İhale sözleşmesine davet edilen istekli ile idarenin sözleşme yapmaktan vazgeçmesi halinde teminatları iade edilir (2 karar)

Karar İçeriği

(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2013/5692 E.  ,  2013/16203 K.

  •  

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Alacak

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, davalı idare tarafından yapılan ihale sonucu sözleşme yapılamaması nedeniyle irat kaydedilen üç yıllık kira bedeli üzerinden alınan geçici teminat ile % 30 ihaleye iştirak teminatı bedeli olan 32.400 TL’nin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 27.000 TL ihaleye iştirak bedelinin tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı belediyeye ait taşınmazın kiralanması amacıyla 07.06.2011 tarihinde ihaleye çıkarıldığı ve en yüksek teklifi vererek ihalenin davacı üzerinde kaldığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı daha sonra şartları uygun bulmadığından, davalı idare ile sözleşme imzalamamıştır. Hemen belirtmek gerekir ki, taraflar arasında sözleşme imzalanmadığı için özel hukuk alanında yer alan bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Yapılan ihaleye ilişkin istemler sözleşmenin imzalanması anına kadar idari işlem mahiyetinde olup, sözleşmenin imzalanması ile özel hukuk alanına girmektedir. Sözleşme imzalanmadığı için idari işlem mahiyetinde bulunan davalının iş ve eyleminden doğan ihtilafın çözüm yeri idare mahkemeleridir. Taraflar arasında alacak-borç ilişkisine dayanan bir özel hukuk ilişkisi kurulmamış, davalı idarece, davacının, sözleşme imzalamaması üzerine geçici teminat ile ihale iştirak bedeli ihale prosedürünün sonucu olarak 2886 sayılı yasanın ilgili maddeleri gereği idareye irat kaydedilmiştir. İdarece yasada belirtilenden daha az veya daha çok teminat alınması işin niteliğini değiştirmez, yapılan işlemi özel hukuk ilişkisi haline getirmez. Mahkemece idari yargının görevli olduğu gözetilerek davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm verilmiş olması doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK’ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK’nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 02.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.