KDV İndirimlerinin Kabul Edilmemesinden Dolayı Yapılan Vergilendirmelere Karşı Açılan Davalarda Her İki Tarafın Defterlerindeki Kayıtların Yeterli Olmadığına İlişkin Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu Kararı

<![CDATA[

T.C.

DANIŞTAY

VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU

E. 2007/697

K. 2009/111

T. 20.3.2009

• EMTİA TESLİMİNE DAYANMAYAN FATURALAR ( Maliyetleri Yüksek Göstermek ya da Belgesiz Alışları Belgelendirmek Amacıyla Kayıtlara Dahil Edilebileceği )

• MALİYETLERİ YÜKSEK GÖSTERMEK ( Emtia Teslimine Dayanmayan Faturaların Maliyetleri Yüksek Göstermek ya da Belgesiz Alışları Belgelendirmek Amacıyla Kayıtlara Dahil Edilebileceği )

• KATMA DEĞER VERGİSİ İNDİRİMİ ( Kabul Edilmemesinden Dolayı Yapılan Vergilendirmelere Karşı Açılan Davalarda Her İki Tarafın Defterlerindeki Kayıtların Yeterli Olmadığı )

• VERGİLENDİRMELERE KARŞI AÇILAN DAVALAR ( KDV İndirimlerinin Kabul Edilmemesinden Dolayı Yapılan Vergilendirmelere Karşı Açılan Davalarda Her İki Tarafın Defterlerindeki Kayıtların Yeterli Olmadığı )

ÖZET : 1- Emtia teslimine dayanmayan faturaların maliyetleri yüksek göstermek ya da belgesiz alışları belgelendirmek amacıyla kayıtlara dahil edilebileceği,

2- Katma değer vergisi indirimlerinin yukarıdaki nedenle kabul edilmemesinden dolayı yapılan vergilendirmelere karşı açılan davalarda, her iki tarafın defterlerindeki kayıtların yeterli olmadığı, zira katma değer vergisi indirimi yapılabilmesi, faturadaki teslimin gerçekten ve faturada gösterilen konu, birim fiyat ve tutarla faturayı düzenleyen tarafından yapılmasına bağlıdır.

İstemin Özeti : 2002 yılında 446872 litre motorin alışının 373921 litresini, hakkında sahte ve içeriği itibarıyla yanıltıcı mahiyette fatura düzenlendiğine ilişkin inceleme raporu bulunan … Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketine ait faturalarla belgelendirerek haksız katma değer vergisi indirimi yapması nedeniyle söz konusu faturalarda gösterilen katma değer vergisi tutarının indirim konusu yapılan vergi tutarından çıkarılması suretiyle yeniden düzenlenen beyan tablosuna göre ödenecek verginin çıktığı Şubat 2002 dönemi için davacı adına salınan vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi davaya konu yapılmıştır.

