personelinin taşınması için araç kiralanması suretiyle alınan hizmetin, 4734 sayılı kanunun 4. maddesindeki sayılan hizmetlerin arasında sayılması

 

Temyiz Kurulu Kararı

 

Saymanlık Adı : Kocaeli TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Muhasebe Birimi
Yılı : 2006
Dairesi : 4
İlam No : 449
Dosya No : 30922
Tutanak No : 32338
Tutanak Tarihi : 09.11.2010 
TEMYİZ KURULU KARARI

Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden ve duruşma talebinde bulunan dilekçi A.Namık ÖZCAN ile Sayıştay Savcılığının sözlü açıklamaları dinlendikten sonra gereği görüşüldü:

1) 449 sayılı ilamın 1’inci maddesinde, geçici görevli olarak başka illere gönderilenlere yataklı tren bileti ödenmesi suretiyle kamu zararına sebebiyet verildiği için toplam 318,75 YTL.’na tazmin hükmolunmuştur.

Dilekçi tarafından (ilamın 1,2,3,4,5,7,8 ve 11. maddeleri ile ilgili olarak) İlgili Mevzuat aşağıdaki şekilde sıralanmıştır:

1-5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu Kamu zararı Madde 71- (Değişik birinci fıkra: 25/4/2007-5628/4 md.) Kamu zararı; kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunmasıdır. Kamu zararının belirlenmesinde;

a) İş, mal veya hizmet karşılığı olarak belirlenen tutardan fazla ödeme yapılması,

b) Mal alınmadan, iş veya hizmet yaptırılmadan ödeme yapılması,

c) Transfer niteliğindeki giderlerde, fazla veya yersiz ödemede bulunulması,

d) İş, mal veya hizmetin rayiç bedelinden daha yüksek fiyatla alınması veya yaptırılması,

e) İdare gelirlerinin tarh, tahakkuk veya tahsil işlemlerinin mevzuata uygun bir şekilde yapılmaması,

f) (Mülga: 22/12/2005-5436/10 md.)

g) Mevzuatında öngörülmediği halde ödeme yapılması, Esas alınır.

Yürürlükten kaldırılan hükümler :

Madde 81- Bu Kanunun geçici maddelerindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla;

a) 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanunu ile ek ve değişiklikleri,

b) 832 sayılı Sayıştay Kanununun 30, 32, 33, 36, 37 nci maddeleri ile diğer maddelerinin bu Kanuna aykırı hükümleri,

c) Bu Kanun kapsamındaki kamu idarelerine ilişkin olarak, 4.1.1961 tarihli ve 211 sayılı Kanunun 98 – 106 ncı maddeleri hariç olmak üzere, diğer kanunlarla 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanunu, 6245 sayılı Harcırah Kanunu ve 832 sayılı Sayıştay Kanununa tâbi olunmadığına dair istisna veya muafiyet getiren hükümleri,

d) 28.3.2002 tarihli ve 4749 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin üçüncü fıkrası,

e) 26.11.1999 tarihli ve 4481 sayılı Kanunun 15 inci maddesi,

f) Diğer kanunların bu Kanuna aykırı hükümleri,

Yürürlükten kaldırılmıştır.

2-6245 Sayılı Harcırah Kanunu:

Kanunun şümulü:

Madde 1 – a) Umumi Muvazeneye dahil dairelerle mülhak ve hususi bütçeli idareler (Köy bütçeleri hariç) ve bunlara bağlı sabit ve mütedavil sermayeli müesseseler;

b) (Değişik: 25/6/1958 – 7145/1 md.) Hususi kanunlarla kurulmuş banka ve teşekküller; (Denizcilik Bankası Türk Anonim Ortaklığı, Türkiye Vakıflar Bankası Türk Anonim Ortaklığı ve Türk Havayolları Anonim Ortaklığı hariç);

c) Yukarıdaki (a) ve (b) fıkralarında yazılı daire, idare, banka, teşekkül ve müesseselerin sermayesinin yarısından fazlasına sahip bulundukları teşekkül ve müesseseler;

Tarafından ödenecek harcırah bu kanun hükümlerine tabidir.

3-Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun:

“Geçici Madde 3- Genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinde kullanılan saymanlık otomasyon sistemi (Say2000i) Maliye Bakanlığınca uygun görülen özel bütçeli idarelerde de kullanılır. Sistemin kurulum, işletim ve kullanımına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenir. Çeşitli kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde sayman unvanına yapılmış atıflar muhasebe yetkisine yapılmış sayılır. 2005 Mali yılı bütçesine ilişkin kesin hesap kanun tasarısı ile 2005 Mali Yılı katma bütçeli idareler bütçesine ilişkin kesin hesap kanun tasarısı, 26.05.1927 tarihli ve 1050 sayılı Muhasebe-i Umumiye Kanununa göre hazırlanır. İlgili mevzuatında gerekli düzenleme yapılıncaya kadar, mevzuatta katma bütçeli idarelere yapılan atıflar, katma bütçeli idare iken 5018 sayılı kanunla özel bütçeli idareler kapsamına alınan kamu idareleri bakımından, ilgisine göre bu idarelere yapılmış sayılır. Bu fıkranın uygulanmasında ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye ve gerektiğinde düzenleme yapmaya Maliye Bakanı yetkilidir.”

4- 278 sayılı Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırama Kurumu Kurulması Hakkında Kanun:

Madde 2 – (Değişik: 18/8/1993 – KHK – 498/2 md.) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunun görevleri şunlardır:

a) (Değişik: 29/6/2005 – 5376/2 md.) Bilimsel ve teknolojik alanlarda, araştırma ve geliştirme faaliyetlerini desteklemek, koordine etmek, izlemek, yapmayı özendirmek ve yapmak; bu amaçla program ve projeler geliştirmek;

b) Türkiye’nin bilim ve teknoloji politikalarının saptanmasında Hükümete yardımcı olmak;”Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu”na sekreterya görevi yapmak,

c) (Değişik: 29/6/2005 – 5376/2 md.) Ülkemizin bilim ve teknolojiye, buluş ve yeniliğe dayalı rekabet gücünün yükseltilmesine, ekonomik ve sosyal gelişmesine, ülke güvenliğine, insan ve çevre sağlığına katkı sağlamaya dönük stratejik alanlarda araştırmalar yapmak ve yaptırmak, teknoloji alt yapısını güçlendirmek amacıyla merkezler ve enstitüler kurmak;

d) (Değişik: 29/6/2005 – 5376/2 md.) Kurum bünyesinde araştırma ve geliştirme faaliyetlerini yapan merkezlerde, enstitülerde ve birimlerde geliştirilen teknolojilerin üretimde ve ihtiyaç duyulan alanlarda kullanılmasını, tanıtılmasını veya bunlardan daha kolay yararlanılmasını sağlamak için gerekli ortamları ve yönetim yöntemlerini hazırlamak ve bu teknolojilerin ülke ekonomisine ve sosyal gelişmeye katkıda bulunacak ticari değerlere dönüşmesini sağlamak;

e) (Değişik: 29/6/2005 – 5376/2 md.) Kamu ve özel sektörün teknolojik araştırma ve geliştirme faaliyetlerine etkin ve ağırlıklı olarak katılımını sağlayacak teşvik ve destek sistemlerini geliştirmek ve uygulamak; sanayinin üniversite ve araştırma kurum ve kuruluşları ile iş birliği yapmasını sağlayacak programlar geliştirmek, bu iş birliğinin somut hale dönüşebileceği ortamlar oluşturmak; bu alanlarda girişimciliği desteklemek;

f) Türkiye’nin taraf olacağı bilimsel ve teknolojik yardım ve işbirliği anlaşmalarının hazırlanması ve müzakeresinde Hükümete yardımcı olmak ve bu anlaşmaların izlenme ve uygulanmasında 244 ve 1173 sayılı kanunlar çerçevesinde görev almak;

g) Görev alanına giren faaliyetlerle ilgili yerli ve yabancı araştırma kurumları ve araştırıcılarla her türlü bilimsel ve teknik işbirliği yapmak ve bu kurumlara, gerekirse üye olmak; uluslararası bilimsel ve teknik anlaşmalara Türkiye adına taraf olmak;

h) Görev alanına giren konularda ulusal ve uluslararası kongre, seminer, kollokyum gibi bilimsel toplantıları desteklemek, düzenlemek ve bunlara katılmak;

ı) (Değişik: 29/6/2005 – 5376/2 md.)Ülkemiz genelinde bilim ve teknoloji kültürünün geliştirilmesinde öncülük yapmak; bu amaçla Kurumun ilgi ve faaliyet alanlarında Türkçe ve yabancı dillerde süreli ve süresiz yayınlar yapmak, çoklu ortamlarda doküman ve belge oluşturmak ve bu tür yayınları ve etkinlikleri desteklemek;

i) (Değişik: 29/6/2005 – 5376/2 md.) Dokümantasyon, bilgi sistemleri, bilgi bankaları, veri tabanları, kütüphane ve arşiv gibi bilimsel ve teknolojik destek birimleri kurmak, mevcut ulusal ve uluslararası yapı ve sistemlerle iş birliği yapmak; araştırma ve eğitim kuruluşları arasında araştırma ve eğitim amaçlı elektronik haberleşme hizmeti verecek ağlar kurmak, işletmek ve bu ağların yurt içi ve yurt dışındaki ağlarla bağlantısını sağlamak;

j) Bilim adamlarının, araştırıcıların yetiştirilmeleri ve geliştirilmeleri için olanaklar sağlamak; bu amaçla ödüller vermek, öğrenim ve öğrenim sonrasında üstün başarısıyla kendini gösteren gençleri izleyerek onların yetişme ve gelişmelerine yardım etmek ve bu amaçla burslar vermek, yarışmalar düzenlemek ve yayınlar yapmak,

k) (Ek: 29/6/2005 – 5376/2 md.) Bilimsel ve teknolojik gelişmeleri aktarmak, bu alanlardaki yönetsel bilgi ve becerilerin artırılmasına yönelik danışmanlık hizmeti vermek, eğitimler yapmak ve yaptırmak;

l) (Değişik: 29/6/2005 – 5376/2 md.) Yukarıda belirtilen amaçların gerçekleştirilmesi ve görevlerin yerine getirilebilmesi ile ilgili her türlü faaliyetlerde bulunmak ve gerekli parasal desteği sağlamak.

