binada işler devam ederken oluşan yeni taleplere göre inşaat yerindeki sürecin de dikkate alınarak süre verilmesi gerekir Süre uzatımı verilmesi gereken imalatların özel sipariş verilerek yapılan imalat olması durumunda imalatın yapım süresi de dikkate alınarak süre belirlenebilir

 

Kamu İdaresi Türü          Belediyeler ve Bağlı İdarelerkararı

Yılı          2017

Dairesi  7

Karar No              272

İlam No                25

Tutanak Tarihi   27.9.2018

Kararın Konusu İhale Mevzuatı ile İlgili Kararlar

 

Taahhüt edilen teknik personel iş başında bulundurulmaması, Yeni fiyat analizinin sözleşme ve Yapım İşleri Genel Şartnamesine aykırı yapılması, Süre uzatımları Genel Şartnameye uygun verilmememesi;

10.11.2016 tarihinde …. Ltd. şirketine birim fiyat teklif usulü ile ihale edilen …. ihale kayıt numaralı …TL sözleşme bedelli Belediye Hizmet Binası Bakım Onarım ve Tadilat işinde,

A-Taahhüt edilen teknik personel iş başında bulundurulmaması iddiasına ilişkin yapılan incelemede,

İhale edilen işe ait sözleşmenin 23’üncü maddesinde, yüklenicinin idareye bildirdiği teknik personelin onaylandığının kendisine bildirildiği tarihten itibaren en az 5 yıllık tecrübesi olan inşaat mühendisi veya mimarı şantiye şefi olarak, en az 5 yıllık Makina Mühendisini saha mühendisi olarak, en az 5 yıllık Elektrik Mühendisini saha mühendisi olarak iş programına göre iş yerinde bulundurmak zorunda olduğu, bulunmadığı takdirde her pozisyon için 200TL/gün ceza kesileceği düzenlenmiştir. İşi alan yüklenici 17.01.2017 tarihinde personel taahhütnamesini vermiştir. Taahhütnamede inşaat mühendisi … şantiye şefi olarak elektrik-elektronik mühendisi … saha mühendisi olarak, makina mühendisi … saha mühendisi olarak işin başından sonuna kadar tarihleri arası hazır bulunacağını ve çalışacağını kabul, beyan ve taahhüt edilmektedir. Personel taahhütnamesinin yer tesliminden itibaren 5 gün içinde sunulması gerekmekte olup 28.12.2016 tarihinde sunulması gerekirken 17.01.2017 tarihinde sunulmuştur.

Bu kişilerin 28.12.2016-17.01.2017 tarihleri arasında işin başında bulunduklarına dair kanıtlayıcı belgeler olarak, kişilerin firmadan aldığı ücret bordrosu ve tutarın Bankaya ödendiğini gösteren belge ile SGK hizmet dökümünün veya söz konusu kişinin verdiği hizmet karşılığı düzenleyeceği fatura ve / veya fatura yerine geçen belge bulunmamaktadır. Söz konusu işte şantiye defteri tutulmakla birlikte şantiye defterinde yüklenici adına şantiye şefinin imzası bulunmakta, ancak teknik personel olarak kimlerin çalıştığına dair kayıtlar bulunmamaktadır

Raporda belirtildiği üzere personel taahhütnamesinin yer tesliminden itibaren 5 gün içinde sunulması gerekmekte olup 28.12.2016 tarihinde sunulması gerekirken 17.01.2017 tarihinde sunulmuştur. Söz konusu işte şantiye defteri tutulmakla birlikte şantiye defterinde yüklenici adına şantiye şefinin imzası bulunmakta, ancak teknik personel olarak kimlerin çalıştığına dair kayıtlar bulunmamaktadır. Kişilerin ihale edilen bu işte çalışıp çalışmadığı anlaşılamamaktadır. Kanıtlayıcı belgeler olmadığında şartı tutan personelin iş başında bulundurulmadığı gibi bir durum ortaya çıkmaktadır ki o takdirde günlük ceza kesintisi yapılması gerekir.

