sözleşmenin feshine ilişkin irade beyanı tektaraflı bozucu yenilik doğuran haklardan olup karşı tarafa ulaşmasıyla sonuç doğurur. Ancak, somut olayda mahkemece, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu uzman bilirkişi kurulu tarafından sunulan rapor ile buna ek raporda, sözleşme konusu işlerin %98 oranından fazla olarak tamamlanmış olduğu sözleşme konusu iş iş sahibi davalı yanca reddedilemeyecek oranda tamamlanmış bulunduğundan sözleşmenin tek yanlı beyanıyla taraflarca feshi de mümkün değildir

T.C.
Yargıtay
15. Hukuk Dairesi

Esas No:2012/7036
Karar No:2013/251
K. Tarihi:1.1.1901

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Davalar yanlar arasındaki sözleşmenin feshinin geçersiz olduğunun ve dolayısıyla yürürlükte bulunduğunun tespiti ile davacılar tarafından davalıya verilen teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin ve irat kaydedilmesinin durdurulmasına, tahsil edilmiş ise teminat mektubu bedellerinin davalıdan tahsiline karar verilmesi ve manevi tazminatın tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece, yanlar arasındaki sözleşmenin feshinin haksız olduğunun tespitine ilişkin davanın kabulüne, teminat mektubunun dava günü itibariyle paraya çevrilmiş olması nedeniyle irat kaydedilmesi isteminin iptâli talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına; … …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2007/882 Esas sayılı kararı ile birleştirilen davanın kabulüne, sözleşmenin feshinin iptâli ile sözleşmenin geçerli olduğunun tespitine ve 745.000,00 TL teminat bedelinin dava tarihi olan ……..2007 gününden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacılara verilmesi manevi tazminat davasının reddine karar verilmiş ve verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
…-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
…-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Yanlar arasında ……..2005 tarihli 33410 yevmiye numaralı sözleşme yapılmıştır. Bu sözleşme, somut olayda uygulanması gereken 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 355. maddesinde tanımı yapılan bir “eser” sözleşmesidir. Davacılar yüklenici; davalı ise iş sahibidir. Sözleşme konusu iş, sözleşmenin …. maddesi hükmünde tanımlanmıştır. Davacı yükleniciler, sözleşmede tanımı yapılan Avrupa Yakası …. kısım dere, yağmur suyu, atıksu bakım-onarım ve temizlik işlerinin yapımını sözleşmedeki koşullarla yüklenmişlerdir. Sözleşmenin ekleri ise, …. maddesinde açıklanmış ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi de sözleşme ekleri arasında gösterilmiştir.
.

Davalı tarafından, sözleşme konusu iş kapsamında bulunan işyerinde ….09.2007 tarihinde ………. Sahilinde bulunan 1000 mm’lik kollektör bacasına, davalının yazılı onayı olmadan ve tedbirsizce işçi sokmak suretiyle üç işçinin ölümüyle sonuçlanan iş kazasının, sözleşmenin 27. maddesi, 4735 Sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun …/b, …/f maddesi hükümleri gereğince, fesih sebebi olduğu ileri sürülerek, davacılara sözleşmenin geriye etkili sonuç doğurur şeklinde feshine ilişkin bildirim de bulunulmuştur. Kural olarak, sözleşmenin feshine ilişkin irade beyanı tek taraflı bozucu yenilik doğuran haklardan olup, karşı tarafa ulaşmasıyla sonuç doğurur. Ancak, somut olayda mahkemece, yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu uzman bilirkişi kurulu tarafından sunulan 04.06.2009 günlü rapor ile buna ek raporda, sözleşme konusu işlerin %98 oranından fazla olarak tamamlanmış olduğu açıklanmıştır. Tüm deliller ve fesih sebebi olarak gösterilen yasal düzenlemeler ile sözleşme hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; az yukarıda belirtilen iş kazasının, yanlar arasındaki sözleşmenin, davalı yanca feshini gerektirecek bir sebep olmadığı sonucuna varılmaktadır. Bilirkişi raporunda açıklandığı üzere; sözleşme konusu iş, iş sahibi davalı yanca reddedilemeyecek oranda tamamlanmış bulunduğundan sözleşmenin tek yanlı beyanıyla taraflarca feshi de mümkün değildir. Bu hukuksal nedenlerle, davalarda mahkemece, yanlar arasındaki sözleşmenin yürürlükte olduğunun tespitine karar verilmesi isabetli görülmüştür.
Davacılarca, …… A.Ş.’nin düzenlediği ……..2005 tarih …… numaralı 625.000,00 TL tutarlı kesin teminat mektubu, …..A.Ş.’nin düzenlemiş olduğu 04.09.2006 tarih ve 014806000171 sayılı ve ….000,00 TL tutarlı, ….06.2007 tarihli ve 92610005848 sayılı ve 60.000,00 TL tutarlı ve ….09.2007 tarih ve 14810000015 sayılı 40.000,00 TL kesin teminat mektupları davalı tarafından paraya çevrilmiş olduğunun kabulü ile mahkemece, davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Ancak, yukarıda açıklandığı üzere mahkemece yanlar arasındaki sözleşmenin yürürlükte ve yanları bağlayıcı olduğuna karar verilmiş olduğuna göre sözleşme hükümleri ile sözleşmenin eki olan Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 46. maddesi hükmünde teminat mektuplarının iadesinin gerektiğine ilişkin koşullar gözetilmeden teminat mektupları ya da bedellerinin davacılara iadesine karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece, açıklanan bu hususlar gözetilmeden teminat mektuplarının bedellerinin davacılara iadesine karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda …. bentte belirlenen nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, …. bentte açıklanan sebeplerle diğer temyiz itirazlarının kabulüne ve kararın davalı yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, ….01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.