ihaleyi alan Yüklenici ile davacı taşeronun aralarındaki * tarihli taahhütnamesi ile kesin hesap onaylanıncaya kadar alacak isteminde bulunmayacağı taahhüdünde bulunmuş olup dava tarihinde kesin hesap işlemleri yapılmamış olduğundan dava şartı gerçekleşmemiş  ise de; yargılamanın devamı sırasında her 2 işin kesin hesap ve onay işlemleri yapılarak dava şartı gerçekleştiği ve dava tarihi itibariyle davalı yüklenici söz konusu taahhütname gereğince davaya karşı çıkmakta haklı olduğundan ücreti vekâlet ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaması gerektiği” şeklindeki ifadelerle asıl davada talebin kabul edilen kısmı için davacı taşeron lehine vekalet ücreti taktir edilemeyeceği belirtilmiş olmasına karşın mahkemece hatalı değerlendirme ile talebin reddedilen kısmı için de davalı yüklenici yararına vekalet ücreti taktir edilmemiştir

 

  1. Hukuk Dairesi         2016/2702 E.  ,  2016/4917 K.
  •  

“İçtihat Metni”

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat … ile davalı vekili Avukat … geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Uyuşmazlık eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmakta olup asıl davada davacı taşeronun davalı yüklenicinin dava dışı iş sahibi … Müdürlüğü ile yaptığı sözleşmeyle yapımını üstelendiği … 5. Kısım Sulama İnşaatı İşi muhtevasındaki İşletme ve Sosyal Tesisler İnşaatı ile … 2. Kısım Sulama İşi muhtevasındaki UY-2 Pompa İstasyonu İnşaatı işlerine ilişkin bakiye iş bedelleri ve hakedişlerden yapılan yüzde beş oranındaki kesintilerin davalıdan tahsili, birleşen davada ise … 5. Kısım Sulama İnşaatı işi kapsamındaki işletme ve sosyal tesisler inşaatına ilişkin bakiye iş bedelinin asıl davada istenen miktarın dışında kalan kısmının ödenmesi istenilmiş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı yüklenici şirket vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle birleşen davada davalı yüklenici zamanaşımı definde bulunmuş ise de kesin hesabın çıkarıldığı 06.11.2008 tarihinden itibaren birleşen davanın açıldığı 23.10.2013 tarihine kadar beş yıllık zamanaşımı süresinin dolmamış olmasına göre davalının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Asıl dava 100.000,00 TL alacağın tahsili talebiyle açılmış olup talebin 73.802,31 TL’lik kısmı reddedilmiştir. Dairemizin 20.06.2013 tarih ve 2012/6218 esas, 2013/4037 karar sayılı bozma ilamındaki, “davacı taşeron 08.04.2003 tarihli taahhütnamesi ile kesin hesap onaylanıncaya kadar alacak isteminde bulunmayacağı taahhüdünde bulunmuş olup, dava tarihinde kesin hesap işlemleri yapılmamış olduğundan dava şartı gerçekleşmemiş
ise de; yargılamanın devamı sırasında her 2 işin kesin hesap ve onay işlemleri yapılarak dava şartı gerçekleştiği ve dava tarihi itibariyle davalı yüklenici söz konusu taahhütname gereğince davaya karşı çıkmakta haklı olduğundan ücreti vekâlet ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaması gerektiği” şeklindeki ifadelerle asıl davada talebin kabul edilen kısmı için davacı taşeron lehine vekalet ücreti taktir edilemeyeceği belirtilmiş olmasına karşın mahkemece hatalı değerlendirme ile talebin reddedilen kısmı için de davalı yüklenici yararına vekalet ücreti taktir edilmemiştir. Bu sebeple kararın bozulması gerekmekte ise de yapılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç göstermediğinden 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanması gereken mülga 1086 sayılı HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın vekâlet ücreti yönünden düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle asıl ve birleşen dosyalar davalısı … İnş. Gıda Tur. Tic. A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile kararın asıl davaya ilişkin 4 nolu bendindeki “Davalı davaya karşı çıkmakta haklı olduğundan vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,” ifadelerinden sonra gelmek üzere “davanın reddedilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre hesaplanan 8.304,18 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,” ifadelerinin eklenmesine, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 1.350,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay’daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 30.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.