İş Ortaklığı’nın ihaleye katılırken sunmuş olduğu teklif mektubunda yer alan, “4734 sayılı Kanun’un 17’nci maddesinin (d) bendi gereğince ihale konusu işe kendimiz veya başkaları adına doğrudan veya dolaylı olarak asaleten ya da vekâleten birden fazla teklif vermediğimizi beyan ederiz” şeklindeki ifadenin, 4734 sayılı Kanun’un 10. maddesinin 1. fıkrasında sayılan ve aynı maddenin son fıkrası uyarınca verilebilecek olan taahhütnameler kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmaktadır

Toplantı No 2019/026
Gündem No 22
Karar Tarihi 15.05.2019
Karar No 2019/MK-160
BAŞVURU SAHİBİ: 
Me-Ka İnş.San.Ve Tic.Ltd.Şti.- H.Ahmet Demirci
İHALEYİ YAPAN İDARE: 
Çevre Ve Orman Bakanlığı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü Erzurum 8. Bölge Müdürlüğü
BAŞVURUYA KONU İHALE: 
2011/176533 İhale Kayıt Numaralı “Erzurum Tortum Serdarlı Göleti İnşaatı” İhalesi
KURUM TARAFINDAN YAPILAN İNCELEME: 
KARAR: 

Devlet Su İşleri Erzurum 8. Bölge Müdürlüğü tarafından yapılan 2011/176533 İKN’li “Erzurum Tortum Serdarlı Göleti İnşaatı” ihalesine ilişkin olarak Me-Ka İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. – H. Ahmet Demirci İş Ortaklığı tarafından itirazen şikâyet başvurusunda bulunulmuş ve Kurulca alınan 20.02.2012 tarihli ve 2012/UY.I-1057 sayılı karar ile “Anılan Kanunun 54 üncü maddesinin onuncu fıkrasının (c) bendi gereğince itirazen şikâyet başvurusunun reddine” karar verilmiştir.

 

Davacı Me-Ka İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından anılan Kurul kararının iptali istemiyle açılan davada, Ankara 12. İdare Mahkemesinin 14.02.2013 tarihli E:2012/616, K:2013/279 sayılı karar ile “…teklif zarfı içerisinde davacı şirketin de dâhil olduğu iş ortaklığı adına teklif vermeye yetkili kişiler tarafından gerekli bilgilere yer verilmek suretiyle 4734 sayılı Kamu ihale Kanunu’nun 17. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendine aykırı olarak tutarları birbirinden farklı olan 3 ayrı teklif mektubu ve eki birim fiyat teklif cetveli verildiğinden davacı şirketin itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine.” karar verilmiştir.

 

Anılan Mahkeme kararı üzerine Me-Ka İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti tarafından yapılan temyiz başvurusu üzerine verilen Danıştay Onüçüncü Dairesinin 12.02.2019 tarih ve E:2013/2211, K:2019/354 sayılı kararında “…Bu bağlamda, davacı şirketin özel ortağı olduğu Me-Ka Inş. San. ve Tic. Ltd. Şti.- H.Ahmet Demirci İş Ortaklığı’nın ihaleye katılırken sunmuş olduğu teklif mektubunda yer alan, “4734 sayılı Kanun’un 17’nci maddesinin (d) bendi gereğince ihale konusu işe kendimiz veya başkaları adına doğrudan veya dolaylı olarak asaleten ya da vekâleten birden fazla teklif vermediğimizi beyan ederiz” şeklindeki ifadenin, 4734 sayılı Kanun’un 10. maddesinin 1. fıkrasında sayılan ve aynı maddenin son fıkrası uyarınca verilebilecek olan taahhütnameler kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmaktadır.

Diğer taraftan, anılan maddenin 4. fıkrasında, 17. maddede sayılan yasak fiil ve davranışlarda bulundukları tespit edilen isteklilerin ihale dışı bırakılacağı belirtilerek, bu durumda bulunan isteklilere uygulanacak yaptırım açıklığa kavuşturulmuştur.

Bu itibarla, 4734 sayılı Kanun’un 17. maddesinin (d) bendinde öngörülen yasak fiil ve davranışlarda bulunduğundan bahisle davacı şirketin özel ortağı olduğu Me-Ka Inş. San. ve Tic. Ltd. Şti.- H. Ahmet Demirci İş Ortaklığının geçici teminatının irat kaydedilmesine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki temyize konu İdare Mahkemesi kararında ise hukukî isabet bulunmamaktadır… gerekçesiyle anılan Mahkeme kararının bozulmasına ve dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

 

Anayasa’nın 138’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organlar ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği hükme bağlanmıştır.

 

Ayrıca, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 28’inci maddesinin birinci fıkrasında, mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idarenin gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecbur olduğu, bu sürenin hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

 

Açıklanan nedenlerle, 4734 sayılı Kanun’un 65’inci maddesi uyarınca bu kararın tebliğ edildiği veya tebliğ edilmiş sayıldığı tarihi izleyen 30 gün içerisinde Ankara İdare Mahkemelerinde dava yolu açık olmak üzere,

 

Anılan kararın icaplarına göre Kamu İhale Kurulunca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.

 

Anılan Mahkeme kararında belirtilen gerekçeler doğrultusunda, Kamu İhale Kurulunun 20.02.2012 tarihli ve 2012/UY.I-1057 sayılı kararında Me-Ka İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. – H. Ahmet Demirci İş Ortaklığının geçici teminatının gelir kaydedilmesi gerektiğine yönelik değerlendirmelerin iptaline,

 


Oybirliği ile karar verildi.