Şantiye şefi için noter tasdikli taahhütname bulunmakla birlikte elektrik-elektronik mühendisi ile makine mühendisine ait noter tasdikli taahhütname bulunmamaktadır. Personel taahhütnamesinin sunulması gereken 28.12.2016 tarihi ile sunulduğu 17.01.2017 tarihi arasındaki süre için bu kişilerin bu işte işyerinde bulunduğunu söylemek mümkün değildir. 20 gün boyunca bu kişiler işyerinde bulunmamıştır. Bu nedenle … x 20 gün x 3 kişi = …TL ceza kesintisi yapılması gerekir.

Bu itibarla, ceza kesintisi yapılmayarak oluşan …TL kamu zararının sorumlularına

müştereken ve müteselsilen 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 53’üncü maddesi gereğince hüküm tarihinden itibaren işleyecek faizleri ile ödettirilmesine

6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 55’inci maddesi uyarınca işbu İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle,

B- İhalede sözleşme fiyatı 27 TL olan 26.006/405 numaralı poz yerine 48,75TL’lik 26.006/406 poz yapılarak ödeme yapılması suretiyle kamu zararına neden olunması iddiasına ilişkin yapılan incelemede,

Bahse konu Y.26.006/405 pozundaki seramik yapılması imalatının 25×33 ve 25×40 ebatlarında olup, ülkemizde uzun zamandır üretiminin yapılmadığı, bunun üzerine YİGŞ’ne uygun olarak yeni birim fiyat yapıldığı anlaşıldığından, ilişilecek husus bulunmadığına,

C- Yeni fiyat analizinin sözleşme ve Yapım İşleri Genel Şartnamesine aykırı yapılması suretiyle kamu zararına neden olunması iddiasına ilişkin yapılan incelemede,

İşe ait sözleşmenin 28’inci maddesinde sözleşme ve eklerinde birim fiyatı bulunmayan yeni iş kalemlerinin bedelinin Yapım İşleri Genel Şartnamesine göre hesaplanacağı belirtilmiştir. Yapım İşleri Genel Şartnamesinin “Sözleşmede bulunmayan işlerin fiyatının tespiti” başlıklı 22’nci maddesine göre öncelikli sırası ile yüklenicinin idareye sunduğu teklife ait analizler, idarenin elindeki mevcut analizler veya kıyaslanarak bulunacak analizler, idarenin daha önceki yapım işinde var olan analizleri kıyaslanması ile bulunacak analizlerin kullanılması gerekir. Bu analizleri oluştururken ise yüklenicinin teklifinin ekinde idareye verdiği teklif rayiçler, idarede veya diğer idarelerde mevcut rayiçler, idarenin daha önce gerçekleştirdiği ve ihale konusu işe benzer nitelikteki yapım işlerinin sözleşmelerinde ortaya çıkan fiyatlar ile idarece kabul edilmek şartıyla, ticaret ve/veya sanayi odasınca onaylanmış uygulama ayına ait yerel rayiçleri kullanılacaktır.

Yüklenicinin birim teklif ekinde idareye sunduğu iş kalemlerine/gruplarına ait analizler bulunmadığı, işin yapımı sırasında ihtiyaç duyulan imalatın idare analizlerinde olmayan imalat için teklifler alındığı ve alınan tekliflerin ortalaması bulunarak buna müteahhit karı ve genel giderler için % 25 veya % 10 oranı eklenmekte ve ihale tenzilatı olarak adlandırılan teklif fiyatı/yaklaşık maliyet oranı uygulanarak veya ihale tenzilatından daha düşük bir oran uygulanarak yeni fiyat oluşturulduğu anlaşılmıştır.

Denetçi iddiasında ise, bu şekilde oluşturulan yeni fiyat Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 22’nci maddesine uymadığı, firmaların verdiği tekliflerin genel gider ve yüklenici karını içerdiği, genel gider ve karlı tutarları içeren teklif fiyatlara ilave olarak % 25 veya % 10 oranı da eklendiğinde haksız bir fiyat belirlenmiş olduğu, ayrıca ihale tenzilatının uygulanmaması gerektiği ve alınan tekliflerin ortalamasının alınması yerine teklif fiyatlarının en düşük olanının esas alınarak fiyat belirlenmesi gerektiği ifade edilerek buna göre kamu zararı hesaplanmıştır.