Madde 9 – Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunun gelir kaynakları şunlardır:

a) (Değişik: 31/7/2008 – 5798/5 md.)Her yıl genel bütçeden aktarılacak tutar,

b) Kuruma yapılacak her türlü yardımlar, bağışlar ve vasiyetler,

c) (Değişik: 21/10/1987 – KHK – 294/8 md.) Kurum dışına verilecek hizmetler karşılığında alınacak olan paraların % 60’ı (Bu ücretlerin bağlı olacağı esaslar bir yönetmelikle belirlenir.)

d) (Değişik: 31/7/2008 – 5798/5 md.) Yayım gelirleri ve diğer faaliyet gelirleri,

e) Kuruma ait taşınır veya taşınmaz malların gelirleri,

f) (Ek: 21/10/1987 – KHK – 294/8 md.) Danışma hizmeti karşılığı elde edilecek gelirler.

g) (Ek: 29/6/2005 – 5376/6 md.) İşletme ve şirketler ile diğer birimlerden aktarılan gelirler,

h) (Ek: 29/6/2005 – 5376/6 md.) Buluşlardan doğan haklara ilişkin gelirler.

Bu gelirlerden hesap yılı sonuna kadar harcanamayan paralar kurumun ertesi yıl gelir hesabına aktarılır.(Ek üçüncü fıkra: 31/7/2008 – 5798/5 md.)

Aşağıda belirtilen konulara ilişkin olarak Kurum Başkanının onayı ile süresi dört yılı geçmemek üzere gelecek yıllara yaygın yüklenmelere girişilebilir:

a) Kurum tarafından yürütülen ve desteklenen proje ve programlar için zorunlu olan ve toplam maliyetinin % 75’ini geçmemek üzere yapılan mal ve hizmet alımları.

b) Fikri ve sınai hak alımları ile fikri ve sınai mülkiyet haklarının ulusal ve uluslararası kuruluşlar nezdinde tesciline yönelik vekillik hizmetlerinin temini. (Ek dördüncü fıkra: 31/7/2008 – 5798/5 md.)Araştırma, geliştirme, teknoloji ve yenilik projeleri için gerekli olan ve yurt dışından temini zorunlu bulunan malların temini ile ilgili olarak, yüklenicilerin akreditif karşılığı kredi şeklindeki ödemeleri kabul etmemeleri halinde imzalanan sözleşmelerde ön ödeme yapılacağı yönünde hüküm bulunması kaydıyla, ilgili birimlerin yönetim kurullarının onayı alınarak teminat alınmaksızın yüklenme tutarına kadar bütçe dışı ön ödeme yapılabilir.

Madde 16 – (Mülga: 21/10/1987 – KHK-294/11 md.; Yeniden düzenleme: 31/7/2008-5798/8 md.) Kurum tarafından yürütülen dış destekli projelere ilişkin faturalı olarak veya ön ödeme alınması suretiyle tahsil edilen tutarlar, Kurum bütçesine gelir ve ödenek kaydedilir. Kaydedilen bu tutarlar ile Kurum tarafından desteklenen araştırma ve geliştirme projeleri ile diğer projeler için tahsis edilen kaynaklardan Kurumun uygun göreceği projelere ilişkin tutarlar, Kurum bütçesine gider kaydedilmek suretiyle proje yürütücüsü kamu kurum ve kuruluşları (bu Kanunun 2 nci maddesinin (c) bendi gereği kurulan merkez ve enstitüler dâhil) ile gerçek ve tüzel kişilerin hesaplarına aktarılır. Bu şekilde kaynak aktarılan proje yürütücüsünün 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I) ve (II) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri ve bu idarelerde görevli kişilerden olması halinde, aktarılan tutarlar ilgili idarelerin bütçelerine gelir kaydedilmeksizin açılacak özel hesaplarda izlenir. Bu kapsamda yapılan harcamalar 5018 sayılı Kanuna göre denetlenir. Kurum tarafından desteklenen projelerde, proje süresiyle sınırlı olmak kaydıyla proje kapsamında ve projeye ilişkin hizmetlerde görev alan kamu kurum veya kuruluşlarının kadro veya pozisyonlarında bulunanlara, kadro veya pozisyonlarına bağlı olarak bir ayda ödenmekte olan tutarın yüzde 75’ini geçmemek kaydıyla proje sözleşmesinde belirlenen tutarlar üzerinden proje teşvik ikramiyesi ödenebilir. Bu ödeme, bir kişinin aynı anda birden fazla projede yürütücü olarak görevli olması durumunda en fazla iki, araştırmacı ve diğer personel olması durumunda ise en fazla dört proje için yapılır ve buna ilişkin esas ve usuller Bilim Kurulu tarafından belirlenir. Bu projelerde görev alan diğer proje personeline ve hizmetinden yararlanılacak diğer kişilere proje sözleşmesinde belirlenen tutarlar üzerinden ücret ödenir.Kurum tarafından desteklenen projeler ile Kurum tarafından yürütülen dış destekli projeler için ön ödeme yapılabilir. Kurum tarafından desteklenen projeler ile Kurum tarafından yürütülen dış destekli projelerde, üzerinde proje yürütülen ve söz konusu projenin asli unsurunu teşkil eden taşıtlar hakkında 5/1/1961 tarihli ve 237 sayılı Taşıt Kanununun 9 uncu ve 10 uncu maddeleri uygulanmaz. Kurumun görevlerini yerine getirebilmesi amacıyla desteklenen proje ve faaliyetler için öngörülen yılları bütçe ödeneklerinin ilgili tertiplerinde yer alan ödenekten harcanmayan kısımları ertesi yıl bütçesinin ilgili tertiplerine devren ödenek kaydedilir. Bu maddenin birinci fıkrasına göre aktarılacak tutarların harcanması, muhasebeleştirilmesi ve bu madde kapsamında yapılacak ön ödemelere ilişkin esas ve usuller ile Kurumun bütçe ödeneklerinin kullanılması, tertipler arasında aktarma yapılması ve diğer bütçe işlemlerinin gerçekleştirilmesinde uygulanacak esas ve usuller, Maliye Bakanlığının görüşü doğrultusunda Kurum tarafından belirlenir.

5- Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu Başkanlığına Doğrudan Bağlı Enstitülerin Kuruluş ve işletmesine İlişkin Çerçeve Yönetmelik

6-Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu’nca Kurum Dışına Verilen Hizmetlerin Bedelinin Tespiti ve Elde Edilen Gelirlerin Kullanımına İlişkin Yönetmelik

7-MEB-TÜBİTAK Türkiye Sanayi Sevk ve İdare Enstitüsü Yönetmeliği

8-TÜBİTAK Tarafından Yürütülen Dış Destekli Projelere İlişkin İdari ve Mali Esaslar

9-TÜBİTAK Kaynaklarından Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ile Özel Bütçeli İdarelere Proje Karşılığı Aktarılacak Tutarların Harcanması ve TÜBİTAK Tarafından Yürütülen Dış Destekli Projelerin Harcamalarının Gerçekleştirilmesine İlişkin Esas ve Usuller

10-Danıştay İdari İşler Kurulu Kararı

11-T.C.Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 29.04.1992 tarih ve 1992 221.K.1992/279/T Sayılı Kararı

Dilekçi ilgili mevzuatı sıraladıktan sonra konuya ilişkin açıklamasında özetle:

TÜBİTAK’ın, 278 sayılı Kanun ile kendisine verilen görevleri yapmak üzere kurulduğunu ve kuruluş amacına uygun olarak uygulamalarda esneklik sağlayacak çeşitli özerklik, muafiyet ve istisnalar tanındığını, TÜBiTAK’ın görevlerinin arasında, Kurum dışına bedeli karşılığında (Dış Destek) hizmetler yaptığını, yukarıda belirtilen özel mevzuat hükümlerinin incelenmesi sonucunda anlaşılacağını,

Dış destekli projelerden yapılan harcamalar için her ne kadar 2006 yılında 5018 sayılı Kanunun uygulanmasına geçiş aşamasında bütçeye gelir ve gider kaydedilerek işlem yapılsa da, harcırah için yapılan ödemelerin proje maliyeti içerisinde gösterildiğini ve dış desteği veren (yani müşteri) kişiye Enstitüce fatura kesilerek bedelinin alındığını, bu nedenle tahsilatın tamamının bütçe geliri olarak düşünülmemesi gerektiğini, 278 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinden de anlaşılacağı üzere, desteği veren kişinin bilgisi dahilinde maliyetlendirme yapıldıktan sonra, kalan tutarın yani gelir-gider farkının %60’ının, Kurum hissesi olarak bütçe gelirine kaydedildiğini,

