taşeron,Mahkemece mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmış ise de; yapılan inceleme ve tahkikatın yeterli olduğundan söz edilemez. Bu incelemede taşeron olan davalı … …. … San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin yükleniciden dava konusu edilen … nolu bağımsız bölümün tescilini isteme hakkının doğup doğmadığı hususu araştırılmamıştır. Gerçekten de alt taşeron olan davacının davalı taşeron …. … …. Ltd. Şti.'den taşınmazın tescilini talep edebilmesi için taşeron şirketin arsa sahibi ve yükleniciden dava konusu edilen bağımsız bölümü talep etme hakkının doğmuş olması gerekir. Yapılan tahkikatta bu husus üzerinde durulmadığı gibi davacıya sözleşme gereği iskân ruhsatı alınması konusunda uygun süre ve yetki verilmemiş olması da doğru olmamış, hükmün bozulması uygun bulunmuştur

<![CDATA[Özet: Taraflar arasında 01.07.2012 tarihli “Protokol başlıklı sözleşmesinin düzenlendiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı taşeronun iş bedelininden dolayı alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Taraflar arasında düzenlenen sözleşme, düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan mülga 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğinde olup, uyuşmazlığın bu hükümlere göre çözümlenmesi gerektiği açıktır....               T.C. Yargıtay

  1. Hukuk Dairesi
  Esas No:2016/1104 Karar No:2017/522
  1. Tarihi:9.2.2017
    Mahkemesi         :Asliye Hukuk Mahkemesi   Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat … geldi. Davalı … vekili ile diğer davalı asiller gelmedi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:   – K A R A R –   Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptâli ve tescil talebine ilişkin iken ıslah ile tapu iptâl ve tescil, olmadığı takdirde daire bedeli ve daireye yapılan masrafların tahsili talebinden ibarettir. Davacı yüklenici, davalı ise; iş sahibidir. Davacı yüklenici vekili; davalı arsa sahipleri ile diğer davlı … … … Kooperatifi arasında gayrımenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, yüklenici kooperatifin diğer davalı …. İnş. …. Paz. San. ve Tic. Ltd. Şirketi ile alt yüklenici sözleşmesi düzenlediğini ve davalı … … ….. San. ve Tic. Ltd. Şti’nin müvekkil ile bina içi ve dışı boya işleri ile ilgili sözleşme yaptığını müvekkilinin bu sözleşme ile B Blok … numaralı dairenin kendisine verilmesi karşılığı 160 dairenin işçiliklerini üstlendiğini, edimini ifa ettiğini, işin tamamlandığınını taşeron şirket ile iş sahibi arasındaki belgelerle sabit olduğunu, buna rağmen kendi aralarındaki anlaşmazlıklar nedeniyle dairenin verilmediğini bu dairenin tapusunun iptâli ile adına tescilini istemiş, daha sonra ıslah dilekçesi ile imalât alacağından kalan 121.520,00 TL’nin tahsili olmadığı takdirde imalât bedeli ile daireye yapılan masraflar toplamı 401.520,00TL’nın tahsilini talep ve dava etmiş, davalı …. …. Konut Yapı Kooperatif vekili; davacı ile aralarında sözleşme ilişkisi bulunmadığını davanın reddini savunmuş, mahkemece yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı vekilince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.   Taraflar arasında 01.07.2012 tarihli “Protokol“ başlıklı sözleşmesinin düzenlendiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı taşeronun iş bedelininden dolayı alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Taraflar arasında düzenlenen sözleşme, düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan mülga 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğinde olup, uyuşmazlığın bu hükümlere göre çözümlenmesi gerektiği açıktır. Mahkemece mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmış ise de; yapılan inceleme ve tahkikatın yeterli olduğundan söz edilemez. Bu incelemede taşeron olan davalı … …. … San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin yükleniciden dava konusu edilen … nolu bağımsız bölümün tescilini isteme hakkının doğup doğmadığı hususu araştırılmamıştır. Gerçekten de alt taşeron olan davacının davalı taşeron …. … …. Ltd. Şti.’den taşınmazın tescilini talep edebilmesi için taşeron şirketin arsa sahibi ve yükleniciden dava konusu edilen bağımsız bölümü talep etme hakkının doğmuş olması gerekir. Yapılan tahkikatta bu husus üzerinde durulmadığı gibi davacıya sözleşme gereği iskân ruhsatı alınması konusunda uygun süre ve yetki verilmemiş olması da doğru olmamış, hükmün bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer hususların incelenmesine yer olmadığına, ….480,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalılardan alınarak …’daki duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren … gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 09.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.        ]]>