ihale konusu işte yapılan kazı çalışmaları sırasında davacıya ait ürünlerde zarar oluştuğu bu zararın davalı tarafça yapılan kazı çalışmalarından kaynaklandığı bu hususların gerek dosya kapsamına sunulan fotoğraflardan gerekse tanık beyanlarından varlığına kanaat edinildiği her ne kadar dosyaya sunulmuş olan  raporda davacı zararının giderilmesine yönelik ürün ve işçilik bedelleri hesaplaması yapılmış ise de bu hesaplamanın olay tarihi itibariyle piyasa rayiçlerine göre yapılması gerektiği hk

 

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1457 Esas
KARAR NO : 2021/368

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/12/2017
KARAR TARİHİ : 15/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize ibraz ettiği dava dilekçesinde özetle; davalı … Hafriyat Şirketi’nin davacı … A Ş. ‘nin Kablo TV şebekesine ait sistemine zarar verdiği ifade edilmektedir. Bu durum üzerine davacı şirket teknik ekiplerince tutanak düzenlendiği, zarar gören tesisat ürünleri için fotoğraflar çekildiği ifade edilmektedir. Zarar gören sistemler ve ürünlerin yenileme/onarım bedeli olarak KDV dahil 2657 TL’nin davalıdan talep edildiği ancak bir cevap alamayıp dava açıldığını ifadeyle, davalı tarafça ürünlerine verilen hasara karşı zararlarının tazmini için davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğine rağmen davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamış ve bu kapsamda davalının iş bu davayı inkar çerçevesinde savunduğu anlaşılmış ve aşrıca taraf teşkili sağlanmış ve yine yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
Hasar hesap belgesi, hasar hesap detay formu, kablo sistemleri hasar tespit formu, fotoğraf çıktıları, Bornova Belediye Başkanlığı, Bayraklı İlçe Emniyet Müdürlüğü yazı cevabı, Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü yazı cevapları ile bilirkişi kök ve ek raporu dosyamız içerisindedir.
Mahkememizin 18/06/2020 tarihli duruşmasında davacı tanığı … aynen “Şuanda askerlik hizmetini ifa etmekteyim. Ben davacı firmada askere gitmeden önce dahili harici arıza teknikeri olarak hatırladığım kadarıyla 2016-2019 yıllarında çalıştım. Dava konusu uyuşmazlık ile ilgili bana sorulan hususu anladım. Olayı biliyorum çünkü o gün içerisinde ben arıza teknikeri olarak nöbetçiydim. Tarihini tam olarak hatırlayamamakla birlikte çalışmaya başladıktan 2 sene sonra falan yani 2017-2018 yılları mevsimini yine hatırlayamamakla birlikte sıcak olduğunu hatırladığım bir günde … cad. Oturan mevcut abonelerimizden anında birden fazla kez şikayet gelmesi üzerine …’deki büromuzdan ayrılarak olay mahalline gittim. Abonelerin arıza kaydı verdiği adresin karşısında … alanı yanında … ait sarı renkli bir iş makinesi gördüm. Makine çalışmıyordu ancak makinenin motor bölümü sıcaktı fakat içine kimse yoktur. … uydu firmasının yer altı kablo borularının hepsi kırmızı renkliydi. Yerin yaklaşık 50-60 cm altına yerleştirilir ve üzerlerine parlak jelatin ikaz bandı yapıştırılır: Olay yerinde gittiğimde iş makinesinin yanında yaklaşık 50-60 metre uzunluğunda iş makinesi tarafından yerin altından çıkarılarak yola saçılan kırmızı renkli boruları ve içinden geçen kabloları gördüm. Gerek bu borular gerekse içinden geçen kablolar …’a aittir ve bu kablo ve borular kullanılamaz haldeydi. Olay ile ilgili tutanak tuttum. Tutanakta benim ve … ve … isimli iki kişinin daha imzası vardır. Ben olay yerinde ayrıca fotoğraflarda çektim. Öncelikle iş yerimizdeki işleyiş gereği tutanağı tek imzalı tutaraka çalıştığım yere götürdüm daha sonra şantiye birimine evrakı verdim. Bu birimde çalışan … ve … isimli çalışanlar yeniden olay yerine giderek tutanağı kendi imzaları ile birlikte sonuca bağladılar. Bizim kablolarımız kazı yapıldığı tarihte kaldırımın altında idi. Ayrıca yine kaldırım üzerinde boruların içerisinden geçtiği …’a ait dağıtım dolapları da duruyordu ve bunlarda kullanılmaz haldeydi. İş Makinesinin üzerinde … Harfiyat ibaresini kendim gördüm. Zaten bu şekilde tutanağa bağladım ve fotoğraflarını çektim” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … tarafından Balıkesir …. ASHM’nin … Talimat sayılı dosyasına aynen “Ben …’ta teknik sorumlu olarak çalışıyorum. Biz kamu kuruluşuyuz. Bizim sahadaki kablolarımıza sahadaki (sokaklardaki yeraltı ve yerüstü) kablolarımıza zarar verilmiştir. Bunlar muhtemelen belediyeden ihale ile iş almışlardır. Çalışmaları esnasında sahadaki kablolarımızı zarar vermişlerdir. Merkeze gelen çağrı kayıtlarına istinaden olay yerine bizim ekiplerimiz gitmiştir. Biz tutanak tutuyoruz. Olayın oluşu, olay yeri, saati tutanakta bulunması gereken tüm hususlar yazılıp fotoğraflanıyor. Zarar giderildikten sonra zarar tespit edilip ilgili firmaya durum bildirilmiştir. Benim diyeceklerim bundan ibarettir, dedi. ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizin 08/10/2020 tarihli duruşmasında verilen ara karar ile dosyanın mahkememizce resen seçilecek elektronik ve haberleşme mühendisi bir bilirkişiye tevdi ile davacı tarafça istem konusu edilen maddi tazminata yönelik zarar gördüğü iddia edilen davacı ürünlerinin değerlerinin belirlenmesi ile hazırlanacak raporun mahkememiz dosyasına sunulmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından hazırlanan 09/11/2020 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun sonuç kısmında aynen” … İŞL. A.Ş.’nin hasar gören ürün/malzemelerinin bedeli KDV dahil 2.385,50 TL (İkibinüçyüzseksenbeş TL Elli Kuruş) olabileceği ” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı vekilince itiraz dilekçesinin sunulduğu, davalı tarafça itiraz yada beyan dilekçesinin sunulmadığı görülmüştür.
Mahkememizce 14/01/2021 tarihli ara karar ile dosyaya sunulan bilirkişi raporuna göre davacının hasar gören ürün ve malzeme bedellerinin KDV dahil toplam 2.385,50 TL olarak belirlendiği şeklinde kanaatte bulunulduğu, ancak davacı tarafça sunulan itiraz dilekçesinde bilirkişi tarafından yapılan hesaplamaların tamamında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı verilerinin kullanıldığı ve ancak bunun doğru olmadığı, hesaplamaların başka kurum ve kuruluşlarının da rayiç değerleri üzerinden belirlenecek değerleri ile yeniden hesaplama yapılması gerektiğine yönelik itirazda bulunulduğu anlaşılmakla dosyanın önceki bilirkişiye tevdi ile davacı taraf itirazlarını karşılar şekilde zarar tarihi olan 26/10/2016 tarihli piyasa rayiç değerleri göz önünde bulundurularak istem konusu edilen tazminat tutarının yeniden değerlendirildiğine yönelik ek raporun dosyamıza sunulmasının istenilmesine karar verilmiş, bilirkişi tarafından hazırlanan 12/02/2021 havale tarihli ek raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun sonuç kısmında aynen “Davaya konu hasar gören ürünlerin temini ve tamiri için kullanılan malzeme + işçilik birim fiyatların 2016 yılı piyasa rayiçlerine uygun olduğu kanaatindeyim. Buna göre davacı … İŞL. A.Ş.’nin ürün/malzemelerinin hasar bedeli KDV dahil 2.657 TL (İkibinaltıyfizelliyediTfirklirası) olabileceği” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı vekilince Mahkememizin 23/02/2021 tarihli duruşmasında sözlü beyanda bulunulmuş, davalı tarafça beyan yada itiraz dilekçesinin sunulmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Taraflar arası uyuşmazlık konusu hususun; davacı şirkete ait Kablo TV şebekesinin 26/10/2016 tarihinde davalı tarafından hasara uğratılıp uğratılmadığı, hasar miktarı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Her ne kadar davalı tarafça iş bu dava dosyası üzerinden gönderilen dava dilekçesine cevapta bulunulmamış ve bu bakımından davanın inkar çerçevesinde savunulduğu görülmüş ise de davacı tanıklar beyanlarına göre 26/10/2016 tarihinde … Mah. … Cad. No: … /İZMİR adresinde Mahkememiz davalısı tarafından yeraltı kazı çalışmalarının yapıldığı ve bu çalışmalar esnasında davacıya ait bulunan kablo TV şebekesine ait bir kısım hasar verildiği ve bu hasarın davalı tarafça giderilmediği anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 26/10/2016 tarihinde yukarıda belirtilen adreste davalı tarafça yapılan kazı çalışmaları sırasında davacıya ait ürünlerde zarar oluştuğu bu zararın davalı tarafça yapılan kazı çalışmalarından kaynaklandığı bu hususların gerek dosya kapsamına sunulan fotoğraflardan gerekse tanık beyanlarından varlığına kanaat edinildiği, her ne kadar dosyaya sunulu 09/11/2020 tarihli kök raporda davacı zararının giderilmesine yönelik ürün ve işçilik bedelleri hesaplaması yapılmış ise de bu hesaplamanın olay tarihi itibariyle piyasa rayiçlerine göre yapılması gerektiğinden ve ancak adı geçen raporun Çevre ve Şehircilik Bakanlığı rayiç listesi üzerinden oluşturulduğu dolayısıyla hükme alınmasının mümkün bulunmadığı ve ancak 12/02/2021 tarihli ek raporun ise Mahkememizce verilen görev kapsamında 2016 yılı piyasa rayiçlerine göre davacı zararının değerlendirilmesinin yapıldığı anlaşılmakla hükme esas alınmasına karar verilerek açılı davanın kabulü ile 2.657,00 TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile 2.657,00 TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 181,50 TL karar ve ilam harcından evvelce alınan 45,38 TL peşin harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 136,12 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan 76,78 TL (45,38 TL peşin harç ile 31,40 TL başvuru harcından oluşan) ile gider avansından kullanılan 1.088,90 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) yargılama giderinden oluşan toplam 1.165,68 TL’nin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 88,60 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 2.657,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e -imzalıdır

Hakim …
e -imzalıdır