İhale sözleşme maddesi uyarınca *TL bedelli teminat mektubu verildiği teminat mektubunun süresinin *tarihine kadar uzatıldığı sözleşme konusu işi yerine getirdiğini sözleşme maddesinde “Taahhüdün sözleşme ve ihale dokümanı hükümlerine uygun olarak yerine getirildiği ve yüklenicinin bu işten dolayı idareye herhangi bir borcunun olmadığı tespit edildikten sonra SGK dan alınan ilişiksiz belgesinin idareye verilmesinin ardından kesin teminat ve varsa ek kesin teminatların tamamı yükleniciye iade edilecektir” hükmünün düzenlendiğini hizmet işleri kabul tutanağı ve SGK ilişiksiz belgesi ile taahhüt sözleşmesinin sona erdiğinin sabit olduğunu ilişiksiz belgesinin davalıya teslimine rağmen teminat mektubunun iade edilmediğini davalı tarafça önce tüm işçilerin kıdem ve ihbar tazminatlarının ödendiğine ilişkin dekont örneklerinin gönderilmesinin istendiğini, müvekkilince sözleşmenin ifasında çalışan işçilerin daha sonra ihaleyi alan şirketlerde çalışmaya devam ettikleri dolayısıyla kıdem ve ihbar tazminatı almaya hak kazanmadıkları  iş Kanunu maddesi gereğince işçilerin kıdem tazminatlarının idarelerce ödenmesi gerektiği hususlarının bildirildiği davalı tarafça * tarihi itibariyle iş akitleri feshedilen * işçinin alacaklarının ödenmesi aksi halde teminat mektubunun nakde çevrileceğinin bildirildiğini teminat mektubunun nakde çevrilmemesi için ihtirazı kayıtla *TL’nin ödendiği bu işçilerin halen asıl işveren olan davalı bünyesinde yeni ihaleyi kazanan şirkette çalışmalarına devam ettikleri iş sözleşmeleri sona ermemiş olmakla kıdem ve ihbar tazminatı haklarının doğmadığı işçilerin açtıkları davalar bulunmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere * TL. bedelli teminat mektubunun iadesine, haksız olarak ödenmek zorunda kalınan *TL’nin *ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline ait karar(yargıtay kararı gerekçeli)

 

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 23. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
23. H U K U K D A İ R E S İ
(K A R A R )
ESAS NO : ….
KARAR NO : ….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

DAVA TARİHİ : 31.05.2016
KARAR TARİHİ : 09.03.2021
Dairemizin 26.12.2017 tarih ve ……sayılı kararının davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 04.11.2020 tarih ve ….. sayılı kararıyla bozulmasına karar verilmesi üzerine dosya incelendi,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ :
Davacı vekili; taraflar arasında …. tarihlerini kapsayan hizmet alım sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 11. maddesi uyarınca 465.000,00 TL. bedelli teminat mektubu verildiğini, teminat mektubunun süresinin …. tarihine kadar uzatıldığını, müvekkilinin sözleşme konusu işi yerine getirdiğini, sözleşmenin ….. maddesinde, “Taahhüdün, sözleşme ve ihale dokümanı hükümlerine uygun olarak yerine getirildiği ve yüklenicinin bu işten dolayı idareye herhangi bir borcunun olmadığı tespit edildikten sonra Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan alınan ilişiksiz belgesinin idareye verilmesinin ardından kesin teminat ve varsa ek kesin teminatların tamamı yükleniciye iade edilecektir.” hükmünün düzenlendiğini, hizmet işleri kabul tutanağı ve Sosyal Güvenlik Kurumu ilişiksiz belgesi ile taahhüt sözleşmesinin sona erdiğinin sabit olduğunu, ilişiksiz belgesinin davalıya teslimine rağmen teminat mektubunun iade edilmediğini, davalı tarafça önce tüm işçilerin kıdem ve ihbar tazminatlarının ödendiğine ilişkin dekont örneklerinin gönderilmesinin istendiğini, müvekkilince sözleşmenin ifasında çalışan işçilerin daha sonra ihaleyi alan şirketlerde çalışmaya