sözleşme devirlerinde İhale Kanununda hüküm bulunmadığı takdirde Borçlar Kanunu hükümleri esas alınmalıdır

Devir sözleşmesinde yer alması gerekli hususlar;Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunun “Hüküm Bulunmayan Haller” başlıklı 36. maddesinde bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde Borçlar Kanunu hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir.

Bu atıf nedeniyle sözleşme devirlerinde İhale Kanununda hüküm bulunmadığı takdirde Borçlar Kanunu hükümlerine müracaat etmemiz gerekir. Borçlar Kanununun 11. inci maddesinin 2. bendinde; “Kanunun emrettiği şeklin şümul ve tesiri derecesi hakkında başkaca bir hüküm tayin olunmamış ise akit, bu şekle riayet olunmadıkça sahih olmaz” hükmü yer almaktadır. Akitlerin muteber olması kanunen emredilen şekil şartlarının yerine getirilmesi ile mümkündür.

Aynı Kanunun 12. maddesinde ise; “Kanunen tahriri olması lazım olan bir akdin tadili dahi tahriri olmak lazımdır. Şu kadar ki bu akdi nakız ve tadil etmeyen mütemmim ve fer’i şartlar bu hükümden müstesnadır” hükmü yer almaktadır. Bu nedenle ilk sözleşme hangi şekil şartlarına tabi ise bu sözleşmedeki değişiklilerinde aynı usulde yapılması gerekir.

İhale mevzuatındaki bütün hükümler netice olarak işin ehil yükleniciler eliyle yapılması içindir. Bu nedenle yaklaşık maliyetten ihalenin ilanına oradan sözleşmenin yapılmasına kadar ihalenin bütün aşamaları ayrıntılarıyla düzenlenmiştir.

Bu noktada gösterilen hassasiyetin sözleşmenin devri konusunda da gösterilmesi gerekir. Zira sözleşmenin devriyle yüklenici değişmektedir.Sözleşmenin devredileceği yüklenicinin ilk ihalede istenen kriterleri taşıyıp taşımadığı hususu titizlikle aranmalıdır. Sözleşme devirlerinin kanuna karşı hile olarak kullanılması engellenmelidir.