Yeni Birim Fiyat oluşturulmasında idarece alınan teklifler rayiç niteliğinde olup,teklif alınan ilgili firmaların bahse konusu işleri imal etmesi ve yerine montajı dahil yapması için gerekli olan ve yükleniciye fatura edeceği tutardır. Tutarın içerisinde asıl yükleniciye ait herhangi bir müteahhitlik karı ve genel gider yoktur. Dolayısıyla alınan rayiç niteliğindeki teklif fiyata herhangi bir müteahhitlik karı veya genel gider eklenmemesi durumunda asıl yüklenici bedelsiz olarak aracılık yapmış olacakdır ki ayrıca karı olmayan bir imalat için idareye fatura keserek KDV, sigorta primi, vergi, resim, harç vb. genel giderleri bakımından zarara uğrayacaktır. Nitekim yeni birim fiyat uyuşmazlığı konusundaki, Yüksek Fen Kurulunun 02.02.2011 tarih ve 2011/3 sayılı kararında da “Sözleşmesinden gelmeyen ve yüklenicinin de kabulünü içermeyen durumlar hariç, sözleşme bedeli ve yaklaşık maliyetten hareketle, bulunacak bir oranda yeni birim fiyatların tenzilata tabi tutulmasının 4734 ve 4735 sayılı kanunlar ile ikincil mevzuatları hükümlerine uygun düşmediğine,

Müteahhit kârı ve genel gider oranının birim fiyatın analizinde yer alan malzeme,işçilik, makine vs. gibi fiyatın bedelini oluşturan girdilerden biri olduğu hususu dikkate alınarak bahis konusu işte yeni birim fiyatların; Y.İ.İ.U.Y.’nin 34’üncü ve İdari Şartnamenin 60’ıncı maddesine istinaden yüklenicinin teklifi ekinde verdiği analizler de göz önünde bulundurularak yeni birim fiyatların Y.İ.G.Ş.’nin 23. maddesinde öngörülen usul ve esaslar doğrultusunda müteahhitle birlikte idaresince hazırlanmasının mümkün olduğuna, 02/02/2011 tarihinde yapılan toplantıda oy birliği ile karar verilmiştir.” Denilmiştir. Bu sebeple alınan teklife müteahhit karı eklenmesinde ve müteahhitle anlaşarak bir fiyat belirlenmesinde mevzuat aykırılık görülmemiştir.

Öte yandan, YİGŞ ve diğer mevzuatta sözleşme bedeli ile yaklaşık maliyetin arasındaki oranın ihale indirimi olarak kabul edilerek yeni fiyatlara uygulanacağına dair bir hüküm mevcut olmadığı gibi, alınan tekliflerin en düşüğünün baz alınacağına dair bir hüküm de bulunmamaktadır. Nitekim Yüksek Fen Kurulunun 15.11.2013 tarih ve 2013/38 sayılı genelgesinde de “YİGŞ’nin ödemelerle ilgili geçici hakediş raporları başlıklı 39 ve kesin hakediş raporu ve hesap kesilmesi başlıklı 40 ıncı maddeleri incelendiğinde görüleceği üzere, gerek teklif birim fiyat ve gerekse anahtar teslimi götürü bedel esasına göre yapılan yapım işlerine ait hakedişlerin düzenlenmesine ilişkin usûl ve esaslar içerisinde de, bir indirim oranının uygulanacağına ilişkin herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Bunun yanısıra, birim fiyatlara ait girdiler esas itibarıyla malzeme, işçilik, makine ve yüklenici kârı ve genel giderlerden oluşmakta olup bu girdiler arasında, gerek YİGŞ’nin 22 nci maddesi hükmünde ve gerekse, 4734 ve 4735 sayılı kanunlar ile ikincil mevzuatlarında, yeni iş kalemlerine ait birim fiyatların tespiti sırasında sözleşme bedeli ve yaklaşık maliyet arasındaki farktan hareketle bulunacak bir orandaki indirim girdisinin yer aldığına veya yeni fiyatların bu oranda tenzilata tabi tutulacağına ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır.” Denilmektedir Bu itibarla raporda hesaplanmış olan kamu zararı tutarının kabulü mümkün değildir..

