Kit ile birlikte kan sayım cihazı temini” ihaleleri ile ilgili usulsüzlüklerle ilgili

 

Temyiz Kurulu Kararı

 

Saymanlık Adı : Aydın 2 Nolu Sağlık Kurumları Döner Sermaye Saymanlığı
Yılı : 2002
Dairesi : 2
İlam No : 633
Dosya No : 30736
Tutanak No : 31369
Tutanak Tarihi : 13.04.2010 
Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra gereği görüşüldü:

1131 sayılı Ek İlamda, Aydın Sağlık Kurumları 2 No’lu Döner Sermaye Saymanlığının 2002 yılı hesabına ilişkin 31.08.2004 tarihli asıl raporda ve 633 sayılı ilamda yer almayan, ancak 2003 yılı hesabının 2. Dairede yargılanması sonucunda ortaya çıkan “Kiti ile birlikte kan sayım cihazı temini” ihaleleri ile ilgili usulsüzlüklerle ilgili olarak 832 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 74. maddesinin (ç) fıkrası hükmüne istinaden yargılamanın iadesine karar verildikten sonra, Aydın Doğumevi ve Çocuk Bakımevi Hastanesinin ihtiyacı olan kan sayım cihazı Kan Sayım Reaktifi LYSE solüsyonunun 1 bidonunun fiilen çalışılan test sayısı yerine 4000 adet test üzerinden fiyatlandırılması nedeniyle toplam 13.204,54 YTL.’na tazmin hükmolunmuştur.

Dilekçi dilekçesinde, Türkiye genelinde olduğu gibi, Aydın’ da, tüm hastanelerde, 30.04.2002 tarihinde, hastane döner sermaye saymanlıkları kapatılmış olup, anılan tarihte, Aydın Devlet Hastanesi Aydın Doğumevi, Nazilli Devlet Hastanesi, Söke Devlet Hastanesi, Kuşadası Devlet Hastanesi, Didim Devlet Hastanesini de bünyesine alan Sağlık Kurumları 2 Nolu Döner Sermaye Saymanlığına kurucu müdür olarak atandığını, çalışma ortamı bulunmayan, 1.5 x 1.5 metrelik bir ortamda, saymanlıklardan gelen devir hesaplarının kontrolüne ve hesapların birleştirilmesine çalışıldığını, bu işlemlerin tamamlanması aşamasında iken, gelen tayin emriyle, 31.05.2002 tarihinde Sağlık Kurumları 1 Nolu Döner Sermaye Saymanlığına Müdür vekili olarak atandığını, Öte yandan, 15.06.1984 tarihli ve 84/8213 sayılı karar ile yürürlüğe giren, Döner Sermayeli Kuruluşlar İhale Yönetmeliğinin 67.maddesinde, “teslim edilen mal, hizmet,yapım veya yapılan işin mayene ve kabul işlemleri, ihale yetkilisince kurulacak en az üç kişiden oluşan muayene ve kabul heyetleri tarafından yapılır” hükmü yer aldığını, Yine, 26.04.1985 tarih ve 85/9453 sayılı kararla yürürlüğe giren,muayene ve kabul işlemlerine ait yönetmeliğin “ muayene heyetlerinin görev ve sorumlulukları” başlıklı 14.maddesinde muayene heyetleri; A-Müteahhit tarafından,idareye sunulan malın veya yapılan işin, nitelik, numune ve aranacak diğer şartlara uygun olup olmadığını incelerler. B-Sorumluluk ve yetki ölçülerine göre görev yaparlar. Görevlerine ilişkin işlerde hiçbir makamın etkisinde kalmazlar’ denildiğini, Aynı yönetmeliğin 15.maddesinde “Mal veya yapılan iş müteahhit tarafından idareye teslim edilmedikçe muayene olunmaz. Ancak, satın alınması ve muayenesi aynı zamanda yapılarak derhal depolara kaldırılacak mallar veya yapılan işler bunun dışındadır. Beğenilerek alınmış mal veya yapılan iş alanının sorumluluğu altında depolara taşıtılır.”denildiğini, 07.05.2002 tarihinde 2 nolu Döner Sermaye Saymanlığına gönderilen verile emrinin saymanlıkça kontrol edilerek eklerinin tamam olduğunun görüldüğünü, konu hakkında Aydın Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından yargılamanın yapıldığı ve neticede, 13.204.54 TL tutarındaki zarardan sorumluluğun BİOLAB firmasına ait olduğunun onanarak kesinleştiğini, kesinleşen yargı kararı üzerine Maliye Hazinesi tarafından söz konusu alacağın tahsili için gerekli takibatı ve tahsili yapmak zorunda olduğunu, hal böyleyken aleyhine tazminine karar verildiği için, bu kararın kaldırılmaması veya bozulmadan kesinleşmesi halinde her iki karar içinde, mahkeme kararları da dikkate alındığında mağduriyetimin giderilmesi ve hukukun tesisi için tazmin kararının kaldırılması gerektiğini, anılan yönetmeliklere ait hükümler değerlendirildiğinde, uzmanlardan oluşan muayene komisyon üyelerince teslim alınarak İta Amirince de onaylanarak tahakkuk ettirilen verile emrinden, Saymanlık Müdürü olarak sorumlu tutulmasının mahkeme kararları dikkate alındığında her hangi bir yasal dayanağı bulunmadığını, izaha çalışılan nedenler ile ilam hükmünün kaldırılmasını talep etmektedir.

