idare altyapı tesis bakım ve onarım işlerininin yüklenici firma ile ihale usulüyle yürütmekte olduğundan davanın müvekkili idare yönünden “husumet yönünden reddi” gerektiği davanın süresi içerisinde açılmadığını dava ehliyetinin tespiti açısından poliçe kapsamının detaylı incelenmesi gerektiğini, mezkur adreste ve belirtilen tarihte idarelerine herhangi bir arıza bildiriminde bulunulmadığını, binanın inşaası ve tesisat işleri güncel tekniklere uygun ve yasal düzenlemelere riayet edilerek yapılması gerektiğini, müvekkili idarenin olayda kastı, kusuru, ihmali bulunmadığı gibi zararla müvekkili idare arasında bir illiyet bağının kurulmasının da mümkün olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilme talepli dava kararı

T.C.
İSTANBUL
13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/209 Esas
KARAR NO : 2021/250
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 24/03/2020
KARAR TARİHİ : 23/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından … Mah. … Sok. No: … / İstanbul adresinde dava dışı sigortalı …’a ait bulunan işyeri; … nolu İşyeri Paket Sigorta Poliçesi kapsamında 01.12.2018-01.12.2019 tarihleri arası dönem için sigortalandığını, sigortalının bulunduğu işyerinde 02.02.2019 tarihinde davalı kurum’a ait ana su şebeke tesisatının patlaması sonucu hasar meydana geldiğini, eksper tarafından yapılan inceleme ile akan suların sigortalıya ait kompresör ve 1 adet Kansai marka otomasyonlu kemer makinesinin üzerine geldiği ve hasarlanmasına yol açtığının tespit edildiğini, müvekkili şirket tarafından hasar nedeni ile poliçe kapsamında bu sebeple 13.02.2019 tarihinde 7.661,81 TL tazminat ödendiğini, hasar nedeni ile poliçe kapsamında yapılan ödeme ile müvekkili şirketin TTK md. 1472 uyarınca alacaklı konuma geçmiş olup; hasarın meydana gelmesinde sorumlu olan davalı kuruma rücu hakkı elde ettiğini, davalı taraftan ödeme talep edildiğini ödeme yapılmaması üzerine ….İcra Müdürlüğü 2019/… E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibin davalı tarafça yapılan haksız itiraz üzerine durduğunu beyanla davanın kabulüne, davalının ….İcra Müdürlüğü 2019/… E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalı tarafın icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Eldeki dava halefiyet ilkesine dayalı rücu davası olduğundan ve sigortası bir ticari işletme olmadığından Asliye Hukuk Mahkemesi görevine girdiğinden davanın esasına girilmeden, usulden ve görevsizlik nedeniyle reddi gerektiği, müvekkili idare altyapı tesis bakım ve onarım işlerininin yüklenici firmalar eliyle ve ihale usulüyle yürütmekte olduğundan davanın müvekkili idare yönünden “husumet yönünden reddi” gerektiğini, davanın süresi içerisinde açılmadığını, dava ehliyetinin tespiti açısından poliçe kapsamının detaylı incelenmesi gerektiğini, mezkur adreste ve belirtilen tarihte idarelerine herhangi bir arıza bildiriminde bulunulmadığını, binanın inşaası ve tesisat işleri güncel tekniklere uygun ve yasal düzenlemelere riayet edilerek yapılması gerektiğini, müvekkili idarenin olayda kastı, kusuru, ihmali bulunmadığı gibi zararla müvekkili idare arasında bir illiyet bağının kurulmasının da mümkün olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava; İİK. 67. maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili davada; Sigorta poliçesi, hasar dosyası, ekspertiz raporu, fotoğraflar, ödeme belgesi, icra dosyası, arabuluculuk anlaşmazlık belgesi, keşif, bilirkişi, tanık, yemin, yasal tüm delillere dayanmıştır.
Davalı vekili davada;…. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E sayılı dosyası, … ’nın 20190181838 sayılı yazısı, … kayıtları, tapu ve belediye kayıtları ve her türlü resmi ve özel kurum kayıtları, poliçe ve hasar dosyası içeriği, bilirkişi – keşif incelemesi, tanık beyanları, yemin delillerine dayanmıştır.
Taraf vekilleri dilekçelerinde tanık deliline dayanmalarına rağmen verilen kesin süre içerisinde tanıklarını bildirmemişlerdir.
Davaya dayanak … İcra Müdürlüğünün 2019/… E. sayılı dosyasında; alacaklı … Sigorta Anonim Şirketi tarafından borçlu … aleyhine 2.2.2019 tarihinde … Mah. … Sk. No: … Adresinde dava dışı sigortalı …’a ait iş yerinde su tesisatının arızalanması sonucu hasara ilişkin alacaklı tarafından dava dışı sigortalıya ödenen miktarın rücusundan kaynaklı 7.661,81-TL asıl alacak ve 196,48-TL faizi olmak üzere toplam 7.858,29-TL alacağın tahsili için 02.04.2019 tarihinde ilamsız genel haciz yoluyla takibe girişildiği, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği ve borçlu tarafından süresinde borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde görev itirazında bulunulmuş olup Mahkememizin iş bu davaya bakmaya görevli olması nedeniyle Mahkememiz tarafından davalı … vekilinin görev itirazının reddine karar verilmiştir.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı yönünde itirazda bulunulmuştur.
