A.Ş. adına sözleşmeyi imzalayan kişilerin şirket yetkili organları adına herhangi bir taahhütte bulunma yetkileri varmıdır?

image_pdfimage_print
61 / 100

 

T.C.
İSTANBUL
7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2014/925 Esas
KARAR NO: 2019/603

DAVA : Sözleşmenin Hükümsüzlüğünün Tespiti
DAVA TARİHİ: 05/09/2012
KARAR TARİHİ: 10/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin Hükümsüzlüğünün Tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, davalılardan … A.Ş.(“… A.Ş.”)’nin 1991 yılında kurulduğunu, 2006 yılının Aralık ayında… A.Ş.’nin %95 oranındaki (A) grubu hisselerinin Lüksem bu rg’da kurulmuş olan … (“…”) adlı şirkete devredildiğini, …’nin %50 hissesine sahip … tarafından Şişli …İcra Müdürlüğ/nün… Esas ve … Esas sayılı dosyaları ile … aleyhine iki adet icra takibi başlatıldığını, bir aylık süre zarfında …’a ait 169.460.996 adet… A.Ş. hissesinin haczedilip ardından ihale alıcısı …adlı şirket tarafından iktisap edildiğini, takibin şikâyet yoluyla iptali ve ihalenin feshi davaları neticesinde hem tebligatların usulsüzlüğüne hem de ihalelerin feshine karar verildiğini,… A.Ş. hisselerinin … tarafından -sözde- iktisabının hemen ardından …’nın kötü niyetle ve muvazaalı olarak 99.460.996 adet payı … adlı şirkete, 60 milyon adet hisseyi de … isimli Rus şirketine devrettiğini, Şişli …İcra Müdürlüğü’nün … Esas ve … Esas sayılı takip dosyaları üzerinden yürütülen icra işlemlerinin tümüyle hukuka aykırı ve kesin hükümsüz hale gelmiş olması nedeniyle Şişli …İcra Müdürlüğü’nün 23.06.2011 tarihinde, tüm icra işlemlerinin geçmişe etkili olarak kesin hükümsüz olduğunu tespit ederek icra ve iflas kanunu md.40 hükmü yoluyla tasfiye edilmesine karar verdiğini, haczedilen ilmühaberlerin bulunup …’nın hisseleri üzerindeki haczini aşan değerdeki ilmühaberlerin, her bir ilmühaberin arkası icra müdürlüğü tarafından şerh düşülmek suretiyle …’a iade edildiğini belirtmiştir.Davacılar,… A.Ş. ve … arasındaki sözleşmelerin emredici hükümlere de aykırılık teşkil ettiğin belirttikten sonra … ve …’nin… A.Ş. hissedarı olmadığını, hal böyleyken …’in,… A.Ş. ile… A.Ş.’ye semıaye avansı koyma ve bu sözde sermaye avansının sermayeye eklenmesi amacı taşıyan bir sözleşme yapmasının ve …’nin de şirketten ortak sıfatıma sermaye/avansı alacağının bulunmasının mümkün olmadığını, şirkete verildiği iddia edilen paraların hukuken sermaye avansı” olarak nitelenemeyeceği bu nedenle, mevcut, geçerli ve tahsili talep edilebilir bir alacağın söz konusu olmaması nedeniyle bu alacağın temlik edildiğinden de bahsedilmeyeceğini, … adına sözleşmeleri imzalayan … aynı zamanda… A.Ş.’nin sözde yönetim kurulu üyesi olduğu, bu kişinin… A.Ş.’yi telafisi imkansız zararlara uğratacak şekilde temsil ettiği şirket adına… A.Ş. ile sözleşme imzalamasının şirketle işlem yapma yasağına aykırı olduğunu, muvazaalı sözleşmelerin temelini oluşturan sözde alacağın temliki işleminin, tamamen fiktif bir işlem olduğunu bu nedenle hukuki sebepten yoksun bulunduğunu,… A.Ş. adına muvazaalı sözleşmeleri imzalayanların gerçekte ortak olmayan sözde hissedarlar olduğunu,… A.Ş. adına sözleşmeyi imzalayan kişilerin şirket yetkili organları adına herhangi bir taahhütte bulunma yetkilerinin olmadığını belirtip sonuç olarak… A.