Diğer dilekçiler özetle, Aynı konu hakkında Aydın 2.Asliye Hukuk Mahkemesince “uyuşmazlığa konu tüm ihale ve alım-satımla ilgili belgeler” incelenip, konu hakkında sorumluluklarının bulunmadığına hükmedildiğini, Biolab Biyolojik Lab.Sis.San.ve Tic.Ltd.Şti.’nin ekte yer alan yazısında Abbott LYSE malzeme cinsinin ambalajının 4.250 lik olduğunun görüldüğünü, İlgili firmanın muayene komisyonuna ve Baştabiplik Döner Sermaye Saymanlığı Satın alma Komisyon Başkanlığı’na bu belgeyi ibraz ettiğini, Bu belgeyi ibraz eden ve bidon başına anılan tutarda testi taahhüt eden firmanın sorumlu olduğunun adli yargı yerince verilen ilamla kesinleştiğini, Firmanın kötü niyetli girişimiyle düzenlediği belgelerin doğruluğundan sorumlu tutulmamaları gerektiğini, sorumluluğun bu firmayla ilgili teminat isteme ve reaktiflerin kullanımının sonlanmasına kadar bu teminatı güvence olarak depoda tutması gereken idareye ait olduğunu bu teminat alınmadığı gibi alınan geçici teminatın da mikrobiyoloji uzmanının oluru alınmadan bozulduğunu, işin niteliği gereği, söz konusu malzemenin başlangıçta ne kadar teste imkan vereceğinin kesin olarak tespitinin mümkün olmadığını, satıcı firmanın taahhüt ettiği, fatura ve irsaliyelerde gösterdiği testin asıl olarak firmanın sorumluluğunda olduğunu, test miktarının hasta sayısına, cihazın ve malzemenin özelliklerine kadar önceden kestirilemeyecek şekilde farklılıklar gösterebileceğini, bu nedenle idarenin muhtemel zararının ancak teminat alınmakla önlenebileceğini, Adli yargı yerince yaptırılan bilirkişi incelemesinde de bu husus vurgulandığını ve ihale şartnamesinde gerçekleşen test miktarı ile öngörülen test miktarı arasındaki farkla ilgili düzenlemenin eksik olmasının zarara yol açtığı hususunun belirtildiğini, Anılan bilirkişi incelemesinde” yüklenici firmanın her bir kutuda 4.000 testlik solüsyon bulunduğunu belirtilerek toplam 5 kutu malzemeyi hastaneye teslim ettiği, muayene komisyonunca kabulün yapıldığı, ancak firma tarafından test sayısı belirtilerek yapılan teslimin fiili iki aylık uygulama sonunda taahhüt edilen sayıyı karşılamadığının açığa çıktığı, konudan firmanın sorumlu olduğunu, ayrıca 20.000 testlik miktarının parti parti ihalesinin yapılması gerekirken, yanlış yapıldığı, muayene komisyonunun her bir kitin ayrı ayrı test olarak sayılmasının mümkün bulunmadığından konu ile ilgili sorumluluğunun olmadığı yargısına varıldığının belirtildiğini, Gerçekten de başlangıçta güvenilir sonuçlar verebilecek test yapılması imkanı olmadığını, Zira hasta sayısının ne olacağı belli olmadığı gibi binlerce kitin her birinin aynı evsaf ve kalitede olduğunun, cihazın performansının sürekli olup olmayacağının, buharlaşma durumlarının v.s. önceden bilinemeyeceğini, Teknik şartnamede 20.000 testin hasta bazında çalışılacağının belirtilmemiş olup, cihazın bakımında harcanan kitlerin hesaba katılmadığını, Nitekim, ekte yer alan üretici firma Abbot Diagnostik Bölümü Teknik Servis ve Kalite Müdürü imzalı 04.01.2007 tarihli belgede; hastanedeki günlük çalışma adedine göre kutu başına test sayım adedinin değişebileceği, günlük çalışma adedi 35 kan testi(düşük kapasiteli) olan bir hastanede kutu başına hasta bazında yapılacak testin ancak 1847 civarında olabileceğinin belirtildiğini, Kutu başına aranan 4000 civarında testin de günlük hasta bazında 300 kan testi yapabilen hastanelerde gerçekleşebileceği öngörüldüğünü, Hastanenin, olay tarihinde günlük çalışma adedi 35 testi aşmayan düşük kapasiteli bir hastane olduğunu, yani kutu başına 1800’ler civarında hasta bazında test yapılabilmesi hastanenin özelliğinden kaynaklanmakta olup, aynı kutunun bir başka hasta sayısı fazla hastanede 4000 olarak çalışılması da mümkün olduğunu, 2002 yılı Teknik şartnamesi incelendiğinde, kutu başına test miktarından kastın hasta bazında gerçekleşen test miktarı olduğu belirtilerek güvence altına alınmayıp bu hususun ancak sonraki yıllara ilişkin şartnamelerde yer almaya başladığını, Hastanenin düşük kapasiteli olmasının kontrol ve insiyatifleri dışındaki bir etkene bağlı olarak hasta bazında test sayısı düşük gerçekleşiyorsa ve teknik şartname bu hususu sonraki yıllardaki teknik şartnameler gibi güvence altına almıyorsa, buradaki sorumluluğun şartnameyi eksik düzenleyen ve bu hususu öngörmeyenlere ait olduğunu, hastanenin özelliğine göre test sayısının değişip değişmeyeceği hususu teknik bir bilgi olduğundan, komisyonun bu konuda teknik eğitim ve formasyonu olmayan üyelerinin bilemeyeceği bir konu olduğunu, hasta bazında gerçekleşen 9463 test Miktarının beş kutuya paylaştırılması sonucu kutu başına gerçekleşen test miktarının 1892 olduğunu, 4000 yerine 1892 testin gerçekleşmesinin hastanenin düşük kapasiteli çalışmasından kaynaklandığı açıkça ortaya çıktığını belirterek tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmektedir.

