Davacının ihale yoluyla satın aldığı taşınmazı öncesinde gördüğü anlaşılmakta olup esasen görmeden ihaleye katılması hayatın olağan akışına aykırıdır. En azından bir taşınmaz satın alınırken özellikle de bu yaşam alanı olacak bir ev ise ihale öncesinde evi görmesi beklenir. Davacının ihaleden sonra kendi gözlemiyle fark ettiğini iddia ettiği kullanım alanı m2 farkını ihaleden önce de fark edebileceği açık olup bu durum, davacının bölüşük kusurunu oluşturmaktadır. Mahkemece hükmedilecek tazminat miktarından uygun miktarda indirim yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bilirkişi tarafından belirlenen bedelin tamamının tazminine yönelik hüküm kurulması doğru olmamış, bu durum kararın bozulmasını gerektirmiştir.

image_pdfimage_print
Bu içerik sadece üyelere özeldir. Üyelere özel içerikleri görebilmek için lütfen üye olun
Üye Ol
image_pdfimage_print