inşaat yapımından kaynaklanan alacaklarının davalı … veya inşaatı devralacak firmalarca ödenmesi koşuluyla feshetmiştir. Fesihten sonra davalı iş sahibi … ile dava dışı ikinci yüklenici….arasında sözleşme imzalanmış, bu sözleşmede davacının yaptığı imalat anahtar teslim götürü bedele dahil edilmiştir. Bu hükme göre davacının yaptığı imalatın bedeli davalı … tarafından dava dışı ikinci yüklenici *e, bu şirket tarafından da davacı … e ödenecektir. Davalı tarafından davacıya gönderilen *tarihli yazıda da yurt dışı kredi temin edildiğinde ve para transferi yapıldığında davacı tarafından yapılan imalatın bedelinin ikinci yüklenici … tarafından kendisine ödeneceği bildirilmiştir. Sözleşme hükmü ve yazışma içeriğinden davalının, ilk yüklenici … tarafından yapılan şartlı feshi kabul ettiği ve davacı tarafından yapılan imalatın bedelini ikinci yüklenici aracılığıyla davacıya ödemeyi taahhüt ettiği anlaşılmaktadır. Dava dışı üçüncü yüklenici …ile yapılan sözleşmede de benzer şekilde bir düzenleme ve taahhüde yer verilmiştir. Görüldüğü gibi, BK nın * maddesinde öngörülen sorumluluk koşulları gerçekleştiğinden davanın esasının incelenerek varılacak sonuca göre hüküm tesisi gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde ve hukuki nitelendirmede yanılgıya düşülerek davanın husumetten reddi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle davacı vekili ve temlik alan davacı vekilinin karar düzeltme istemleri yerinde görülerek Dairemizin onama kararının kaldırılması ve yerel mahkeme kararının bozulması gerekmiştir
Devamı...

taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi incelendiğinde, davacı tarafın makul bir süre içerisinde inşaat ruhsatını almadığı, davanın açıldığı tarih itibariyle inşaatın mühürlü olduğu anlaşıldığından, davalı arsa sahibinin davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden söz edilemez. Bu nedenle, davalı arsa sahibinin yargılama giderleri ve vekalet ücretinden dolayı sorumlu tutulmaması gerekirken sorumlu tutulmuş olması doğru değilse de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK nın geçici maddesi yollamasıyla  HUMK nın *maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur
Devamı...

Eser sözleşmelerinde yüklenicinin işi ayıplı ifası halinde ayıbın giderilmesi bedeline hükmedildiği takdirde eserde ayrıca değer kaybı oluşacağı kabul edilemeyeceğinden ayıbın giderilmesi bedeli  ile birlikte ayrıca değer kaybı adı altında * ye hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu yönden de davalı yüklenici … lehine bozulması gerekirken temyiz incelemesinde bu husus zuhulen gözden kaçırıldığından Dairemizin bozma ilamına ayrı bir bent halinde eklenmesi suretiyle kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir.
Devamı...

sözleşmenin götürü bedelli olup, yüklenicinin arsa payı dışında bir bedel isteyemeyeceği, sözleşmedebulunan aksine hükmün geçerli olmayacağı, ayrıca yüklenici tarafından sözleşme gereğince arsa sahibine bağımsız bölüm tesliminin ticari faaliyet olmadığından KDV ye tabi bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş ise de, öncelikle yukarıda işaret edildiği üzere, taraflar BK nın 365. maddesi hilafına düzenlemeler yapabilirler
Devamı...

Genel Temizlik Hizmetleri İhalesinde Şartnamede ilgili firmaya ödemenin nasıl yapılacağına dair hususlar belirtildiğini, İdare olarak ilerde Şartnameye aykırılık olmaması açısından ilgili kanun hükümlerine göre ödeme yapıldığını belirterek tazmin hükmünün KALDIRILMASINA,İlam hükmü dilekçi iddiaları,rapor dosyası ve ilgili mevzuatın incelenmesinde Hastane Genel Temizliği İşiyle İlgili olarak * yılı Aralık ayında * lira olan asgari ücretin *liraya çıkması nedeniyle yükleniciye asgari ücret artışından kaynaklanan fiyat farkının ödenmesi gerekmektedir.Söz konusu fiyat farkı hesabının, *Fiyat Farkı Kararnamesi ve bu kararnameye uygun olarak düzenlenen Şartname ve sözleşme hükümlerine uygun yapılması gerekir.Çünkü ihale 2886 sayılı yasanın 1. maddesine dayanılarak çıkarılan * Döner Sermayeli Kuruluşlar İhale Yönetmeliğinin *maddesine göre yapılmış bir ihaledir.Bu yönetmelikte hüküm bulunmayan hallerde ihale yasası hükümleri geçerlidir.İhale yasasına tabi idarelerin imalat ve inşaat işleri dışında kalan işlerine ise * Bakanlar Kurulu Kararına göre fiyat farkı ödenmesi gerekmektedir.
Devamı...