Dilekçiler Nuray KAYHAN ile Ramazan TOPUZ aynı mahiyetteki dilekçelerinde özetle; muayene komisyon üyesi olarak sorumluluklarının alınan malzemelerin şartname ve sözleşme hükümlerine uygun olup olmadığı hususuyla sınırlı olduğunu, neticede şartname ve sözleşme hükümlerine aykırı olarak mal alınmadığı gibi noksan malzeme alımının idari bir sorun olduğunu belirterek tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmektedirler.

Sayıştay Savcılığının görüşü temyiz talebinin reddedilmesi yönündedir.

Rapor dosyası ve eki belgelerin incelenmesinde, saymanın 1050 sayılı kanunun 81’inci maddesine göre gerekli incelemeyi yaptıktan sonra ödemeyi yaptığı anlaşılmaktadır. Biolab firmasının, şartnamenin B.4. maddesi hükmü gereğince idareye verdiği teklif eklerinde yer alan yazıda, Abbott markalı kitlerin LYSE isimli maddenin ambalajında 4250 test olduğu belirtilmektedir. Adli yargıda yapılan yargılamada da Biolab Biyolojik Lab.Sis.San.ve Tic.Ltd.Şti.’nin muayene komisyonuna ve Baştabiplik Döner Sermaye Saymanlığı Satın alma Komisyon Başkanlığı’na bu belgeyi ibraz ettiği, bu belgeyi ibraz eden ve bidon başına anılan tutarda testi taahhüt eden firmanın zarardan sorumlu olduğu hüküm altına alınmıştır. Bunedenlerle dilekçi iddialarının kabulü ile 1131 sayılı Ek İlamın 1 inci maddesi ile toplam 13.204,54 YTL.’na dair tazmin hükmünün KALDIRILMASINA,

Karar verildiği 13.04.2010 tarih ve 31369 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tazmin kılındı.