sözleşmenin ekleri arasında KİK Hizmet İşleri Genel Şartnamesinin de yer aldığı delil sözleşmesi niteliğindeki anılan şartname maddesinde geçici hak edişlere itirazın ne şekilde yapılacağının açıkça düzenlendiği belirtilen usule uygun olarak itiraz edilmediği takdirde geçici hak edişlerin hizmet veren açısından kabul edilmiş sayılacağının belirtildiği somut uyuşmazlıkta dosya kapsamında asıl ve birleşen davalara konu hak edişlere davacı hizmet verenin Genel Şartname maddesinde gösterilen şekilde yaptığı herhangi bir itiraz bulunmadığı şu halde hizmet verenin ara hak edişleri olduğu gibi kabul etmiş olduğu gözetilerek, davanın reddi yerine, bu husus nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı hk

15. Hukuk Dairesi         2021/2094 E.  ,  2021/260 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat, tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların reddine yönelik verilen hüküm asıl ve birleşen davalarda davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl ve birleşen davalarda davacı vekili Avukat … ile asıl ve birleşen davada davalı vekili Avukat …’in gelmiş olmalarıyla, duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Asıl ve birleşen davalarda davacı vekili, taraflar arasında el bilgisayarı ile endeks okuma işini konu alan hizmet sözleşmesi ilişkisi bulunduğunu, ihale şartanmesinin “Teklif Fiyata Dahil Olan Masraflar” kenar başlıklı 26. maddesinin 26.3.1. bendinde işveren payı dahil işçilik ücretlerinin belirlendiğini, 01.01.2008 tarihinde asgari ücretin artması nedeniyle, işçilere ödenmesi gereken asgari ücret ve SSK işveren payı fark tutarlarını gösteren maaş bordrolarının müvekkili şirkete bildirildiğini, anılan maddenin yorumunda hata yapılarak SSK işveren paylarının hesaplamaya dahil edilmediğini, bordroda işçi ücretlerinin belirlenmesinde hata edildiğinin farkedildiğini, davalı şirketin dava konusu bu farkların ödenmemesi halinde, hak edişlerin ödenmeyeceğini müvekkili şirkete bildirdiğini, bu nedenle müvekkilince işçilere fazla ödeme yapılmak zorunda kalındığını ileri sürerek, müvekkili şirketin işçilerine ödediği fazla ücret miktarının tespitini, işçilere ödenen fazla ücretlerin müvekkili şirketi zarara uğrattığından 10.000,00 TL maddi zararın davalı şirketçe tazminini, zararın meydana geldiği tarihten itibaren ticari faiz uygulanmasını talep ve dava etmiş, ıslah yoluyla talebini 332.075,36 TL’ye arttırmıştır.Birleşen 2010/568 Esas sayılı davada davacı vekili, asıl davadaki aynı iddiaları ileri sürerek, ihale şartnamesine göre müvekkili şirketin işçilerine ödenmesi gereken ücretlerin hesabında SSK işveren payının hesaplamaya dahil olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl ve birleşen 2010/568 Esas sayılı davalarda davalı vekili, davacı şirketin ihale komisyonuna sunduğu yazı ve belgelerde bir endeks okuma elamanına vereceği birim maliyet hesabında işveren payı ilave bir rakam olarak gösterilmeden maliyet hesabı oluşturulduğunu, idari şartname, sözleşme tasarısı ve teknik şartnamede teklif mektubunda teklif fiyata dahil olan bütün masrafların teklife dahil olduğunun belirtildiğini, müvekkilince hak edişlerden yapılan kesintilerin hukuka uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Birleşen 2013/234 Esas sayılı davada davacı vekili, asıl davaya alınan bilirkişi raporuna dayalı olarak, zararın meydana geldiği tarihten itibaren hesaplanan 161.379,94 TL faiz alacağının faiz alacağının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, ihale şartnamesinin 26.3.1 maddesi uyarınca, SSK işveren payı düşüldükten sonra brüt asgari ücretin 1,5 katının işçilere ücret olarak ödenmesi gerektiği, teklif fiyatına bu unsurların dahil olduğu, davacının işçilerin ücret bordrolarını ve hak edişleri hazırlama usulünün sözleşmeye uygun olduğu, davalı şirketin, davacının hak edişlerinden bu nedenle kesinti yapamayacağı gerekçesiyle, alacağını yargılama sırasında …’e temlik eden … Enerji San. Tic. A.Ş.’nin talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, asıl davanın kabulü ile 10.000,00 TL’nin 28.09.2011 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, asıl davada ıslah yoluyla talep edien 322.075,36 TL’nin davalıdan tahsiline, birleşen 2013/234 E. sayılı davanın kabulü ile 161.379,94 TL’nin davalıdan tahsiline, … tarafından açılan birleşen 2010/568 E. sayılı davanın kabulü ile ihale şartnamesine göre, … Enerji San.Tic. A.Ş ‘nin işçilere ödemesi gereken ücretlerin hesabında SSK işveren payının hesaplamaya dahil olduğunun tespitine karar verilmiş olup, kararı asıl davada davacı vekili, asıl ve birleşen davalarda davalı vekili temyiz etmiştir.Dairemizin 02.02.2015 tarih ve 2014/3311 E., 2015/463 K. sayılı ilamıyla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, davalı vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede ise; taraflar arasındaki 24.05.2007 tarihli sözleşmenin 6.1. maddesinin (e) bendinde sözleşmenin ekleri arasında KİK Hizmet İşleri Genel Şartnamesinin de yer aldığı, delil sözleşmesi niteliğindeki anılan şartnamenin 42. maddesinde geçici hak edişlere itirazın ne şekilde yapılacağının açıkça düzenlendiği, belirtilen usule uygun olarak itiraz edilmediği takdirde geçici hak edişlerin hizmet veren açısından kabul edilmiş sayılacağının belirtildiği, somut uyuşmazlıkta, dosya kapsamında asıl ve birleşen davalara konu hak edişlere, davacı hizmet verenin KİK Hizmet İşleri Genel Şartnamesi’nin 42. maddesinde gösterilen şekilde yaptığı herhangi bir itiraz bulunmadığı, şu halde hizmet verenin ara hak edişleri olduğu gibi kabul etmiş olduğu gözetilerek, davanın reddi yerine, bu husus nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı belirtilerek, asıl ve birleşen davalarda davalı yararına bozulmuştur.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, bozma ilamında açıklanan gerekçelerle, asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 3.050,00 TL duruşma vekâlet ücretinin asıl ve birleşen davada davacıdan alınarak Yargıtay’daki duruşmada vekille temsil olunan asıl ve birleşen davada davalıya verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 16.02.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.