İhaleyi alan yüklenicinin işin bitimi ile SGK borcu  olmadığı yazısını teslim ettiği halde idarenin işçi alacakları gerekçe gösterilmek suretiyle teminat mektubun iade etmemesi hk kararın bozulması (Yargıtay K 2022)

İhalede işçi alacakları

  1. Hukuk Dairesi         2021/3058 E.  ,  2022/663 K.

“İçtihat Metni”

Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, taraflar arasındaki 18.12.2009 tarihli sözleşme ve 16.04.2010 tarihli ek sözleşme uyarınca müvekkilinin 50 ton hurdanın kesim-söküm işini yüklendiğini, edimini ifa edip SGK’dan ilişiksizlik belgesi sunmasına karşın işçi alacakları gerekçe gösterilmek suretiyle iki adet teminat mektubunun iade edilmediğini, 40.000,00 TL bakiye alacağının da ödenmediğini ileri sürerek; 66.750,00 TL bedelli ve 267.000,00 TL bedelli teminat mektupları nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile iadesini, teminat mektupları iade edilmediği için ödenmek zorunda kalınan 6.250,00 TL komisyon masrafı ile bakiye hakediş bedeli 40.000,00 TL’nin 19/07/2010 tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında teminat mektuplarının 16/05/2014 tarihinde nakde çevrilmesi nedeniyle bedellerinin tahsilini istemiştir.
Davalılar vekili, sözleşmenin 11.4 ve 33. madde hükümlerine göre teminat mektuplarının iade şartlarının gerçekleşmediğini, davacının işçileri tarafından müvekkili kuruma karşı Kırıkkale 1. ve 2. İş Mahkemeleri’nde açılan davaların kabulüne karar verildiğini ve verilen ilamların icraya konulması nedeniyle işçi alacaklarının ödendiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, sözleşmenin 11.4 ve 33. maddesi hükümleri uyarınca davalı kurumun davacı yüklenici işçilerine ve üçüncü kişilere herhangi bir ödeme yapmak durumunda kalması halinde yüklenicinin bunu rücuen davalı kuruma derhal ödemekle yükümlü olduğu, aksi halde davalının önce hak edişlerden, yetmediğinde teminattan kesme hakkına sahip olduğu, bu nedenle davacı teminatından işçi alacaklarının kesilmesinin sözleşme hükümlerine uygun bulunduğu, davacının yaptığı işten dolayı davalıdan başkaca bir alacağının da kalmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın davacı vekilince istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesince sözleşmenin 11.4.1 maddesinde; “Taahhüdün, sözleşme ve ihale dökümanı hükümlerine uygun olarak yerine getirildiği ve Yüklenicinin bu işten dolayı idareye herhangi bir borcunun olmadığı tespit edildikten sonra, Sosyal Güvenlik Kurumundan alınan ilişiksiz belgesinin idareye verilmesinin ardından kesin teminat ve varsa ek kesin teminatların tamamı yükleniciye iade edilecektir.” hükmüne göre tespit edilen işçi alacaklarına ilişkin sorumluluğun bu sözleşme ile sınırlı olduğu, 12/05/2016 tarihli bilirkişi kurulu raporunda, davacının dava konusu sözleşmelerden önce de yine aynı hurda işi aldığı, aynı işçilerle çalıştığı, dolayısıyla bu eski işlerden işçi alacaklarının doğduğu, davacının dava konusu işten dolayı davalı idareye herhangi bir borcunun bulunmadığı 267.000,00 TL ve 66.750,00 TL bedelli teminat mektupları yönünden davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, 333.750,00 TL’nin 16/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, diğer taleplerin ise reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince sözleşmenin 11.4.1. maddesine göre; yüklenicinin işçi alacaklarından sorumluluğunun bu sözleşme ile sınırlı olduğu teminatın taraflar arasında yapılan diğer sözleşmelerin teminatını teşkil etmediği kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, sözleşmenin 33.1-b hükümlerine göre idare hangi nedenle olursa olsun, gerek işçi hakları (ücret, fazla mesai, ikramiye, ihbar kıdem tazminatı vs. gibi işçilik hakları) ve bunlarla ilgili olarak prim, vergi ve fon gibi konularda ve keza iş kazası ve meslek hastalığı gibi sebeplerle idare, yüklenici işçilerine ve üçüncü kişilere herhangi bir ödeme yapmak durumunda kalırsa, yüklenici bu ödemeleri rücuen idareye derhal ödemekle mükelleftir. Bu hükümler nazara alındığında yüklenici diğer sözleşmelerle ilişkili de olsa işçi alacaklarından dolayı idarenin yaptığı ödemelerden sorumludur. Dava konusu teminat mektubu bu ödemeleri de kapsar.
Dava konusu teminat mektuplarının yapılan ödemeleri kapsamadığının kabul edilmesi halinde dahi dosya içindeki belgelerden, alınan bilirkişi rapor ve ek raporundan, davalı idarenin iş mahkemelerindeki davalar ve icra müdürlüklerindeki takipler nedeni ile 336.613,17 TL ödeme yaptığı görülmektedir. Davalı idare vekili de süresi içinde ve usulüne uygun verdiği cevap dilekçesi ile ödeme iddiasını dile getirmiştir. Bu savunma takas def’i niteliğinde olduğundan inceleme yapılarak davalının takas savunması değerlendirilerek idarenin yüklenici işçilerine ödediği bedel göz önünde bulundurulup sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin 2018/2046 Esas, 2021/93 Karar sayılı 28.01.2021 günlü kararının temyiz eden davalı lehine BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 6100 sayılı HMK 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 09.02.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.