uygulama sürecinde işe başlayan davacının, idarece ihalesi yapılan işin projesi ile yapılacak işler arasında uyumsuzluk bulunduğunu gördüğünü, idareye defalarca başvurulmasına rağmen cevap verilmediğini, bazı işlerin yine de yapılmasına çaba gösterildiğini, sözleşmedeki sulh yoluyla çözüm önerisinin kabul görmediğini, ek süre talebinin reddedildiği

  1. Hukuk Dairesi         2017/617 E.  ,  2017/4399 K.
  •  

“İçtihat Metni”

Mahkemesi : … Asliye Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin haksız feshedilmesi nedeniyle feshin iptâli, teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin tedbiren önlenmesi istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
Davacı yüklenici vekili, davalı idare ile davacı yüklenici arasında 29.11.2006 tarihinde; … ilinde 34 köyde doğal arıtma, 19 köyde foseptik, 12 köyde kanalizasyon işlerinin yapımı konularında AB destekli bir projenin ifası amacıyla eser sözleşmesi imzalandığını, iş bitim tarihi 31.09.2007 tarihine kadar olan uygulama sürecinde işe başlayan davacının, idarece ihalesi yapılan işin projesi ile yapılacak işler arasında uyumsuzluk bulunduğunu gördüğünü, idareye defalarca başvurulmasına rağmen cevap verilmediğini, bazı işlerin yine de yapımasına çaba gösterildiğini, sözleşmedeki sulh yoluyla çözüm önerisinin kabul görmediğini, ek süre talebinin reddedildiği ni, sonuç olarak 14.03.2008 tarihli noter ihtarıyla sözleşmenin idarece feshedildiğini, bu işlemin haksız olduğunu belirterek fesih işleminin iptâlini, teminat mektuplarının da nakde çevrilmesinin önlenmesini istemiştir.
Davalı vekili işin ayıplı ifa edildiğini, geçici kabulün yapılamadığını, anahtar teslimi götürü bedel ile verilen işte davacıya fazla ödeme yapıldığını, yüklenicinin sözleşme hükümlerine aykırı davranarak edimini yerine getirmediğinin … Valiliği’nce kurulan komisyonca tesbit edildiğini, bu sebeplerle aktin haklı olarak feshedildiğini açılan davanın haksız olduğunu ileri sürmüştür.
Mahkemece sözleşmenin idarece haksız feshedildiği, aslolanın belirli bir aşamaya gelmiş ve memlekete hayrı dokunacak bir projenin ayakta tutulmasını sağlamak olduğu, idare tarafından zeminde tam bir değerlendirme yapılmadığı gibi soyut gerekçelerle feshin iptâline karar verilmiş ise de karar dosya içeriğine, sözleşme hükümlerine uygun olmamıştır. Özel hukuk sözleşmelerinde kamu yararı ve TBK hükümleri dayanaksız kanaat ve takdir kullanılarak soyut gerekçelerle uygulanamaz. Kaldı ki nakdi bedelli sözleşmelerde, tek yanlı irade beyanının karşı yana ulaşmasıyla sözleşmenin feshi mümkündür. Taraflar arasındaki sözleşme de nakdi bedelli olup tek yanlı irade beyanı ile feshedilebilir. Bu gibi hallerde akidler, feshin haklı veya haksız olma durumuna göre TBK’da veya sözleşmede hükme bağlanmış bulunan fesih işleminin sonuçları yönünden yargı yoluna gidebilirler. Davacının sadece feshin iptâlini istemekte HMK 114/1-h maddesine göre hukuki yararı bulunmadığından, davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, karar davalı yararına bozulmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 13.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.