1 yıllık hak düşürücü sürenin başlangıcı İİK.67.maddesine göre itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğden itibaren başlayacak olup icra dosyasının incelenmesinden itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edilmediği ve 1 yıllık hak düşücü sürenin başlamadığı anlaşılmakla Mahkememiz tarafından davalı vekilinin davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı yönündeki itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz tarafından iddia, savunma ve dosya kapsamında toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek, 2.2.2019 tarihinde … Mah. … Sk. No: Adresinde dava dışı sigortalı …’a ait iş yerinde su tesisatının arızalanması sonucu hasara ilişkin davacı tarafından dava dışı sigortalıya ödenen miktarın yerinde olup olmadığı yerinde ise, davalıya karşı rücu koşullarının oluşup oluşmadığının ve takip öncesi faiz talebinin yerinde olup olmadığının tespiti için dosyanın bilirkişi heyetine tevdine karar verilmiş olup bilirkişi heyeti tarafından sunulan 03.03.2021 tarihli raporda ayrıntısı açıklandığı üzere sonuç olarak “…. Davacının, poliçe teminatı kapsamında bulunan zararı sigortalısına ödediği, davalının zararın meydana gelişinde kusur ve sorumluluğu bulunmadığı, davacı tarafından ödenen 7.661,81.- TL. Zararın kadri maruf olduğu, davacının 1472. Madde kapsamında zarardan sorumluluğu bulunmayan davalıya karşı rücuen tazminat talep ve dava hakkı bulunmadığı” tespit ve rapor edilmiştir.
Bilirkişi heyet raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiştir.Davacı vekili tarafından bilirkişi heyet raporuna karşı itiraz dilekçesi sunulmuş olup yeniden rapor alınması talebinde bulunulmuştur.Bilirkişi heyet raporunun dosya kapsamında toplanan delillere uygun olması nedeniyle Mahkememiz tarafından davacı vekilinin yeniden rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir.
Toplanan tüm delillere ve dosya kapsamına göre; 02.02.2019 tarihinde … Mah. … Sk. No: … adresinde dava dışı sigortalı …’a ait iş yerinde su tesisatının arızalanması sonucu hasara ilişkin davacı tarafından dava dışı sigortalıya ödenen miktarın davalıya rücusundan kaynaklı davacı tarafından davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı ancak davalı tarafça borca itiraz edildiği, davacı tarafından mahkememizde iş bu itirazın iptali davası açıldığı ve davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde husumet itirazında bulunulduğu, mahkememiz tarafından hükme dayanak teşkil etmeye elverişli bilirkişi heyet raporunda davalının zararın meydana gelişinde kusur ve sorumluluğunun bulunmadığının, davacının 1472. madde kapsamında zarardan sorumluluğu bulunmayan davalıya karşı rücuen tazminat talep ve dava hakkı bulunmadığının tespit edildiği, dava konusu olay değerlendirildiğinde; sigortalı binanın bulunduğu bina dikkate alındığında; davalının sorumluluğunda bulunan ana su hattında meydana gelen hasarların … ye bildirilerek onarımının yapılmasını sağlamak gerektiği, kat maliklerinin davalı sorumluluğunda bulunan ana su hattına müdahale etmesinin mümkün olmayacağı, dava konusu olayda davalıya bildirim yapıldığının ispatlanmadığı dikkate alındığında; ana su hattı ile meydana gelen zarar arasında illiyet bağının ispatlanmadığı bu haliyle zararın …’nin yetki alanı dışında olduğu bu durumda zararın oluşmasında davalıya husumet yöneltilemeyeceği anlaşılmakla davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek yerinde görülmüştür.
Bu itibarla;
HÜKÜM:
1-)Davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-)Harçlar Yasası uyarınca alınması gerekli 59,30-TL maktu red harcının başlangıçta peşin alınan 94,91-TL harçtan mahsubu ile bakiye 35.61-TL harcı karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-)Davacı yanca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-)Davalı duruşmalarda kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2 ve 13/1 maddesi uyarınca 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-)Davacı tarafından yatıralan gider avansından artan bakiyenin karar kesinleştiğinde re’sen davacıya/vekiline iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzünde; tarafların gerekçeli kararı tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verecekleri bir dilekçe ile veya başka bir mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderecekleri dilekçe ile HMK 341. madde uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurma hakları hatırlatılmak suretiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/03/2021

Katip …
Hakim …