, davacı, ihale yönetmeliğinde belirtilenusullerinden herhangi birine göre ihale ederek başka bir istekliye ihale edebilir. Bu durumda doğacak fiyat farkını davalı yükleniciden isteyebilir. Şartnamenin bu hükmüne göre istenebilecek fiyat farkı olumlu zarardır. Ancak, haklı sebeple davalı şirketle sözleşme yapmayan davacı ilk ihaleden itibaren makul süre içinde ihale dökümanındaki koşullarla işi yaptırması durumunda iki bedel arasındaki farkı davalıdan talep edebilir. Buna göre, davacının isteyebileceği maddi zarardan ceza koşulu niteliğinde olmayan ve davacı tarafından gelir kaydedilen geçici teminatın da mahsubu yapılarak maddi zararın denkleştirilmesi zorunludur. Mahkemece, hükme dayanak alınan bilirkişi raporu, yukarıda açıklanan yasal yönteme uygun değildir
Devamı...

Yapım işleri ihalelerinde Geçici Kabul Noksanları Kesintisi
Devamı...

Yapım işleri ihalelerinde Hakedişlere Temlik Uygulanması
Devamı...

Yapım işleri ihalelerinde Kesin Hakediş Raporunun Düzenlenmesi
Devamı...

Yapım işleri ihalelerinde Kesin Kabul Komisyonunun Kurulması
Devamı...

Yapım işleri ihalelerinde Nefaset Kesintisi
Devamı...

Yapım işleri ihalelerinde kısmi kabulünün yapılmış olması işin bütününün geçici kabulü yapıldığı anlamına gelmez
Devamı...

Yapım işleri ihalelerinde Geçici Kabule Engel Kusur ve Eksikler
Devamı...

Yapım işleri ihalelerinde,Muayene Kabul Yönetmeliğinin 3. maddesi gereği; komisyonlarda görevlendirilecek olanların tamamının teknik eleman olması zorunludur(Muayene Kabul komisyonlarında zorla görevlendirmeler)
Devamı...

Yapım işleri ihaleleri,Geçici Kabulde Kontrol Teşkilatının Ön İnceleme Yapması Yüklenici taahhüt ettiği işi sözleşme ve eklerine uygun olarak tamamladığı takdirde geçici kabulün yapılması için yazı ile idareye başvurmalıdır
Devamı...

sayılı Genel Muhasebe Kanunu’nun 20/E maddesinde “Adı ne olursa olsun bir komisyon veya kurul gibi bir organ ya da uzman bir görevli tarafından düzenlenen keşif, tutanak, rapor, karar ve benzeri belgelere dayanılarak yapılan ödemelerde Sayıştay’ca saptanacak sorumluluğa tahakkuk memuru ve saymanla birlikte söz konusu belgeleri düzenleyen ve onaylayan kişiler de katılır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Bu düzenlemeye göre fazla ödeme yapılmasına sebebiyet veren belgeleri düzenleyenler ve onaylayanlar yapılan fazla ödemeden tahakkuk memuru ve saymanla birlikte sorumlu olmaktadır.
Devamı...

Yüklenici, kendisinin veya alt yüklenicinin taksirinden, ihmalinden, ağır ihmalinden veya kusurlu herhangi bir hareketinden dolayı idareyi ve idare personelini sorumlu tutamaz.
Devamı...

davalı savunmasında taraflar arasında imzalanan sözleşme gereğince davacı şirketin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini kısmen yerine getirmemesinden dolayı ihaleyetkilisinden alınan onay sonucu ihalenin feshedildiğini, fesih ve teminat mektubunun irat kaydedilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece bilirkişi raporu benimsenerek taraflar arasındaki sözleşme içinde yer alan dava konusu yedek parça hakkında taraf iradeleri uyuşmadığı için bu yedek parçalar hakkında BK'nın maddesinde anlamında tarafları bağlayıcı bir sözleşme kurulmadığından davacının tedarik ettiği malzemenin ayıplı ya da sözleşmeye aykırı olmasından bahsedilemeyeceği, dolayısıyla bu hususun davalı idare bakımından teminat mektubunun paraya çevrilmesinin haklı sebebini oluşturamayacağı, bu itibarla davalının sözleşmeyi fesih ve teminat mektubunu paraya çevirme koşullarının oluşmadığı, dava konusu yedek parça hakkındaki uyuşmazlığın meydana gelmesinde davalı idarenin %50 ve davacının %50 kusurlu olduğu, bu kusur oranlarının eğer idarenin oluşan bir zararı var ise, bunun tazmininde etkili olabileceği, yoksa somut olaydaki uyuşmazlık bakımından herhangi bir etkiye sahip olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. 
Devamı...