Bu itibarla; Yapım İşleri Genel Şartnamesi “Sözleşmede bulunmayan işlerin fiyatının tespiti” başlıklı 22-1) maddesinde (1)”12 üncü maddenin 4 üncü fıkrasında belirtilen proje değişikliği şartlarının gerçekleştiği hallerde, işin yürütülmesi aşamasında idarenin gerekli görerek yapılmasını istediği ve ihale dokümanında ve/veya teklif kapsamında fiyatı verilmemiş yeni iş kalemlerinin ve/veya iş gruplarının bedelleri ile 21 inci maddeye göre sözleşme kapsamında yaptırılacak ilave işlerin bedelleri, ikinci fıkrada belirtilen usuller çerçevesinde yüklenici ile birlikte tespit edilen yeni birim fiyatlar üzerinden yükleniciye ödenir.” ile 22-4) maddesinde (4) “Yeni fiyat yüklenici ile birlikte yukarıda belirtilen usullerden biri ile tespit edilerek düzenlenen tutanak idarenin onayına sunulur ve otuz gün zarfında idarece onaylanarak geçerli olur. Yeni fiyat tespitinde yüklenici ile uyuşulamaz ise, taraflarca anlaşmazlık tutanağı düzenlenir ve anlaşmazlık idare tarafından on gün içerisinde Bayındırlık Kuruluna intikal ettirilir. Bayındırlık Kurulu tarafından tespit edilen fiyatın iki tarafça kabulü zorunludur. Yüklenici, fiyat uyuşmazlığı hakkındaki Bayındırlık Kurulunun kararını beklemeden idare tarafından tespit edilmiş fiyat üzerinden işe devam etmek zorundadır.” hükümlerine göre ve yüklenicinin sözleşmesinden gelmeyen, taahhüdü kapsamında bulunmayan yeni iş kalemlerine ait birim fiyatların tespitinin yüklenici firma ile mutabık kalınmak suretiyle yapıldığı, yeni birim fiyatların yüklenici ile birlikte belirlenerek tutanak altına alındığı ve idarece onaylandığı, ayrıca raporda hesaplanmış olan kamu zararı tutarının kabulü de mümkün görülmediğinden konu hakkında ilişilecek husus bulunmadığına,

6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 55’inci maddesi uyarınca işbu İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle,

D- Süre uzatımları Genel Şartnameye uygun verilmememesi iddiasına ilişkin yapılan incelemede,

90 Günlük Süre Uzatımı Verilmesinin İncelenmesi:

Sorguda açıklama yapıldıktan sonra söz konusu işte süre uzatımı verilmemesi ve gecikme cezası kesilmesi gerekirken kesilmemesi nedeniyle 130.503,60TL kamu zararına neden olunmasının izahı ile süre uzatımı konusuna esas işlere ait bilgi ve belgelerin gönderilmesi ile 90 günlük sürenin nasıl bulunduğuna dair hesaplamanın gönderilmesi istenmiştir.