5018 sayılı Kanuna geçiş aşamasında Kurumun daha önce 1050 sayılı Kanuna tabi olmaması ve harcırah, satın alma v.s. tüm işlemler için kendi özel mevzuatının bulunması nedenleri ile aslında 2006 ve 2007 yıllarında bir mevzuat boşluğu yaşandığını 2008 yılı Bütçe Kanununun (E) İşaretli Cetvelinin 45. maddesi hükmü ve buna dayanılarak çıkartılan Esas ve Usuller incelendiğinde görüleceğini, Maliye Bakanlığı ve TÜBİTAK arasında imzalanan Protokol ile yapılan bu düzenlemenin, konunun Maliye Bakanlığınca da kabul edildiğini gösterdiğini, 2008 yılında 5798 sayılı Kanun ile yeniden düzenlenen 278 sayılı Kanunun 16 ncı Maddesi ile de bu uygulamanın sürekli hale getirildiğini yani dış destekli projeler için gündelik ve konaklama tutarları belirlenerek Harcırah Kanunu kapsamı dışına çıkartıldığını, hesaplarının takibinin de gelir ve gider hesapları ile ilgilendirilmeyerek emanet hesaplarında izlenmeye başlandığını,

Harcırah Kanununun sekizinci maddesinin üçüncü fıkrasında “Sözleşmeli olarak çalıştırılıp da sözleşmelerinde verilecek harcırah belirtilmiş olan kimseler hakkında bu madde hükmü uygulanmaz.” Denildiğini, TÜBİTAK ile TEZ-KOOP-İŞ sendikası arasında 01.03.2005 – 28.02.2007 dönemlerini kapsayan on birinci dönem Toplu İş Sözleşmesinin otuz altıncı maddesinde “İşverence hazırlanacak esaslara göre yolluk ödenir.” ibaresi yer aldığını, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’nde personel istihdamının, 4857 sayılı İş Kanunu’na göre düzenlendiğinden, işe alınan personel ile Merkez adına Merkez Başkanı tarafından iş sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme ile tarafların TÜBİTAK MAM’ da yürürlükte olan tüm yönerge ve yönetmeliklerin hükümlerini kabul ettiklerini beyan ettiklerini, konu yapılan Toplu İş Sözleşmesi ve İş Sözleşmeleri çerçevesinde değerlendirildiğinde, 01.01.2006 tarihi itibari ile 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu kapsamına alınan kurumda, işverence hazırlanan yolluk yönetmeliği hükümlerine göre harcırah ödenmesinin yasaya aykırılık teşkil etmediğinin düşünüldüğünü,

Daha önce 6245 sayılı Kanuna tabi olmayan TÜBİTAK ve diğer kuruluşların 5018 sayılı Kanunun 81 nci maddesinin değerlendirilmesi sonucunda kapsama alınması ile ilgili tartışmalı konunun, 2006 yılı bittikten sonra 18.04.2007 tarih, 2007-1 Esas ve 2007-2 Karar numaralı Danıştay Kararı ile sonuçlandığını, söz konusu karar incelendiğinde görüleceği üzere sadece 5018 sayılı Kanun ile 6245 sayılı Kanun hükümlerine atıfta bulunulduğunu ancak 5436 sayılı Kanunun Geçici 3. maddesinden bahsedilmediğini, bu madde hükmü ile yani düzenleme yapılıncaya kadar katma bütçeli idarelere yapılan atıfların daha önce katma bütçeli olan idarelere yapılacağının belirtildiğini Yani TÜBiTAK’ın katma bütçeli idare olarak değerlendirilerek 6245 sayılı Kanun kapsamına alınmasının bu gün için dahi tartışmalı olduğunu,

Buna rağmen, projeler dışında yapılan tüm görevlendirmelerde 01.01.2006 tarihinden itibaren Harcırah Kanunu hükümlerinin uygulandığını, Harcırah kanunu kapsamında 10 gün için azami yatacak yer verilerek projelerin yürütülmesinin imkansızlığının sorgu aşamasında da ayrıntıları ile açıklandığını aksi durumda proje personelini hem görevlendirip hem de masraflarını kendisinin karşılamasını istemek gibi bir durumla karşı karşıya kalınacağını,

Kamu zararı ile ilgili 5018 sayılı Kanunun 71. maddesi hükümlerince bir kamu zararından bahsedebilmek için kamu kaynağında bir azalmaya sebep olunması gerektiğini,

Geçiş döneminde yaşanan bu olaylar karşısında uygulayıcı durumda olan kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmalinin olmadığını,

Bu nedenle, dış destekli projeler kapsamında gerçekleştirilen geçici görevlendirmelerde ödenen konaklama giderlerinin Harcırah Kanunu kapsamında değerlendirilmesinin uygun olmayacağını, harcamaların maliyet unsuru olması ve bütçe kayıtlarına alınmış olmasına rağmen bütçe gelir-gideri ile ilişkisinin bulunmaması nedeniyle kamu zararının ortaya çıkmadığını ve bu işlemlerin özel mevzuat çerçevesinde yürütülmesi gerektiğinin sonradan anlaşılması ve yaptıkları işlemin yerindeliğinin kabul edilmiş olması nedenleriyle; uygulayıcılar olarak kendilerinin kasıt, kusur veya ihmalinin bulunmadığını ve ilamın kaldırılması gerekliğini belirtmiştir.

Savcılık;“5018 sayılı Kanuna ekli (II) sayılı cetvelin (B) Özel Bütçeli Diğer İdareler başlıklı listesinin 4. sırasında TÜBİTAK yer almaktadır.Bu nedenle, talebin reddedilerek tazmin hükmünün onanması” şeklinde görüş vermiştir.

6245 sayılı Harcırah Kanunun “Harcırah Hesabında Esas Tutulacak Yol” başlıklı 6 ıncı maddesinde;

“Harcırah, bu kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, gidip gelmeye en uygun ve kullanılması mutat olan yol ve taşıt araçları üzerinden verilir.”

“Muvakkat vazife harcırahı (Yol masrafı ve yevmiye)” başlıklı 14 üncü maddesinde;

“Aşağıda gösterilen memur ve hizmetlilere muvakkat vazife harcırahı olarak yol masrafı ile yevmiye verilir ve hamal (Cins ve adedi beyannamede gösterilmek suretiyle) bagaj ve ikametgah veya vazife mahalli ile istasyon, iskele veya durak arasındaki nakil vasıtası masrafları da ayrıca tediye olunur:

1. Birinci maddede yazılı kurumlara ait bir vazifenin ifası maksadıyla muvakkaten yurt içinde veya dışında başka bir yere gönderilenlere;

…”

“Yurt içinde yol masrafı” başlıklı 27 nci maddesinde ise;

“Yurt içinde yol masrafı, muayyen tarifeli nakil vasıtaları ile seyahatte, bu kanuna bağlı (1) sayılı cetvelin birinci sütununda yazılı makam ve sıfatlar ile vazifeli aylık veya ücret tutarlarına göre aynı cetvelin ikinci sütununda yazılı mevkiin tarife üzerinden bilet parası ve muayyen tarifeli olmayan nakil vasıtalarıyla seyahat halinde ise 3 numaralı sütunda gösterilen nakil vasıtalarına göre ihtiyar olunan hakiki masraftan terekküp eder.”

hükümleri yer almaktadır.

27 nci maddeye bağlı (1) sayılı cetvel ise aşağıdaki gibidir.

1 inci sütun 2 nci sütun 3 üncü sütun

Görev unvanları veya aylık dereceleri Muayyen tarifeli taşı ile kuşet seyahat (Vapur-Tren) gayri muayyen (Ekspres tarifeli taşıtlarla ve ücretleri dahil seyahat)

1. Yurtdışı seyahatlerde, uçaklarda birinci sınıf üzerinden seyahat giderleri ödenenler Yataklı vagon farkı dahil olduğu halde birinci mevki bilet ücreti. Yapılan hakiki yol masrafı

2. Aylık dereceleri 1 olan memur ve hizmetliler ile 33 üncü maddenin (b) bendine dahil olanlar Yataklı vagon farkı dahil olduğu halde birinci mevki bilet ücreti. Mutat ve ekonomik olan taşıtlara ait yol masrafı ve icap ve zaruret halinde kullanılacak diğer taşıtlara ait hakiki yol masrafı.

3. Yukarıda yazılı olanların dışında kalan aylık dereceleri 2-4 olan memur ve hizmetliler Birinci mevki bilet ücreti Mutat ve ekonomik olan taşıtlara ait hakiki yol masrafı

4. Aylık dereceleri 5 ve daha aşağı derecede olan memur ve hizmetliler İkinci mevki bilet ücreti Mutat ve ekonomik olan taşıtlara ait hakiki yol masrafı

AÇIKLAMA:

1. Cetvelin 1, 2 ve 3 üncü sıralarında gösterilenler uçakla seyahat edebilirler. Diğerlerinin uçakla seyahati zorunlu hallere münhasır olmak ve dairelerince lüzum gösterilmesi veya tasvip olunması ile mümkündür.

2. Muayyen tarifeli olmayan taşıtlarla seyahatte, “Mutat ve ekonomik olan taşıt” dan maksat, iki mahal arasında mutat olarak otomobil, otobüs gibi taşıtlar işlemekte ise bunlardan ucuz olanıdır.

