ihaleyi gerçekleştiren idareye şikâyet başvurusunda bulunulduğu başvurunun reddine ilişkin kararın  davacıya bildirilmesi üzerine itirazen şikâyet yoluna gidilmediği bilahare ihale üzerinde kalan yüklenici ile sözleşme imzalanmasıyla sona eren ihale sürecinin tamamlanmasını müteakiben 4734 sayılı Kanunda öngörülen zorunlu idari başvuru yollarından bağımsız olarak olarak söz konusu ihalenin ve akdedilen sözleşmenin iptali istemiyle 2577 sayılı Kanun maddesi kapsamında münferit bir başvuruda bulunulduğu söz konusu başvurunun reddi üzerine de işbu davanın açıldığı Dolayısıyla dava konusu uyuşmazlık açısından davacının ihaleyi gerçekleştiren idareye yaptığı idari başvuru her ne kadar ihale sürecine ilişkin olsa da başvurunun ihale sözleşmesinin imzalanmasından sonraki bir aşamada yapıldığı 4734 sayılı Kanun maddesi gereğince Kurulun inceleme yetkisi sözleşme imzalanmadan önceki aşamaya münhasır olup 2577 sayılı Kanun maddesi kapsamında ihaleyi gerçekleştiren idareye yapılan başvuruya ilişkin olarak Kurulun inceleme yapma ve karar verme yetkisinin bulunmadığı anlaşıldığından işbu davada idarî merci tecavüzü bulunmadığı sonucuna varılmış olup davacı tarafından ihalenin ve ihale sonucu akdedilen sözleşmenin iptali istemiyle yapılan idari başvurunun reddi üzerine açılan iş bu dava hakkında bir karar verilmesi gerekirken, davacının ihalenin ve sözleşmenin iptali istemli başvurusunun 4734 sayılı Kanun kapsamında “şikâyet” olarak değerlendirilerek şikâyetin reddi üzerine Kamu İhale Kurumuna itirazen şikâyet yolu tüketilmeden davanın açıldığından bahisle idari başvuru yolları tüketilmeden davanın esasının incelenmesine hukuken imkân bulunmadığından 2577 Kanun maddesi uyarınca dilekçenin itirazen şikâyet başvurusunu inceleyecek idari merci olan ve resen hasım mevkiine alınan Kamu İhale Kurumuna tevdii yönünde verilen temyize konu Mahkeme kararında usûl kurallarına uygunluk bulunmamaktadır

image_pdfimage_print
Bu içerik sadece üyelere özeldir. Üyelere özel içerikleri görebilmek için lütfen üye olun
Üye Ol
image_pdfimage_print