Savunmada, olay anlatılarak şantiye defterinden de anlaşılacağı gibi revizeleri gerektirecek işlerin ortaya çıktığı, toplamda 13 adet olan bu yeni revize projelerin ekte sunulduğu, Valinin makam odasında kat değişikliği olduğu, mevcut hidrolik asansörün uygun olmaması nedeniyle yeni asansör yapımı nedeniyle çeşitli imalatların yapıldığı, asansör imalatının kendi başına en az 75-80 günlük bir zaman gerektirdiği, tüm bu kırıp-dökmeler yapılırken şantiyenin ağırlıklı durması söz konusu olduğu, bu imalatların hemen hemen tüm inşaat alanlarını kapsaması ile hem zemin kaplamalarını, hem asma tavanları hem mekanik tesisat gruplarını ve hem de elektrik (zayıf akım ve ayrıca kuvvetli akım) tesisatı işlerini kökten ilgilendirdiği, zaten birbirine bağlı olan havalandırma bacalarının, elektrik tavalarının oluşan son duruma göre yapılarak konulacağı aşikar olduğu, her ne kadar 90 günlük bir süre uzatımı verilmiş olsa dahi 5-6 ay boyunca tüm inşaat alanlarında yıkım, yapım ve sökmelerin devam ettiği, gelen taleplere göre işlemler yapıldığı, bu arada ise firmanın yeterince çalışamamış ve hatta kırımlardan dolayı durma noktasına geldiği, tüm bu anlatılanlardan ve eklerinden görüleceği üzere, bu dönem içerisinde 13 adet proje revizyonu yapıldığı ve ayrıca Mart 2017 içerisinde proje müellifi İç Mimar tarafından şantiye içerisinde kırma-dökme de dahil hiç bir çalışmanın yapılmaması konusunda uyarı yapıldığı, yine tüm bu revizeler inşaatın zemin kaplamasından asma tavanına, ve tüm tesisat gruplarına kadar etki ettiğinden, firmanın tüm bu 6 aylık verimsiz çalışmaların yapıldığı dönem için yazılı başvuru yaparak ilave süre talebinde bulunduğu ve 90 günlük ilave süre verildiği belirtilmiştir.

Sonuç olarak Valilik makam katı ve buna bağlı imalatlar binanın belli noktasında olmuştur. Bu işlem yapılırken binanın diğer taraflarında çalışmaya engel durum bulunmamaktadır. Valilik katının asansörü yapılırken buna bağlı imalatların işin tamamının süresine etkisi olduğunu düşünmek zordur. Ancak binanın genelinde yapılan farklı taleplere bağlı kırmalar ile buna bağlı imalatlar işin süresini etkileyen durumdur. Yapılan açıklamalara göre tam ortaya konulmamakla birlikte yapılan taleplerin karşılığı süre verilebileceği kanaatine ulaşılmıştır. Bu nedenle 90 günlük süre verilmesinde sorun bulunmamaktadır.

Birinci 60 Günlük Süre Uzatımı Verilmesinin İncelenmesi:

Sorguda işte 36 gün yerine 60 gün süre uzatımı verilmesi ve 24 gün için gecikme cezası kesilmesi gerekirken kesilmemesi nedeniyle 34.800,96TL kamu zararına neden olunmasının izahı sorulmuştur.

Savunmada, işin niteliği, inceliği ve tamamen özel sipariş verilerek proje bazlı olarak üretimi yapılan imalatlar olduğu göz önünde bulundurularak ve Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 29/9 maddesi gereği 60 gün verildiği, ince ve hassas, özel işçilik gerektiren işlerin ücret/süre orantılı olamayacağı, yapılan işlerin inceliği hakkında fikir vermesi açısından, işlere ait şantiye fotoğraflarının ekte sunulduğu belirtilmiştir.

 

Sonuç olarak, binada işler devam ederken sipariş verildi ise bu durumda yapım süreci değil inşaat yerindeki sürecin dikkate alınarak süre verilmesi gerekir. Süre uzatımı verilmesi gereken imalatların özel sipariş verilerek yapılan imalat olması durumunda imalatın yapım süresi de dikkate alınarak süre belirlenebilir. Önemli olan bu imalatın siparişinin ne zaman verildiği ve o tarihte işin bitim tarihinin ne olduğunun irdelenmesi gerekir. Buna ilişkin savunmada her hangi bir belge sunulmamıştır. Ancak fotoğraflardan yapılan imalatın belirli bir zaman gerektireceği kanaatine ulaşılmış olup, idarenin bu yöndeki süre takdirine karşı yapılacak işlem bulunmamaktadır. Yani somut olarak verilen sürede mevzuata aykırı bir durum tespit edilememiştir.

