ulusal düzeyde (R1) yayın lisansı başvurusunun bulunduğu ve ek çizelgede Zonguldak ilinin de yer almasına karşın Zonguldak iline yayın yapıldığına ilişkin hiç bir iddia, bilgi ve belge bulunmadığı, davacı şirketin 2011 yılında davalı idareye başvurarak verdiği "verici bildirim formu" taslağında bildirdiği 22 il merkezi arasında Zonguldak ilinin bulunmadığı, 2011 yılı frekans kullanım ücretinin ödendiği yerler arasında da Zonguldak ilinin bulunmadığı, 31.Mayıs.2011 tarihli başvuruyla aralarında Zonguldak ilinin de yer aldığı 45 yer için verici yerleştirme talebinde bulunulduğu ancak izin verildiğine ilişkin herhangi bir cevap verilmediği gibi kanal ve frekans tahsis ücretlerinin de aralarında Zonguldak ili bulunmayan 25 il için ödenmeye devam edildiği, 2014 yılı kanal ve frekans tahsis ücretlerinin de aralarında Zonguldak ili bulunmayan 25 il için ödendiği, idarece düzenlenen 24.10.2014 tarihli tutanakla izinsiz olarak Zonguldak il merkezine yayın yapıldığının tespit edilmesi üzerine dava konusu işlemin tesis edildiği, daha önce Zonguldak iline yayın yapıldığına ve yayın iznine sahip olunduğuna ilişkin hiç bir bilgi ve belge sunulamadığı görülmüştür.

Ankara BİM, 8. İDD, E. 2017/34 K. 2017/232 T. 20.4.2017

 

İSTEMİN ÖZETİ: Davacı şirkete ait F1 adlı kuruluşun, Zonguldak il ve ilçe merkezlerine N1 MHz frekansından izinsiz radyo yayını yaptığından bahisle, radyo yayınının durdurulması yönünde tesis edilen 23.02.2015 gün ve 000887 sayılı işlemin (Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun 09.12.2014 tarih ve 2014/62 sayılı toplantısında alınan 14 no.lu kararının davacıya ilişkin kısmının) iptali istemiyle açılan davada, Zonguldak il ve ilçeleri dahil olmak üzere yayın yapmak amacıyla Üst Kurula başvuran ve bu başvuru üzerine başvuru kapsamındaki il ve çevresinde yayına başladığı anlaşılan davacı yayın kuruluşunun yasal süresi içerisinde yaptığı başvurunun ulusal radyo (R1) lisans başvurusu olduğu, lisans başvurusunda bulunduğu tarihte yürürlükte bulunan 3984 sayılı Kanunun Tanımlar başlıklı 3.maddesinde de bölgesel yayının birbirine komşu en az üç il ve en çok bir coğrafi bölge alanının asgari yüzde yetmişine yapılan radyo, televizyon ve veri yayını olarak tanımlandığı, dolayısıyla davacının bu başvurusunun anılan yerleri de kapsadığı, nitekim bu hususa ilişkin olarak dava dosyasında yer alan davacının ulusal radyo (R1) lisansı almak amacıyla 1995 yılında yaptığı başvurusunda Zonguldak il ve ilçelerine yönelik yayın lisansı talebinde bulunduğu, bu sebeple davacı yayın kuruluşunun anılan yerdeki yayın müsaadesine Üst Kurulun izni ile sahip olduğu anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline ilişkin olarak Ankara 2. İdare Mahkemesi’nce verilen 29/09/2016 tarih ve E:2015/259, K:2016/1942 sayılı kararın, hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek istinaf başvurusunun kabülü istenilmektedir.

 

SAVUNMANIN ÖZETİ: Mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek istinaf başvurusunun reddi gerektiği savunulmuştur.