Sözleşme kapsamında yer alan akıllı yazı tahtası ve proje cihazlarının temin, yapım ve montajından vaz geçilmiş olup, bunların sözleşmedeki pursantaj oranına göre değerlerinin *TL olduğu anlaşılmaktadır. Sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin sözleşme kapsamında yaptırılabilecek ilave işler, iş eksilişi ve işin tasfiyesi başlıklı 21. meddesinin 5. bendinde "sözleşme bedelinin %80'inden daha düşük bedelle tanımlanacağı anlaşılan işlerde, yüklenici işi bitirmek zorundadır. Bu durumda yüklenciye yapmış olduğu gerçek giderleri ve yüklenici kârına karşılık olarak sözleşme bedelinin %80'i ile sözleşme fiyatarıyla yaptığı işin tutarı arasındaki bedel farkının %5'i geçici kabul tarihindeki fiyatlar üzerinden ödenir." şeklinde düzenleme yapılmıştır. Buna göre Kamu İhale Kanunu ve Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'na tabi olup Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin ek olduğu sözleşmelerde iş sahibi işin tamamı ile %80'i arasında kalan kısmındaki işi yaptırmaktan, herhangi bir bedel, kâr kaybı ya da tazminat ödemeksizin vazgeçebilecektir. İş sahibinin iş eksilişine rağmen tazminat ya da kâr kaybı ödemesinin koşulu, iş azalışı sonucu bedelin %80'den daha düşük bir bedelle tamamlanacak miktara düşmesi hali olup, bu durumda yüklenici gerçek giderleri ve kârına karşılık ödenecek miktar sözleşme bedelinin %80'i ile sözleşme fiyatlarıyla yaptığı işin tutarı arasındaki bedel farkının %5'i olan geçici kabul tarihindeki fiyatlar olacaktır. Sözleşme bedeli * TL'ye %18 KDV eklendiğinde * TL olacağından bunun %20'si olan *TL'lik işi, davalı iş sahibi %20 kapsamında herhangi bir gider, tazminat ve kâr ödemeksizin yaptırmaktan vazgeçebilecektir
Devamı...

teknik uzman bilirkişilere, gerektiğinde mahallinde inceleme yaptırılarak, inşaat seviyesinin yüklenicinin el çektiği tarih itibariyle (bağımsız bölüm satın alanların yaptığı imalât ayrık tutularak) kendi sözleşme ve teknik şartnamesine uygun gerçekleşen seviyesini hesaplattırmak, sözleşmenin ileriye veya geriye etkili feshini bunun sonucuna göre belirlemek, ileriye etkili feshe karar verilecek ise yüklenicinin bu seviyeye göre hakettiği tapu payını ve dolayısıyla yükleniciden pay satın alan davalılara yönelik davada sonuca göre hükme varmaktan ibarettir
Devamı...

Davaya konu sözleşme nakit karşılığı düzenlenmiş olduğundan haklılık durumuna bakılmaksızın tek taraflı irade beyanıyla feshi mümkündür
Devamı...

Taraflar arasındaki sözleşme nakit para karşılığı düzenlendiği ve tapuda pay devrini içermediğinden tek taraflı irade beyanı ve bu fesih iradesinin karşı tarafa ulaşması ile hukuki sonuçlarını doğrurur. Diğer talepler yönünden feshin haksız olup olmadığı değerlendirilip bunun sonucuna göre tazminat ve alacaklara hükmedilebilir ise de; akdî ilişkinin devamına zorlayacak şekilde fesih işlem ve kararının iptâli mümkün değildir
Devamı...

Davada istenen eksik iş bedeli olumlu zarar niteliğindedir ve bu talebin sözleşmenin feshi halinde istenmesi mümkün değildir. Feshin haklı olması koşuluyla iş bedelinden fazla ödemenin istirdadı ile olumsuz zarar istenebilir. Ayrıca olumlu zarar niteliğindeki kira kaybı da istenemez. 
Devamı...

belirlenerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken anılan gerekçelerle davanın reddi doğru olmamış kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
Devamı...

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin geriye etkili olarak değiştirilmesine * TL'nin toplam bedelden düşülmesine, her ne kadar davacı tespit edilen * TL'nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesini talep etmiş ise de, bu bedelin davalıdan alınması halinde kararın infazında tereddüt olacağı kanaatine varıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına dair karar
Devamı...