İkinci 60 Günlük Süre Uzatımı Verilmesinin İncelenmesi:

Sorguda, söz konusu işte süre uzatımı verilmemesi ve gecikme cezası kesilmesi gerekirken kesilmemesi nedeniyle 87.002,40TL kamu zararına neden olunmasının izahı ile süre uzatımı konusuna esas işlere ait bilgi ve belgelerin gönderilmesi ile 60 günlük sürenin nasıl bulunduğuna dair hesaplamanın gönderilmesi istenmiştir.

Savunmada, proje revizyonlarının tekrarlanması ve kat’i projenin oluşmasının uzun sürmesi sebebiyle yüklenici firma ile üretici firmaların sözleşme imzalaması ve akabinde üretime başlama sürecinin uzaması neticesinde, üretilen parçaların şantiye sahasına nakli ve montaja başlama zamanının çok geciktiği, bu konuda, üretici firma temsilcisi, üretici firmanın şantiye sorumlusu, yüklenici firma ve belediye yapı denetim elemanının da bulunduğu 14.07.2017 tarihli şantiye toplantısında, konu masaya yatırılmış ve ortak deklare edildiği, malzemelerin sevkinin 2017 yılı Kasım-Aralık aylarını, montaj tamamlanmasının da Ocak 2018’i bulabileceği, toplantıdan 3 gün sonra 17.07.2017 tarihinde üretici firma arasında sözleşme imzalandığı 16.08.2017 tarihinde ise sözleşmede değişiklikler yapılarak zeyilname oluşturulduğu üretici firmaya, yüklenici tarafından yer tesliminin 03.11.2017 tarihinde yapılabildiği, yer tesliminden sonra imalat parçalarının peyder pey şantiyeye gelerek montajına başlandığı, u aşamalarla ilgili tüm belgeler ekte sunulduğu, ekteki belgelerden de anlaşılacağı üzere proje revizyonlarının ardı arkasının kesilmemesi, bir türlü tamamlanamamasından mütevellit konu özel imalatların gecikmesine sebep olduğu, usta ve işçi çalışma malzemelerinin bir kısmının 06.11.2017 tarihinde sevkiyata çıktığı, diğer kısmı ve birkaç parça imalat malzemesi 15.11.2017 tarihinde sevkiyata çıktığı, sonrasında ise 29.11.2017, 08.12.2017, 13.12.2017, 20.12.2017 tarihlerinde peyderpey devam ettiği ve 22.12.2017 tarihinde son sevkiyatın yapıldığı, proje revizyonları yüzünden yüklenici ile üretici firma arasında sözleşme imzalanması ile sevkiyatın başlaması arasında ortalama 4 ay gibi bir süre geçtiği, bunun yanında görüleceği üzere tek başına sevkiyatların başlaması ve bitişi arasındaki sürenin 47 gün olduğu, aslında 120+47 :167 gün ilave süre verilebilmesi mümkünken 60 gün süre verildiği, verilen 60 günlük süre uzatımının haklı gerekçesini ekteki belgelerin doğrulayacağı belirtilmiştir.

Sonuç olarak, binada işler devam ederken oluşan yeni taleplere göre inşaat yerindeki sürecin de dikkate alınarak süre verilmesi gerekir Süre uzatımı verilmesi gereken imalatların özel sipariş verilerek yapılan imalat olması durumunda imalatın yapım süresi de dikkate alınarak süre belirlenebilir. Önemli olan bu imalatın yapılma talebinin yükleniciye iletilmesi ile bu imalatın ne kadar sürede yapılacağıdır. Savunma ekinde yer alan teknik rapor, alt yüklenici sözleşmesi, malzemelere ait sevk irsaliyeleri ile birlikte diğer açıklama ve belgelere göre, idarenin sürekli taleplerinin bir sonucu olarak proje revizyonlarının olması yapılacak imalatın teslim ve yapımının gecikmesine neden olduğu, idarenin talepleri neticesi oluşan bu durumdan yüklenicinin kusurunun bulunmadığı açıktır. Bu nedenle verilen sürede mevzuata aykırı bir durum bulunmamaktadır.

Bu itibarla, verilen süre uzatımlarında mevzuata aykırılık olmadığı anlaşıldığından, konu hakkında ilişilecek husus bulunmadığına

6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 55’inci maddesi uyarınca işbu İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle,