ihaleyi yapan idarenin saydamlık, rekabet gibi ilkeleri gözetmek zorunda olduğu ve söz konusu ilkelere uygun sonuçlanmayan ihalelerde kanunla idareye tanınan ihaleyi iptal yetkisini kullanabileceği dikkate alındığında, ihalede tek geçerli teklif bedelinin piyasa rayiç bedelinin üzerinde olması ve daha uygun bütçe ile ürün temininin mümkün olabileceği değerlendirilerek ihaleyi yapan idarece rekabet ilkesinin gerçekleşmediğinden bahisle ihalenin iptaline dair verilen karara karşı yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık, Kurul kararının iptali yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında ise hukukî isabet bulunmamaktadır…” gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulması hk

Toplantı No 2020/035
Gündem No 79
Karar Tarihi 12.08.2020
Karar No 2020/MK-204
BAŞVURU SAHİBİ:
Promise Çevre Sağlığı İlaçları Ve Hizmetleri İthalat İhracat Sanayi Ticaret Limited Şirketi
İHALEYİ YAPAN İDARE:
Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Sağlık Bakanlığı Bakan Yardımcılıkları
BAŞVURUYA KONU İHALE:
2019/446796 İhale Kayıt Numaralı “16 Kalem Biyosidal Ürün Alımı” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME:
KARAR:

Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü tarafından yapılan 2019/446796 ihale kayıt numaralı “16 Kalem Biyosidal Ürün Alımı” ihalesine ilişkin olarak Promise Çevre Sağlığı İlaçları ve Hizmetleri İthalat İhracat Sanayi Ticaret Limited Şirketi itirazen şikâyet başvurusunda bulunmuş ve Kurulca alınan 05.02.2020 tarihli ve 2020/UM.II-282 sayılı karar ile “4734 sayılı Kanun’un 54’üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikayet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.

 

Davacı Promise Çevre Sağlığı İlaçları ve Hiz. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından anılan Kurul kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılan davada, Ankara 14. İdare Mahkemesinin 07.04.2020 tarihli ve E:2020/480, K:2020/792 sayılı kararı ile “dava konusu işlemin iptaline” karar verilmesi üzerine alınan 21.04.2020 tarihli ve 2020/MK-86 sayılı Kurul kararı ile “…1- Kamu İhale Kurulunun 05.02.2020 tarihli ve 2020/UM.II-282 sayılı kararının “Fazla ödenen başvuru bedelinin başvuru sahibinin yazılı talebi halinde iadesine” kısmı hariç olmak üzere iptaline,

2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, bahse konu ihalenin 11’inci kısmına ilişkin olarak alınan ihalenin iptali kararının iptaline” karar verilmiştir.

 

Anılan Mahkeme kararının Kurum tarafından temyizi üzerine Danıştay Onüçüncü Dairesi tarafından verilen 02.06.2020 tarihli ve E:2020/1429, K:2020/1064 sayılı kararında “…Dosyanın incelenmesinden, dava konusu ihaleye iki adet teklif verildiği, teklifi idarece değerlendirme dışı bırakılan istekli tarafından teklif edilen fiyatın 325.000,00 TL (hektar başı birim fiyat teklifi 5,00 TL), 07/11/2019 tarihli ihale komisyonu kararı ile ihale üzerinde bırakılan davacının teklifinin ise 3.770.000,00 TL (hektar başı birim fiyat teklifi 58,00 TL) olduğu, ihalenin bu kısmında verilen teklifler arasında çok büyük tutarda fark olduğu görülmektedir.

Bu durumda, 4734 sayılı Kanun uyarınca ihaleyi yapan idarenin, anılan Kanun’un 5. maddesinde belirtilen saydamlık, rekabet gibi ilkeleri gözetmek zorunda olduğu ve söz konusu ilkelere uygun sonuçlanmayan ihalelerde kanunla idareye tanınan ihaleyi iptal yetkisini kullanabileceği dikkate alındığında, ihalede tek geçerli teklif bedelinin (3.770.000,00 TL) piyasa rayiç bedelinin üzerinde olması ve daha uygun bütçe ile ürün temininin mümkün olabileceği değerlendirilerek ihaleyi yapan idarece rekabet ilkesinin gerçekleşmediğinden bahisle ihalenin iptaline dair verilen karara karşı yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık, Kurul kararının iptali yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında ise hukukî isabet bulunmamaktadır…” gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

 

Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.

 

Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

 

Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.

 

Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,

 

1- Kamu İhale Kurulunun 21.04.2020 tarihli ve 2020/MK-86 sayılı kararının iptaline,

 

2- Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, Kamu İhale Kurulunun 05.02.2020 tarihli ve 2020/UM.II-282 sayılı kararının hukuken geçerliliğini koruduğuna,

 


Oybirliği ile karar verildi.