Taraflar arasında imzalanan  sözleşme ile asfalt kaplama yapımı karşılığında TL ödenmesi kararlaştırılmıştır. Sözleşme hukuki niteliğince imzalandığı tarihte yürürlükte bulunan Borçlar Yasası'nın * maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerindendir. Sözleşmede bedel nakit olarak kararlaştırıldığından tek taraflı irade beyanının karşı tarafa ulaşmasıyla fesih sonuç doğurur. Davada sadece, davalı birliğin  kararıyla sözleşmeyi haksız feshettiği belirtilerek haksızlığın tespiti ve kararının iptâli istenilmiş, edaya ilişkin başkaca talep yer almamıştır. Bu haliyle davanın tespit ve idari kararının iptâline yönelik olduğu anlaşılmaktadır.HMK'nın*maddesinde düzenlenen tespit davalarının açılması şartı kanunlarda belirtilen istisnalar dışında bu davayı açmakta hukuken korunmaya değer güncel bir yararı bulunmasıdır. Eldeki davada ise tek taraflı iradeyle sonuç doğuran feshin sadece haksızlığının tespiti istenilmiş, fesih nedeniyle veya edaya yönelik bir istem bulunmadığından feshin haksızlığının tespitinde davacının hukuki yararının varlığından sözedilemez. Başka bir anlatımla, davalı birliğin sözleşmeyi feshedemeyeceğinin kabulünün yasal dayanağı yoktur. Feshin haklı veya haksızlığı bunun sonucuna bağlı olarak açılacak davalarda zaten değerlendirilecektir. Öte yandan encümen kararının iptâli istemine ilişkin davanın kabulü de usul ve yasaya aykırı olmuştur. O halde, yapılması gereken iş, hukuki yararı bulunmadığından davanın tümüyle reddine karar vermekten ibarettir. Bu husus gözetilmeden istemin kabulü usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur
Devamı...

Eser sözleşmesi ilişkisinde, yüklenici tarafından gerçekleştirilen imalâtın iş sahibi tarafından reddedilemeyecek bir oranda tamamlanmamış olması halinde, haksız dahi olsa sözleşme tek taraflıirade beyanıyla feshedilebilir. Yargıtay uygulamasında geriye etkili fesih olarak da adlandırılan bu halde; fesih, karşı tarafa varmakla hukuki sonuç doğurur.
Devamı...

Davacı iş sahibi şirket vekili, taraflar arasında akdedilen * tarihli sözleşme gereği davalı yüklenicinin süresi içerisinde işi teslim etmemesi nedeniyle sözleşmeyi feshettiklerini, bu nedenle avans iş bedeli olarak verilen bedelin iadesine karar verilmesini talep etmiş; davalı yüklenici vekili ise, taraflarınca sözleşmede öngörülen süre içerisinde sözleşme konusu tente ve pergolaları hazır ettiklerini ancak, davacı iş sahibinin …'daki karışıklığı gerekçe göstererek siparişi iptâl ettiğini ifade ederek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Sözleşmenin bu şekilde feshedilmesi halinde, sözleşme ilişkisi sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tasfiye edilir ve herkes aldığını iade eder. Buna karşılık; işin, iş sahibi tarafından reddedilemeyecek bir oranda tamamlanmış olması ya da imal edilen malzemenin iş sahibi için özel olarak üretilmesi ve bu nedenle başka bir iş için kullanılmasının mümkün olmaması halindeyse, sözleşmenin tek taraflı olarak ve geriye de etkili olacak şekilde feshedilmesi mümkün değildir. Zira, bu halde fesheden tarafın *Medeni Kanunu'nun * maddesinde anlamını bulan sübjektif iyi niyet kurallarına uygun davrandığından söz edilemez. Sözleşmenin bu halde feshi durumunda da, fesih ileriye etkili olacağından, yüklenici fesih tarihine kadar yaptığı imalâtın bedelini, iş sahibi de yapılan imalâtın teslimini talep edebilecektir
Devamı...

Yanlar arasında imzalanan taşeron sözleşmesiyle davacı yüklenici davalı iş sahibine ait fabrikada, sözleşmenin 3/a maddesinde belirtilen işler yanında fabrikadaki aletlerin bakım ve kontrolü, hammadde analizi, ambalaj, paketleme, işçi yemeklerini pişirme işlerini üstlenmiştir. Söz konusu sözleşmeyle davacı yüklenici bedel karşılığı bakım, onarım ve imâl işlerini üstlendiğinden taraflar arasındaki ilişki, sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu'nun * ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisidir. Borçlar Kanunu'nun * maddesine göre yüklenicinin kasıt veya ağır kusuru ile akdi hiç veya gereği gibi yerine getirmemiş ve bilhassa ayıplı malzeme kullanmış veya ayıplı bir iş meydana getirmiş olması sebebiyle açılacak davalar hariç olmak üzere istisna akdinden doğan tüm davalar 5 yıllık zamanaşımı süresine tâbidir. Aynı Yasanın * maddesinde zamanaşımının, alacağın muaccel olduğu zamandan işlemeye başlayacağı belirtilmiş, * maddelerinde de zamanaşımını tatil eden ve kesen sebepler ile durma ve kesilmeden sonraki sürelerin hesabı hususları düzenlenmiştir. İddia ve savunmadan işin ne zaman teslim edildiği ve alacağın hangi tarihte muaccel olduğu anlaşılamamaktadır
Devamı...

Davacı taşeronun davalı yüklenici aleyhine yaptığı ve * Mahkemesi'nde açtığı itirazın iptâli davasında ve takip dosyasında fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığı ortada olup söz konusu takip ve itirazın iptâli davasının açıldığı tarihte yürürlükte bulunan HUMK'da bu konuda düzenleme bulunmamakla birlikte Yargıtay yerleşik uygulamalarında bu halde fazlaya ilişkin haklarından zımnen feragat edildiği benimsenmektedir.Mahkemece eldeki davanın bu gerekçe ile reddi yerine kabulü doğru olmamış, bu nedenle kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir
Devamı...

Davalılar ile dava dışı idare arasında geçici ve kesin kabul işlemleri yapıldığına ve davalılarca işin yapılmadığına ya da eksik ve kusurlu olduğuna dair bir savunma da ileri sürülmediğine göre davacının verilen bonoların toplam miktarı tutarında * TL alacaklı olduğunun kabulüyle davanın takibe itiraz eden davalı * Şti. yönünden kabulü gerekirken yasa hükümleri yanlış yorumlanarak ve deliller hatalı değerlendirilerek bu davalı hakkındaki davanın reddi doğru olmamıştır. Diğer davalı takibe itiraz etmediğinden bu davalı hakkındaki takip kesinleşmiştir. Davacının bu davalıya yönelik dava açmasında hukuki yarar bulunmadığından bu davalı hakkındaki davanın dava şartı yokluğundan reddi yerine esasdan reddi de yerinde olmamıştır. Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir
Devamı...

Sözleşme ile işin yapıldığı tarihler ve dava tarihinde yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu'nun * maddesi hükmüne göre götürü bedelli işlerde yüklenici yapılacak şeyi kararlaştırılan fiyata yapmaya mecbur olup, kural olarak bedelin artırılmasını isteyemez. Somut olayda sözleşmede yapılacak işler sayıldığı ve bedel toplam olarak kararlaştırıldığı için götürü bedelli bir sözleşmedir. Davacının götürü bedelin artırılması talebi olmadığından sözleşme kapsamındaki işler yönünden hak ettiği imalât bedelinin gerçekleştirilen sözleşme kapsamındaki işlerin taahhüt edilen toplam işe fiziki oranı bulunup bu oranın götürü bedele uygulanmak suretiyle hesaplanması gerekir. Sözleşme dışı fazla imalât da sözleşme ve ekleri dışında iş sahibinin talebi ya da işin gereği olarak iş sahibinin yararına yapılan imalâtlar olduğundan bunların bedeli de Borçlar Kanunu'nun * ve devamı maddelerindeki vekâletsiz iş görme hükümleri uyarınca ve yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçleriyle talep edilebilir
Devamı...

mahkemece dava dışı idareden davalının üstlendiği işle ilgili düzenlenen hakedişler ve hakedişlerin dayanağı olan belge suretleri celp edildikten sonra konusunda uzman inşaat mühendisi teknik bilirkişiden alınacak raporla sözleşme, davacının talebi üzerine yapılan * Mahkemesi'nin * Değişik iş sayılı, davalının talebi üzerine yapılan * Mahkemesi'nin * Değişik iş sayılı delil tespit dosyalarında belirlenen olgular ile dava dışı iş sahibinden getirtilecek ara hakediş raporları ile elindeki belgelere göre davacı taşeronun işi bıraktığı ya da bıraktırıldığı tarih itibariyle gerçekleştirildiği imalâtlar, eksik ve kusurlu işler de gözetilmek suretiyle belirlenip gerçekleştirilen bu imalâtların sözleşmeyle üstlenilen işin tamamına göre fiziki oranı tespit edilerek bu oranın toplam iş bedeline uygulanmak suretiyle hak edilen imalât bedelinin hesaplattırılması ve bulunacak miktardan * TL ödeme düşülerek kalırsa davacı taşeronun bakiye iş bedeli alacağına hükmedilmesi, yoksa şimdiki gibi davanın reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanlış değerlendirmeyle davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür
Devamı...