Davayı inceleyen Adana 2. Vergi Mahkemesi, 17.1.2007 günlü ve E:2006/546, K:2007/30 sayılı kararıyla; 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29’uncu maddesinin 1’inci fıkrasının ( a ) bendinde; mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebileceklerinin kurala bağlandığı, yükümlülerin bu madde hükmünden yararlanarak indirim haklarını kullanabilmelerinin, söz konusu fatura ve benzeri belgelerin gerçeği yansıtması koşuluna bağlı olduğu, ihtilaflı dönemde davacıya fatura düzenleyen … Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketi hakkındaki vergi tekniği raporunda; şirketin 15.5.1999 tarihinde ADANA/Karataş yolu üzerinde bulunan bir akaryakıt istasyonunu kiraladığı, gerçek alışlarının yanında gerçek olmayan alışlarının da bulunduğunun karşıt inceleme ile tespit edildiği, şirketin motorin alış faturalarının %83’ü, feul-oil faturalarının %92’si, kal-yak faturalarının %99’unun gerçek bir emtia teslimi yapmaksızın fatura düzenleyen şirketlerden alındığı ve aktifinde kayıtlı 3 adet tankeri, kiralanan istasyonda 6 adet yer altı tankı olduğu, belgeleri üzerinden yapılan incelemede akaryakıt alım ve satımı ile ilgili sadece bir adet nakliye faturasının saptanabildiği, defterlerine kayıtlı faturalardan tespit edilen akaryakıt alışları dikkate alındığında, firmanın tespit edilen araç ve tankları ile bu miktarda akaryakıtı alıp satmasının da olanaklı görülmediği, bu durumun defterlerinde görülen akaryakıtı gerçekte almadığını ortaya koyduğu, aktifine kayıtlı araçları 28.10.2003 tarihinde sattığı göz önüne alındığında, bu araçların aktifine dahil edilmesinin, akaryakıt alım satımında kullanmaktan çok bu görüntüyü vermeye yönelik olduğu, sonuç olarak şirketin satış faturaları arasında bulunan benzin ve türevlerinin tamamının, motorin satışlarının %17’sinin, fuel-oil satışlarının %8’inin, kal-yak satışlarının ise %1’inin gerçek satış, diğerlerinin gerçek dışı olduğu, şirketin gerçek amacının fatura ticareti yapmak olduğu, ancak bu faaliyetini gizlemek için bir kısım akaryakıt alım-satımını da gerçekte yaptığı, 2002 yılında düzenlediği sahte faturaların ortalama oranının %84 civarında olduğu tespitlerine yer verildiği, vergi inceleme raporunda da değinildiği üzere davacı şirkete ihtilaflı dönemde fatura düzenleyen … Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketinin 2002 yılında gerçek alış ve satışlarının bulunduğu, alışlarının çoğunun sahte olmasının, satışlarının da tamamının sahte olduğunu göstermediği, yapılan incelemede; akaryakıt istasyonu kiraladığı, bu istasyonda yeraltı tanklarının ve akaryakıt istasyonuna ait akaryakıt pompası, su motoru, su tankı gibi muhtelif demirbaşlarının bulunduğunun saptandığı, ayrıca şirketin aktifine kayıtlı araçlarının mevcut olduğu, öte yandan, adı geçen şirketin alımını yaptığı emtia bedelinin düşük ya da yüksek olup olmadığı ve bu alışlardan dolayı davacı şirketin bir çıkar sağladığı yolunda herhangi bir tespit de yapılmadığından, davacı tarafından bilinmesi mümkün olmayan fatura düzenleyen şirket hakkındaki tespitlerden hareketle, davacıya düzenlediği faturaların gerçeği yansıtmadığı sonucuna varılamayacağı, kaldı ki; … Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketi hakkında, komisyon karşılığı fatura ticareti yapması nedeniyle 2002 yılı için yapılan cezalı kurumlar vergisi ve gelir ( stopaj ) vergisi tarhiyatının, Adana 1. Vergi Mahkemesinin 16.3.2006 günlü ve E:2005/223 ( …238 ), K:2006/197 ( …212 ) sayılı kararlarıyla kaldırıldığı, bu nedenle davacı adına, sözü edilen şirketten alınan faturalarda yer alan katma değer vergisi indirimlerinin kabul edilmemesi suretiyle yapılan tarhiyatta hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle tarhiyatı kaldırmıştır.

Vergi dairesi müdürlüğünün temyiz istemini inceleyen Danıştay Üçüncü Dairesi, 7.6.2007 günlü ve E:2007/612, K:2007/1838 sayılı kararıyla; davacı şirketin 2002 yılında maliyet kayıtlarına dahil ettiği faturaların düzenleyicisi … Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketi hakkında emtia teslim etmeksizin fatura düzenlemekten elde ettiği komisyon gelirini beyan dışı bırakması nedeniyle salınan kurumlar vergisini; şirketin gider kaydettiği faturaların düzenleyicileri hakkındaki tespitlerin faturaların sahte olduğunun kabulüne yeterli bulunmaması ve şirketin satışlarıyla ilgili inceleme yapılmamasının da yasaya aykırı görülmesi nedeniyle kaldıran Adana 1. Vergi Mahkemesinin 16.3.2006 günlü ve E:2005/226, K:2006/200 sayılı kararının, vergi idaresinin temyiz başvurusu üzerine verilen Danıştay Üçüncü Dairesinin 14.12.2006 günlü ve E:2006/2246, K:2006/3408 sayılı kararıyla adı geçen firmanın alış ve satış tutarlarının, sahip olduğu tanker ve yeraltı tanklarının kapasitesiyle uyumlu olup olmadığı araştırılarak adına düzenlenen faturaların sahte olduğu da dikkate alınmak suretiyle yeniden bir karar verilmek üzere bozulduğu, bozma kararı üzerine verilecek kararın sonucu dava konusu tarhiyatı etkileyeceğinden, vergilendirme hakkında, Danıştay Üçüncü Dairesinin söz konusu kararında yer alan esaslar dikkate alınarak yeniden karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararı bozmuştur.