3. Yukarıdaki cetvele göre müstahak bulundukları mevki ücretinden fazla bir şey ödenmemek şartıyla, daha pahalı mevki ile seyahat edilebilir.

4. Muayyen tarifeli taşıtlarda yemeksiz bilet ücreti; yemeksiz biletin temini mümkün olmadığı hallerde ise yemekli bilet ücreti ödenir.

5. Özel otomobilleriyle seyahat edenlere, müstahak oldukları taşıt ücreti ile bu taşıta göre geçecek günler için verilmesi gereken gündelikten fazla ödeme yapılmaz.

Yukarıdaki cetvelin 4 üncü satırında hizmetlilerin hangi şartlarda ve hangi taşıtlarla seyahat edebilecekleri belirlenmiştir. Buna göre hizmetlilerin tren ile seyahatlerinde (varsa) ikinci mevki bilet ücretleri ödenebilecektir. Tabloda yataklı tren ile seyahat edebilecekler 1 ve 2 nci satırda belirtilen kişilerle sınırlanmıştır.

Dolayısıyla, MAM personelinin geçici görev ile başka yere gitmesi ve yolculuk için tren’i seçmesi halinde, hiçbir şekilde yataklı tren ücreti ödenmeyecek (varsa) ikinci mevki bilet ücreti ödenebilecektir. Tablonun Açıklamalar kısmının 3 üncü maddesinde de belirtildiği üzere, hizmetli statüsündeki bir kişinin yataklı tren ile seyahat etmesi halinde, müstahak bulunduğu ikinci mevki tren ücretinden fazla ücret ödenmemelidir.

Kocaeli Marmara Araştırma Merkezi TÜBİTAK’a bağlıdır. TÜBİTAK ise 01.01.2006 tarihinden itibaren bütün hükümleri ile yürürlüğe giren 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi Ve Kontrol Kanunu kapsamındadır. 5018 sayılı Kanunun 81. maddesiyle, kanun kapsamındaki kurumlara ilişkin olarak 6245 sayılı Kanuna tabi olunmadığı yönündeki tüm istisna ve muafiyetlerin yürürlükten kaldırıldığı açık bir şekilde hüküm altına alınmıştır. Dolayısıyla, 6245 Sayılı Harcırah Kanununa tabi olan TÜBİTAK-Kocaeli Marmara Araştırma Merkezi personeline de yine bu kanun hükümleri doğrultusunda harcırah ödemesi yapılabilecek olup, aksine bir uygulama kanun hükümlerine aykırılık teşkil edecektir.

Sayıştay Genel Kurulu’nun 29.11.1979 tarih ve 4033/1 sayılı kararında da; toplu iş sözleşmesine konulan hükümlere dayanılarak işçilere 4. derecede memura ödenen harcırahtan daha fazla tutarda ödeme yapılmasının mümkün olmadığına karar verilmiştir. Dolayısıyla, Harcırah Kanunu’nun emredici ve sınırlayıcı hükümleri toplu iş sözleşmesine konan maddeye dayanılarak çıkarılan Bilim Kurulu Kararı ile aşılamaz. Kaldı ki, TÜBİTAK yönetimi, 1.1.2006 tarihi itibariyle 5018 sayılı yasa kapsamına girmiştir. 5018 sayılı Yasanın “Yürürlükten Kaldırılan Hükümler” başlıklı 81 inci maddesinde de “Bu Kanun kapsamındaki kamu idarelerine ilişkin olarak … 6245 sayılı Harcırah Kanunu’na tabi olunmadığına dair istisna veya muafiyet getiren hükümleri yürürlükten kaldırılmıştır.” hükmü yer almıştır. Dolayısıyla, 5018 sayılı Kanun uyarınca 1.1.2006 tarihinden itibaren TÜBİTAK’da bu Yönetmeliğin uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Buna rağmen TÜBİTAK yönetimi bu konunun yoruma açık olduğu gerekçesi ile Maliye Bakanlığı aracılığıyla Danıştay’dan görüş istenmiş ilgili görüş yazıları Maliye Bakanlığınca Başbakanlık’ a 31.01.2006 ve 10.05.2006 tarihlerinde gönderilmiştir. Konu, Danıştay tarafından incelenmiş 08.11.2006 tarihli ve E.2006/451,K.2007/1014 sayılı,18.04.2007 tarihli ve E.2007/1,K.2007/2 sayılı Kararlar ile “TÜBİTAK’da, TÜBİTAK Yolluk Yönetmeliği hükümlerinin değil 6245 sayılı Harcırah Kanunu hükümlerinin uygulanacağına” karar verilmiştir.

Açıklanan nedenlerle dilekçi iddialarının reddi ile 449 sayılı ilamın 1’inci maddesiyle toplam 318,75 YTL. ‘na dair tazmin hükmünün TASDİKİNE ,

2) 449 sayılı ilamın 2’nci maddesinde, geçici görev ile başka yerlere gidenlere yatacak yer temini için günlük yevmiyelerinin üzerinde ödemede bulunulması suretiyle kamu zararına sebebiyet verildiği için 6.788,36 YTL.’na tazmin hükmü verilmiştir.

Dilekçinin iddiaları ve savcılık görüşü ilamın 1’inci maddesinde açıklandığı gibidir.

6245 sayılı Harcırah Kanununun “Tarifler” başlıklı 3. maddesine göre;

Hizmetli: Personel kanunlarına göre yardımcı hizmetler sınıfına dahil personeli, kurumlarda yalnız ödenek mukabili çalışanlarla kurumlarda çalıştırılan tarım ve orman işçilerini ve iş kanunlarına göre işçi sayılan kimseleri;

Memuriyet mahalli: Memur ve hizmetlinin asıl görevli olduğu veya ikametgahının bulunduğu şehir ve kasabaların belediye sınırları içinde bulunan mahaller ile bu mahallerin dışında kalmakla birlikte yerleşim özellikleri bakımından bu şehir ve kasabaların devamı niteliğinde bulunup belediye hizmetlerinin götürüldüğü veya kurumlarınca sağlanan taşıt araçları ile gidilip gelinebilen yerleri, ifade etmektedir.

Aynı Kanunun “Harcırah Hesabında Esas Tutulacak Aylıklar” başlıklı 7. maddesinde;

“Hizmetlilerin harcırahı, aldıkları aylık ücret veya ödeneklerine; gündelik ile çalışanların harcırahı da gündeliklerinin 30 katına en yakın memur aylık tutarı üzerinden hesaplanır. Şu kadar ki (Ödenek mukabili çalışanlar hariç) bunların harcırahları hiçbir suretle 4 üncü derecedeki memurlara verilen miktarı geçemez.”

Yurtiçinde Verilecek Gündeliklerin Miktarı başlıklı 33. maddesinde de,

a. Bu Kanun gereğince verilecek yurtiçi gündeliklerinin miktarı her yıl bütçe kanunları ile tespit olunur.

d) (Ek fıkra: 21/04/2005 – 5335 S.K./4.mad) Bu Kanun hükümlerine göre gündelik ödenenlerden ( (b) fıkrasına göre gündelik ödenenler hariç) yurt içinde yatacak yer temini için ödedikleri ücretleri belgelendirenlere, belge bedelini aşmamak ve her defasında on gün ile sınırlı olmak üzere gündeliklerinin tamamına kadar olan kısmı ayrıca ödenir.” denilmiştir.

Söz konusu 33. maddenin (a) fıkrasına göre verilecek gündelik 2006 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’nun “H Cetveli” ile kadro derecesi 1-4 olanlar için 18 YTL olarak tespit edilmiştir.

Yukarıda yazılı mevzuat hükümlerine göre TÜBİTAK-Marmara Araştırma Merkezi personeline geçici bir görev ile başka bir mahalle gitmeleri halinde, normal gündeliklerinin yanında ayrıca belgelendirilmek kaydıyla gidilen yerde yatacak yer temini için her defasında 10 günü geçmemek üzere kendilerine gündelikleri kadar ödeme yapılabilecektir. Diğer bir ifade ile geçici görev mahallinde temin edilen konaklama yerleri için günlük olarak ödenebilecek toplam tutar en fazla görevli memur veya hizmetlinin gündeliği kadar olabilecek olup, hak ettiği gündeliğin üzerinde ödeme yapılması mümkün değildir.

Türkiye Kocaeli Marmara Araştırma Merkezi TÜBİTAK’a bağlıdır.TÜBİTAK ise 01.01.2006 tarihinden itibaren bütün hükümleri ile yürürlüğe giren 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi Ve Kontrol Kanunu kapsamındadır. 5018 sayılı Kanunun 81. maddesiyle, kanun kapsamındaki kurumlara ilişkin olarak 6245 sayılı Kanuna tabi olunmadığı yönündeki tüm istisna ve muafiyetlerin yürürlükten kaldırıldığı açık bir şekilde hüküm altına alınmıştır. Dolayısıyla, 6245 Sayılı Harcırah Kanununa tabi olan TÜBİTAK- Kocaeli Marmara Araştırma Merkezi personeline de yine bu kanun hükümleri doğrultusunda harcırah ödemesi yapılabilecek olup, aksine bir uygulama kanun hükümlerine aykırılık teşkil edecektir.