devam ettikleri, dolayısıyla kıdem ve ihbar tazminatı almaya hak kazanmadıkları, 6552 sayılı Yasa ile değişik iş Kanununun 102. maddesi gereğince işçilerin kıdem tazminatlarının idarelerce ödenmesi gerektiği hususlarının bildirildiğini, davalı tarafça bu defa ….. tarihi itibariyle iş akitleri feshedilen 12 işçinin alacaklarının ödenmesi aksi halde teminat mektubunun nakde çevrileceğinin bildirildiğini, teminat mektubunun nakde çevrilmemesi için ihtirazı kayıtla 60.003,12 TL.’nin ödendiğini, bu işçilerin halen asıl işveren olan davalı bünyesinde yeni ihaleyi kazanan şirkette çalışmalarına devam ettiklerini, iş sözleşmeleri sona ermemiş olmakla kıdem ve ihbar tazminatı haklarının doğmadığını, işçilerin açtıkları davalar bulunmadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 31.12.2012 tarihli 465.000,00 TL. bedelli teminat mektubunun iadesine, haksız olarak ödenmek zorunda kalınan 60.003,12 TL.’nin 27.04.2016 ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; taraflar arasındaki sözleşmenin 11.4.1. maddesine göre, teminat mektubunun iade edilebilmesi için “taahhüdün, sözleşme ve ihale dokümanı hükümlerine uygun olarak yerine getirilmesi” gerektiğini, davacının sözleşmesi devam ederken 12 işçinin iş akitlerinin ihbar öneline uyulmaksızın feshedildiğini, bu fesih nedeniyle 12 işçinin kıdem ve ihbar tazminatı alacağının doğduğunu, sözleşmenin ayrılmaz parçası olan idari şartnamenin 47.1.7. maddesinde davacının işçi-işveren ilişkisi nedeniyle iş hukuku mevzuatından doğan tüm yükümlülüklerini yerine getirmek zorunda olduğu, yükleniciye bu yükümlülükleri nedeniyle sözleşme bedeli dışında herhangi bir şey ödenmeyeceğinin hüküm altına alındığını, davacının iç ilişkide sorumluluğu üstlenmesine rağmen ödeme yapmaması üzerine teminatın paraya çevrilerek ödeneceğinin bildirildiğini, davalının işçilerin kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının işçilerin hesabına yatırılması söylenmesine rağmen idarenin hesabına yatırdığını, işçilerin mağdur edilmemesi adına paranın idare tarafından işçilerin hesaplarına aktarıldığını, davacının iş akitlerini sona erdirdiği 12 işçinin daha sonra ihaleyi kazanan firmada yeniden işe alınmış olmalarının davacının yapmış olduğu feshi ve sonuçlarını ortadan kaldırmayacağı, hizmet işleri kabul tutanağında çalışmaya ihale alan yeni firma bünyesinde devam eden işçilerin davacı bünyesinde çalıştıkları döneme isabet eden kıdem tazminatına karşılık teminatın iade edilmemesine karar verildiğini, davanın ödeme yapılan 12 işçiye ihbarını talep ettiklerini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DAVANIN SEYRİ VE SONUCU :
İlk derece Mahkemesince; taraflar arasındaki 31.12.2012 tarihli sözleşmenin 11.4.1 bendinde taahhüdün sözleşme ve ihale dokumanı hükümlerine uygun olarak yerine getirildiği ve yüklenicinin bu işten dolayı idareye herhangi bir borcunun olmadığı tespit edildikten sonra SGK’den alınacak ilişiksiz belgesinin idareye verilmesinin ardından kesin teminat ve varsa ek kesin teminatların tamamının yükleniciye iade edileceği, 11.4.2 bendinde yüklenicinin bu iş nedeniyle idareye ve SGK’ye olan borçları ile ücret ve ücret sayılan ödemelerden yapılan kanuni vergi kesintilerinin hizmetin kabul tarihine kadar ödenmemesi durumunda protesto çekmeye ve hüküm almaya gerek kalmaksızın kesin ve ek kesin teminatın paraya çevrilerek borçlarına karşılık mahsup edileceği ve varsa kalanının yükleniciye iade edileceğinin düzenlendiği, davalının, davacı işçilerinin işçilik alacaklarından dolayı ödeyeceği veya ödemek zorunda kalacakları bedelleri davacıdan taraflar arasındaki sözleşme ve