davacıyla yapılan sözleşmeye konu işin yapımını, dava dışı … Ltd.Şti’ne ihale ile verdiği, ancak yine dava dışı …Ltd.Şti’nin şikayeti üzerine Kamu İhaleKurumu’nun *gün ve * kararıyla ihalenin iptâl edilmesi üzerine davalı idare sözleşme imzalaması için davacıyı davet etmiş ve*tarihli sözleşme imzalanarak davacı işe başlatılmıştır. Bu arada … Ltd.Şti’nin, Kamu İhale Kurumu’nun yukarıda sözü edilen kararı aleyhine iptâl istemiyle açtığı dava sonunda, * tarihinde ihalenin iptâline ilişkin Kamu İhaleKurumu’nun kararının hukuka aykırı olduğunun kabulüne karar verilmiştir. Bu nedenle davalı tarafından önce işin yapımı durdurulmuş, *tarihinde idare mahkemesi kararı gerekçe gösterilerek, davacı ile yapılan sözleşme feshedilmiştir. Bu haliyle davacı sözleşmesinin feshinin subjektif imkânsızlık sonucu olduğu anlaşılmaktadır. BK’nın *maddesi hükmünce davalı iş sahibi açısından edimin yerine getirilmesi imkânsız olmakla BK’nın * maddesince davalının kusursuz olduğu açıktır. Ne var ki, karşılıklı borçlanmayı içeren sözleşmelerde borcundan böylece kurtulan davalı, almış olduğu şeyleri, nedensiz edimin kuralları uyarınca geri vermekle yükümlüdür
Devamı...

Taraflar arasındaki akdi ilişki sözleşme tarihinde yürürlükte olan mülga BK'nın *maddesinde tanımlanan eser sözleşmesi niteliğinde olup bu sözleşmeler karşılıklı borçlar doğuran tam iki yanlı sözleşmelerdendir. Kural olarak, Borçlar Kanunu hükümlerine göre, akdin feshine ilişkin irade beyanı tek taraflı bozucu yenilik doğuran haklardan olup, karşı tarafın kabulüne bağlı olmaksızın ona ulaşmasıyla hüküm doğurur. Bu durumda taraflar arasındaki hukuki ilişkininde tasfiyesine karar vermek gerekir. Somut olayda davacı tarafından sözleşmenin tek yanlı olarak feshedilip davalıya bildirildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece sözleşme eki yapım işleri genel şartnamesi * maddeye göre fesih kesin kabul tarihinin * tarihi olması gerektiği dava tarihi itibarıyla kesin hesabın tasdik olmadığı kabul edilmiş ise de aynı şartnamenin 48. maddesinde fesih halinde hesabın genel hükümlere göre tasfiye edileceğinden bahsedilmektedir. Bu hüküm ve davacı idare tarafından sözleşmenin feshedildiği hususu dikkate alındığında mahkemece tasfiye hesabının çıkarılmasının gerekirken olayda uygulama yeri olmayan YİGŞ *maddesine dayanılarak davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Yapılması gereken iş konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyetinden alınacak rapor ile tüm hakedişler ve sözleşme hükümleri birlikte değerlendirilmek suretiyle tasfiye hesabının çıkarılarak davacının alacaklı olup olmadığının belirlenip sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir. Açıklanan bu gerekçeye kararın bozulması gerekmiştir
Devamı...

tespit dosyası incelenmesinde, davalı şirket vekilince, eldeki davanın davacısı*Şti. aleyhine boya işi yaptırıldığı, ancak ayıplı olduğu iddiasıyla ayıpların tespiti amacıyla mahkemeden bilirkişi incelemesi istenildiği ve yukarıda sözü edilen davacının dayandığı teklif belgesinin de sözleşme olarak eklendiği görülmüştür. Buradaki kabule göre davacı ile dış cephe boyası yapılması konusunda akdî ilişkinin ….. Ltd.Şti. ile kurulduğunun kabul edildiği anlaşılmaktadır. O halde anılan sözleşme çerçevesinde ve dosyadaki kanıtlara göre uyuşmazlığın esasının incelenerek sonucuna uygun hüküm kurulması gerekirken, adı geçen davalının tespit dosyasındaki kabulü gözetilmeden akdî ilişkinin varlığının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığı gibi, aktif  husumet yokluğundan reddedilen davada maktuyu geçmemek üzere nisbi vekâlet ücreti yerine fazla vekâlet ücreti takdiri de kabul biçimi bakımından doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
Devamı...

Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin 40. maddesi uyarınca ise, geçici hakedişler kesin ödeme niteliğinde değildir ve ödemeler kazanılmış hak sayılmamak üzere geçici hakediş raporları ile ödeneceğinden davalıyı bağlamaz. Bu itibarla davacı alt yüklenici, davaya konu 57 numaralı hakedişe konu imalât bedeline hak kazandığını yasal delillerle ispatlamak zorundadır. Bu durum karşısında mahkemece yapılacak iş, yerinde keşif yapmak suretiyle hakedişe konu imalâtın yapılıp yapılmadığını, yapılmışsa davacının ne miktarda iş bedeline hak kazandığını belirleyen uzman bilirkişi kurulundan rapor alarak oluşacak sonuç doğrultusunda karar vermek olmalıdır.
Devamı...

Taraflar arasında imzalanan * tarihli sözleşme ile … katlı otoparkının davacı yüklenici tarafından yapımının üstlenildiği, sözleşme süresinin yer tesliminden itibaren * gün olduğu, yer tesliminin gecikmeli olarak yapıldığı, sonrasında hafriyat çalışmaları esnasında temelde tarihi kalıntılar bulunması sebebiyle inşaatın durdurulduğu, inşaata yeniden başlanılması için …. Kurulu kararının beklenildiği, bu süreçte taraflar arasında karşılıklı ihtarlar keşide edildiği, anlaşılmıştır. Dosyada mevcut bulunan aralarında bilirkişinin de bulunduğu * tarihli raporda, "katlı otopark yapılmasına konu alanın … Bakanlığı … Kurulu'nun * tarih ve * numaralı kararı ile … ili, … İlçesi, *parselde bulunan katlı otopark altındaki kültür varlıklarını içerisine alan bölüm üçüncü derecede arkeolojik sit alanı olarak tescillendiği, yine kurul tarafından alınan * gün ve * nolu karar ile söz konusu alandaki kültür varlıkları kalıntılarının koruma altına alınmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Diğer yandan, bahse konu kültür varlığının … sayılı … Kanunu'nun * maddede belirtilen 'Korunması gerekli Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları' kapsamına girdiği, anılan Yasa'nın * maddesinde a.*sıralarında belirtilen 'kültür varlığı" 'ören yeri" tanımına uyduğu ve söz konusu alanlarda ilgili yasalar ve ilgili Kurul Kararları çerçevesinde faaliyette bulunulması gerektiği" mütalaa olunmuştur. Böylelikle, sözleşme konusu imalâtın yapımı sırasında *sayılı kanun kapsamında korunması gereken tarihi eserin ortaya çıkması nedeniyle … Kurulundan onay alınması, tadilat projeleri yapılması, gerektiği, bunların yapımının işin süresini uzattığı ve işin seyrini de değiştirdiği gibi, bu arada davacı yüklenicinin*Mahkemesi'nin * Esas sayılı dosyasında iflas ertelenmesi davası açtığı ve davanın derdest ve rüyet olup, Yargıtay … Dairesi'nin * günlü bozma ilâmından sonra henüz karara bağlanmadığı, bu durumda aradan geçen süre de gözetildiğinde ortaya çıkan ve elde olmayan nedenlerle, sözleşmenin ifasının taraflardan beklenemeyeceği, davalı idarece de tasfiyeye karar verilip, feshedilmediği anlaşılmıştır. Bu hali ile fesih bulunmadığından davalının haksız feshinden söz edilemeyeceğinden davacının kâr kaybı isteminin dayanağı bulunmamaktadır. Kâr kaybı alacağı ve bu alacağa ait işlemiş faize ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden kabul kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Devamı...

