ihale Sözleşmelerinin Devri Halinde teminat mektuplarının durumu

image_pdfimage_print
56 / 100

Türk Borçlar Kanunu m.205‟te bir bütün olarak sözleşmenin devrini düzenlemiştir. Sözleşmenin devri, taraflardan birinin sözleşme nedeniyle sahip olduğu taraf durumunun devrini ifade eder. Sözleşmede taraf sıfatının devri, devrin sonuçlanmasına ilişkin bir taahhüt işlemi ile değil, bir tasarruf işlemi ile gerçekleşir

BK‟ya göre yapılan sözleşmelerde devreden taraf kalan tarafa karşı alacaklardan ve borçlardan sorumlu değildir

KİSK bu genel kuralın dışına çıkmış olup KİSK‟e tabi sözleşmenin devrinin ihale yetkilisi tarafından onaylanması, devredeni, devir tarihine kadar yapmış olduğu işlere ilişkin sorumluluktan kurtarmaz. Yani devreden yüklenici, devrettiği tarihe kadar yaptığı işlerden devralanla birlikte sorumludur

TBK m.205, sözleşmenin devrini düzenlemektedir. İlgili hükme göre: “Sözleşmenin devri, sözleşmeyi devralan ile devreden ve sözleşmede kalan taraf arasında yapılan ve devredenin bu sözleşmeden doğan taraf olma sıfatı ile birlikte bütün hak ve borçlarını devralana geçiren bir anlaşmadır.” Sözleşmenin devrinde taraflardan biri sözleşmeden ayrılmakta, onun yerine dışarıdan yeni bir kimse taraf olarak sözleşmeye girmektedir. Sözleşmenin üstlenilmesiyle beraber, sözleşmeyi üstlenen kişi, yerine geçtiği tarafın hukuki durumunu kazanır.

Kamu ihale sözleşmelerinin de devri mümkündür. Sözleşmenin devrine ilişkin hükümler KİSK‟in üç farklı maddesinde düzenlenmiştir.

KİSK m.16 kapsamında, sözleşmenin zorunlu hallerde ihale yetkilisinin izniyle başkasına devri hüküm altına alınmıştır. İlgili maddeye göre sözleşmenin devri, zorunlu bir halin bulunmasına, devralacak kişinin ilk ihaledeki şartları sağlamasına ve ihale yetkilisinin sözleşmenin devrine izin vermesine bağlıdır. Aynı zamanda sözleşmeyi devralmak isteyen, devir sözleşmesi imzalanmadan önce taahhüdün tamamı için gerekli kesin teminatı göstermelidir.

Burada devralan bakımından dikkat edilmesi gereken husus, devir esnasında kalan iş için değil, sözleşmenin tamamı için bir kesin teminat aranıyor olduğudur. Dolayısıyla sözleşmenin tamamı için kesin teminat verilmez ve ilk ihaledeki şartlar sağlanmaz ise sözleşmenin devri mümkün olmaz

Bu teminatın gösterilmesiyle beraber önceki yükleniciye ait kesin teminat, devir sözleşmesinin imzalanmasını takip eden ilk iş günü içerisinde kendine iade edilir. Bu iadeyle beraber önceki yüklenicinin talimatı üzerine banka ile İdare arasında kurulan teminat mektubu sözleşmesi feshedilmiş olur.

KİSK m.17 kapsamında ise sözleşme, gerçek kişi yüklenicinin ölümü halinde mirasçılarına devredilebilir. Bu devrin yapılabilmesi için, mirasçılar, ihaleye katılım ve kamu ihale sözleşmesinin ifası konusunda yüklenici ile aynı şartları taşımalıdır.

Bu şartların sağlanması halinde mirasçılar sözleşmeyi devralmak istediklerini İdareye bildirmeli ve İdare bu talebi uygun görmelidir.

Aynı zamanda mirasçılar, ölüm tarihini izleyen otuz gün içerisinde varsa ek kesin teminatlar da dâhil olmak üzere taahhüdün tamamı için gerekli kesin teminatı vermelidirler.

Fakat burada KİSK m.16 düzenlemesinden farklı olarak gerçek kişi yüklenicinin ölümü halinde muris tarafından gösterilen kesin teminat mektubu, mirasçıların sözleşmeyi devralmasını beklemeden emredici hüküm gereğince derhal mirasçılara iade edilir. Böylelikle, lehtarın (yüklenicinin) ölümüyle birlikte banka ile İdare arasındaki teminat mektubu sözleşmesi sona erer

4734 sayılı KİK m.14‟ göre, ortak girişimler, birden fazla gerçek ya da tüzel kişi tarafından, iş ortaklığı ya da konsorsiyum şeklinde oluşturulabilir. KİSK m.18 hükmü, bu ortak girişim yüklenicinin pilot ya da koordinatör ortağının ölümü halinde sözleşmenin devrini düzenler.

Buna göre aynı KİSK m.17 düzenlemesinde olduğu gibi ortakların bu yönde bir talebinin olup İdarenin bu talebi uygun görmesi gerekir. Sözleşmeyi devralmak isteyen ortakların teminat dâhil pilot ya da koordinatör ortağın yüklenmiş olduğu sorumlulukları otuz gün içerisinde üstlenmesi gereklidir.

Bu çerçevede, ortaklardan alınacak kesin teminat, ihale konusu işin devir sonrasında kalan kısmına tekabül eden bedel üzerinden değil, toplam sözleşme bedeli üzerinden alınmalıdır.

Yine  KİSK  m.18‟in  emredici  hükmü  gereği,  ortağın  ölümü  halinde  bu ortak tarafından gösterilen kesin teminat, diğer ortakların sözleşmeyi devralması beklenmeden derhal iade edilir ve banka teminat mektubu sözleşmesi sona erer.

 

image_pdfimage_print