iş yasasındaki rücu ilişkisi gereği tahsil etme olanağının bulunduğu, davacının kendi dönemi ile ilgili olarak çalıştırdığı işçilerin kıdem tazminatından dolayı işçilerine, işçiler aynı iş yerinde çalışmaya devam etmiş olsa dahi asıl işverene karşı rücu ilişkisi nedeniyle sorumlu olduğu, buna yönelik bedellerin davalı tarafça davacıdan istenilmesinin yerinde olduğu anlaşılmakla, davacının ihtirazi kayıtla ödenen bedelin iadesine ilişkin davasının yerinde görülmediği, taraflar arasında dava konusu işle ilgili olarak 26.02.2016 tarihli kabul tutanağının düzenlendiği, tutanakta işin 31.12.2015 tarihi itibariyle bittiği, yapılan işin sözleşme ve eklerine uygun olduğu ve kabule engel olabilecek, eksik, kusur ve arızaların bulunmadığı, 12 işçinin alacaklarının firma tarafından karşılanması, bu yükümlülüğe karşılık teminat mektubunun 02.01.2017 tarihine kadar tutulması bu tarihte yeniden değerlendirilmesine karar verildiği, 12 işçiye ait ihbar ve kıdem tazminatı alacaklarının ödenmesi için davacıya yazı yazıldığı, ihtirazi kayıt ile ödendiği, işin kabul tutanağında kusursuz olarak bittiğinin kayıt altına alındığı, ayrıca SGK’den ilişiksizlik belgesi de alındığı, dava konusu işten dolayı davacının herhangi bir borcunun olmadığı, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında teminat mektubunun iadesi koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, davacının alacak davasının reddine, teminat mektubunun iadesi davasının kabulü ile 465.000,00 TL bedelli teminat mektubunun davacıya iadesine karar verilmiştir.
Hükme karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemizin 26.12.2017 tarih ve …… sayılı kararıyla; sözleşme ve eklerine göre davacı şirket bünyesinde, temizlik işlerinde çalışan 12 işçiye ait kıdem ve ihbar tazminatlarında yükümlülüğün davacı şirkette olduğu anlaşıldığından, mahkemece ödenen işçilik bedellerinin iadesi isteminin reddine karar verilmiş olmasının yerinde olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin 11.4.1. maddesi uyarınca, teminatların iadesi için işin sözleşme ve ihale hükümlerine uygun olarak yerine getirilmesi, yüklenicinin bu işten dolayı idareye herhangi bir borcunun bulunmaması ve SGK’dan alınan ilişiksizlik belgesinin idareye sunulmasının gerektiği, davacının 31.12.2012- 31.12.2015 tarihleri arasında temizlik işini yerine getirmeyi taahhüt ettiği, 31.12.2015 tarihi itibariyle 12 işçinin işinin sonlandırıldığı, diğer işçilerin ihaleyi alan şirkette işe devam ettikleri, 12 işçinin de yaklaşık iki ay sonra ihaleyi alan yeni şirkette işe başladıkları, sözleşme yapılırken davacı tarafça tüm işe ilişkin olarak teminat verildiği, davalı şirket tarafından düzenlenen 26.02.2016 tarihli kabul tutanağında diğer yönlerden işin eksiksiz olduğu belirtilmekle birlikte, teminatın hem işten çıkartılan 12 işçinin parasının ödenmesi hem de ihaleyi alan şirkette işe devam eden işçilerin davacı şirket bünyesinde çalıştıkları dönemde sorumlu oldukları kıdem tazminatının ödenmesinin sağlanması amacıyla elde tutulacağının çekince olarak bildirildiği, diğer işçilerin kıdem tazminatı taleplerinin ödendiğine veya dava açmayacaklarına dair dosyaya bir belge sunulmadığı, kıdem tazminatı istekleri için öngörülen zamanaşımı süresinin de dolmadığı, mahkemece teminatın iadesine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı belirtilerek, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 353/(1).b.1 maddesi uyarınca esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk derece Mahkemesi kararı düzelterek, davanın reddine dair yeniden esas hakkında karar verilmesine karar verilmiştir.
