ihale sözleşmesindeki bedel götürü bedel ihale olup Götürü bedelli işlerde, yüklenicinin hak ettiği iş bedelinin saptanması ya da iş sahibinin ödemesinin fazla olup olmadığının belirlenmesi için gerçekleştirilen imalâtın eksik ve kusurlar da dikkate alınarak tüm işe oranının tespiti, bulunacak bu oranın toplam iş bedeline uygulanarak hak edilen bedelin saptanması ve bulunacak bu rakamdan kanıtlanan ödemeler düşülerek hesaplanması gerekmektedir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hesaplamalar açıklanan ilkeye uygun olmadığından bilirkişilerden açıklanan ilkeye uygun olarak hesaplama yapılmak üzere ek rapor alınıp sonucuna göre bakiye imalât bedeli talebi hakkında karar verilmesi, kâr mahrumiyetine ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış bozulması gerektiği hk Yargıtay K 1

ihalede gerçekleştirilen imalâtın eksik ve kusurlar da dikkate alınarak tüm işe oranının tespiti

 

T.C.
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi

 

Esas No:2015/1719
Karar No:2015/6094
K. Tarihi:01.12.2015

Mahkemesi :Erzurum 3. Asliye Hukuk Hakimliği

Tarihi :31.12.2014

Numarası :2014/39-2014/1101

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından duruşma istenmiş ise de davetiye masrafı bulunmadığından duruşma isteğinin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı davasında davalının üstlendiği Erzurum Aşkale Kabul Tarama ve Barınma Merkezi ve Geri Gönderme Merkezi inşaatında taşeron olarak zayıf akım kablolarının çekilmesi, montaj işlerinin yapımını üstlendiğini, edimini ifa ettiğini, sözleşme gereğince en az 250.000 metre kablolama işini tamamladığını, kalan 15.000 metre kablolama işini ise davalı tarafından kabloların döşenmesi için gerekli alt yapı yapılmadığından tamamlayamadığını; ayrıca kablolama işinden sonra montaj aşamasına geçebilmesi için sözleşme gereğince davalı tarafından teslim edilmesi gereken malzemelerin teslim edilmediğini; edimlerini ifa edebilmek için davalıya 04.11.2013 tarihli ihtarnameyi gönderdiğini, ancak davalının ihtara olumsuz cevap verdiğini belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak yapmış olduğu 250.000 metre kablolama işinden bakiye alacağı için 500,00 TL, yapılamayan 15.000 (onbeş bin) metre kablolama işi için mahrum kalınan kâr bedeli 500,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında talebini ıslah ederek yapılan kablolama işinden bakiye alacağını 135.480,96 TL’sine, yapılamayan 15.000 metre kablolama ve mantolama işinden dolayı mahrum kalınan kâr talebini 11.328,00 TL’sine çıkarmıştır.

Davalı savunmasında davacının kusurlu hareketleri nedeniyle kendisini mağdur ettiğini, iş programı vermediğini, sözleşmeye göre bunun ceza gerektirdiğini, sözleşmenin anahtar teslim olduğunu ve işin sadece kablo montajı olmayıp detayların teknik şartnamede açıklandığını, kendi kusurunu görmezden gelip hukuka ve hakkaniyete aykırı olarak iş bu davayı ikame ettiğinden bahisle haksız ve yersiz açılan davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak davacının 180.540,00 TL tutarında iş yaptığı, bu tutardan davalı şirketin ödemiş olduğu 45.059,04 TL’nin mahsubundan sonra kalan 135.480,96 TL’nin davalı şirket tarafından davacıya ödenmesi gerektiği, ayrıca yaptırılmayan işten kâr kaybı tutarı olarak da 11.328,00 TL’nin ödenmesi gerektiği gerekçesi ile davanın bu miktarlar üzerinden kabulüne karar verilmiştir.

Taraflar arasında düzenlendiği ihtilâfsız olan sözleşmenin 6. maddesinde alt taşeron olan davacının, davalıya iş programı vermesi kararlaştırılmış olup davacının gönderdiği 04.11.2013 tarihli ihtarnameye davalı tarafından 02.12.2013 tarihli ihtarname ile verilen cevapta iş programının verilmemesi nedeniyle montaj için gerekli malzemenin verilmeyeceği bildirilmiştir. İhtarnamelerin kapsamına göre sözleşmenin taraflarca eylemli olarak feshedildiği, bu fesihte iş programı vermeyen davacının kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda fesihte kusurlu olan davacının kâr mahrumiyeti talep edemeyeceği halde mahkemece buna ilişkin talebin reddi yerine kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.

Sözleşmede imalâtın bedeli 113.000,00 TL olarak kararlaştırılmıştır. Bu haliyle sözleşmedeki bedel 6098 sayılı BK’nın 480. maddesinde tanımlanan götürü bedeldir. Götürü bedelli işlerde, yüklenicinin hak ettiği iş bedelinin saptanması ya da iş sahibinin ödemesinin fazla olup olmadığının belirlenmesi için gerçekleştirilen imalâtın eksik ve kusurlar da dikkate alınarak tüm işe oranının tespiti, bulunacak bu oranın toplam iş bedeline uygulanarak hak edilen bedelin saptanması ve bulunacak bu rakamdan kanıtlanan ödemeler düşülerek hesaplanması gerekmektedir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hesaplamalar açıklanan ilkeye uygun olmadığından bilirkişilerden açıklanan ilkeye uygun olarak hesaplama yapılmak üzere ek rapor alınıp sonucuna göre bakiye imalât bedeli talebi hakkında karar verilmesi, kâr mahrumiyetine ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış bozulması uygun bulunmuştur.

SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 01.12.2015 gününde oybirliğiyle karar ver