taraflardan her birinin yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebileceği belirtilmiştir. Islah, HMK'nın * maddesinde belirtilen iddia ve savunmanın genişletilmesi veya değiştirilmesi yasağının bir istisnası olup en nihayet HMK *.maddesi uyarınca tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir. * tarih * Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ise, Yargıtay'ın bozma kararından sonra tarafların ıslah yapabilmeleri mümkün değildir. Somut olayda da, mahkemece verilen ilk karar Dairemizin * tarihli kararıyla bozulmuş, bozma kararından sonra davacı * tarihli dilekçesiyle * TL'lik talebini ıslah ederek * TL'ye çıkarmıştır. Sözü edilen İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bozma kararından sonra ıslahla müddeabihin artırılması mümkün olmadığından davanın * TL üzerinden kısmen kabulüne karar verilmeliyken ıslah talebi dikkate alınarak daha fazla miktarda kar kaybının hüküm altına alınması doğru olmamış, açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir
Devamı...

Mahkemece alınan bilirkişi raporunda, iş bedelinin yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçlerine göre*TL olduğu saptanmış, ek raporda * TL yasal kesinti yapılması gerektiği görüşü, mahkemece benimsenerek davanın, *TL üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiş ise de piyasa bedellerinin içinde bilirkişi raporunda düşülen gelir vergisi, damga vergisi, fon payı, SGK kesintisi, KDV dahil olduğundan bunların yeniden düşülmesi doğru olmamış, mahkemece davanın*TL üzerinden kabulü gerekirken kısmen kabul kararı verilmesi doğru olmamış, kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir
Devamı...

Taraflar arasındaki akdî ilişkinin dayanağı olarak gösterilen sözleşme incelendiğinde sözleşmenin … ile … ve… arasında imzalandığı görülmektedir. Sözleşme içeriğinde taraflardan birinin davacı şirket olduğuna ilişkin bir açıklama bulunmadığı gibi,… davacı şirket yetkilisi olmakla birlikte isim ve imzasının bulunduğu yerde şirket adı yazılmadığı gibi, şirket kaşesi de bulunmadığından, akdî ilişkinin … ile … ve… arasında şahsen kurulduğunun kabulü zorunludur. Adı geçen şahısların davacı şirket yetkilisi olmaları. davacı şirketi kendiliğinden sözleşmenin tarafı haline getirmez.Bu durumda mahkemece davacı şirket, akdî ilişkinin tarafı olmadığından aktif dava ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek, davanın sonuçlandırılması doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir
Devamı...

sözleşme kapsamında yaptığı imalâtın toplam bedelinin * olduğunu, bu iş bedelinden *TL'sinin ödendiğini, bakiye * TL'sinin ise ödenmediğini, ayrıca sözleşme dışı *TL tutarında imalat da yaptığını ve bunun bedelinin de ödenmediğini ileri sürerek toplam * TL alacağının kaldığını belirtmiştir. Dosya kapsamından ve yargılama sırasında alınan bilirkişi kurulu raporlarından, davacının sözleşme kapsamı dışında yapmış olduğunu iddia ettiği imalâtların da sözleşme kapsamında olduğu, böylece sözleşme dışı iş yapmadığı anlaşılmıştır. Şu halde davacının sözleşme dışı imalâtlara ilişkin * TL tutarındaki talebi yerinde değildir. Bu durum karşısında mahkemece, davacı vekilinin .. tarihli cevaba cevap dilekçesindeki açıklaması dikkate alınarak, sözleşme kapsamında yapılan işlerin bedelinin * TL olduğunun kabulüyle, hakedilen bu iş bedelinden ödenen * TL mahsup edilerek sonuçta davacının bakiye alacağının * TL olduğu anlaşılmakla, bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekirken HMK'nın * maddesi gözardı edilerek davanın tümden kabulüne karar verilmesi doğru olmamış açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir
Devamı...

İtirazın iptâli davasını gören mahkeme öncelikle takip dosyasındaki icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı karara bağlaması gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması bu incelemenin yapılmasına etkili değildir. Diğer yandan itirazın iptali davasının görülebilmesi, geçerli bir icra takibinin varlığına bağlıdır. Ortada geçerli bir takip yoksa itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen imkan yoktur. İcra dairesinin yetkisine itiraz halinde bu itiraz usulünce incelenip sonuçlandırılmadığı sürece geçerli bir takibin varlığından söz edilemez. O halde mahkemece icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği gözetilerek eldeki davada öncelikle bu itiraz incelenerek sonuçlandırılmalıdır
Devamı...

mahkemece yapılması gereken iş, hükme esas raporu düzenleyen bilirkişi kurulundan alınacak ek raporla davalının yaptırdığı ve eseri teslim aldığı kabul edilen delil tesbiti tarihi itibarıyla sözleşmede kararlaştırıldığı halde yapılmayan, eksik bırakılan ve geciktirilen kısmın sözleşme fiyatlarıyla bedeli ve bu bedelin %1'i oranında uygulanabilecek günlük ve toplamda 28 günlük gecikme cezası hesaplattırılıp yüklenicinin ödenmeyen * TL alacağından mahsup edilerek sonucuna uygun bir karar vermek olmalıdır.Bu husus üzerinde durulmadan eksik inceleme ile işin tamamı üzerinden günlük gecikme cezası hesaplanarak yazılı miktarda yüklenici alacağına hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür
Devamı...

davalıya eser sözleşmesi ilişkisi nedeniyle ileri keşide tarihli olarak düzenlenip avans olarak verildiği,  HMK'nın * maddeleri gereğince davacı lehine delil teşkil eden ticari defter ve kayıtlarına göre davalının keşide ettiği ve davacı defterlerine kayıtlı faturalar karşılığı toplam *TL'lik imalât yapmış olmasına karşın davacının davalıya havale ve dava konusu olan da dahil olmak üzere çekle toplam*TL ödeme yapmış olduğu, *TL'lik fazla ödemesi olduğu ve verdiği çekin bedelsiz kaldığı anlaşıldığı, dava konusu çekin * tarihinde dava dışı yetkili hamili tarafından tahsil edilmiş olması sebebiyle dava kendiliğinden istirdada dönüştüğünden, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur
Devamı...

Dava ve ıslah dilekçelerine göre dava değeri * TL olup, mahkemece bu miktarın * TL'si kabul, kalanı ise red edilmiştir. Yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre hesaplama yapıldığında reddedilen kısım üzerinden davalı yararına verilecek vekâlet ücreti 3*1.324,00 TL olmaktadır. Mahkemece bu miktar yerine hesaplamada hata yapılarak daha aza hükmedilmesi doğru olmamıştır. Kararın bu yönden bozulması gerekirse de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç göstermediğinden HMK'nın geçiçi üçüncü maddesinin yollamasıyla uygulanması gereken mülga HUMK'nın * maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur
Devamı...

bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak, BK'nın 325. maddesi uyarınca kâr kaybı alacağı hesaplandıktan sonra, işin yapılmaması nedeniyle tasarruf edilen giderler ile boşta kalınan süre içinde davacının başka bir iş yaparak kazandığı veya kazanmaktan bilerek kaçındığı yararlar hesaplanıp kâr kaybı alacağından mahsup etmek, bu yöntemle bulunan kâr kaybı alacağını hüküm altına almaktan ibaret olmalıdır
Devamı...

mahkemece davacıya noksan delil ikame avansını yatırmak üzere sonuçları da gösterilerek kesin süre verilmeli, yatırılmaması halnde HMK *uyarınca talep edilen delilin ikamesinden vazgeçmiş sayılacağı ihtar edilmeli, eksik avansın yatırılması halinde dosya kapsamına göre davacının itirazlarını da karşılayacak şekilde hükme esas raporu düzenleyen bilirkişilerden denetime elverişi ek rapor alınıp değerlendirilerek dava sonuçlandırılmalıdır. Keza değerlendirme yapılırken hükme esas alınan asıl bilirkişi raporunda davalının ödemesinin * TL olarak hesaplandığı ve davacının rapordaki bu ödeme miktarına * tarihli dilekçesi ile rapora göre karar verilmesini isteyerek itiraz etmediği gözetilmeli ve bu nedenle davacıya yapılan ödeme miktarı *TL olarak kabul edilmelidir. Eksik avansın yatırılmaması halinde ise davacının talep edilen delilin ikamesinden vazgeçmiş sayılacağı gözetilerek dava sonuçlandırılmalıdır. Eksik inceleme ile hükme varılması doğru olmamıştır
Devamı...

Yanlar arasındaki taşeron hizmet sözleşmesinin 7. maddesinde “Sözleşmenin süresi yürürlük tarihinden itibaren 1 yıldır. Taraflar sözleşme bitim tarihinden 30 gün önce bildirimde bulunmadığı takdirde sözleşmenin süresi kendiliğinden 1 yıl daha uzamış sayılacaktır. İşveren, sözleşme sona ermeden ve 1 ay önce bildirimde bulunmak sureti ile işbu sözleşmeyi her zaman tek taraflı feshetme hakkına sahiptir” düzenlemesine yer verilmiştir. Sözleşmenin süresi * kadar uzadığından ve davalı * tarihinde fesih bildiriminde bulunduğundan bilirkişi raporu ile bağlı kalınarak * gün için kâr kaybına hükmedilmiş ise de sözleşmenin 7. maddesi ile süre sona ermeden 1 ay önce bildirimde bulunmak koşulu ile davacıya her zaman tek taraflı fesih hakkı tanındığından, kâr kaybına 1 aylık süre için hükmedilmesi gerekirken *günlük süre karşılığı * TL'nin hüküm altına alınması doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur
Devamı...

mahkemece hesaplanan fatura bedelleri toplamı *TL'den kabul edilen *TL ödeme düşüldükten sonra kalan *TL asıl alacak üzerinden itirazın kısmen iptâline, takipten önce temerrüt ihtarı olmadığı gibi kesin vade de bulunmadığından işlemiş faiz talebinin ve koşulları oluşmadığından icra inkâr tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile davanın aynen kabulü ve davalının icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulması doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür
Devamı...

