmiştir.

 

Dosyanın incelenmesinden, davacının 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu uyarınca yapılan bir ihalenin feshini İcra Mahkemesinden şikayet yoluyla istediği; ancak şikayetin Antalya 5. İcra Mahkemesinin 17/04/2017 tarih ve E:2014/35, K:2014/437 sayılı kararıyla reddedilerek, davacının 2004 sayılı Yasanın 134/2. maddesi uyarınca, feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum edildiği, söz konusu kararın 26/01/2015 tarihinde kesinleşmesini takiben, Mahkemece 19/12/2014 tarihli tahsil müzekkeresinin düzenlenerek vergi dairesine gönderildiği, sonrasında ise davalı idarece, davacıya verilen para cezasının takip ve tahsili için dava konusu ödeme emrinin tesis ve tebliğ edilmesi üzerine ödeme emrinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. anlaşılmaktadır.

 

6183 sayılı Kanunun 37. maddesine göre hususi kanunlarında ödeme zamanı tespit edilmemiş amme alacaklarının maliye vekaletince belirtilecek usule göre yapılacak olan tebliğinden itibaren bir ay içinde ödeneceği belirtildiğinden, uyuşmazlığa konu para cezası için bu Kanun hükmünü uygulama olanağı bulunmamaktadır. Zira para cezası verilmesine ilişkin Mahkeme kararı 26/01/2015 tarihinde kesinleştiğinden, kamu alacağının vadesi belirtilen tarihtir.

 

Bu durumda, 26/01/2015 tarihinde kesinleşen para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık, dava konusu ödeme emrinin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

 

Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulüne, Antalya 4. İdare Mahkemesi’nce verilen 28/12/2016 günlü, E:2015/268, K:2016/1514 sayılı kararın kaldırılmasına, davanın reddine, aşağıda dökümü yapılan 107,40 TL yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, AAÜT uyarınca belirlenen 990,00-TL vekalet ücretinin ve davacı tarafından istinaf başvuru aşamasında yapılan 54,20 TL posta ücretinden oluşan yargılama giderlerinin davacı tarafından davalı idareye verilmesine, tarafların yatırdığı posta ücreti avanslarının ilgisine göre tarafına Mahkemesi’nce iadesine, istinaf başvurusunda bulunan davalı idarece ilgili harçtan muaf olunması sebebiyle, yatırılmayan 85,70 TL harç bedelinin davalı idare istinaf başvurusunda haklı çıktığından, davacıdan tahsil edilip Hazineye irat kaydedilmesi için Mahkemesince ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı Kanunun 6545 sayılı Kanunla değişik 45. maddesinin 6. fıkrası gereğince kesin olarak, 23/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.