Bozma kararına uymayan Adana 2. Vergi Mahkemesi, 21.9.2007 günlü ve E:2007/1372, K:2007/1175 sayılı kararıyla, ilk kararında ısrar etmiştir.

Israr kararı vergi idaresi tarafından temyiz edilmiş, davacının motorin alışlarını, hakkında sahte ve içeriği itibarıyla yanıltıcı mahiyette fatura düzenlendiğine ilişkin inceleme raporu bulunan … Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketinden aldığı faturalarla belgelendirdiği, gerçekte bu şirketten emtia almadığı, bu nedenle tarhiyatın hukuka uygun olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenmiştir.

Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmuştur.

Danıştay Tetkik Hâkimi Murat GÜNGÖR’ün Düşüncesi : Tarhiyatın dayanağı olan faturalarda yer alan motorini aldığını hukuken geçerli belgelerle, … Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen raporda da belirtilen belgelerle kanıtlayamayan davacı adına yapılan tarhiyatı, herhangi bir kanıt sunulması istenmeksizin, istemin özeti bölümünde yazılı gerekçeyle kaldıran mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Sefer YILDIRIM’ın Düşüncesi : Danıştay Üçüncü Dairesinin 7.6.2007 gün ve 2007/1838 sayılı kararında yazılı gerekçe uyarınca temyiz isteminin kabulü ile temyize konu Vergi Mahkemesi ısrar kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunca, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

KARAR : 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29’uncu maddesinin l’inci fıkrasının ( a ) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu kanunda aksine hüküm olmadıkça, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri, 34’üncü maddede ise, indirilecek katma değer vergilerinin, alış faturası veya benzeri vesikalar üzerinde ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedilmesi gerektiği kurala bağlanmıştır.

Mükellefler tarafından katma değer vergisi indirimi yapılabilmesi için vergisi indirim konusu yapılacak işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikaların gerçeği yansıtması ve bu fatura ve vesikalarda gösterilen ve indirim konusu yapılan katma değer vergisinin gerçekten ödenmiş, yani indirim konusu yapan tarafından yüklenilmiş olması gerekmektedir. Gerçekleşmemiş teslim ve hizmetler dolayısıyla bir katma değer vergisi ödenmesi, dolayısıyla yüklenilmiş bir katma değer vergisi söz konusu olamayacağından vergi indirimi de yapılamaz. Bu nedenle vergi indirimine dayanak teşkil eden faturaların gerçekten yapılmış bir teslime ilişkin olup olmadığının tespiti önem taşımaktadır.

Katma değer vergisine tabi işlemler de yapan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri, kendilerine teslim edilen emtia veya yapılan iş bedellerini maliyet kayıtlarına dahil etmek durumundadır. Kazanç üzerinden alınan bu vergilerde vergilendirilmesi gereken matrah, Gelir Vergisi Kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanununun bu konudaki hükümlerine göre belirlenmektedir. Sözü edilen yükümlüler yönünden yüklenilen katma değer vergisi, bir maliyet unsuru olarak düzenlenmemiş, yüklenilen bu verginin yaptıkları teslim bedelleri üzerinden hesaplanacak katma değer vergisinden indirilmesi suretiyle katma değer vergisinin nihai tüketiciye kadar yansıması öngörülmüştür. Bu nedenle, katma değer vergisi hesaplamak ve yüklendiği bu vergiyi indirmek durumunda olan bir yükümlü adına gelir vergisi tarhiyatı önerilmemiş veya yapılmamış olması, indirilebilir bir katma değer vergisinin varlığı ile ilgili davanın çözümüne etkili değildir. Satıcının ve alıcının bu yöndeki iradesi ile fatura düzenlenmeksizin emtia teslimi yapılan hallerde tarafların, emtia bedeli ödemesi ve emtia teslimi yaptıkları ancak alıcının, kayıtlarında emtia girişini gösterebilmek için fatura teminine gereksinme duyduğu bilinmektedir. Bu şekilde fatura temininde; teslim edilen herhangi bir emtia veya hizmet bulunmamakla birlikte fatura düzenlenmekte, gösterilen emtia veya hizmet bedeline göre katma değer vergisi hesaplanmakta, amaca ulaşılabilmesi için faturanın tarafları bu işlemi kayıtlarına dahil ederek gerçek bir teslim görüntüsü verilebilmesinin gerektirdiği diğer tüm işlemleri tamamlamaktadır. Sadece fiili bir durum olan bu yapay işlemlere hukuksal sonuç bağlanamayacağı açıktır. Maliyetleri yüksek göstermek amacıyla temin edilmiş faturaların kayıtlara dahil edilmesi halinde de aynı durum söz konusudur.

