.Taraflar arasında araç bakım ve onarım konusunda akdi ilişkinin kurulduğu anlaşılmakta ise de davalı tarafından borca itiraz edilmekte olup faturalarında kendisine tebliğ edilmediği iddia edilmektedir. Yargılama sırasında taraflara defterlerini sunmalarına ilişkin olarak iki haftalık süre verilmiş ise de davalıya tebligatın yapıldığı tarih ile inceleme günü arasında iki haftalık sürenin dolmadığı bu nedenle davalının bu konudaki itirazının reddine karar verilmesinin doğru olmadığı anlaşılmaktadır

  1. Hukuk Dairesi         2018/2148 E.  ,  2018/1394 K.
  •  

“İçtihat Metni”

Mahkemesi:Ticaret Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ile ilgili yapılan icra takibine itirazın iptâli talebine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı davasında davalıya ait araçların bakım ve onarımını yaptıklarını, bu işlerden kaynaklanan alacaklarının ödenmediğini bu nedenle icra takibine geçtiklerini ancak davalının takibe itiraz ettiğini belirterek yapılan icra takibine davalının itirazının iptâline karar verilmesini talep etmiş, davalı savunmasında taraflar arasında ticari bir ilişki bulunduğunu, ancak faturaya konu malların kendilerine teslim edilmeyip hizmet verilmediğini açıklayarak davanın reddine karar verilmesini istemiş, mahkemece taraflar arasındaki ticari ilişki nedeni ile davalının borçlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.Taraflar arasında araç bakım ve onarım konusunda akdi ilişkinin kurulduğu anlaşılmakta ise de davalı tarafından borca itiraz edilmekte olup faturalarında kendisine tebliğ edilmediği iddia edilmektedir. Yargılama sırasında taraflara defterlerini sunmalarına ilişkin olarak iki haftalık süre verilmiş ise de davalıya tebligatın yapıldığı tarih ile inceleme günü arasında iki haftalık sürenin dolmadığı bu nedenle davalının bu konudaki itirazının reddine karar verilmesinin doğru olmadığı anlaşılmaktadır. Diğer taraftan takibe konu edilen faturaların davalıya tebliğ edildiği de kanıtlanamamıştır. Mahkemece taraflar arasında bedel konusunda uzlaşma bulunmadığı dikkate alınarak araç tamiri konusunda uzman olan teknik bilirkişi ile mali müşavir bilirkişiden alınacak rapor ile takibe konu faturaya konu işlerin davacı tarafından yapılıp yapılmadığının incelettirilmesi, yapıldığının anlaşılması halinde bedelinin yapıldığı yıl piyasa fiyatlarına göre hesaplattırılıp davalının defterlerininde incelettirilerek kanıtlanacak ödemelerin mahsubu ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmadığı gibi alacağın yargılama ile belirlenip likid kabul edilemeyeceği halde davacı yararına icra inkâr tazminatına karar verilmesi de doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 05.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.