Sonuç olarak TÜBİTAK- Kocaeli Marmara Araştırma Merkezi personeline geçici görev mahallinde yatacak yer temini için gündeliklerinin üzerinde ödeme yapılması mevzuata aykırı olduğundan 449 sayılı ilamın 2. maddesiyle 6.788,36 YTL.’na ilişkin olarak verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE ,

3) 449 sayılı ilamın 3’üncü maddesinde, geçici görev ile başka yerlere gidenlere yatacak yer temini için günlük yevmiyelerinin üzerinde ödemede bulunulması suretiyle kamu zararına sebebiyet verildiği için 942 YTL.’na tazmin hükmü verilmiştir.

Dilekçi iddiaları ilamın 1’inci maddesinde belirtilmiştir. İşbu ilamın ikinci maddesindeki gerekçelerle 449 sayılı ilamın 3’üncü maddesiyle toplam 942 YTL.’na tazmin hükmünün TASDİKİNE,

4) 449 sayılı ilamın 4’üncü maddesinde;

a) Çeşitli zamanlarda yurtiçinde görevli olarak başka yerlere gidenlere yatacak yer parası olarak ödenen harcırahın hatalı ödenmesi nedeniyle 1.194,39 YTL’na,

b) Çeşitli zamanlarda yurtiçinde görevli olarak başka yerlere gidenlere yatacak yer parası olarak ödenen harcırahın hatalı ödenmesi nedeniyle 1.879,7 YTL’na,

c) Çeşitli zamanlarda görevli olarak başka mahallere gidenlere ödenen geçici görev gündeliğinin hatalı ödenmesi nedeniyle 630 YTL’na,

d) Çeşitli zamanlarda yurtiçinde görevli olarak başka illere gönderilenlere yataklı tren bileti ödenmesi suretiyle kamu zararına sebebiyet verildiği için 318,75 YTL.’na,

e) Çeşitli zamanlarda yurtiçinde görevli olarak başka illere gönderilenlere yatacak yer ve gündeliğin hatalı ödenmesi suretiyle kamu zararına sebebiyet verildiği için 1.124,46 YTL.’na, olmak üzere toplam 5.133,55 YTL.’na tazmin hükmolunmuştur.

Dilekçi iddiaları ilamın 1’inci maddesinde belirtilmiştir. İşbu ilamın ikinci maddesindeki gerekçelerle,

a) İlamın 4’üncü maddesi(a) fıkrası ile 1.194,39 YTL’na dair tazmin hükmünün TASDİKİNE,

b) İlamın 4’üncü maddesi(b) fıkrası ile 1.879,7 YTL’na dair tazmin hükmünün TASDİKİNE,

c) Kocaeli Marmara Araştırma Merkezi TÜBİTAK’a bağlıdır. TÜBİTAK ise 01.01.2006 tarihinden itibaren bütün hükümleri ile yürürlüğe giren 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi Ve Kontrol Kanunu kapsamındadır. 5018 sayılı Kanunun 81. maddesiyle, kanun kapsamındaki kurumlara ilişkin olarak 6245 sayılı Kanuna tabi olunmadığı yönündeki tüm istisna ve muafiyetlerin yürürlükten kaldırıldığı açık bir şekilde hüküm altına alınmıştır. Dolayısıyla, 6245 Sayılı Harcırah Kanununa tabi olan TÜBİTAK-Kocaeli Marmara Araştırma Merkezi personeline de Bütçe Kanunu H Cetveli hükümlerine göre gündelik ödenmesi gerektiğinden, ilamın 4’üncü maddesi (c) fıkrası ile 630 YTL’na dair tazmin hükmünün TASDİKİNE,

d) İlamın 4’üncü maddesi(d) fıkrası ile 318,75 YTL’na dair tazmin hükmünün TASDİKİNE,

e) İlamın 4’üncü maddesi(e) fıkrası ile 1.124,46 YTL’na dair tazmin hükmünün TASDİKİNE olmak üzere toplam 5.133,55 YTL.’na tazmin hükmünün TASDİKİNE ,

5) 449 sayılı ilamın 5’inci maddesinde, Gebze’den Ankara’ya geçici görevle giden Marmara Araştırma Merkezi personeline yatacak yer temini için günlük 18 YTL. ödenmesi gerekirken, bunun yerine TÜBİTAK MAM Başkanlığının IC Hotels ile yatacak yer ve kahvaltı ücretini karşılayacak şekilde hizmet sözleşmesi yaptığı ve bu otelde kalan personel için gecelik ortalama 65 YTL. ödenmesi nedeniyle kamu zararına sebebiyet verildiği için toplam 18.485,46 YTL.na tazmin hükmolunmuştur.

Dilekçinin iddiaları ilamın 1’inci maddesinde belirtilmiştir.

278 sayılı Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırama Kurumu Kurulması Hakkında Kanun’ a göre TÜBİTAK’a; Bilimsel ve teknolojik alanlarda, araştırma ve geliştirme faaliyetlerini desteklemek, koordine etmek, izlemek, yapmayı özendirmek ve yapmak, bilimsel ve teknolojik gelişmeleri aktarmak, bu alanlardaki yönetsel bilgi ve becerilerin artırılmasına yönelik danışmanlık hizmeti vermek, eğitimler yapmak ve yaptırmak; kanunda belirtilen amaçların gerçekleştirilmesi ve görevlerin yerine getirilebilmesi ile ilgili her türlü faaliyetlerde bulunmak gibi görevler verilmiştir.

4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 4.maddesinde ise, ‘Hizmet’ in tanımı; “Bakım ve onarım, taşıma, haberleşme, sigorta, araştırma ve geliştirme, muhasebe, piyasa araştırması ve anket, danışmanlık, mimarlık ve mühendislik, etüt ve proje, harita ve kadastro, imar uygulama, her ölçekte imar planı, tanıtım, basım ve yayım, temizlik, yemek hazırlama ve dağıtım, toplantı, organizasyon, sergileme, koruma ve güvenlik, meslekî eğitim, fotoğraf, film, fikrî ve güzel sanat, bilgisayar sistemlerine yönelik hizmetler ile yazılım hizmetlerini, taşınır ve taşınmaz mal ve hakların kiralanmasını ve benzeri diğer hizmetler” şeklinde yapılmıştır. Kanundaki hizmet tanımında, hizmetlerin saymak suretiyle sınırlandırılmadığı “ve benzeri diğer hizmetler” ifadesinden anlaşılmaktadır. Tübitak personeli için IC Hotels ile yatacak yer ve kahvaltı ücretini karşılayacak şekilde hizmet sözleşmesi yapılması suretiyle alınan hizmet, 4734 sayılı kanunun 4. maddesindeki sayılan hizmetlerin benzeri diğer hizmetler olarak değerlendirilebileceğinden ve TÜBİTAK’ın kendisine kanunla verilmiş olan bilimsel ve teknolojik alanda görevlerini yerine getirilmesi için yapılmış zorunlu harcamalar olduğundan dilekçi iddialarının kabülü ile 449 sayılı ilamın 5’inci maddesiyle toplam 18.485,46 YTL.na tazmin hükmünün KALDIRILMASINA ,

6) 449 sayılı ilamın 6’ncı maddesinde, Marmara Araştırma Merkezinde çalışmakta olan ve proje çalışmasını yetiştirebilmek amacıyla normal mesai saatinden sonra çalışmaya devam eden personel için, hizmet satın alınması şeklinde, yatacak yer ve kahvaltı ücreti ödenmesi nedeniyle kamu zararına sebebiyet verildiği için toplam 1.301,4 YTL.na tazmin hükmolunmuştur.

Dilekçi dilekçesinde, özetle, ilamın birinci maddesinde ileri sürdüğü iddialarına ek olarak MAM personelinin gerek kamu, gerek özel sektörden ve gerek yurtdışından aldığı projeleri yapılan sözleşmeler çerçevesinde yürüttüğünü, projelerin zamanında teslimi için geç saatlere kadar çalıştığını, ikametlerinin uzak ve dağınık olması sebebiyle yapılan uygulamanın zorunluluktan kaynaklandığnı, kurum menfaatinin gözetildiğini, harcamaların maliyet unsuru olması ve bütçe kayıtlarına alınmış olmasına rağmen bütçe gelir-gideri ile bir ilişkisinin bulunmadığını, yapılan giderin maliyet unsuru olup, hizmetin bedelinin destekleyiciden fatura karşılığında tahsil edilmiş olması nedeni ile ortada kamu zararı bulunmadığını belirterek tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmektedir.

278 sayılı Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırama Kurumu Kurulması Hakkında Kanun’ a göre TÜBİTAK’a; Bilimsel ve teknolojik alanlarda, araştırma ve geliştirme faaliyetlerini desteklemek, koordine etmek, izlemek, yapmayı özendirmek ve yapmak, bilimsel ve teknolojik gelişmeleri aktarmak, bu alanlardaki yönetsel bilgi ve becerilerin artırılmasına yönelik danışmanlık hizmeti vermek, eğitimler yapmak ve yaptırmak; kanunda belirtilen amaçların gerçekleştirilmesi ve görevlerin yerine getirilebilmesi ile ilgili her türlü faaliyetlerde bulunmak gibi görevler verilmiştir.