Gerçek bir teslime dayanmayan faturalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilmesi kabul edilmeyerek yapılan vergilendirmeye karşı açılan davalarda, her iki tarafın bu işlemlerle ilgili kayıtlarının varlığı yeterli değildir. Zira katma değer vergisinin indirilebilmesi, teslimin; faturayı düzenleyen tarafından, faturada gösterilen konu, birim fiyat ve tutarla ve faturayı kayıtlarına dahil eden tarafa yapılmasına bağlıdır. Böyle bir ilişkiyi temsil etmeksizin düzenlenen faturaların, belgelendirilmemiş maliyetleri belgelendirmek ya da maliyetleri yüksek göstermek amacıyla temin edildiği; her iki durumda da şeklen faturada yer alan katma değer vergisinin yüklenilmiş bir vergi olarak kabulüne olanak bulunmadığından indirim konusu yapılması, Katma Değer Vergisi Kanununa aykırıdır.

Dava konusu tarhiyatın dayanağı olan vergi inceleme raporunda, davacının 2002 vergilendirme döneminde verdiği katma değer vergisi beyannamelerine göre aylar itibarıyla katma değer vergisi matrahları yüksek olmasına karşın bazı aylarda düşük miktarda ödenecek katma değer vergisi beyan ettiği, Birsu Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketi tarafından düzenlenen faturaları emtia alış faturası olarak kaydettiği, sözü edilen şirketin komisyon karşılığı fatura düzenlediğine ilişkin vergi tekniği raporu bulunduğunun saptanması nedeniyle bu faturalarda gösterilen vergiler indirilecek katma değer vergisi tutarından çıkarılarak vergilendirme yapıldığı anlaşılmaktadır.

Vergi inceleme raporuna ek tutanağa geçirilen anlatımında davacı şirket temsilcisi tarafından; … Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketi ortaklarını tanıdıkları, 2002 yılında düzenlenen faturalardaki motorinin alındığı, ilgili dönemde 20 bin litrelik akaryakıt tanklarının bulunduğu, fatura bedelinin bir kısmının nakit, bir kısmının makbuz karşılığı, bir kısmının da … ve … ait hamiline yazılı çeklerle ödendiği, hafriyat işi yapmaları nedeniyle iş makineleri ve kamyonlarının akaryakıt tükettiği, bu nedenle akaryakıt harcaması yapılmasının zorunlu olduğu ifade edilmiştir.

Davanın çözümü, … Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketi adına komisyonla fatura düzenlemesi nedeniyle salınan kurumlar vergisi ihtilafı hakkında verilecek kararla da yakından ilgilidir. Kurulumuzda 20.3.2009 tarihinde karara bağlanan sözü edilen dosyada verilen kararla, faturaları düzenleyen şirket adına yapılan vergilendirmeyi kaldıran ısrar kararı; faturaların düzenlendiği tarihlerde teslim edilebilecek akaryakıt bulunup bulunmadığı ve teslimin yapılmasının olanaklı olup olmadığı da incelendikten sonra dava hakkında yeniden karar verilmek üzere bozulmuştur.

2002 vergilendirme döneminde … Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketi tarafından 1.2.2002 tarihinden başlamak üzere düzenlenen yirmibir fatura ile motorin satılmış görünen davacı kurumun, bu faturaları hizmet üretim maliyetine dahil ettiği saptanmıştır. Faturaları düzenleyen şirket hakkındaki vergi inceleme raporuna eklenen ve faturaların tarih ve sayısı, emtia miktarı ve birim fiyatı, düzenlendiği vergi mükellefi ile fatura tutarını gösterecek şekilde hazırlanan listelerin incelenmesinden, basımını yapan matbaadan 17.7.2002 tarihinde teslim edilen A-56101-56600 seri numaralı fatura ciltlerinin … Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketi tarafından teslim tarihinden önceki tarihlerde düzenlendiği, bunlardan üçünün davacı adına düzenlenen faturalar arasında bulunduğu belirlenmektedir. Daha önce basım izni ile bastırdığı fatura ciltleri arasında henüz düzenlenmemiş fatura ciltlerinin bulunduğu da aynı listelerden anlaşılan şirketin gelişi güzel fatura düzenlediği anlaşılmaktadır.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3’üncü maddesinin ( B ) bendinde; vergilendirmede, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, gerçek mahiyetin, yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan tanık ifadesinin ispatlama vasıtası olarak kullanılamayacağı; iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde, ispat külfetinin iddia edene ait olduğu; 229’uncu maddesinde, faturanın, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olduğu, 230’uncu maddede ise faturalarda asgari olarak, faturanın düzenlenme tarihi seri ve sıra numarası, faturayı düzenleyenin adı, varsa ticaret unvanı, iş adresi, bağlı olduğu vergi dairesi ve hesap numarası, müşterinin adı, ticaret unvanı, adresi, varsa vergi dairesi ve hesap numarası, malın veya işin nev’i, miktarı, fiyatı ve tutarı ile satılan malların teslim tarihi ve irsaliye numarasının bulunması gerektiği hüküm altına alınmıştır.

Taahhüt işi nedeniyle akaryakıt kullanmasının zorunlu olduğunu dava dilekçesinde de ileri süren davacının, 2002 yılında … Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketinden KDV hariç 335 milyar lira tutarında 373.921 litre motorin aldığı, diğer motorin alışlarının 72.951 litre olduğu, vergisi ihtilaflı yılda iş makinesi, silindir ve ekskavatör çalışması ile nakliye işi nedeniyle KDV hariç 586 milyar lira tutarında fatura düzenlemişse de bu faturalarda yapılan iş miktarının gösterilmesi gerekirken gösterilmediği, teslim ettiği taahhüt işlerine ait hakediş belgeleri ve düzenlediği faturalarla, tüketilen motorin miktarının söz konusu alışlara uygunluğunu kanıtlaması gereken davacının bu konuda herhangi bir kanıt sunmadığı, bu nedenle faturalardaki akaryakıt alışının gerçekliği yahut faturaların, maliyetleri yükseltmek veya belgesiz alışları belgelendirmek amacıyla temin edilmediği konusunda kendisine düşen kanıt yükünün gereklerini yerine getirmediği saptanmaktadır.

Hangi taahhüt işi için ve hangi hizmet teslimleri nedeniyle yapılmış alışlara ait olduğu tespit edilemeyen faturalarda yer alan akaryakıtın sevk yerinin irsaliyeler ve hakediş belgelerinden belirlenecek teslim yeri ve miktarı ile teslim tarihlerine uygunluğu başka kanıtlarla doğrulanmadıkça, maliyetlere dahil edilen faturaların gerçekten yapılmış bir teslime dayandığının kabul edilmesi olanaklı değildir. Bir ödeme aracı olan çekin tacirler arasındaki belli bir ticari muameleden doğan borcun ödendiğine kanıt kabul edilebilmesi için bütün unsurlarıyla, varlığı iddia edilen ticari işlemin belgesi olmasına hiçbir kuşkuya yol açmaksızın uygun düşmesi gerekir. Bir faturada satıcının alıcıya teslim ettiği emtia bedelini temsil etmek üzere düzenlenen çek lehdarının satıcı, keşide edenin de alıcı olması gerekir. Bu yüzden, iki tacir arasındaki alım-satıma konu emtia bedelinin ödendiğine kanıt oluşturabilecek ve emtiayı alan tarafından keşide edilen çekin satıcı adına değil de hamiline yazılı düzenlenmesi ticari icaplara uygun değildir.