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Ankara Bölge İdare Mahkemesi 8. İdari Dava Dairesince 2577 sayılı Yasanın değişik 45. maddesi uyarınca dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü :

 

Dava; davacı şirkete ait F1 adlı kuruluşun, Zonguldak il ve ilçe merkezlerine N1 MHz frekansından izinsiz radyo yayını yaptığından bahisle, radyo yayınının durdurulması yönünde tesis edilen 23.02.2015 gün ve 000887 sayılı işlemin (Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun 09.12.2014 tarih ve 2014/62 sayılı toplantısında alınan 14 no.lu kararının davacıya ilişkin kısmının) iptali istemiyle açılmıştır.

 

20.04.1994 tarih ve 21911 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren (Mülga) 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun’un “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinde; “ulusal yayın”, bütün ülkeye yapılan radyo, televizyon ve veri yayını olarak tanımlanmış olup, aynı Kanun’un Geçici 6. maddesinde; Üst Kurulun, kendi oluşumu ile yayın izni ve lisansı vermeye başlayacağı tarihe kadar geçecek süre zarfındaki radyo ve televizyon yayınları rejimini ayrıca ve öncelikle düzenleyeceği, bu süre zarfında kullanılmakta olan kanal ve frekansların, kullananlar için herhangi bir suretle müktesep hak teşkil etmeyeceği kurala bağlanmıştır.

 

10.03.1995 tarih ve 22223 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Radyo ve Televizyon Kuruluşlarına Kanal veya Frekans Tahsisi Şartları ve Bunlara İlişkin İhale Usulleri ile Yayın Lisansı ve İzni Yönetmeliğinin, ‘Lisans Başvuru Şekli’ başlıklı 5. maddesinde; ulusal, bölgesel ve yerel ölçüde yayın hizmeti vermek isteyen, Kanunda ve ilgili yönetmeliklerde öngörülen özelliklere sahip olan kuruluşların, yayın şebekesi veya istasyonu kurmak ve işletmek için bu Yönetmelikte belirtilen şekilde Üst Kurula yazılı olarak başvuracakları, 6. maddesinin 1. fıkrasında; uydu, kablo ve karasal radyo ve televizyon lisans tipleri için ayrı ayrı başvuru yapılacağı ve başvuruların ayrı ayrı değerlendirileceği, kuruluşların, ulusal, bölgesel ve yerel yayın lisans tiplerinden sadece birisi için müracaatta bulunabilecekleri, Geçici 1. maddesinde; bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihte yayında bulunan radyo ve televizyon istasyonlarının yeri, kullandığı frekans kanalı, en yüksek yayın gücü (erp) ve yayın saatlerinin bir ay içinde Üst Kurula bildirileceği, 2. maddesinde; Geçici 1’inci maddede konu edilen istasyonlardan bu Yönetmeliğin 14’üncü ve 28’inci maddesinde belirtilen teknik kurallara uymadığı Üst Kurulun görevlendireceği uzmanlar tarafından saptananların iki ay içinde bu Yönetmelik hükümlerine uygun hâle getirileceği, aksi takdirde bu istasyonların faaliyetlerine son verileceği hükmüne; yine 22.01.2003 tarih ve 25001 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ve Danıştay 13. Dairesinin 24.05.2005 tarih ve E:2005/5054, K:2005/2729 sayılı kararıyla iptal edilinceye kadar yürürlükte kalan Ek 11. maddesinde de; hâlen yayında olan ve mevcut lisans tipine uygun olarak yayın alanlarını genişletmek isteyen kuruluşların, 1995 yılında müracaatta bulunmuş ve o tarihte yayında olup, ancak yayınlarına daha sonra ara vermiş kuruluşların, 1995 yılında müracaatta bulunmuş olup, yayınlarına devam eden ve lisans tipini değiştirmek isteyen kuruluşların, 1995 yılında müracaatta bulunmuş, ancak hiç yayın faaliyetinde bulunmamış olan kuruluşların, 1995 yılında müracaatta bulunmuş, yayınlarına kendi istekleriyle ara vermiş olan ve lisans tipini değiştirmek isteyen kuruluşların Üst Kurul’a, Yayın Alanı, Lisans Tipi Değişikliği ve Yeniden Yayına Geçme Talepleri için ilan edilecek süre içerisinde başvuruda bulunabilecekleri, bu taleplerin, Üst Kurul’ca belirlenecek öncelik sıralamasına göre değerlendirileceği, taleplerin idari ve teknik koşullara uygunluğunun belirlenmesini takiben, kuruluşlara talepleri yönünde yayına geçmelerini teminen 3984 sayılı Kanun’un Geçici 6’ncı maddesi doğrultusunda müktesep hak teşkil etmemek koşuluyla yazılı izin verileceği kuralı yer almıştır.

