ortaklığın giderilmesi dava dosyasının getirtilip dava dilekçesinin hangi tarihte davalıya tebliğ edildiğinin saptanması, ihtarname tarihinden önce ise dilekçenin tebliği tarihinden itibaren ecrimisile karar verilmesi ve ayrıca … plaka sayılı araç için de belirlenecek ecrimisilin hüküm altına alınması gerekirken anılan hususlar gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.

  1. HD., E. 2015/12353 K. 2018/147 T. 11.1.2018

 

 

MAHKEMESİ      :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

 

DAVA TÜRÜ       : ECRİMİSİL

 

Taraflar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi …’in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

 

-KARAR-

 

Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir.

 

Davacılar, 1129 ada 48 sayılı parseldeki dava konusu 9 bağımsız bölüm ile …. plaka sayılı araçta davalı ile ortak mirasbırakanları…’in paydaş olduğunu ve anılan taşınmaz ve aracın davalı tarafından kullanıdığını, 24.04.2007 tarihli ihtarnameye rağmen kendilerine bedel ödenmediğini ileri sürerek ecrimsile karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında ölmüşler ve mirasçıları … yargılamaya devam etmiştir.

 

Davalı, dava konusu taşınmaz ve araçtan gelir elde etmediğini, 9 nolu bağımsız bölümü ortaklığın giderilmesi davası sonucunda yapılan cebri satış sonucu satın aldığını, aracın ise davacıların kızı…’a devredildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

 

Mahkemece, dava konusu 9 nolu bağımsız bölümün satış aşamasına kadar davalı tarafından kullanıldığı ve davacı tarafa bedel ödenmediği gerekçesiyle taşınmaz bakımından davanın kısmen kabulüne, araç bakımından ise harç yatırılıp usulüne göre açılmış bir dava bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.

 

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan…’in 05.07.2006 tarihinde öldüğü, geriye davacı annesi …, davacı babası … ile davalı eşi …’nın kaldığı, davacıların da yargılama aşamasında öldüğü ve geride ortak çocukları…’ı bıraktıkları, 1129 ada 48 sayılı parseldeki dava konusu 9 nolu bağımsız bölümün 1/2’şer oranda mirasbırakan… ile davalı … adına kayıtlı iken 21.05.2010 tarihinde cebri satıştan davalı adına tescil edildiği,… plaka sayılı aracın da mirasbırakan ve davalı adına kayıtlı iken 26.03.2010 tarihinde davacıların kızı…’a devredildiği, davacıların 24.04.2007 tarih ve 3847 yevmiye sayılı ihtarname ile dava konusu taşınmaz ve araç bakımından davalıdan ecrimisil talep ettikleri, anılan ihtarnamenin davalıya 26.04.2007 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.

 

Hemen belirtilmelidir ki, dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, özellikle; çekişme konusu 9 nolu bağımsız bölümün ihale tarihine kadar davalının kullanımında olduğu saptanarak bu taşınmaz bakımından ecrimsile ve tahakkuk tarihleri gözetilerek faize hükmedilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının tüm, davacıların faize ilişkin temyiz itirazları yerine değildir. Reddine.

 

Davacı tarafın öteki temyiz itirazlarına gelince;

 

Davacılar dava dilekçesinde …plaka sayılı araçla ilgili de ecrimisil talep edip hem 9 nolu bağımsız bölüm hem de araç bakımından harç yatırdıkları halde araç bakımından davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi 9 nolu bağımsız bölüm için açılan ortaklığın giderilmesi dava dosyasının getirtilip dava dilekçesinin davalıya tebliğ edildiği tarih saptanmadan davalıya gönderilen ihtarname tarihinden itibaren ecrimsile hükmedilmiş olması da isabetsizdir.

 

Hal böyle olunca, ortaklığın giderilmesi dava dosyasının getirtilip dava dilekçesinin hangi tarihte davalıya tebliğ edildiğinin saptanması, ihtarname tarihinden önce ise dilekçenin tebliği tarihinden itibaren ecrimisile karar verilmesi ve ayrıca … plaka sayılı araç için de belirlenecek ecrimisilin hüküm altına alınması gerekirken anılan hususlar gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.

 

Davacı tarafın bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün belirtilen nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.