Yukarıda belirtilen hukuksal durum karşısında ve Vergi Usul Kanununun 3’üncü maddesinin ( B ) bendindeki kural gereğince vergi mahkemesince bu davanın incelenmesi sırasında; Katma Değer Vergisi Kanununun bu verginin indirim konusu yapılabilmesini, faturaların gerçekten bir emtia teslimine dayanan yüklenilmiş verginin varlığına bağladığı gözetilerek davacıdan; … Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketinden, gerçekten faturalarda gösterilen tarihte, aynı birim fiyatla ve faturalarda gösterilen miktarda motorin aldığını, motorinin davacıya ne şekilde ve hangi taşıma araçlarıyla taşınarak teslim edildiğini, fatura tutarlarının makbuz karşılığı, nakten veya çekle ödendiği iddiası ile ilgili belgeleri, çeklere ve tahsilatına ait kayıtların hangi faturadan doğan borca ilişkin olduğunu, yirmibir fatura ile yapılan motorin alışının hangi taahhüt işinin maliyetine dahil edildiğini ve bu işlere ait hakediş belgelerine tarih, teslim yeri ve miktar olarak uygunluğunu kanıtlaması istendikten ve 2002 yılında yapılmış motorin alışlarına ilişkin kayıtlar ile gerekirse mahkeme tarafından istenecek ihale makamındaki kanıtlar da incelendikten sonra faturayı düzenleyen şirket hakkında verilecek karar gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, kanıt yükünün vergi idaresine düşmesine dayanılarak verilen tarhiyatın kaldırılması yolundaki ısrar kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüyle, Adana 2. Vergi Mahkemesinin, 21.9.2007 günlü ve E:2007/1372, K:2007/1175 sayılı ısrar kararının bozulmasına, yeniden verilecek kararda karşılanacağından, yargılama giderleri hakkında hüküm kurulmasına gerek bulunmadığına, 20.03.2009 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY :

X- Komisyon karşılığı fatura düzenlediği saptanan … Petrol Ürünleri Turizm İnşaat Tekstil Emlak Ticaret Limited Şirketinin faturalarını kayıtlarına dahil eden ve faturalarda gösterilen katma değer vergisini indirim konusu yapan davacı adına salınan vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması yolundaki ısrar kararı temyiz edilmiştir.

Fatura; satılan emtia veya yapılan iş karşılığında düzenlenen yasal belge olduğuna göre gerçekten bir emtia teslimi yapılmadığı halde düzenlenmesi ve böyle bir faturanın kayıtlara alınması Vergi Usul Kanunu ve Ticaret Kanununa aykırıdır. Kaldı ki gerçek bir emtia teslimine dayanmayan faturalarda gösterilen katma değer vergisinin indirim konusu yapılamayacağı Katma Değer Vergisi Kanununun 29’uncu ve 34’üncü maddelerinden anlaşılmaktadır.

Davacının kayıtlarına dahil edilen ve indirim konusu yapılan vergileri gösteren faturalar ile düzenleyicisinden, gerçekten faturalarda yazılı emtianın yine faturalarda belirtilen miktar, birim fiyat ve tutarla teslim alındığı, bedelinin ve hesaplanan katma değer vergisinin fatura düzenleyene gerçekten ödendiğini ve alındığı belirtilen motorinin faaliyet konusunda yapılan işlerde kullanıldığını kanıtlayıcı nitelikte davacı tarafından sunulmuş herhangi bir kanıt bulunmadığı yolundaki Kurulumuzca yapılan saptama, söz konusu faturaların belgesiz alışların belgelendirilmesi veya maliyetlerin yükseltilmesi amacıyla temin edildiğini göstermektedir. Faturaları düzenleyen şirket hakkındaki saptamalar da gözetildiğinde ısrar kararının; Katma Değer Vergisi Kanununun 29 ve 34’üncü maddelerine aykırı düşmesi nedeniyle bozulması gerektiği görüşünde olduğumuzdan, kararın gerekçesine katılmıyoruz.

KARŞI OY :

XX- Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar ısrar kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından istemin reddi gerektiği görüşüyle karara katılmıyoruz.

]]>