Davacı sözü edilen ihtarnamede fatura bedelinden %10 oranında indirim yapılmasını benimsemiş olduğundan, beyanıyla bağlı olup artık alacağın indirimsiz tutarını talep ve dava edemez. Ancak ihtarda belirttiği indirimli tutar olan *TL'yi eldeki davada talep edebilir. KDV alacağı yönünden ise davacının icra takip talebinde bir talebi bulunmamaktadır. Sözü edilen ihtarda kesin olarak bir ödeme talebi bulunmadığından, borçluya alacağın bilançoya dahil edilmesine kadar ek süre tanındığından bu ihtar borçluyu temerrüde düşürücü nitelikte bulunmamaktadır. Mahkemece, davacının * tarihli ihtarla 1 nolu hakedişten kaynaklanan alacağı KDV hariç *TL olarak kabul ederek sınırlandırdığı ve ihtarın davalı borçluyu temerrüde düşürücü nitelikte olmadığı gözetilerek yalnızca *TL asıl alacak yönünden itirazın iptâli ile takibin devamına, takip öncesi döneme ait faiz alacağı ile fazla talebin ve icra inkâr tazminatının reddine karar verilmesi gerekirken davacının ihtardaki bağlayıcı beyanları gözardı edilerek yazılı şekilde indirimsiz alacak miktarına ve işlemiş faize karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması uygun görülmüştür

image_pdfimage_print
Bu içerik sadece üyelere özeldir. Üyelere özel içerikleri görebilmek için lütfen üye olun
Üye Ol
image_pdfimage_print