4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 4.maddesinde ise, ‘Hizmet’ in tanımı; “Bakım ve onarım, taşıma, haberleşme, sigorta, araştırma ve geliştirme, muhasebe, piyasa araştırması ve anket, danışmanlık, mimarlık ve mühendislik, etüt ve proje, harita ve kadastro, imar uygulama, her ölçekte imar planı, tanıtım, basım ve yayım, temizlik, yemek hazırlama ve dağıtım, toplantı, organizasyon, sergileme, koruma ve güvenlik, meslekî eğitim, fotoğraf, film, fikrî ve güzel sanat, bilgisayar sistemlerine yönelik hizmetler ile yazılım hizmetlerini, taşınır ve taşınmaz mal ve hakların kiralanmasını ve benzeri diğer hizmetler” şeklinde yapılmıştır. Kanundaki hizmet tanımında, hizmetlerin saymak suretiyle sınırlandırılmadığı “ve benzeri diğer hizmetler” ifadesinden anlaşılmaktadır. Tübitak personelinin konaklama ihtiyacını karşılamak için alınan hizmet, 4734 sayılı kanunun 4. maddesindeki sayılan hizmetlerin benzeri diğer hizmetler olarak değerlendirilebileceğinden ve projelerin zamanında teslimi için mesai saatlerinden sonra da çalışan personel için yapılmış zorunlu harcamalar olduğundan dilekçi iddialarının kabülü ile 449 sayılı ilamın 6’ncı maddesiyle toplam 1.301,4 YTL.na tazmin hükmünün KALDIRILMASINA ,

7) 449 sayılı ilamın 7’nci maddesinde, geçici görevli olarak başka illere gönderilenlere yatacak yer parası olarak ödenen harcırahın hatalı hesaplanması suretiyle kamu zararına sebebiyet verildiği için toplam 39,00 YTL.’na tazmin hükmolunmuştur.

Dilekçi iddiaları ilamın 1’inci maddesinde belirtilmiştir. İşbu ilamın 1’inci maddesindeki gerekçelerle 449 sayılı ilamın 7’nci maddesiyle toplam 39,00 YTL.’na tazmin hükmünün TASDİKİNE ,

8) 449 sayılı ilamın 8’inci maddesinde, Marmara Araştırma Merkezi Gebze yerleşkesinde bulunan 24/2 numaralı lojmanın onarım giderlerinin karşılanması nedeniyle kamu zararına sebebiyet verildiği için toplam 1.338,59 YTL.na tazmin hükmolunmuştur.

Dilekçi dilekçesinde,

TÜBİTAK’ın , 278 sayılı Kanun ile kendisine verilen görevleri yapmak üzere kurulmuş ve kuruluş amacına uygun olarak uygulamalarda esneklik sağlayacak çeşitli özerklik, muafiyet ve istisnalar tanındığını, Ek de sunulan Yargıtay hukuk Genel Kurulu kararında da görüleceği üzere “…Anılan Yasanın 1. maddesinde, TÜBİTAK’ın tüzel kişiliğe, idarî ve malî özerkliğe sahip Başbakanlığa bağlı ve Özel Hukuk hükümlerine tabi bir kuruluş olduğunu; 9. maddesinde, kurum gelirlerinin her yıl Başbakanlık bütçesine konulacak ödenek, yapılacak her türlü yardımlar, bağışlar ve vasiyetler yayın gelirleri ve öteki gelirler olduğu; 10. maddesinde, TÜBİTAK’ın 1050, 2490 ve 3460 sayılı Kanuna ve Sayıştay’ın vize ve denetimine bağlı olmadığı; 11. maddesinde, hesaplarının üç murakıptan oluşacak bir murakıplar kurulu tarafından denetlenmesi ve 17. maddesinde de, Kurumun Başkanı, danışmanları, araştırmacıları, yöneticileri her türlü personelinin Özel Hukuk hükümlerine bağlı olup bu kimseler hakkında 3656, 3659 ve 6245 sayılı Kanunların uygulanmayacağı belirtildiğini, Yasa koyucunun, bilim ve teknik alanlarda gerekli araştırma ve incelemelerde girişebilmesi ve yurt kalkınmasına da katkılarda bulunabilmesi amacıyla TÜBİTAK’ın bilimsel ve mali yönden özerk bir kuruluş olarak yer almasına özen gösterdiğini ve bu nedenle de Devlet Memurları ile Kamu Kurum ve kuruluşları mensuplarının aylık ödenek ve harcırahlarına ilişkin 3656, 3659 ve 6245 sayılı Kanun hükümlerine tabi tutmadığını, TÜBİTAK’ın 1475 sayılı İş Kanununun 14. maddesinin 7. fıkrasında yer alan “genel, katma ve özel bütçeli idarelerden olmadığı açık olduğunu, her yıl Başbakanlık bütçesinden bir miktar ödenek ayrılmış olmasının, TÜBİTAK’ın genel bütçeye tabi bir idare olduğunu göstermediğini, yasa koyucunun tüm bürokratik engellerden kurtarmak amacıyla TÜBİTAK’ın Kamu idaresi dışında ve özerk bir bütçeye sahip bir kuruluş olarak toplumda yer almasını sağladığını,

16.07.1984 tarih ve 84/8345 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile düzenip, 23.09.1984 tarih ve 18524 numaralı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren KAMU KONUTLARI YÖNETMELİĞİ’NİN “Kurum ve Kuruluşlarca Karşılanacak İşletme, Bakım ve Onanm Giderleri” başlıklı yirmi altıncı maddesinde:

a) Bu Yönetmeliğe göre, kamu konutu olarak ayrılan konutların;

1) 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmayan kaloriferli konutların ısınma giderleri,

2) Borçlar Kanununun iki yüz elli sekizinci maddesinde bahsi geçen ve konutların olağan kullanılmasından doğan temizlik ve küçük onarım giderleri dışında kalan asansör, kalorifer, ana duvarlar, çatı, koridor gibi ortak yerlerin bakımı, korunması ve onarımı ile ilgili giderleri,

3) (Değişik: 1.9.1986 – 86/10974) Kalorifer, hidrofor ve asansör gibi ortak tesislerin elektrik ve işletme giderleri,

4) Yönetmeliğin yayımı tarihinden itibaren beş yılda bir boya (yağlı, plastik gibi) ve üç yılda bir badana giderleri,

b) Özel tahsisli konutların ısınma, işletme, bakım ve onarım giderleri ile demirbaş eşya ve mefruşat giderleri ve konutun aydınlatma, elektrik, su, gaz, temizlik, telefon, kapıcı, aşçı, kaloriferci, bahçıvan ve benzeri giderleri,

c) Görev tahsisli konutlardan (3) sayılı cetvelde belirtilen makam ve rütbe sahiplerine tahsis edilen konutların (a) bendinde belirtilen giderlerine ilave olarak, demirbaş eşya ve mefruşat giderlerinin tamamı ile konutun aydınlatma, elektrik, su, gaz ve benzeri giderlerinin, konutun yüz yirmi metrekaresine isabet eden kısmından fazlası, Kamu kurum ve kuruluşlarınca karşılanır.

Konutta oturanlar, kurum ve kuruluşlara ait olup, yapılması uygun görülen onarımların yapılmasına engel olamazlar ve meşru bir mazeret olmadıkça tarihini erteleyemezler. Konutta oturanların kurumlarının muvafakatini almadan yaptıkları onarım giderleri ödenmez.” Dendiğini,

1- 12.09.2006 tarihinde boşaltılan 24/2 numaralı kurum lojmanında 15.09.2006 tarihinde yapılan kontrolde dairenin banyosunda gerek döşemede gerekse duvarda su kaçakları tespit edildiğini, basit müdahalelere rağmen giderilemediğinden duvar fayansları ve döşemedeki seramikler kırılarak kaçakların araştırılması yapıldığını, Bunun sonucunda gerek döşemedeki borularda gerekse duvarlardaki sıcak ve soğuk su hatlarında muhtelif çürümeler ve kaçaklar tespit edildiğini,

2- Tespit edilen bu çürüme ve kaçakların bir kısmı borular, fayans ve seramik kaplamaları, vitrifiyeleri ve bazılarında fayansa gömülü olduklarından dolayı kırma sırasında hasar oluştuğunu, Uzun yıllar rutubetten demir aksamı çürümüş halde bulunan gereçlerin de (sabunluk, kâğıtlık ve havluluk gibi) yenileriyle değiştirildiğini,

3- 35 yıllık tesisat ve banyo aksamının ömrünü doldurmuş olmasından dolayı ortaya çıkan bu hasarın, daireden ayrılan kiracının yukarıdaki ilgili maddede belirtilen Borçlar Kanunu’nun iki yüz elli sekizinci maddesinde belirtilen “alelade kullanımdan” yani kötü kullanımdan kaynaklanmadığını, Bu nedenle, yapılan bakım ve onarım işi, adı geçen yönetmeliğin yirmi altıncı maddesinin ikinci bendinde sözü edilen “Borçlar Kanununun iki yüz elli sekizinci maddesinde bahsi geçen ve konutların olağan kullanılmasından doğan temizlik ve küçük onarım giderleri dışında kalan asansör, kalorifer, ana duvarlar, çatı, koridor gibi ortak yerlerin bakımı, korunması ve onarımı ile ilgili giderleri”nden olması nedeniyle Marmara Araştırma Merkezi’nin Bakım-Onarım bütçesinden karşılandığını, yapılan bu harcama kamu malının korunması amacına yönelik olduğundan, Merkez bütçesinden karşılanmasının kamu zararına yol açmadığını belirterek tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmektedir.