sözleşmenin düzenlenmesinden sonra değişik tarihli sözleşmelerin düzenlendiği anlaşılmakta olup davacı yeni sözleşmelerin aslında yeni sözleşme olmadığını, ilk sözleşmenin hata ve hile ile içeriklerinin değiştirildiğini iddia etmiş, davalı da ilk sözleşmenin * tarihli sözleşme iken sonradan bu sözleşmede değişik tarihlerde detaylandırma, değişiklikler yapıldığını iddia etmiş, yargılama sırasında taraflar arasında değişiklik metinleri konusunda uzlaşma sağlanamamıştır. Bu durumda incelemenin her iki tarafın anlaştığı ilk sözleşme olan *tarihli ilk sözleşmeye göre yapılması gerekmektedir. Bu sözleşmede imalât bedeli * TL anahtar teslimi götürü bedel olarak kararlaştırılmıştır. Sözleşmedeki bedel, sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte olan BK'nın *maddesinde tanımlanan götürü bedeldir. Götürü bedelli işlerde, yüklenicinin hak ettiği iş bedelinin saptanması yada iş sahibinin ödemesinin fazla olup olmadığının belirlenmesi için gerçekleştirilen imalâtın eksik ve kusurlar da dikkate alınarak tüm işe oranının tespiti, bulunacak bu oranın toplam iş bedeline uygulanarak hak edilen bedelin saptanması ve bulunacak bu rakamdan kanıtlanan ödemeler düşülerek hesaplanması gerekmektedir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hesaplamalar açıklanan ilkeye uygun olmadığından yapılması gereken iş hükme esas alınan bilirkişilerden açıklanan ilkeye uygun olarak hesaplama yapılmak üzere ek rapor alınıp ihtilâfsız ödeme olan * TL'nın mahsubu ile sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir
Devamı...

Davalı iş sahibi bu yazıyla konseri iptâl etmekle, sözleşmeyi feshetmiştir. Taraflar arasındaki eser sözleşmesi nakit bedel karşılığı düzenlenmiş olduğundan tek taraflı fesih beyanı ve bunun karşı tarafa ulaşmasıyla hukuki sonuç doğurur. Söz konusu erteleme yazısı aynı tarihte davacı şirket yetkilisine elden tebliğ edildiğinden davalının fesih iradesi sözleşmenin tarafı olan davacıya ulaşmış ve fesih gerçekleşmiştir. Davalının erteleme (fesih) yazısında fesih nedeni olarak Kobani olayları gösterilmiş olduğundan TBK’nın 484 maddesinde tanımlanan ve uygulamada keyfi fesih diye de adlandırılan tazminat karşılığı fesih söz konusu olmayıp, neden gösterilerek fesih söz konusudur.
Devamı...

Davalı yüklenici ile dava dışı davacının ikamet ettiği binanı yönetimi olan … ile *Çatı Yenilenmesi, Bina Drenajı, Bina Merdivenleri Tamiri, Bakımı ve Boyanması, Otopark Üstü İzolasyonu ve Drenaj Bağlantısı, Otopark Alt Katlarının Bilumum Tadilat İşlerinin Hizmet Sözleşmesi başlıklı sözleşmenin düzenlendiği ve bu kapsamda kat maliki olan davacının davaya konu *adet * TL bedelli senet düzenleyerek davalı yükleniciye verdiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar davacı ile davalı arasında sözleşme ilişkisi bulunmamakta ise de; davacının davalı şirket dava dışı site ile davalı arasında düzenlenen eser sözleşmesi kapsamında senet verdiği çekişmeli olmadığına göre bu senetlerden dolayı menfi tespit talep edebileceği kabul edilmiştir. Bu kabulden sonra davalı yüklenicinin davacı iş sahibinden varsa alacak miktarının belirlenip buna göre senet bedellerinden davacının ne kadar borçlu olduğu hususunun tespiti gerekir.O halde mahkemece yapılacak iş; HMK'nın *ve devamı madde hükümlerine uygun seçilecek bir inşaat bilirkişisi marifetiyle dosya üzerinden dosyada mevcut delil tespit raporu ve bulgular da değerlendirilerek davalı yüklenicinin hak ettiği iş bedeli belirlenmeli, yapılan ödemeler mahsup edildikten sonra dava konusu senetlerden dolayı davacının borçlu olmadığı miktar belirlenmeli, mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişle rapor alınarak tüm bu değerlendirmeler ışığında karar verilmesinden ibaret olmalıdır
Devamı...

Hükme dayanak yapılan asıl ve ek rapor denetime elverişli olmadığı gibi, sözleşme ve eklerine de aykırıdır. Sözleşme bedeli KDV hariç … TL olarak kararlaştırılmıştır. KDV'nin ilavesiyle sözleşme bedeli … TL'dir. Sözleşme kapsamında kalan işlerin, "işin detayına ekli teklif listesine" göre yapılacağı belirtilmiştir. Davada ayrıca sözleşme dışı imalâtın da bulunduğu belirtilerek bunlarla birlikte sözleşme kapsamı dahil toplam iş bedeli alacağından ihtilafsız olan … TL ödemenin mahsubu ile bakiye alacak istenmiştir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, HMK'nın 266 ve devamı maddelerinde öngörülen şekilde oluşturulacak konusunda uzman bilirkişi kurulu vasıtasıyla inceleme yapılmalı, sözleşmekapsamındaki işlerin, sözleşmedeki götürü bedele göre, sözleşme dışı imalâtın ise vekâletsiz iş görme hükümlerine göre hesaplattırılarak böylece toplam alacak bulunmalı, bundan ihtilafsız ödeme tutarı düşülerek kalana göre hüküm kurulmasından ibarettir. Eksik inceleme, yetersiz bilirkişi raporuyla hükme varılması doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur….
Devamı...

sözleşme ve fesih tarihinde yürürlükte olup olayda uygulanması gereken Borçlar Kanunu'nun*maddesi yollamasıyla aynı Kanun'un * maddesinde gösterilen "kesinti yöntemi" esas alınarak hesaplanması gerekir. Kesinti yöntemine göre yüklenicinin fesih sebebiyle yapamadığı sözleşmekonusu işlerin geri kalan kısmından dolayı mahrum kaldığı kâr kaybının, öncelikle yapılmayan işin sözleşmenin feshi tarihindeki bedelinin (eser tamamlanmış, borç ifa edilmiş olsaydı yüklenicinin eline geçecek bedel ile sözleşmesine göre yapılan imâlat sebebiyle yükleniciye ödenen ya da ödenecek bedel farkı) tespit edilmesi, bulunacak bu bedelden yüklenicinin işi fesih sonucu tamamlamaması sebebiyle sağladığı tasarruf (malzeme, işçilik, sigorta, vergi vs. masraflar) ile bu süre içinde başka bir iş yapıp çalışmışsa ya da başka bir iş yapmaktan kaçınmışsa kazanabileceği miktarlar belirlenip bulunacak bu miktarların ilk olarak bulunan yapılmayan iş bedelinden çıkartılarak hesaplanması gerekir…. O halde mahkemece kâr kaybının az yukarıda açıklanan ilke ve yönteme uygun olarak hesaplanması için yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, iş sahibi tarafından feshedilmeyen ayakta olan sözleşmeye dayalı kâr kaybı hesabı yapan rapora itibarla yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
Devamı...

yapılan araştırma ve inceleme yetersiz olup, eksik araştırma ile karar verilemez. Şöyleki; Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 25. maddesinde, "Yüklenicinin taahhüdünü ihale dökümanı ve sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirmemesi (yer teslimine yanaşmaması, işin bütününün tek alt yükleniciye yaptırılması veya onaya tabi işlerde izinsiz alt yüklenici çalıştırılması, sözleşmenin izinsiz devri, izinsiz temlik, süresi biten teminat mektubunun süresinin uzatılmaması, iş programının aksatılması gibi sözleşmeye aykırı davranışlar) veya işi süresinde bitirilmemesi hallerinde, ihale dökümanında belirtilen oranda gecikme cezası uygulanmak üzere, İdarenin en az on gün süreli ve nedenleri açıkça belirtilen ihtarına rağmen aynı halin devam etmesi durumunda, ayrıca protesto çekmeye gerek kalmaksızın kesin teminat ve varsa ek kesin teminatlar gelir kaydedilir ve sözleşme feshedilerek hesabı genel hükümlere göre tasfiye edilir." düzenlemesi bulunmaktadır. Sözleşmenin bu maddesindeki 10 günlük süre feshedilemeyen süre olup bu süre içinde gecikme cezasının uygulanacağı da kabul edildiğinden, davalı iş sahibinin feshedilemeyen bu 10 günlük süre ile ilgili olarak gecikme tazminatı istemesi mümkündür. Davalı idarece imzalanan (3) nolu hakedişte feshedilmeyen süreye ilişkin 10 günlük karşılığı cezanın hesaplanarak alacaktan mahsubu yerine * gün karşılığı * TL gecikme cezası uygulanması sözleşmenin yukarıdaki maddesine aykırı olmuştur. Bu nedenle mahkemece yapılacak iş, davalı işsahibinin 10 günlük ceza dışındaki isteminin reddi gerektiğinden, davalı iş sahibinin (10) günlük feshedilemeyen süreye ilişkin gecikme cezası hesaplanarak, kalan süre yönünden idarenin gecikme cezası isteminin reddiyle yüklenici alacağının belirlenmesi için bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir. Kararın açıklanan bu nedenle bozulması uygun bulunmuştur
Devamı...

Mahkemece hüküm altına alınan alacağa * tarihinden itibaren faiz yürütülmüştür. Dosya kapsamından faize başlangıç yapılan tarihin yüklenici tarafından tek taraflı olarak çıkartılan kesin hesabın iş sahibi idareye verildiği tarih olduğu anlaşılmaktadır. Yüklenicinin kesin hesabı çıkarıp idareye vermesi kesin hesaptan kaynaklanan alacak yönünden idareyi temerrüde düşürmez. Sözleşme tarihi itibariyle somut olaya uygulanması gereken Borçlar Kanunu'nun * maddesi uyarınca muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarı ile temerrüde düşeceğinden ve dava öncesi borçlunun ihtarla temerrüde düşürüldüğüne dair iddiada bulunup kanıtlanmadığından temerrüt davanın açıldığı * tarihinde oluşmuştur. Mahkemece temerrüt tarihinin belirlenmesinde yanılgıya düşülerek faizin dava tarihi yerine önceki bir tarihten başlatılması doğru olmamıştır.
Devamı...

faize başlangıç yapılan tarihin yüklenici tarafından tek taraflı olarak çıkartılan kesin hesabın iş sahibi idareye verildiği tarih olduğu anlaşılmaktadır. Yüklenicinin kesin hesabı çıkarıp idareye vermesi kesin hesaptan kaynaklanan alacak yönünden idareyi temerrüde düşürmez. Sözleşme tarihi itibariyle somut olaya uygulanması gereken 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 101/1. maddesi uyarınca muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarı ile temerrüde düşeceğinden ve dava öncesi borçlunun ihtarla temerrüde düşürüldüğüne dair iddiada bulunup kanıtlanmadığından temerrüt davanın açıldığı 14.07.2005 tarihinde oluşmuştur. Mahkemece temerrüt tarihinin belirlenmesinde yanılgıya düşülerek faizin dava tarihi yerine önceki bir tarihten başlatılması doğru olmamıştır. Kararın açıklanan nedenle bozulması gerekirse de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 Sayılı HMK'nın geçici 3. maddesinin yollamasıyla uygulanması gereken 1086 Sayılı HUMK'nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur
Devamı...

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı … tarafından sözleşmenin kurulması istemine ilişkin olarak açılmış, mahkemece davanın kabulüne dair verilen hüküm, davalı tarafından temyiz olunmuştur. Davacı vekili, müvekkili kurumun 6200 sayılı Kanun'la verilen yetkiye dayanarak sulama kooperatiflerinin tesislerini yapıp, monte ederek çalışır vaziyette teslim ve devrettiğini, devir sözleşmesi ile pompaj tesislerinin intifa hakkının kooperatife geçmekte olduğunu, mülkiyetin ise, bedel ödeninceye kadar idarede kaldığını, taraflar arasında imzalanan 22.11.2012 tarihli ön sözleşmenin imzalamasını müteakip işlemleri yapıp tesislerin kurulup devire hazır hale getirildiği halde, davalı kooperatifçe sözleşmenin imzalanmadığını, sözleşmenin kurulmasına karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilerek sözleşmenin kurulmasına ve sözleşme şartlarının da düzenlenmesine karar verilmiştir
Devamı...

Dava, eser sözleşmesinin feshine, fazla ödenen bedelin iadesine, iş bedeli karşılığı verilen senetlerin iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır. Davalı, fesihte davacının haksız olduğunu, ödemelerin vadesinde yapılmadığından işin ifa ile sonuçlanmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulü ile asıl ve ek sözleşmelerin feshine
Devamı...

maddi vakıaları ileri sürüp ispatlamak taraflara, hukuki tavsif hakime aittir. Taraflar arasındaki sözleşmenin hukuki niteliğine ve sözleşmenin feshinin tek taraflı, karşı tarafa varması gerekli irade beyanı şeklinde bir hukuki işlem olmasına göre, dosya kapsamında yer alan belgeler ve özellikle dava dilekçesi içeriği incelendiğinde, davacı talebinin feshin haksızlığının tespit edilerek bu kapsamda işin tasfiye kesin hesabının çıkarılması, oluşan bedelin de tahsili istemi olarak kabulü gerekir…. Yukarıda açıklanan nedenlerle, mahkemece görev itirazının reddi ile tarafların delilleri sorulup toplanarak işin yukarıda açıklanan esaslar çerçevesinde ve esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle yargı yolu nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir
Devamı...

, taraflar arasında sözleşmenin feshi konusunda taraf iradelerinin birleştiğinden söz edilemeyeceği gibi, mahkemece sözleşmenin feshine dair bir karar da verilmemiş, aksine sözleşmenin ayakta olduğu kabulüne dayalı olarak nama ifaya ve satışa izin kararı verildiği açıktır. Bu durumda, sözleşme halen geçerli bir sözleşme olduğundan, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 106. ve diğer maddeleri uyarınca temerrüt kuralları dahilinde davacı arsa sahiplerinin taleplerinin değerlendirilip, buna uygun bir karar verilmesi gerekirken sözleşmenin feshedildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi, karar başlığında davacı Dimitra Köknar olduğu halde, yerine onun adına hareket ederek davayı takip eden avukata vekaletname veren Ü.. Ç..'nun adının davacı olarak yazılmış olması da doğru değildir….
Devamı...

, taraflar arasında sözleşmenin feshi konusunda taraf iradelerinin birleştiğinden söz edilemeyeceği gibi, mahkemece sözleşmenin feshine dair bir karar da verilmemiş, aksine sözleşmenin ayakta olduğu kabulüne dayalı olarak nama ifaya ve satışa izin kararı verildiği açıktır. Bu durumda, sözleşme halen geçerli bir sözleşme olduğundan, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 106. ve diğer maddeleri uyarınca temerrüt kuralları dahilinde davacı arsa sahiplerinin taleplerinin değerlendirilip, buna uygun bir karar verilmesi gerekirken sözleşmenin feshedildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi, karar başlığında davacı Dimitra Köknar olduğu halde, yerine onun adına hareket ederek davayı takip eden avukata vekaletname veren Ü.. Ç..'nun adının davacı olarak yazılmış olması da doğru değildir..
Devamı...

eser sözleşmesinin BK'nın *maddesi hükmünce haklı olarak feshedilmesi durumunda feshedenin, aynı Yasa'nın * maddesi uyarınca uğradığı zararları talep edebileceği gerek Yargıtay uygulamasında gerekse doktrinde kabul edilmektedir. Genel olarak bu zararlar, kaçırılan fırsat (menfi zarar) olarak tanımlanmakta olup, sözleşmenin yapılmaması halinde uğranılamayacak zarar olarak ortaya çıkmaktadır. Kaçırılan fırsat, yüklenicinin sözleşmesine göre yapımını üstlendiği halde yapmadığı işin makul süredeki yeniden yapım bedeli ile sözleşmenin yapıldığı tarihte kendisinin sözleşme ilişkisine bağladığı teklife en yakın alınabilecek teklif fiyatı arasındaki farktan ibarettir. Menfi zararın belirlenirken, işin başkasına ihale edilememesi nedeniyle kaçırılan fırsat, kısaca ihaleye en yakın teklif fiyatı ile yeniden yaptırılmak zorunda kalınan fiyat arasındaki fark olarak hesaplanmalıdır.Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, davalıya ihale edilen işle ilgili olarak tüm işlem dosyası ve fesihten sonra dava dışı üçüncü kişiyle yapılan sözleşme ve ihale dosyası celbedilerek, bilirkişi kurulundan alınacak ek rapor ile az yukarıda belirtilen “kaçırılan fırsat” esasına göre istenebilecek menfi zararın hesaplanıp hüküm altına alınmasından ibarettir. Mahkemece bu hususlar üzerinde durulmadan davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir
Devamı...

Yargıtay bozma ilâmına uyulmakla ilâm gereği yerine getirilmelidir. Sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin ara hakedişlere itiraz usulünü düzenleyen 40. maddesinde, yüklenicinin itirazlarını belirtilen şekilde bildirmediği takdirde hakedişi olduğu gibi kabul etmiş sayılacağı belirtilmiştir. Yüklenici dava konusu işte düzenlenen ara hakedişlere itiraz etmeden imzalanmıştır. Yüklenici itirazı * tarih ve (12) nolu kesin hakedişte, “idareye verilen *sayılı dilekçemde yazılı ihtirazı kayıtla imzalanmıştır.” biçiminde kayıt koyarak anılan şartname hükümlerince usulüne uygun itiraz etmiştir. Bu durumda yüklenici sadece kesin hakedişte yeralan ve 19.10.2007 günlü dilekçesindeki itirazlarının incelenmesini ve varsa alacağının ödenmesini isteyebilir. Ara hakedişlere giren miktarlar yüklenici bakımından kesinleşmiştir. O halde mahkemece yapılması gereken iş; bilirkişilerden ek rapor alınarak yüklenicinin kesin hakedişe giren miktara göre alması gereken fiyat farkının itiraz dilekçesiyle birlikte değerlendirilerek saptanması ve bu miktarın hüküm altına alınmasından ibarettir. Bu hususlar üzerinde durulmadan yazılı gerekçeyle hükme varılması usul ve yasaya aykırı olmuş, hükmün bozulması uygun bulunmuştur.
Devamı...

yüklenicinin* tarihli fesih ihtarı *günü davacı taşerona tebliğ edildiğinden sözleşme ilişkisi bu tarihte sona ermiş ve sözleşmeyle feshe bağlı alacaklar bu tarih itibariyle muaccel hale gelmiş ve zamanaşımı işlemeye başlamıştır. Bu tarihten *dava tarihine kadar 5 yıl zamanaşımı süresi geçmiştir. Ancak * tarihli 2 nolu hakediş tutanağının sol alt kısmında, not ibaresi yanında "davacı şirketin yetkilisi B.Y. Bey'in 7 nolu tutanakta belirtmiş olduğumuz gibi 431 adet tokuzu sahada teslim alınmış olup kendisine * TL ödenecektir" yazılarak tarihte atılmak suretiyle davalı yüklenici şirketin yetkili proje müdürü Zeki Ateş tarafından imzalanmıştır. Söz konusu yazılı beyan ihtiva ettiği miktar itibariyle * Borçlar Kanunu'nun * maddesinin ikinci fıkrasında ifade edilen senetle ikrar edilmiş borç mahiyetindedir. Bu belge tarihinden dava tarihine kadar da aynı fıkrada belirtilen 10 yıllık zamanaşımı süresi geçmemiştir.Bu durumda mahkemece kabul ve ikrar edilen * TL üzerinden temerrüt durumu araştırılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken bu husus üzerinde durulmadan yanlış değerlendirmeyle davanın tümden reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur
Devamı...

Taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi incelendiğinde, davacı tarafın makul bir süre içerisinde inşaat ruhsatını almadığı, davanın açıldığı tarih itibariyle inşaatın mühürlü olduğu anlaşıldığından, davalı arsa sahibinin davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden söz edilemez. Bu nedenle, davalı arsa sahibinin yargılama giderleri ve vekalet ücretinden dolayı sorumlu tutulmaması gerekirken sorumlu tutulmuş olması doğru değilse de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden6100 Sayılı HMK nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
Devamı...

toprak olması gerekirken beton perde üzerine mebran yapıştırma + toprak dolgu işlemi yapıldığı, yüklenicinin projeye göre eksik imalat yapması nedeniyle davacının uğradığı maddi zararın giderilmesi için* TL bedel gerekeceği belirtilmiş, davacı iş sahibi ihtara rağmen imalat hataları ve eksiklikler giderilmediğinden tesbit raporuna dayanarak ve fazlaya dair talep haklarını saklı tutarak inşaatın hatalı imal edilmesi nedeniyle *TL, gecikmeden dolayı kazanç kaybı nedeniyle de* TL olmak üzere toplam * TL nin davalı yükleniciden tahsili için iş bu davayı açmıştır. Yargılamanın devamı sırasında üç ayrı bilirkişiden rapor alınmış, raporların tümün yüklenici tarafından yapılan inşaattaki ayıbın giderilme bedeli hesaplanmış, son olarak alınan* tarihli rapora ek olarak düzenlenen* tarihli raporda davacıya ait 12 bağımsız bölümden oluşan binanın tüm bağımsız bölümlerinde, her bir bağımsız bölümün dava tarihi itibariyle değerinin yüzde 5 i oranında değer kaybı oluşacağı, bunun tutarının da*TL olduğu belirlendiğinden ayıbın giderilme bedeli * TL ile birlikte davacının ıslah talebi de nazara alınarak*TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir
Devamı...

sözleşme konusu inşaat işlerinin yapıldığı ve bu davalıların görevli oldukları dönemde yürürlükte bulunan Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği hükümleri değerlendirilmek ve ayrıca Borçlar Kanunu nun *maddeleri hükümleri uygulanmak suretiyle ve mesleki yeterlilikleri ve ayrıca görevlendirildikleri iş hacimleri, görev ve yetki alanları da değerlendirmeye esas alınarak davalı … nun inşaatın tesisat işlerinden ötürü sorumluluk derecesi yani kusur oranı ve sorumlu tutulması gereken tazminat tutarı; teknisyen … nın da inşaat kontrolörü olarak kusuru ve sorumlu olduğu tazminat tutarının belirlenmesi gerekir.
Devamı...

Eser sözleşmelerinde yüklenicinin işi ayıplı ifası halinde ayıbın giderilmesi bedeline hükmedildiği takdirde eserde ayrıca değer kaybı oluşacağı kabul edilemeyeceğinden ayıbın giderilmesi bedeli * ile birlikte ayrıca değer kaybı adı altında * ye hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu yönden de davalı yüklenici … lehine bozulması gerekirken temyiz incelemesinde bu husus zuhulen gözden kaçırıldığından Dairemizin bozma ilamına ayrı bir bent halinde eklenmesi suretiyle kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir.
Devamı...

Davalılardan … ve … nın kusuru ve sorumluluk derecesinin belirlenmesi, yukarıda özetle açıklanan yasal sorumluluk koşulları da gözetilerek, sözleşme konusu inşaat işlerinin yapıldığı ve bu davalıların görevli oldukları dönemde yürürlükte bulunan Bayındırlık İşleri Kontrol Yönetmeliği hükümleri değerlendirilmek ve ayrıca Borçlar Kanunu nun * maddeleri hükümleri uygulanmak suretiyle ve mesleki yeterlilikleri ve ayrıca görevlendirildikleri iş hacimleri, görev ve yetki alanları da değerlendirmeye esas alınarak davalı … nun inşaatın tesisat işlerinden ötürü sorumluluk derecesi yani kusur oranı ve sorumlu tutulması gereken tazminat tutarı; teknisyen … nın da inşaat kontrolörü olarak kusuru ve sorumlu olduğu tazminat tutarının belirlenmesi gerekir.
Devamı...

İhaleye teklif sunan isteklilerin teklif dosyaları kapsamındaki bilanço ve eşdeğer belgelerinde gösterilen oranlar yukarıda yer verilen mevzuat çerçevesinde incelendiğinde, söz konusu isteklilerin ihalede bilançolara ilişkin aranan oranları karşıladığı görülmüştür.
Devamı...

konusu ihalede idarece, teklifi aşırı düşük sınır değerinin altında olan isteklilere* tarihli yazı ile EKAP üzerinden gönderilen aşırı düşük teklif açıklanması talep yazısı kapsamında mesafe bilgilerinin belirtildiği, açıklanması istenilen iş kalemleri arasında yer alan *iş kalemine ait analiz girdileri arasında yer alan nakliye giderine ilişkin formülün  “Malzemenin iş başına nakli * şeklinde belirlendiği ve yaklaşık maliyette bir güncelleme yapılmadığı görülmüştür
Devamı...

bir üçüncü şahsın edimini borçlanan kimse, üçüncü şahsın edimini yerine getirmemesinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür. Başkasının edimini borçlanmada borçlu diğer bir şahsın edimini onun mümessili sıfatıyla hareket etmeksizin kendi adına ve hesabına yaptığı bir sözleşme ile taahhüt etmektedir. Edim yerine getirilmezse bundan doğacak zarardan edimi taahhüt edilen üçüncü şahıs değil, edimi taahhüt eden kimse sorumlu olmaktadır. Başkasının edimini borçlanma bir tür garanti sözleşmesi olup, edimi taahhüt edilen kimsenin borcundan bağımsız bir borç doğurmaktadır
Devamı...

asıl davada istenen maddi tazminat, eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeline ilişkindir. Sözleşme konusu inşaatların yıktırılıp kaldırılarak yerine sözleşmedeki koşullarla inşaatların yapılması gerektiği kabul edilmiş olduğuna göre, buna ilişkin maddi tazminatın kapsamı içinde kalan eksik ve kusurlu işlerin bedeline ayrıca hükmedilemez. Buhukuksal sebeple, davalılar … mirasçıları ile … hakkındaki asıl davanın reddi gerekirken, mahkemece kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
Devamı...

hizmet binası ve lojmanlarındaki eksik ve kusurlu işler kapsamında kalorifer ve sıhhi tesisatlarda görülen eksik ve kusurlu işlerden dolayı * TL diğer eksik ve kusurlu işlerden dolayı da **TL maddi tazminatın tahsili istenmiş olduğu halde, birleşen davada ise hizmet binası ve lojman binasının yeniden yapım bedeli ile yıkım maliyet bedelinin toplamı olan *TL nin davalılardan tahsili istenmiştir.
Devamı...

, asıl davada istenen maddi tazminat, eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeline ilişkindir. Sözleşme konusu inşaatların yıktırılıp kaldırılarak yerine sözleşmedeki koşullarla inşaatların yapılması gerektiği kabul edilmiş olduğuna göre, buna ilişkin maddi tazminatın kapsamı içinde kalan eksik ve kusurlu işlerin bedeline ayrıca hükmedilemez. Buhukuksal sebeple, davalılar … mirasçıları ile … hakkındaki asıl davanın reddi gerekirken, mahkemece kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
Devamı...

İş sahibi tarafından, davalı … Şirketi ile yüklenici aleyhine açılan davada, yüklenici … ün sözleşme konusu binanın kaba inşaatını hatalı yapması nedeniyle uğranılan zarar ve kazanç kaybının tahsili, diğer davalı … şirketinin ise denetimdeki kusuru nedeniyle ödenen bedelin istirdadı talep edilmiş, mahkemece her iki davalıya yönelik istemlerin kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine yapı denetim şirketinin tüm, davacı ile davalı … nin sair temyiz itirazlarının reddine hükmün davacı ile davalı … yararına bozulmasına dair
Devamı...

tarihinde işlerin geçici kabulünün yapıldığı, kesin kabulün yapılmadığı, inşaatların tesisat kontrolörlüğü işini ….Müdürlüğü nde görevli Mühendis … nun yüklendiği, inşaatların kontrolü görevini ise inşaat teknikeri olan ….ı nın yürüttüğü ve inşaatın yıktırılıp yeniden yapılmasını gerektirecek ve kabul edilmeyecek derecede ayıplı olmasında tüm davalıların kusurlarının etkili olduğu
Devamı...

Eser sözleşmelerinde yüklenicinin işi ayıplı ifası halinde ayıbın giderilmesi bedeline hükmedildiği takdirde eserde ayrıca değer kaybı oluşacağı kabul edilemeyeceğinden ayıbın giderilmesi bedeli * ile birlikte ayrıca değer kaybı adı altında *ye hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu yönden de davalı yüklenici … lehine bozulması gerekirken temyiz incelemesinde bu husus zuhulen gözden kaçırıldığından Dairemizin bozma ilamına ayrı bir bent halinde eklenmesi suretiyle kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir.
Devamı...

alınarak sözleşme konusu inşaatların kabul edilemeyecek derecede gizli ayıplı olduğunun ve ayıplı yapıların yıktırılarak kaldırılması masrafı dahil,* TL maddi tazminattan davalıların sorumlu olduğu kabul edilerek ve esas davada istenen maddi tazminat tutarının mahsubuyla birleşen davada *TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiştir. Oysa, asıl davada istenen maddi tazminat, eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeline ilişkindir. Sözleşme konusu inşaatların yıktırılıp kaldırılarak yerine sözleşmedeki koşullarla inşaatların yapılması gerektiği kabul edilmiş olduğuna göre, buna ilişkin maddi tazminatın kapsamı içinde kalan eksik ve kusurlu işlerin bedeline ayrıca hükmedilemez. Bu hukuksal sebeple, davalılar … mirasçıları ile … hakkındaki asıl davanın reddi gerekirken, mahkemece kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır
Devamı...

Eser sözleşmelerinde yüklenicinin işi ayıplı ifası halinde ayıbın giderilmesi bedeline hükmedildiği takdirde eserde ayrıca değer kaybı oluşacağı kabul edilemeyeceğinden ayıbın giderilmesi bedeli * ile birlikte ayrıca değer kaybı adı altında* ye hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu yönden de davalı yüklenici … lehine bozulması gerekirken temyiz incelemesinde bu husus zuhulen gözden kaçırıldığından Dairemizin bozma ilamına ayrı bir bent halinde eklenmesi suretiyle kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir.
Devamı...

tarihli bilirkişi kurulu raporu hükme esas alınarak sözleşme konusu inşaatların kabul edilemeyecek derecede gizli ayıplı olduğunun ve ayıplı yapıların yıktırılarak kaldırılması masrafı dahil, *TL maddi tazminattan davalıların sorumlu olduğu kabul edilerek ve esas davada istenen maddi tazminat tutarının mahsubuyla birleşen davada * TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiştir. Oysa, asıl davada istenen maddi tazminat, eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeline ilişkindir. Sözleşme konusu inşaatların yıktırılıp kaldırılarak yerine sözleşmedeki koşullarla inşaatların yapılması gerektiği kabul edilmiş olduğuna göre, buna ilişkin maddi tazminatın kapsamı içinde kalan eksik ve kusurlu işlerin bedeline ayrıca hükmedilemez. Buhukuksal sebeple, davalılar … mirasçıları ile … hakkındaki asıl davanın reddi gerekirken, mahkemece kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır
Devamı...

Yapı Denetim Yasası uyarınca yapı denetimi sözleşmesini yapmak görevi arsa sahibinindir. Vekaleten de olsa yüklenicinin sözleşme yapmak yetkisi yoktur. Her ne kadar arsa sahibi sözleşmeyi yapacağını bildirmiş ise de denetim ücretinin yüklenici tarafından karşılanması koşulunu ileri sürmüştür. Sözleşmelerinde yapı denetim ücretinden yüklenicinin sorumlu olacağı belirtilmediği gibi aksine az yukarıda değinilen sözleşme maddelerince görüleceği üzere önceki yüklenicinin gerçekleştirdiği yüzde 54 oranındaki imalatın yasal sorumluluğunu arsa sahibi yükümlenmiştir. Bu nedenle yapı denetim sözleşmesiyle ücretinden arsa sahibinin sorumlu olduğu kabul edilmelidir
Devamı...

Eser sözleşmelerinde yüklenicinin işi ayıplı ifası halinde ayıbın giderilmesi bedeline hükmedildiği takdirde eserde ayrıca değer kaybı oluşacağı kabul edilemeyeceğinden ayıbın giderilmesi bedeli * ile birlikte ayrıca değer kaybı adı altında * ye hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu yönden de davalı yüklenici … lehine bozulması gerekirken temyiz incelemesinde bu husus zuhulen gözden kaçırıldığından Dairemizin bozma ilamına ayrı bir bent halinde eklenmesi suretiyle kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir
Devamı...

otopark olarak kullanılan imar planında tenis sahası, depo , basketbol sahası, restaurant ve yüzme havuzu tahsisili taşınmazın 2886 sayılı devlet ihale kanununa uygun olarak *başlangıç tarihli üç yıl süreli olarak yapılan ihalede önce … Tic Ltd Şti’ye sonrasında… Aş ye devredildiğini, sözleşme gereği müvekkili şirket tarafından idareye yapılacak yatırımların teminatı olarak * teminat mektubu verildiğini, sonrasında belediyenin ihale sözleşmesini kendiliğinden fesh ederek işi tasfiye ettiğini, ancak müvekkili şirketin verdiği teminat mektubunu iade etmediğini, iade etmediği için müvekkili şirketin takip gününe kadar … Bankasına * komisyon ödediğini, davalının peşin aldığı kira bedellerini iade etmediği gibi,teminat mektubunu da iade etmediğini ve müvekkilinden devam eden yıllar için kira bedellerini icraen almak istediğini, … Belediyesinin taşınmazı * yılında müvekkilinden aldığını ve kullanım hakkını encümen kararıyla ve sözleşme yaparak Belediyenin bir iştiraki şirketi olan … Şirketine verdiğini,* şirketi * yılından beri taşınmazı otopark olarak kullandığını,teminat mektubunun yapılan ihalenin teminatı olarak verildiğini, idare tarafından fesh edildiği gün teminat mektubunun iade edilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin teminat mektubununun iadesini ve bankaya ödediği komisyonun ödemesini talep ettiği halde idarenin teminat mektubunu iade etmediğini ve ödeme yapmadığını bu nedenle müvekkilinin zararının oluştuğunu belirterek … Belediyesinin *İcra Müdürlüğünün … esas sayılı ödeme emrine yaptığı *tarihli itirazın iptali, icranın durdurulmasına ilişkin kararın kaldırılmasına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir
Devamı...

binalarının inşaatı ve çevre düzenlemesine ilişkin olarak *USD birim fiyat bedelli olarak açılan ihaleyi kazandığını, sözleşme aşamasına gelindiğinde … kredisinin veriliş şartları nedeniyle müvekkili ile ihalenin 1/2 fiyatı olan *USD tutarı üzerinden sözleşmenin imzalanması gerektiği (davalı)Cemiyet tarafından belirtilerek, hak edişlerin böylelikle yarısının*tarafından, kalan yarısının da krediyi temin eden*şirketi tarafından ödeneceği şeklinde ihale şartnamesine aykırı olarak* tarihinde*birim fiyat üzerinden inşaat sözleşmesi imzalandığını, * bedel üzerinden teminat mektubu verildiğini, … ile krediyi temin eden … arasında imzalanan * tarihli sözleşmenin *mad. gereğince hakedişlerin yarısının yurt dışından ödeneceği belirtildiğinden iki yıl boyunca düzenlenen ilk *hakediş 1/2 olarak düzenlenerek … ve … firmasına gönderildiğini, … firmasının da kendisine gönderilen 1/2 lik hak ediş ödemelerini kendi bünyesinde bulunan … şirketi … LTD (…) üzerinden yapacağını belirtildiğini, … ve … firmasına gönderilen 1/2 bedelli hak edişler tam bedelli sözleşme* tarihinde imzalanıncaya kadar sürüncemede bırakılarak ödemediğini ve müvekkilinin zarara uğratıldığını, … kredisi şartı olarak Amerika’dan getirtmek zorunda olduğu malzemelerin temininin uzun süreler geciktiğini ve malzeme temininden sorumlu … firmasının …’a fatura kesememesi sonucu yurtdışmdan ödenmesi … taahhüt edilen yarı hak edişlerin ödenmediğini, durumun inşaatın bitiriliş tarihi açısından süre uzatımlarına yol açtığını, cemiyetin kendisinin neden olduğu süre uzatımları ve uzunca bir süre hakedişlerin yarısının ödenmemesi nedeniyle … temerrüt hallinde bulunmasına karşın kendisinin verdiği süre uzatımının sonunu dahi beklemeden sözleşmeyi fesih yoluna gitmesinin iyi niyet kurallarına, hakkaniyete ve taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı olduğunu, bu hususlarda tahkim başvuru … E. Sayılı ile görülmüş olup henüz temyiz aşamasında olduğunu, henüz kesinleşmiş bir karar bulunmamasına rağmen … E. Sayılı hakem heyeti kararı kesin ve doğru kabul edilerek işbu tahkim yargılamasında taleplerinin bütünü ile reddedilmesi usul ve yasala aykırı olduğunu, hakem heyeti eksik inceleme ve yapılan yanlış hukuki değerlendirme sonucu müvekkilinin el konulan mallarının cemiyete ait olduğuna karar verilmiş ise de haalı ve hukuka aykırı kararının bozulmas/iptali gerektiğini, sözleşmenin feshi halinde, müvekkilinin inşaat sahasında ki mallarına işlerin durmaması için elkoyma yetkisi veren sözleşme maddesi, bir müsadere veya cezai şart maddesi olmayıp söz konusu malların bedelinin müvekkiline ödenmesi gerektiği
Devamı...

davacı tarafça davalının müteahhitliğini yapan dava dışı şirket tarafından yapılan kaldırım çalışması sırasında kablolara zarar verildiğinden bahisle zararın tazminin talep edildiği, davalı —— tarafından davanın öncelikle usulden kabul görmediği takdirde esastan reddine karar verilmesinin talep edildiği, yargılama sırasında davalı şirket aleyhine açılan davanın tefrikine karar verildiği anlaşılmıştır. Davalı Belediyenin yargı yoluna ilişkin itirazları bakımından yapılan incelemede; HMK’nın * maddesinde yargı yolunun caiz olmasının dava şartı olarak düzenlendiği ve HMK’nın *maddesinde dava şartının bulunmaması halinde davanın usulden reddedileceği hükme bağlanmıştır. Eldeki davanın davalı Belediyeden ihale ile alınan iş sonucunda kaldırım çalışması sırasında verilen zarara ilişkin olduğu, davalı Belediyenin hizmet kusurunun bulunduğunun iddia edildiği, bu hali ile Yargıtay * tarihli, ——- Esas ve— Karar sayılı ilamı dikkate alındığında ve *Hukuk Dairesi’nin * Esas ve Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere * sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun *maddesinde idari eylem ve işlemlerden dolayı açılacak tam yargı davalarında İdare Mahkemelerinin görevli olacağı düzenlenmiştir. İşi plan ve projeye bağlamak ve bunun yapımını üçüncü kişiye vermek idari işlem ve eylem niteliğinde bulunduğundan davalı *hakkında davanın yargı yolu yönünden reddine karar verilmesi..” gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat 
Devamı...

Pojelerinin uygulanması işlerini ihale yolu ile aldığını,bu işlerin yapımı sırasında davalıların, müvekkili şirketin onay ve rızasını almaksızın müvekkiline ait arsanın üzerine ve etrafına 10 metre yükseklikte sıkıştırılmış 60.000 m3 civarındaki hafriyat toprağını döktüklerini,davalılar tarafından müvekkili şirkete ait arsa üzerine hafriyat dökülmesi sonucu arsa üzerinde bulunan 500 m3 su depolama kapasiteli su deposu, 150 m²’lik bina, günlük 600 ton su kapasiteli 450 metre derinliğinde artezyen kuyusunun kullanılamayacak ölçüde zarar gördüğünü,müvekkili şirketin artezyen kuyusundan elde ettiği suyu, pazarlamakta ve aylık * gelir elde ettiğini, davalıların haksız eylemi sonucu su pazarlamasından kaynaklı olarak * gelir kaybına uğranıldığını,davalıların * yılı Nisan ayında başladıkları hafriyat dökümünde sehven müvekkili şirketin arsasına hafriyat döküldüğünü, yanlışlığın durdurulup, durumun düzeltileceğini, oluşan zarar var ise tazmin edeceklerini sözlü olarak bildirdiklerini,ancak herhangi olumlu hareket gelmeyince, müvekkili şirket tarafından *Noterliği’nin * tarih, …. nolu ihtarnamesi keşide edilerek iki aylık kazanç kaybı olan * zararın tazmini ile arsaya dökülen hafriyatın kaldırılması ve zarar gören su deposu, bina , su kuyusunun kallanılabilir hale getirilmesinin talep edildiğini,davalıların eyleminden kaynaklı zararın asgarı *olduğunun ihtar edildiğini ancak zararın tazmin edilmediği gibi hafriyatında kaldırımadığını belirterek şimdilik * TL’nin ihtarname tebliğ tarihinden itibaren işleyecek reeskot faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir
Devamı...

Su ve Kanalizasyon İdaresi tarafından ihalesi açılan ve davalı şirkete ihale olunan  Kanalizasyon İstasyonu ve Kanalizasyon Şebeke Pompa Ana Kollektör İnşaatı Terfi Hatları işinin bir bölümünü davalı ile imzalanan "Taşeron anlaşması" gereğince davacı şirketin üstlendiğini, taşeronluk anlaşması gereğince üstlenilen işin "Koruge borularının CCTV kamera ile kontrolünün yapılması, içerisinde herhangi bir çamur, inşaat artığı veya hernenam altında olursa olsun her türlü malzemenin temizlenmesi, sızıntı olması halinde boru içerisinden kimyasal ve balon yöntemi ile onarımının yapılması ve kamera kayıtlarının hazırlanarak işverene teslimi"nden ibaret olup, davacının edimin yerine getirmesine rağmen ödenmeyen iş bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali talebine ilişkindir
Devamı...

 eğitim öğretim yılında engelli öğrencilerin okullara ücretsiz ulaşımı kapsamında öğrenci taşıma işi hizmet alım ihalesi ukdesinde davalı şirketin yapmış olduğu sözleşme … İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından tek taraflı olarak feshedildiğini kesin teminat bedelinin delil olarak kaydedildiğini usulsüz ödenen * TL’nin iadesine ilişkin, talebe karşılık davalının iade etmediğini bu miktarın*tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Devamı...

sözleşmenin 33.18 maddesinde “Herhangi bir hafriyat esnasında su, elektrik, gaz, telefon v.b. Yer altı tesislerine tesadüf edildiği takdirde bu aksamda yapılacak hasar müteahhide ait olacağı gibi hafriyat sahası kapatılıncayakadar bunların muhafaza ve zayiinden de doğrudan doğruya tmüteahhit mesul olacaktır.” denilmekte olduğu ve yine Yapım İşleri Genel Şartnamesi’ nin 9. Maddesindeki “İşyeri ve çevresindeki bölgede, yeterli güvenlik önleminin alınmaması sebebiyle doğabilecek hasar ve zararın ödenmesinden yüklenici sorumludur. Yüklenici, kazaların, zarar ve kayıpların meydana gelmesini önlemek amacı ile gerekli bütün tedbirleri almak ve yapı denetim görevlileri tarafından, kaza, zarar ve kayıp ihtimallerini azaltmak için verilecek talimatlaa uymak zorundadır.” denildiğini, Sözleşme ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi’ nin ilgili maddeleri doğrultusunda ………A.Ş.’ ye ait tesislere hasar verildiğinin tespit edilmesi durumunda verilen hasar yüklenici sorumluluğunda olduğu ve idarelerinin sorumluluğunun bulunmadığını, bu nedenlerle davacının idarelerine yönelik talebinin haksız ve yersiz olduğunu, yasal şartları taşımayan alacak talebinin idareleri yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir
Devamı...

davacı şirketin * yılında inşaat faaliyetine başladığını, müvekkilinin inşa ettiği konutların kalitesi neticesinde alışkanlık sahibi müşterileri ve aynı zamanda know how tecrübesi ile sektöründe marketing ve satış alanında elde ettiği müşteri birikimi anlamında oldukça değerli bir portföye sahip olduğunu, ancak * yıllarında uluslararası konjonktür tüm dünyada pazarların daralmasına ve ekonomik açıdan küçülmeye neden olduğunu bunun getirdiği negatif dışsallık ise müvekkilinin işlerinin ve tahsilatlarının gecikmesine neden olduğunu, bunun da dolar cinsinden olan inşaat maliyetlerinin artmasına karşın konut satışlarını azalttığını, ayrıca hak ediş ödemelerin zamanında ödenmemesi nedeni ile şirketin nakit akış dengesinin bozulduğunu, bu durumdaki müvekkilinin muhtemel haciz işlemleri sonucu satışa hazır adına kayıtlı gayrimenkullerin, inşaat sahasındaki malzemelerinin demirbaşların ve ürün stokunun kaldırılması durumunda müvekkilinin hali hazırda satışını gerçekleştirdiği konutları tamamlayarak teslim edemez hale gelecek ve şirketten daire alan kişiler başta olmak üzere şirket ortaklarına olan destek ve güvenin boşa harcanmış olacağını, belirtmiş olmakla esas ile birlikte iflasın ertelenmesi ve tedbirlerin uygulanması hakkında bir karar verilinceye kadar HMK * ve devamı maddeleri uyarınca öncelikle şirket hakkında yapılacak ve yapılmış takiplerin ihtiyati haciz ve tedbir uygulamalarının takas, mahsup, hapis, temlik uygulamalarının durdurulmasına, şirketin mal varlığı üzerinde üçüncü şahıslara devir açısından gerekli tedbirlerin alınmasına, davacı şirketin mevcut halinin alacaklıların ve borçlu şirketin menfaatlerini korur tarzda muhafaza edilmesi için mahkemece takdir edilecek her türlü tedbirin uygulanmasını talep ve dava etmiştir
Devamı...

Dava, taraflar arasında düzenlenen taşeron sözleşmesine istinaden davacının alt yüklenici olarak bildirilmemesinden kaynaklı doğrudan ve dolaylı zararlarının tahsili istemine ilişkindir.*Mahkemesi, …. İdare Dava Dairesi’nin …. esas, …. karar sayılı ilamında da bahsedildiği üzere asıl yüklenici şirketle davalı idare arasında imzalanan sözleşmenin alt yükleniciler başlıklı *Maddesinde ihale konusu işte idarenin onayı ile alt yüklenicilerin çalıştırılabileceği, bu hususta yapım işleri genel şartnamesinde yer alan hükümlerin uygulanacağı genel şartnamenin 21.maddesinde ise ihale dokümanında sözleşme imzalanmadan önce alt yüklenicilerin listesinin idarenin onayına sunulmasının istenildiği hallerde, … idarece onaylanmayan alt yüklenicilerin hiçbir suretle işyerinde çalışamayacağı, yüklenicinin onaylanan alt yükleniciler ile bunlar işe başlamadan önce sözleşme yapması ve bir örneğini idareye vermesi gerektiği belirtilmiş olup, davalı yükleniciler tarafından idareye alt yüklenici listesinin onaylatılmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmayıp davacı normalde idare onayı olmadan işyerinde çalışamayacak olup, idarenin alt taşeronlara ilişkin sunulan belgeleri denetleyip bu konuda bir karar vermesi gerekmektedir.
Devamı...

tebliğ edilen yazı ile taahhütleri altında bulunan işin tamamlanmasının aşırı gecikmesi ve işin tamamlanması için hiçbir çaba gösterilmediği gerekçesi ile işin fesih edildiği bildirilmiş başka da birçok talep ve yaptırımlarda bulunulması ihtar edildiğini, işveren idarece de yazılan bu fesih işlemine göre ihale işlemleri başlatıldığını ve işin ihalesinin * tarihinde gerçekleştirildiğini, müvekkillerden kaynaklanmayan sebeplerle olan gecikmeden dolayı işin fesih edilmesinin ve ihale edilmesinin doğru olmadığı sebebiyle bu işlemlerin iptal edilmesi hususunda dava açılması zarureti hasıl olduğunu, İşveren idarece *bahse konu işin* tarihinde ihale daveti duyurusu yapılarak*tarihinde ihale edileceği duyurulduğunu, idarece değişik tarihlerde zeyilnameler yayınlanarak ihale tarihi * olarak belirlendiğini, İşveren İdare* ancak müvekkil İş Ortaklığı ile* tarihinde de bahse konu işin sözleşmesini imzaladığını, sözleşmenin işin ihale tarihinden 4 ay 7 gün sonra gerçekleştiğini, davalı İdarece tayin olunan bu işe ait kontrollük görevini yürütecek olan Müşavirlik firmasınca da * tarihinde İşe Başlama talimatı verilmiş ve müvekkil iş ortaklığınca da işe başlanıldığını, müvekkili iş ortaklığı sözleşmeyi imzalar imzalamaz büyük özveri içerisinde işe başladığını, sözleşme ile taahhüt etmiş olduğu bütün yükümlülüklerini yaklaşık olarak %85-90 oranında yerine getirdiğini, sözleşme ile üstlenmiş olduğu yükümlülüklerin yaklaşık %10 u gibi bir kısmını sadece kendi ellerinde olmayan açıkça idareden kaynaklanan sorunlar nedeniyle yerine getiremediğini, ancak davalı idare herhangi bir tespit veya Mahkeme kararı olmaksızın, geri kalan işlerin ne kadar sürede ne kadar bedel ile yapılacağına dair de bir tespitte bulunup müvekkili ortaklığa bildirmeden ve ayrıca herhangi bir ihtar dahi çekmeden bir anda göndermiş olduğu fesih ihtarı ile sözleşmeyi açıkça haksız ve hukuka aykırı olarak tek taraflı feshettiğini, yatırılan teminatın da paraya çevrilmesiyle beraber ek yaptırımlar uygulayarak müvekkili iş ortaklığının büyük maddi ve manevi zarara uğramasına neden olduğu hk
Devamı...