Ş. ile Aridan arasında imzalanan ve Gebze …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasına ibraz edilen 9 Mayıs 2011 ve 1 Aralık 2011 tarihli sözleşmelerin muvazaa, emredici hükümlere aykırılık ve imkansızlık sebepleriyle kesin hükümsüzlüğünün tespitine karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacılardan …’ın… AŞ’deki %95 hissesinin, Şişli …İcra Müdürlüğü’nün … ve … Esas sayılı dosyalarında …aleyhine başlatılan takipler sonucunda haczedilip icra ihalesi sonucu …tarafından satın alındığını, ihalenin kesinleşmesi üzerine icra müdürlüğünün… A.Ş.’ye gönderdiği yazıya istinaden …,… A.Ş’nin, %95 hisseye sahip ortağı olarak kaydedildiğini ancak özellikle liman inşaatının tamamlanması için gerekli finansmanı tek başına karşılayamayacağını görmesi üzerine, sahip olduğu hisselerden %56’sını 22.02.2010 tarihinde davalılardan …’ye, %34’ünü de, 30.03.2011 tarihinde davalılardan …’e devrettiğini,… A.Ş ortağı olan bu şirketlerin …döneminde iflas aşamasına getirilmiş olan… A.Ş.’yi bu durumdan kurtarmak ve durmuş olan liman inşaatına yeniden hız vermek için gereken finansmanı sağlayıp …’dan kalan borçları ödediklerini ve 2 yıl gibi kısa bir süre içinde limanı tamamlama aşamasına getirdiklerini, davacıların bu davada olduğu gibi diğer mahkemelerde devam eden davalarda ileri sürdükleri dayanaksız ve asılsız iddialar nedeniyle bir bağımsız denetim kuruluşuna…’nin 23.02.2012 tarihinden itibaren geriye doğru tüm işlemlerinin incelettirilip bununla ilgili bir rapor hazırlandığını, buna göre… A.Ş ortağı olan…, … ve …ln 2010-2012 yılları içerisinde… A.Ş.’ye 48.258.205 TL kaynak sağladıklarının tespit edildiğini, sağlanan bu kaynağın %60’ının liman tesislerinin inşasında, %24’ünün imtiyaz sözleşmelerinden dolayı … Müdürlüğü’ne yapılan ödemelerde, 8.026.985 TL’nin … döneminden kalan ve vadesi geçmiş borçların ödenmesinde kullanıldığını, bütün bunlar yapılırken şirket ortaklarının… A.Ş.’nin hiçbir mal varlığını satmaya, rehnetmeye ve ipotek etmeye ihtiyaç duymadıklarını, ancak davacıların haksız talepleri sonucunda İstanbul ..-Asiiye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından… A.Ş.’nin gayrimenkullerinin 3. şahıslara devrinin Önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verildiğini, ayrıca… A.Ş.’ye de denetim kayyımı atandığını ancak İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… A.Şf’nin pay ve karar defterlerini incelemesinden sonra denetim kayyımının görevine son vercfiğini, yine İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin davacılardan … A.Ş. hissedarı olduğunun tespiti için dava açmak üzere süre verdiğini ve buna nazaran davacılar tarafından İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esasına kaydedilen davanın açıldığını belirtip, görülmekte olan davanın usul ve esas yönünden reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle;…’in, diğer davalı … A.Ş.’nin 181.000.000 adet hissesinden 60.936.530 hissesine sahip ortağı olduğunu, davacılardan… A.Ş.’nin 181.000.000 hissesinden bir adet hissesine sahip ortağı olduğunu, …’ın… AŞ’deki hisselerinin icra ihalesi yoluyla satılmış olması nedeniyle İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında, öncelikle hissedar olduğunun tespit ettirilmesi gerektiğine karar verilmekle İstanbul …Asi iye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosya ile “ortaklığın tespiti” davası açıldığını, davanın derdest olduğunu yani …’ın,… A.Ş.’nin hissedarı olmadığını bu nedenle davanın öncelikle husumet nedeniyle reddi gerektiğini belirtmiştir.Davalı …, davanın esasına ilişkin cevaplarında, iptali istenen sözleşmelerin Borçlar Kanunu hükümlerine aykırılık içermediğini, hukukumuzda istisnai olarak haklan zarara uğratılan üçüncü kişilerin muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 19. maddesi uyarınca yapılan tasarruf işlemlerinin iptali için dava açabileceklerinin öngörüldüğünü, iptali istenen sözleşmeler ile davacıların zarar görmediklerini, yapılan sözleşmelerde sözü edilen miktarların tamamen gerçekleri yansıttığını,… A.Ş. defterlerinin incelenmesi halinde bu durumun görüleceğini, müvekkili şirket tarafından sağlanan finansman ile limanın faaliyete geçecek konuma geldiğini müvekkilinin kötü niyetli olması halinde başlattığı icra takibinin kesinleşmesini müteakip…’nin gayrimenkullerini haczettirip sattırabileceğini, ancak bunun yapılmadığını bu nedenlerle davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İşbu dosyanın geçirdiği yargılama safahatı olarak her ne kadar mahkemece dosyanın İstanbul …ATM ‘nin …E.sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş ise de İstanbul …ATM ‘nin 30/11/2012 tarihli kararı ile dosyanın yeniden mahkememize iadesine karar verildiği, yeniden esasa girilerek yargılamaya devam edildiği anlaşılmıştır.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, Gebze …İcra Müdürlüğü’nün…E.sayılı takip dosyası, İstanbul … ATM ‘nin …E.sayılı dosyası, İstanbul …ATM ‘nin … E.K. Sayılı karar örnekleri,İstanbul…ATM ‘nin … E.sayılı dosyası,İstanbul …Ağır Ceza Mahkemesi’nin … E.sayılı karar örnekleri celp edilmiş, sözleşmelerin değerlendirilmesi ve muvazaaa iddiasının varlığı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve rapor alınmıştır.
Bilirkişi heyeti dosyaya sunduğu 23/10/2018 tarihli raporda ” Davacı … Sarl’ın aktif husumet ehliyeti bulunup bulunmadığı hususunun muhterem Mahkemenin takdirinde olduğu, esasen dava dosyası kapsamında, husumet ile ilgili sav ve savunmaların tümünün irdelenmesinin -…bunlar usule İlişkin hususlar cümlesinden olmakla.. münhasıran sayın Mahkemeye ait bulunduğu;Dava konusu 9.5.2011 ve 1.12.2011 tarihli sözleşmelerde sözü edilen işlemlerin… A.Ş.’nin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, transferlerin bankalar aracılığı ile yapıldığı dolayısıyla Gebze …İcra Müdürlüğümün … esas sayılı dosyasında başlatılmış olan takibin ve dayanağı olarak gösterilen dava konusu sözleşmelerin yasanın dolanılmasına yönelik ve/veya muvazaalı işlem ve takip olmadığı, mali kayıtların tetkikine bağlı olarak davalı yanı oluşturanların savunmasının sayın Mahkemece benimsendiği durumda, davanın reddinin bahis konusu olabileceği ” görüşü bildirilmiştir.
Tüm dosya ve deliller birlikte değerlendirildiğinde açılan dava Mutlak muvazaa nedeniyle, emredici hükümlere aykırılık ve imkansızlık nedeniyle sözleşmelerin hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
Gebze …İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı takip dosyasına dayanak alınan 09/05/2011 ve ayrıca 01/12/2011 tarihli sözleşmelerin yok hükmünde olduğu ve hükümsüzlüğüne karar verilmesi talep edilmektedir. Sözleşmelerin tarafları davalı olan … A.Ş. ile Adrian Limited’dir.
Öncelikle her ne kadar davalılar tarafından davacı …’in temsile elverişli vekaletnamesi olmaması nedeniyle itirazda bulunmuşlarsa da davacı tarafın Lüksemburg MK 1166 mad.koşullarının oluştuğunun kabulü ile davacı şirkete verilen vekaletname usulüne uygun bulunmuş, bu hususun aynen İstanbul …ATM ‘nin… E.sayılı dosyasında direnme kararına karşı verilen YHGK’nun 2014/11-163E – 2015/1225 K.sayılı ilamında da kabul edilmiş olduğu anlaşılmış ve bu yöndeki itirazın reddine karar verilerek yargılamaya devam edilmesi gerektiği görülmüştür.
Davacıların aktif husumet ehliyetlerinin olmadığına yönelik husumet itirazına gelince davacılardan …, davalı … Şirketinin % 1 ortağı olup sözleşmelerin tarafı olmamakla birlikte 3.şahıs olarak mutlak muvazaa iddiasında bulunma ve dava açma hakkında sahip olmakla birlikte davacılardan … A.Ş.’ye gelince her ne kadar davacı % 95 hisseye sahip iken usulsüz ve hukuka aykırı yapılan ihale sonucu hisselerin satıldığını, daha sonra ihalenin feshedilmesiyle hisselerin kendisine iade edildiğini ve dava tarihi itibariyle… Liman İşletmeleri A.Ş.’nin ortağı olmakla muvazaa iddiasında bulunmaya hakkı olduğunu ileri sürmüş ise de taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davası olan İstanbul…ATM ‘nin… E.sayılı dosyasında ihtilaflı bulunan hususta davacı …’a ” ortaklığın tespiti ” için süre verildiği, bu davanın İstanbul …ATM ‘nin … E.sayılı dosyasında açıldığı, 21/12/2017 tarihinde davanın reddine karar verilerek hükmün gerekçesinde ” İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E.sayılı dosyasında “ihale konusu hisse senetlerinin geçersiz olduğuna ilişkin iddiasının daha önce İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesi’nin …, … E.K sayılı dosyaları ile reddedildiği,davacının … ‘dan alacağı temliklere ilişkin sözleşmenin geçerli olup ihalenin feshini gerektirecek başka bir neden bulunmadığından davanın reddine ” ilişkin verilen hükmün Yargıtay’ca onanarak kesinleştiği,açıklanan icra hukuk mahkemesi dosyasındaki maddi vakaların tespit edildiği, kesin hüküm haline gelen maddi vakalarla mahkemenin bağlı olduğu, hisselerin …’ye ait olduğu talebinin reddine karar vermek gerekmiştir” şeklinde açıklandığı, işbu dosyanın açıldığı tarihte ve halen davacı …’nin ortak sıfatını taşımadığı,… A.Ş.’nin ortağı konumunda olmayan ve menfaat ihlalinden de bahsedemeyecek durumda olan davacının mutlak muvazaa nedeniyle sözleşmelerin hükümsüzlüğünü ileri süremeyeceği, 09/05/2011 ve 01/12/2011 tarihli sözleşmelerin tarafı konumunda da olmadığı anlaşılmakla aktif husumet ehliyeti bulunmayan davacı … yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiş, diğer davacı olan ve şirketin % 1 ortağı konumunda bulunan … yönünden esasa girilecek olursa sözleşmelerin TBK 19/2 Mad.gereğince mutlak muvazaa nedeniyle yok hükmünde sayılıp sayılamayacağı yani tarafların sözleşme yapma iradesi bulunmamasına rağmen 3.kişileri aldatma maksadı ile sözleşme yapılıp yapılmadığının anlaşılması için mali yönden defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, 09/05/2011 ve 01/12/2011 tarihli sözleşmelere uygun olarak ilgili işlemlerin ticari defterlere kaydedildiği, transferlerin bankalar aracılığı ile yapıldığı, sermaye avansına ilişkin işlemlerin gerçekleştirilmiş olduğu muvazaa iddiasının ispatlanamadığı anlaşılmakla davacı … yönünden de davanın esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)Davacı … yönünden açılan davanın aktif husumet ehliyeti yönünden REDDİNE,
B)Davacı … yönünden açılan davanın esastan REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesaplanan 44,40 TL maktu karar harcının peşin alınan 583.470,25 TL harçtan mahsubu ile artan 583.425,85 TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacı … den alınarak davalılara verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 407.860,21-TL nispi vekalet ücretinin davacı … den alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına
6-Davalılar tarafından yapılan 100-TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalılara verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

image_pdfimage_print