Dairemiz kararına karşı davacı vekilince temyiz yoluna başvurulması üzerine, Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 04.11.2020 tarih ve …. sayılı kararıyla, iş akdi feshedilen 12 işçinin ihbar öneli için açılan davanın reddi ile buna ilişkin istinaf talebinin reddinin isabetli olduğu, her ne kadar tüm işçilerden işçilik alacakları yönünden ibra belgesi sunulmamış ise de dava dışı işçilerin iş akitlerinin kıdem tazminatı gerektirecek şekilde sonra ereceği belirli olmadığı gibi, bu şekilde sona erecek olsa bile belirli olmayan bir tarihe kadar teminat mektubunun davacı uhdesinde kalmasının sözleşme hukukuna uygun düşmeyeceği, davacının bu aşamada davalıdan talep edebileceği muaccel bir alacağının bulunmadığının izahtan vareste olduğu, ayrıca teminat mektubunun banka ile ilgili sonuçları nazara alındığında, teminat mektubunun iade edilmemesinin davacı şirketin telafisi (bü)yük ekonomik zararlarına sebep olabileceği, sözleşme nedeniyle davacı edimlerinin yerine getirildiği konusunda da davalı tarafın bir itirazı olmadığına göre teminat mektubu yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddinin doğru görülmediği gerekçesiyle, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi kararının bozulmasına ve kaldırılmasına karar verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ,
HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE :
Dava, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesine dayalı olarak verilen teminat mektubunun iadesi ve ödenen tutarın istirdatı istemlerine ilişkindir.
Dairemizce HMK’nın 373/(3). maddesi uyarınca taraflar duruşmaya davet edilmiş, usul ve yasaya uygun olan Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 04.11.2020 tarih ve …. sayılı kararına uyulmasına karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki 01.01.2013-31.12.2015 tarihlerini kapsayan hizmet alım sözleşmesinin 11.4.1. maddesi uyarınca teminatın iadesi için taahhüdün, sözleşme ve ihale dokümanı hükümlerine uygun olarak yerine getirilmesi, yüklenicinin bu işten dolayı idareye herhangi bir borcunun olmaması ve Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan alınan ilişiksiz belgesinin idareye verilmesi gerekmektedir.
26.02.2016 tarihli hizmet işleri kabul tutanağında davacı yüklenici tarafından yapılan işin sözleşme ve eklerine uygun olduğu ve kabule engel olabilecek eksik, kusur ve arızaların bulunmadığı tespit edilmiş olup, dava konusu 465.000,00 TL. bedelli teminat mektubunun iade edilmeme sebebi olarak 31.12.2015 tarihinde yüklenici tarafından iş akitlerine son verilen 12 işçinin yüklenici bünyesinde çalıştıkları döneme isabet eden kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının ödenmemesi hususu gösterilmiş, bu işçiler dışındaki işçilerle ilgili herhangi bir işçilik alacağı bulunduğu hususu savunulmamıştır. Davacı tarafça SGK ilişiksizlik belgesinin davalıya sunulduğuna ilişkin taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı tarafça 12 işçinin kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarına karşılık 27.04.2016 tarihinde 60.003,12 TL. ödeme yapılmış olması da gözetildiğinde, İlk derece mahkemesi kararı ve Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin bozma kararı doğrultusunda taraflar arasındaki sözleşmenin 11.4.1. maddesindeki teminatın iadesi koşullarının bulunduğu anlaşıldığından, davacının teminatın iadesi talebinin kabulüne, alacak davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacı tarafın alacak davasına ilişkin talebinin reddine,
2-Davacı tarafın teminat mektubunun iadesine ilişkin talebinin kabulü ile, süresi 02.01.2018 tarihine uzatılan …. bedelli teminat mektubunun davacı tarafa iadesine,
3-Alınması gerekli 31.764,15 TL harçtan peşin olarak yatırılan 8.965,75 TL’nin mahsubu ile kalan 22.798,40 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir yazılmasına,
4-Davacı tarafından yapılan 1.145,30 TL ilk derece mahkemesinde yapılan yargılama giderleri ve 365,80-TL istinaf ve temyiz aşamasındaki yargılama giderleri olmak üzere toplam 1.511,10-TL yargılama giderinin kabul ve ret oranlarına göre takdiren %88,57’si olan 1.338,38 TL ile 29,20 TL başvurma ve 8.965,75 TL peşin harç toplamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir adet vekalet tasdik harcı 4,30 TL, tebligat 154,00 TL, olmak üzere toplam 157,30 TL yargılama giderlerinin %11,43’ü olan 17,98 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 40.300,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı davada kendisini vekille temsil ettirmiş olup, reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 6.905,34 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
8-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
09.03.2021 tarihinde, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda HMK m. 361 gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde, kararı veren bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine veya ilk derece mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay nezdinde TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, OYBİRLİĞİYLE verilen karar usulen okunup açıklandı.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır