Taşeron,sözleşme kapsamında yapılan işlerle ilgili değerlendirmeye gelince; Dava dışı iş sahibi şirket tarafından davalı yüklenici şirkete keşide edilen …. . Noterliği'nin 15.02.20** tarih ve …. yevmiye sayılı ihtarnamesi içeriğinden bu sözleşmenin konusunu oluşturan binanın iş sahibi tarafından kullanılmaya başlandığı anlaşılmaktadır. Bu haliyle, bu ihtarnamenin keşide edildiği tarih itibariyle taşeronun sözleşme gereği üstlendiği teslim yükümlülüğünü yerine getirdiği açık olup, davalı yüklenici şirketin işin eksik yapıldığı savunmasına yer verilemez. Üçüncü kişilerce hazırlanarak davalı yüklenici şirket vekilince dosyaya sunulan faturalar, her zaman düzenlenebilen ve içeriğindeki malzemelerin nerede, nasıl ve ne zaman kullanıldıkları da tespit edilemeyen faturalar olduğundan, davalının ayıplı imalât yapıldığına ilişkin savunmasını bu fatura içerikleriyle kanıtlaması mümkün değildir. Kaldı ki, ** Mahkemesi'nin  İş sayılı dosyasında, 22.04.20** tarihinde tespit yapılmış ve alınan bilirkişi raporunda, yapılan imalâtlarla fatura içeriklerinin de uyumlu olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

<![CDATA[  Özet: Taraflar arasında akdedilen 22.06.2007 tarihli sözleşme ile davalı yüklenici tarafından üstlenilen ... isimli firmaya ait bir kısım işlerin; 04.07.2007 tarihli sözleşme ile de ... isimli firmaya ait olup davalı yüklenici tarafından üstlenilen bazı inşaat işlerinin davacı tarafından taşeron sıfatıyla yüklenildiği anlaşılmaktadır. Takip dayanağı olan üç faturadan ... ve ... seri numaralı faturalar 22.06.2007; ... seri numaralı fatura ise, 04.07.2007 tarihli sözleşme kapsamında yapılan işlere ilişkindir. ...   Davalı yüklenici şirketçe 04.07.2007 tarihli sözleşme kapsamında ayıplı imalât yapıldığına ilişkin bir savunma olmadığı gibi bu sözleşme konusu işlere ilişkin olarak düzenlenen ve taraflarca da imzalanan, ... seri numaralı fatura içeriğiyle de uyumlu kesin hesap belgesinin varlığı karşısında, davacı taşeronun .... seri numaralı fatura konusu iş bedelini hak ettiğinin kabulü zorunludur....   22.06.2007 tarihli sözleşme kapsamında yapılan işlerle ilgili değerlendirmeye gelince; Dava dışı iş sahibi şirket tarafından davalı yüklenici şirkete keşide edilen .... . Noterliği'nin 15.02.2008 tarih ve .... yevmiye sayılı ihtarnamesi içeriğinden bu sözleşmenin konusunu oluşturan binanın iş sahibi tarafından kullanılmaya başlandığı anlaşılmaktadır. Bu haliyle, bu ihtarnamenin keşide edildiği tarih itibariyle taşeronun sözleşme gereği üstlendiği teslim yükümlülüğünü yerine getirdiği açık olup, davalı yüklenici şirketin işin eksik yapıldığı savunmasına yer verilemez. Üçüncü kişilerce hazırlanarak davalı yüklenici şirket vekilince dosyaya sunulan faturalar, her zaman düzenlenebilen ve içeriğindeki malzemelerin nerede, nasıl ve ne zaman kullanıldıkları da tespit edilemeyen faturalar olduğundan, davalının ayıplı imalât yapıldığına ilişkin savunmasını bu fatura içerikleriyle kanıtlaması mümkün değildir. Kaldı ki, Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/15 Değişik İş sayılı dosyasında, 22.04.2008 tarihinde tespit yapılmış ve alınan bilirkişi raporunda, yapılan imalâtlarla fatura içeriklerinin de uyumlu olduğu sonucuna ulaşılmıştır.... Bu durumda; mahkemece, 22.06.2007 ve 04.07.2007 tarihli sözleşmelerle ilgili tüm imalâtın taşeron tarafından yapılarak yüklenici şirkete teslim edildiği kabul edilerek, kesin hakediş belgesi, fatura içerikleri ve ödeme belgeleri de gözetilmek suretiyle bilirkişilerden rapor alınarak davacı şirketin alacağının belirlenmesi zorunludur.... Kararın açıklanan bu nedenlerle bozulması gerekirken, onanmasına karar verildiği, karar düzeltme aşamasında bu kez yapılan inceleme sırasında anlaşıldığından, davacı taşeron şirket temsilcisinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemiz onama ilamının kaldırılarak mahalli mahkemesince verilen hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.... T.C. Yargıtay

  1. Hukuk Dairesi
  Esas No:2015/323 Karar No:2015/1583
  1. Tarihi:30.3.2015
  Davacı …. ile davalı …. arasındaki davadan dolayı Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 24.09.2012 gün ve 2011/78-2012/190 sayılı hükmü onayan Dairemizin 10.09.2014 gün ve 2014/2576-5048 sayılı ilamı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:   – K A R A R –   Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili amacıyla girişilen icra takibine vâki itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatının davalı şirketten tahsili istemlerine ilişkin olup; mahkemece davanın reddine dair verilen kararın davacı vekilince temyizi üzerine Dairemizden verilen 10.09.2014 tarih, 2014/2576 Esas ve 2014/5048 Karar sayılı ilâmla mahalli mahkemesince verilen hükmün onanmasına dair ilama karşı davacı taşeron şirket temsilcisi tarafından bu defa karar düzeltme yoluna başvurulmuş, dosya yeniden incelenmiştir. Davacı taşeron şirket vekili, taraflar arasındaki akdedilen sözleşmeler kapsamında taraflarınca sözleşme ile yüklenilen işler ile bu işler dışında kalan ve fakat davalı şirketin isteği üzerine yapılan bir kısım ilave işin sözleşme ve eki teknik şartnameye uygun olarak yapılıp teslim edildiğini, buna karşılık davalı yüklenici şirketin ödemelerin önemli bir kısmını yapmadığını, bu nedenle davalı şirkete takip dayanağı faturaların gönderildiğini, fatura bedellerinin kısmen ödenmemesi üzerine girişilen icra takibine de itiraz edildiğini ifade ederek itirazın iptâli ile takibin devamı ve lehlerine icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiş; davalı yüklenici şirket vekili ise, işin eksik ve ayıplı imâl edildiğini, taşeron şirketin yaptığı işleri de kanıtlayamadığını, şantiyeyi terk ettiğini ifade ederek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacı taşeronun takip dayanağı yapılan faturalara konu işleri yaptığını usulünce kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine; Dairemizce de, verilen bu kararın temyiz incelemesi neticesinde onanmasına karar verilmiştir. Taraflar arasında akdedilen 22.06.2007 tarihli sözleşme ile davalı yüklenici tarafından üstlenilen … isimli firmaya ait bir kısım işlerin; 04.07.2007 tarihli sözleşme ile de … isimli firmaya ait olup davalı yüklenici tarafından üstlenilen bazı inşaat işlerinin davacı tarafından taşeron sıfatıyla yüklenildiği anlaşılmaktadır. Takip dayanağı olan üç faturadan … ve … seri numaralı faturalar 22.06.2007; … seri numaralı fatura ise, 04.07.2007 tarihli sözleşme kapsamında yapılan işlere ilişkindir. Davalı yüklenici şirketçe 04.07.2007 tarihli sözleşme kapsamında ayıplı imalât yapıldığına ilişkin bir savunma olmadığı gibi bu sözleşme konusu işlere ilişkin olarak düzenlenen ve taraflarca da imzalanan, … seri numaralı fatura içeriğiyle de uyumlu kesin hesap belgesinin varlığı karşısında, davacı taşeronun …. seri numaralı fatura konusu iş bedelini hak ettiğinin kabulü zorunludur. 22.06.2007 tarihli sözleşme kapsamında yapılan işlerle ilgili değerlendirmeye gelince; Dava dışı iş sahibi şirket tarafından davalı yüklenici şirkete keşide edilen …. . Noterliği’nin 15.02.2008 tarih ve …. yevmiye sayılı ihtarnamesi içeriğinden bu sözleşmenin konusunu oluşturan binanın iş sahibi tarafından kullanılmaya başlandığı anlaşılmaktadır. Bu haliyle, bu ihtarnamenin keşide edildiği tarih itibariyle taşeronun sözleşme gereği üstlendiği teslim yükümlülüğünü yerine getirdiği açık olup, davalı yüklenici şirketin işin eksik yapıldığı savunmasına yer verilemez. Üçüncü kişilerce hazırlanarak davalı yüklenici şirket vekilince dosyaya sunulan faturalar, her zaman düzenlenebilen ve içeriğindeki malzemelerin nerede, nasıl ve ne zaman kullanıldıkları da tespit edilemeyen faturalar olduğundan, davalının ayıplı imalât yapıldığına ilişkin savunmasını bu fatura içerikleriyle kanıtlaması mümkün değildir. Kaldı ki, Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2008/15 Değişik İş sayılı dosyasında, 22.04.2008 tarihinde tespit yapılmış ve alınan bilirkişi raporunda, yapılan imalâtlarla fatura içeriklerinin de uyumlu olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu durumda; mahkemece, 22.06.2007 ve 04.07.2007 tarihli sözleşmelerle ilgili tüm imalâtın taşeron tarafından yapılarak yüklenici şirkete teslim edildiği kabul edilerek, kesin hakediş belgesi, fatura içerikleri ve ödeme belgeleri de gözetilmek suretiyle bilirkişilerden rapor alınarak davacı şirketin alacağının belirlenmesi zorunludur. Kararın açıklanan bu nedenlerle bozulması gerekirken, onanmasına karar verildiği, karar düzeltme aşamasında bu kez yapılan inceleme sırasında anlaşıldığından, davacı taşeron şirket temsilcisinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemiz onama ilamının kaldırılarak mahalli mahkemesince verilen hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı taşeron şirket yetkilisinin karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizden verilen 10.09.2014 tarih, 2014/2576 Esas ve 2014/5048 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına, mahalli mahkemesince verilen hükmün davacı taşeron şirket yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin ve karar düzeltme harçlarının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 30.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.      ]]>