İhale Şartnamesine göre, ara hakedişlerin imzalanmasından itibaren otuz gün içinde tahakkuka bağlanması, bu tarihi takip eden otuz gün zarfında da ödemenin yapılması gerekir Bu haliyle ödeme tarihlerinin önceden kesinlikle bilinmesi olanaklı olmadığından iş sahibine ihtar çekmeden mütemerrit duruma düşmesi mümkün değildir Bu sebeple ödeme günü üzerinde belli bir sürenin geçmiş olması iş sahibini mütemerrit yapmaz Davacı tarafça  gönderilen ihtarla o güne değin yapılan geç ödemeler için faiz isteminde bulunulmuştur Oysa bu ihtar tarihinde muaccel olduğu halde ödenmemiş hakediş bedeli varsa bu ihtarla ancak bu bedel için davalının temerrüdün den söz edilebilir Dolayısıyla bu alacak hakkında temerrüt tarihinden ödemenin yapıldığı tarihe değin davacı faize hak kazanır

İhale Şartnamesine göre, ara hakedişlerin imzalanmasından itibaren otuz gün içinde tahakkuka bağlanması, bu tarihi takip eden otuz gün zarfında da ödemenin yapılması gerekir Bu haliyle ödeme tarihlerinin önceden kesinlikle bilinmesi olanaklı olmadığından iş sahibine ihtar çekmeden mütemerrit duruma düşmesi mümkün değildir Bu sebeple ödeme günü üzerinde belli bir sürenin geçmiş olması iş sahibini mütemerrit yapmaz Davacı tarafça  gönderilen ihtarla o güne değin yapılan geç ödemeler için faiz isteminde bulunulmuştur Oysa bu ihtar tarihinde muaccel olduğu halde ödenmemiş hakediş bedeli varsa bu ihtarla ancak bu bedel için davalının temerrüdün den söz edilebilir Dolayısıyla bu alacak hakkında temerrüt tarihinden ödemenin yapıldığı tarihe değin davacı faize hak kazanır

Örnek yargı kararı (15 11.1996 tarih ve 43 sayılı kararı)

Konu, yüklenici hakediş ödemelerinin gecikmesinden dolayı temerrüt tarihinden itibaren faiz talep edebilmesiyle alakalıdır.
Yanlar arasında düzenlenen sözleşmenin ilgili maddesi gereğince ödemeler Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi hükümlerine tabidir. Anılan Şartnameye göre, ara hakedişlerin imzalanmasından itibaren otuz gün içinde tahakkuka bağlanması, bu tarihi takip eden otuz gün zarfında da ödemenin yapılması gerekir.

Bu haliyle ödeme tarihlerinin önceden kesinlikle bilinmesi olanaklı olmadığından işsahibine ihtar çekmeden mütemerrit duruma düşmesi mümkün değildir. Bu sebeple ödeme günü üzerinde belli bir sürenin geçmiş olması işsahibini mütemerrit yapmaz.

Davacı tarafça 24.3.1989 tarihinde gönderilen ihtarla o güne değin yapılan geç ödemeler için faiz isteminde bulunulmuştur. Oysa bu ihtar tarihinde muaccel olduğu halde ödenmemiş hakediş bedeli varsa bu ihtarla ancak bu bedel için davalının temerrüdünden söz
edilebilir. Dolayısıyla bu alacak hakkında temerrüt tarihinden ödemenin yapıldığı tarihe değin davacı faize hak kazanır. Değilse bu ihtara dayanılarak daha önce -gecikmeyle de olsa- yapılan tüm ödemeler için faiz yürütülmesi mümkün olamayacağı gibi, ihtar tarihinde henüz meydana gelmemiş veya muaccel hale gelmemiş alacaklar için dahi geçmiş günler faizi yürütülmez.

Bu ilkeden hareketle; daha sonra davalı Kurum’ a gönderilen 11.9.1989 ve 8.5.1991 günlü ihtarlar da dikkate alınarak yaptırılacak yeni bir bilirkişi incelemesi sonucu Yargıtay denetimine de elverişli rapor alınarak, her bir hakediş bedelinin tutarı muacceliyet ve gecikme tarihleri, ihtarlara ve dava tarihine göre temerrüde düşürüldüğü tarihler, ödeme günleri ile aradan geçen sürelerin saptanması ve sonucuna göre hükme varılması gerekir (YARGITAY).