Kamu Konutları Yönetmeliğinin, Konut Tahsis Edilenler Tarafından Karşılanacak Giderler başlıklı 28. maddesi c bendinde “Ortak kullanım alanları dahil, konutun, aydınlatma, elektrik, su, gaz, otomat ve benzeri giderleri… konut tahsis edilenler tarafından karşılanır…” hükmü yer almaktadır.Aynı Yönetmeliğin, Kurum ve Kuruluşlarca Karşılanacak İşletme, Bakım ve Onarım Giderleri başlıklı 26. maddesinin a bendinin 86/10974 sayılı BKK ile değişik 3. fıkrasında ise “kalorifer, hidrofor ve asansör gibi ortak tesislerin elektrik ve işletme giderleri… kamu kurum ve kuruluşlarınca karşılanır.” hükmüne yer verilmiştir.

Maliye ve Gümrük Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında 178 sayılı KHK nin 543 sayılı KHK ile değişik 13/e maddesi gereğince, Devlete ait konutları yönetmek ve kamu kurum ve kuruluşlarına ait konutların yönetimi konusundaki politikaları belirlemek her yıl yurt içi ve yurt dışındaki kamu konutlarının kira ve yakıt bedelleri ile işletme, bakım ve onarım esaslarını tespit etmek görevi Maliye Bakanlığına verilmiş olup bu yetkiye dayanılarak, 2946 sayılı Kamu Konutları Kanunu kapsamındaki kamu kurum ve kuruluşlarının yurt içinde bulunan kamu konutları ile ilgili olarak anılan Bakanlıkça Milli Emlak Genel Tebliğleri yayınlanmaktadır. 26.05.2005 tarih ve 294 sıra nolu Milli Emlak Genel Tebliği’nin

3.2. maddesinin (b) bendinde: Kamu Konutlarının küçük bakım ve onarım giderleri (Ek 4)( Banyo-lavabo/evye bataryalarının bakımı, onarımı ve arızalı olanların değiştirilmesi, Lavabo sifonlarının bakım, onarım ve yenilenmesi, Klozet kapağının bakım, onarım ve yenilenmesi, Tuvalet taşının (alaturka ve alafranga) onarımı, Zemin ve duvar seramik kaplamalarının onarımı, Lamba anahtarları, priz grupları, sigorta ve lamba duylarının bakım, onarım ve yenilenmesi ile bunlara benzer diğer bakım ve onarımlar) ……………

Konutta oturan tarafından karşılanır.” Denilmektedir.

3.3 maddesinin (c) bendinde; konutların, tahsis edilenlerce karşılanacak giderleri dışındaki esaslı bakım ve onarım giderlerinin ise kamu kurum ve kuruluşları tarafından karşılanacağı belirtilmiştir.

Dilekçi tarafından yapılan harcamaların lojmanların kötü kullanımından kaynaklanmadığı, küçük onarım giderleri dışında kalan asansör, kalorifer, ana duvarlar, çatı, koridor gibi ortak yerlerin bakımı, korunması ve onarımı ile ilgili giderleri”nden olması nedeniyle Marmara Araştırma Merkezi’nin Bakım-Onarım bütçesinden karşılandığını belirtilmekte ise de, rapor dosyası ve ekli belgeler üzerinde yapılan incelemede aplik, askı, banyo etajeri, klozet kapağı , kağıtlık ve ayna gibi, 294 sayılı tebliğ de de küçük onarım giderleri olarak sayılan giderler arasında sayılan malzemelerin bedellerinin ödendiği görülmüştür.

Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda, konutta oturanlar tarafından karşılanması gereken küçük onarım giderlerinin bütçeden ödenmesi mümkün olmadığından, 449 sayılı ilamın 8’in ci maddesiyle toplam 1.338,59 YTL.na dair tazmin hükmünün TASDİKİNE ,

9) 449 sayılı ilamın 9’uncu maddesinde, Marmara Araştırma Merkezi Muhasebe/Bütçe ve Raporlama biriminde çalışan personel tarafından yerine getirilmesi gereken ve bu personelin asli işi olan bilgisayara verilerin girilmesi işinin, piyasa araştırılması yaptırılarak hizmet alımı sözleşmesi imzalanmak sureti ile mali müşavirlik bürosuna yaptırılması nedeniyle kamu zararına sebebiyet verildiği için toplam 19.712 YTL.na tazmin hükmolunmuştur.

Dilekçi dilekçesinde, TÜBİTAK’ın konumu ile ilgili daha önceki maddelerde yaptığı açıklamalara ilaveten Maliye Bakanlığı’nın saymanlık muhasebe programı olan Say 2000i sistemine geçilmesi kararı neticesinde, merkezimize 10 Nisan 2006 tarihinde Maliye Bakanlığının yüklenicisi olan METEKSAN Sistem A.Ş. görevlileri tarafından cihazlar bağlandığını, 16-22 Nisan 2006 tarihinde Muhasebe Yetkilisi ve iki uzman personel Ankara’da Maliye Bakanlığı’nca, Say2000i sistemine giriş eğitimine alındığını, Ankara’da alınan eğitimin akabinde merkezimizde diğer muhasebe / bütçe ve raporlama birimi personeline alınan eğitim bilgilerinin aktarıldığını, 25 Nisan 2006 tarihinde yapılan değerlendirme ile birikmiş olan ve sisteme muhasebe işlem fişi ve ödeme emri olarak girişi yapılacak toplam 4473 adet belgenin mevcut olduğunun görüldüğünü, Bir öngörü yapılarak 2006 yılı sonuna kadar Say2000i sistemine girişi yapılacak muhasebeleştirme belgesinin yaklaşık 29.000 adet olacağı tahmin edildiğini, Bunun yanı sıra 41803 Saymanlık kodlu TÜBİTAK Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Araştırma Enstitüsü (GMBAE) ‘ne ait ödeme emri belgesi ve muhasebe işlem fişleri de yine mevcut muhasebe / bütçe ve raporlama personeli tarafından gerçekleştirildiğini, Bu personelin, aynı zamanda gerçekleştirme işlemleri arasında yer alan ödeme emri belgesi ve muhasebe işlem fişlerinin hazırlamasından da sorumlu olduğunu belirtilen işlemleri gerçekleştirmeye yönelik olarak tahsis edilebilecek personel sayısı toplam on kişi olup ikisinin ücretsiz izin aldığını, Bu sebeple bu iki personelin geçici süre ile iş göremez olması diğer personelin iş yükünü daha da artırdığını, Nitekim mevcut personele haziran ayı sonuna kadar hemen hemen her gün iki saat fazla mesai uygulamasına gidildiğini, birikmiş veri girişi işlemleri için mevcut personelin bütün imkânlarının seferber edilmesine rağmen, mali karar ve işlemlerin zamanında ve doğru olarak yapılması hususunda gecikme ve bu gecikmeden kaynaklanabilecek hata ve noksanlıkların olabileceğinin öngörüldüğünü, Nitekim 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun “Kamu idarelerinin sorumluluğu” başlıklı yetmiş altıncı maddesinde “Mali karar ve işlemlere ilişkin her türlü kayıt, bilgi ve belgeler, kamu idareleri tarafından düzenli olarak muhafaza edilir. Kamu idareleri ve görevlileri; mali yönetim ve kontrol sistemleri ile bütçenin hazırlanması, uygulanması, sonuçlandırılması, muhasebeleştirilmesi, raporlanması işlemlerine ait bilgi ve belgeleri denetimle görevlendirilmiş olanlara ibraz etmek, görevin sağlıklı yapılmasını sağlayacak önlemleri almak ve her türlü yardım ve kolaylığı göstermek zorundadır.” Yine aynı Kanunun “Kapsam, temel ilkeler ve kurumsal çevre” başlıklı elli ikinci maddesinde de: “Mali istatistikler, genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin mali işlemlerini kapsar. Mali istatistikler, uluslararası standartlara uygun olarak bütünlük, güvenilirlik, kullanışlılık, yöntemsel geçerlilik ve ulaşılabilirlik ilkeleri çerçevesinde; yeterli mesleki eğitimi almış personel tarafından muhasebe kayıtlarındaki verilere dayanılarak ve istatistiksel yöntemler kullanılarak hazırlanır. Mali istatistiklerin hazırlanmasında kamu idarelerinin yöneticileri uygun kurumsal çevrenin oluşturulması için gerekli önlemleri alır.” Hükümlerinin mevcut olduğunu, Bu hükümler çerçevesinde durum değerlendirilerek, Anayasa’nın 128 inci maddesi de göz önünde bulundurularak, 4857 sayılı İş Kanunu’na göre analık iznini kullanan iki personelin söz konusu arızi durumu da dikkate alınarak, sürekli olmamak kaydı ile hizmet alımının zorunluluk arz ettiği sonucuna varıldığını, ilk beş aylık birikmiş işlemlerin sonuçlandırılması için, muhasebe işlem fişi ve ödeme emri belgeleri eklerinin veri girişine hazır hale getirilmesi işlemlerini yapmak, işlem belgelerinin dosyalanması, girişi yapılan evrakların suretlerinin oluşturulması ve kendi personelimizce oluşturulan resmi verilerden Yönetim tarafından istenen rapor ve istatistiklerin hazırlanmasında yardımcı olmak için bir mali müşavirlik firmasından sınırlı süreli olmak üzere hizmet alımı yapıldığını, söz konusu hizmet alımının, Anayasa’nın ilgili maddesinde bahsedilen kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler tanımı içerisinde değerlendirilemeyeceği, sürekli olmayan asli göreve yardımcı işlerden (temizlik, yemek, güvenlik vb.) sayılması gerektiği gerçeğinden hareketle, Anayasa’nın ilgili maddesine aykırı olmadığının düşünüldüğünü, 3- Kamu İhale Kanununun 62 inci maddesinin e bendinde “İdarelerce kanun, tüzük ve yönetmeliklere göre istihdam edilen personelin yeterli nitelik veya sayıda olmaması halinde, ihale yetkilisinin onayı alınmak kaydıyla bu Kanunda belirtilen hizmetler için ihaleye çıkılabilir.” Denildiğini, Yine aynı kanunun tanımlar başlıklı dördüncü maddesinde de hizmetin tanımı: “Bakım ve onarım, taşıma, haberleşme, sigorta, araştırma ve geliştirme, muhasebe, piyasa araştırması ve anket, danışmanlık, mimarlık ve mühendislik, etüt ve proje, harita ve kadastro, imar uygulama, her ölçekte imar planı, tanıtım, basım ve yayım, temizlik, yemek hazırlama ve dağıtım, toplantı, organizasyon, sergileme, koruma ve güvenlik, mesleki eğitim, fotoğraf, film, fikri ve güzel sanat, bilgisayar sistemlerine yönelik hizmetler ile yazılım hizmetlerini, taşınır ve taşınmaz mal ve hakların kiralanmasını ve benzeri diğer hizmetleri” olarak yapıldığını, Bu sebeple gerekli onaylar alınarak Kamu İhale Kanununu 62 inci maddesi e bendine uygun olarak dördüncü maddede tanımlanan “muhasebe ve bilgisayar sistemlerine yönelik hizmetler” kapsamında muhasebe işlem fişi ve ödeme emri belgeleri eklerinin veri girişine hazır hale getirilmesi işlemlerini yapmak, işlem belgelerinin dosyalanması, girişi yapılan evrakların suretlerinin oluşturulması ve kendi personelimizce oluşturulan resmi verilerden yönetim tarafından istenen rapor ve istatistiklerin hazırlanmasında yardımcı olmak için bir mali müşavirlik firmasından sınırlı süreli olmak üzere hizmet alımı yapıldığını belirterek tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmektedir.