 

Öte yandan, 03.03.2011 tarih ve 27863 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ve 3984 sayılı Kanunu yürürlükten kaldıran 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un ‘Tanımlar’ başlıklı 3. maddesinde; “ulusal yayın”, ülke nüfusunun asgarî yüzde yetmişine ve Üst Kurulca belirlenen yerleşim yerlerine karasal ortamdan ulaştırılan yayın hizmeti olarak tanımlanmış, ‘Frekans planlaması ve tahsis’ başlıklı 26. maddesinde; Kurulun, milli frekans planında karasal radyo ve televizyon yayınları için 05.11.2008 tarihli ve 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 36. maddesine göre Üst Kurula tahsis edilen frekans bantları çerçevesinde televizyon kanal ve radyo frekans planlamalarını yapacağı veya yaptıracağı, frekans planlarında ulusal, bölgesel ve yasal karasal yayın ağlarının sayıları ve türleri ile sayısal yayınlar için multipleks yayınların belirleneceği, ‘Adli Yaptırımlar’ başlıklı 33. maddesinin (1) nolu bendinde; Üst Kuruldan yayın lisansı almadan veya yayınları Üst Kurul tarafından geçici olarak durdurulmasına ya da yayın lisansı iptal edilmesine rağmen yayın yapan gerçek kişiler ile tüzel kişilerin yönetim kurulu üyeleri ve genel müdürünün, bir yıldan iki yıla kadar hapis ve bin günden beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacağı, tüzel kişiler hakkında ayrıca 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 60’ıncı maddesindeki güvenlik tedbirlerinin uygulanacağı, izinsiz olarak faaliyetine devam eden yayın cihaz ve tesislerinin Üst Kurulca mühürlenerek kapatılacağı, (2) nolu bendinde; yayın lisansı olmasına rağmen lisans tipi dışında yayın yapan ve izinsiz verici tesis eden medya hizmet sağlayıcıların Üst Kurulca uyarılacağı, yapılan uyarıya rağmen izinsiz yayına devam edenler hakkında birinci fıkra hükmünün uygulanacağı, Kanunun ‘Kanal ve Frekanslarla İlgili Geçiş Hükümleri’ başlıklı Geçici 4. maddesinin 1. fıkrasında; Üst Kurulca sıralama ihalesi yapılıp, karasal yayın lisansları verilene kadar geçecek süre içerisinde, sadece 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanunun Geçici 6’ncı maddesi uyarınca karasal ortamda yayında olan radyo ve televizyon kuruluşlarının, Üst Kurulca yayın yapmalarına müsaade edilmiş olan yerleşim yerleri ile sınırlı olmak kaydıyla, yayınlarına devam edecekleri, bu kuruluşlardan, 41’inci maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde belirtilen kanal ve frekans yıllık kullanım bedelinin, bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren tahsil edileceği, kanal ve frekans kullanım bedelini 42’nci maddeye göre ödemeyen veya karasal yayın lisansları için sıralama ihalesinin yapılmasının ardından tahsise hak kazanmayan kuruluşların karasal yayınlarının bir ay içinde Üst Kurulca durdurulacağı, sıralama ihalesinde tahsise hak kazanan kuruluşların yayınlarının Üst Kurulca belirlenen takvimde, daha önce yayın yaptıkları kanal ve frekanslardan, tahsis edilen kanal, multipleks kapasitesi ve frekanslara taşınacağı öngörülmüştür.

 

Dosyanın incelenmesinden; davacı yayın kuruluşunun 3984 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihi ve davalı idarenin oluşumunu takiben, 10.03.1995 tarih ve 22223 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Radyo ve Televizyon Yayın İzni ve Lisans Yönetmeliğinin Geçici 1. maddesindeki “Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihte yayında bulunan radyo ve televizyon istasyonlarının yeri, kullandığı frekans kanalı … bir ay içerisinde Üst Kurula bildirilir.” kuralı uyarınca karasal ortamdan ulusal (R1) yayın lisans müracaatında bulunduğu, başvuru ekindeki listede Zonguldak ilinin de bulunduğu, bilahare Zonguldak ilinde yerinde yapılan ölçümler sonucunda izinsiz yayın tespit edildiğinden bahisle radyo yayınlarının durdurulması uyarısına ilişkin 23.02.2015 gün ve 000887 sayılı Radyo ve Televizyon Üst Kurulu İzin ve Tahsisler Dairesi Başkanlığı işlemi ile bildirilenÜst Kurul’un 09.12.2014 tarih ve 2014/62 sayılı toplantısında alınan 14 no.lu kararının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

 

Taraflarca dosyaya sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davacı şirketin 24.08.1995 tarihli başvurusunda ulusal düzeyde (R1) yayın lisansı başvurusunun bulunduğu ve ek çizelgede Zonguldak ilinin de yer almasına karşın Zonguldak iline yayın yapıldığına ilişkin hiç bir iddia, bilgi ve belge bulunmadığı, davacı şirketin 2011 yılında davalı idareye başvurarak verdiği “verici bildirim formu” taslağında bildirdiği 22 il merkezi arasında Zonguldak ilinin bulunmadığı, 2011 yılı frekans kullanım ücretinin ödendiği yerler arasında da Zonguldak ilinin bulunmadığı, 31.Mayıs.2011 tarihli başvuruyla aralarında Zonguldak ilinin de yer aldığı 45 yer için verici yerleştirme talebinde bulunulduğu ancak izin verildiğine ilişkin herhangi bir cevap verilmediği gibi kanal ve frekans tahsis ücretlerinin de aralarında Zonguldak ili bulunmayan 25 il için ödenmeye devam edildiği, 2014 yılı kanal ve frekans tahsis ücretlerinin de aralarında Zonguldak ili bulunmayan 25 il için ödendiği, idarece düzenlenen 24.10.2014 tarihli tutanakla izinsiz olarak Zonguldak il merkezine yayın yapıldığının tespit edilmesi üzerine dava konusu işlemin tesis edildiği, daha önce Zonguldak iline yayın yapıldığına ve yayın iznine sahip olunduğuna ilişkin hiç bir bilgi ve belge sunulamadığı görülmüştür.

 

Bu durumda; davacı şirketin 6112 sayılı Kanun’un Geçici 4. maddesi kapsamında Zonguldak iline yönelik yayın iznine sahip olmadığı anlaşıldığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.

 

Açıklanan nedenlerle, davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusunun KABULÜ ile Ankara 2. İdare Mahkemesi’nce verilen 29/09/2016 tarih ve E:2015/259, K:2016/1942 sayılı kararın KADIRILMASINA; 2577 sayılı Yasanın değişik 45. maddesinin 4. fıkrası uyarınca esastan incelenen davada, davanın REDDİNE, dava ret ile sonuçlandığından mahkeme safhasına ait 276,20 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, aşağıda dökümü yapılan, istinaf safhasına ait toplam 112,70 TL yargılama giderinin ve yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 990,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, fazla yatırılan 29,20 TL harç ile posta gideri avansından artan miktarın istenilmesi halinde istinaf başvurusunda bulunan tarafa iadesine, 2577 sayılı Yasanın değişik 46. maddesi uyarınca kararın tebliğini izleyen günden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay ilgili Dairesine temyiz yolu açık olmak üzere, 20/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.