Sayıştay Savcılığının görüşü tazmin hükmünün kaldırılması gerektiği şeklindedir.

278 sayılı Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırama Kurumu Kurulması Hakkında Kanun’ a göre TÜBİTAK’a; Bilimsel ve teknolojik alanlarda, araştırma ve geliştirme faaliyetlerini desteklemek, koordine etmek, izlemek, yapmayı özendirmek ve yapmak, bilimsel ve teknolojik gelişmeleri aktarmak, bu alanlardaki yönetsel bilgi ve becerilerin artırılmasına yönelik danışmanlık hizmeti vermek, eğitimler yapmak ve yaptırmak; kanunda belirtilen amaçların gerçekleştirilmesi ve görevlerin yerine getirilebilmesi ile ilgili her türlü faaliyetlerde bulunmak gibi görevler verilmiştir.

4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 4.maddesinde ise, ‘Hizmet’ in tanımı; “Bakım ve onarım, taşıma, haberleşme, sigorta, araştırma ve geliştirme, muhasebe, piyasa araştırması ve anket, danışmanlık, mimarlık ve mühendislik, etüt ve proje, harita ve kadastro, imar uygulama, her ölçekte imar planı, tanıtım, basım ve yayım, temizlik, yemek hazırlama ve dağıtım, toplantı, organizasyon, sergileme, koruma ve güvenlik, meslekî eğitim, fotoğraf, film, fikrî ve güzel sanat, bilgisayar sistemlerine yönelik hizmetler ile yazılım hizmetlerini, taşınır ve taşınmaz mal ve hakların kiralanmasını ve benzeri diğer hizmetler” şeklinde yapılmıştır. . Anılan maddede bilgisayar sistemlerine yönelik hizmetler “hizmet” tanımı içinde sayılmaktadır. Dosyadaki belgeler ile verile emirleri eki belgelerin birlikte incelenmesinden, iş yoğunluğu nedeni ile veri girişi hizmetinin piyasada fiyat araştırması yapılarak en düşük teklifi veren firma ile sözleşme imzalanarak satın alındığı ve sözleşme bedelinin doğrudan temin ile yapılacak alımlarda 2006 yılı için belirlenen limiti aşmadığı anlaşılmaktadır. Bunların yanı sıra dilekçiler tarafından bir kereye mahsus olmak üzere, personel yetersizliği nedeni ile işlerin aksamaması için sadece üç ay için böyle bir hizmet alımına gidildiği belirtilmektedir.

Açıklanan nedenlerle dilekçi iddialarının kabulü ile 449 sayılı ilamın 9’uncu maddesiyle toplam 18.485,46 YTL.na tazmin hükmünün KALDIRILMASINA ,

10) 449 sayılı ilamın 10’uncu maddesinde, Gebze ve Kocaeli’nde ikamet eden Marmara Araştırma Merkezi personeline geçici görevli olarak yaptıkları seyahatlerde İstanbul Hava Limanına gidiş-geliş taksi ücretinin ödenmesi nedeniyle kamu zararına sebebiyet verildiği için toplam 1.115,60 YTL.na tazmin hükmolunmuştur.

Dilekçinin iddiaları ve savcılık görüşü ilamın 1’inci maddesinde açıklandığı gibidir.

Yurt dışına geçici görev ile gönderilen ve Gebze ve Kocaeli’nde ikamet eden MAM personeli, bu görevlere gitmek için ulaşmaları gereken İstanbul Atatürk Hava Limanına ikamet ettikleri Gebze ve Kocaeli’nden ticari taksi ile ayrı bir şehirde (İstanbul’da) bulunan Hava Limanına gitmişler ve dönüşü de aynı şekilde yapmışlardır. Oysa ki, 6245 sayılı Harcırah Kanunu’nda “ikametgah veya vazife mahalli ile istasyon, iskele veya durak arasındaki nakil vasıtası masrafları da ayrıca tediye olunur” hükmü sadece şehir içi ulaşım ile alakalıdır. Şehirler arası yolculukta ”mutat ve ekonomik” olan taşıt araçları tercih edilecektir. Dolayısıyla, Gebze ve Kocaeli’nde ikamet eden MAM personeline, ikamet ettikleri Gebze ve Kocaeli’nden İstanbul Atatürk Hava Limanına ticari taksi ile gidiş – dönüş yapmaları neticesinde ortaya çıkan giderin ödenmesi mümkün görülmemektedir.

Açıklanan nedenlerle, 449 sayılı ilamın 10’uncu maddesiyle toplam 1.115,60 YTL.na YTL.’na dair tazmin hükmünün TASDİKİNE ,

11) 449 sayılı ilamın 11’inci maddesinde, Marmara Araştırma Merkezi personelinin geçici görevli olarak başka yerlere gitmeleri sırasında idare tarafından günlük kiralanan araçların kullanılması nedeniyle kamu zararına sebebiyet verildiği için toplam 1.430,04 YTL.na tazmin hükmolunmuştur.

Dilekçinin iddiaları ve savcılık görüşü ilamın 1’inci maddesinde açıklandığı gibidir.

278 sayılı Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırama Kurumu Kurulması Hakkında Kanun’ a göre TÜBİTAK’a; Bilimsel ve teknolojik alanlarda, araştırma ve geliştirme faaliyetlerini desteklemek, koordine etmek, izlemek, yapmayı özendirmek ve yapmak, bilimsel ve teknolojik gelişmeleri aktarmak, bu alanlardaki yönetsel bilgi ve becerilerin artırılmasına yönelik danışmanlık hizmeti vermek, eğitimler yapmak ve yaptırmak; kanunda belirtilen amaçların gerçekleştirilmesi ve görevlerin yerine getirilebilmesi ile ilgili her türlü faaliyetlerde bulunmak gibi görevler verilmiştir.

4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 4.maddesinde ise, ‘Hizmet’ in tanımı; “Bakım ve onarım, taşıma, haberleşme, sigorta, araştırma ve geliştirme, muhasebe, piyasa araştırması ve anket, danışmanlık, mimarlık ve mühendislik, etüt ve proje, harita ve kadastro, imar uygulama, her ölçekte imar planı, tanıtım, basım ve yayım, temizlik, yemek hazırlama ve dağıtım, toplantı, organizasyon, sergileme, koruma ve güvenlik, meslekî eğitim, fotoğraf, film, fikrî ve güzel sanat, bilgisayar sistemlerine yönelik hizmetler ile yazılım hizmetlerini, taşınır ve taşınmaz mal ve hakların kiralanmasını ve benzeri diğer hizmetler” şeklinde yapılmıştır. Kanundaki hizmet tanımında, hizmetlerin saymak suretiyle sınırlandırılmadığı “ve benzeri diğer hizmetler” ifadesinden anlaşılmaktadır. Başka yerlere görevli giden Tübitak personelinin taşınması için araç kiralanması suretiyle alınan hizmetin, 4734 sayılı kanunun 4. maddesindeki sayılan hizmetlerin arasında sayılması ve TÜBİTAK’ın kendisine kanunla verilmiş olan bilimsel ve teknolojik alanda görevlerini yerine getirilmesi için yapılmış zorunlu harcamalar olması nedenleri ile dilekçi iddialarının kabulü ile 449 sayılı ilamın 11’inci maddesiyle toplam 1.430,04 YTL.na tazmin hükmünün KALDIRILMASINA ,

Karar verildiği 09.11.2010 tarih ve 32338 sayılı tutanakta yazılı olmakla iş bu ilam tanzim kılındı.