Tarafların beyanları ve sözleşme metnine göre sözleşme bedeli * TL olarak kararlaştırılmıştır. Bu haliyle sözleşmedeki bedel, sözleşme tarihi itibarıyla uygulanması gereken *. maddesinde tanımlanan götürü bedeldir. Dosya kapsamına göre iş bedelinin tamamının ödenmediği, davacı tarafından sadece * TL'nin ödendiği anlaşılmaktadır. Götürü bedelli işlerde, yüklenicinin hakettiği iş bedelinin saptanması ya da iş sahibinin ödemesinin fazla olup olmadığının belirlenmesi için gerçekleştirilen imalâtın eksik ve kusurlar da dikkate alınarak tüm işe oranının tespiti, bulunacak bu oranın toplam iş bedeline uygulanarak hakedilen bedelin saptanması ve bulunacak bu rakamdan kanıtlanan ödemeler düşülerek hesaplanması gerekmektedir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, iş bedelinin ödenmeyen kısmının * TL olduğu, eksik ve kusurlu işlerin giderim bedelinin ise * TL olduğu, davacı işverenin davalı yükleniciye * TL daha ödemesi gerektiği, böylece davacının herhangi bir alacağının bulunmadığı görüşü bildirilmiştir. Bilirkişi raporundaki bu hesaplamalar az yukarıda açıklanan ilkeye uygun olmadığından yapılacak iş, bilirkişiden alınacak ek rapor ile sözleşme kapsamındaki imalâtlarla ilgili olarak yukarıda açıklanan şekilde oranlama yapılarak davacının fazla ödemesinin bulunup bulunmadığının saptanması ve sonucuna göre hükme varılmasından ibarettir. Açıklanan bu gerekçe ile kararın bozulması uygun bulunmuştur
Devamı...

taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. Taşeronun sözleşme konusu eseri sözleşme ile eklerine ve ondan beklenen amaca uygun olarak tamamlayıp teslim ettiğini, bedele hak kazandığını, yüklenicinin ise bu işler için kararlaştırılan bedeli ödediğini kanıtlaması gerekir. Anılan Yasa’nın 364. maddesi gereğince, eserin tamamlanıp teslim edilmesiyle iş bedeli muaccel olur. Aksi kanıtlanmadıkça sözleşmeye konu imalâtların yükümlenen tarafından gerçekleştirildiği kural olarak kabul edilmektedir. Somut olayda davacı davalının işleri eksik bıraktığını, ayrıca asıl iş sahibine gecikme cezası ödediğini iddia etmiştir. İşin eksik bırakıldığını ve asıl iş sahibine ceza ödendiğini ispat yükü davacıdadır. Mahkemece bu hususlarda herhangi bir araştırma yapılmayıp, davacının dilekçesinde bildirdiği talep kalemleri aynen kabul edilerek, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır
Devamı...

mahkemece yapılacak iş, maddi gerçeğin ortaya çıkması için HMK'nın * maddesi uyarınca konusunda uzman bir bilirkişi marifetiyle yerinde keşif yapılarak, yukarıda açıklanan esaslar dairesinde * tarihli proforma faturanın ilk 30 sırasında sayılan işlerin yapıldığı * yılı itibarıyla mahalli serbest piyasa fiyatlarına göre bedeli hesap ettirilmeli, belirlenen bu iş bedelinden davalı tarafından ödendiği ispatlanan * TL mahsup edilerek davacının kalan alacağı saptanmalıdır. Bu yönteme uygun düzenlenmeyen bilirkişi raporunun hükme esas alınması doğru olmamış, eksik incelemeye dayalı mahkeme kararının bozulması gerekmiştir
Devamı...

Mahkemece dava dışı şirket tarafından davalı şirketin müdürünün şahsi hesabına dekont üzerinde C/H açıklamasını taşıyan havaleler ile gönderilen toplam * TL ödemenin davalı şirketin hesabına yapılmadığı, bu haliyle dava dışı 3. kişi tarafından banka havalesi yoluyla yapılan ödemenin dava dışı şirketin, davalı şirketin müdürü Düzgün Geçmez'e mevcut bir borcunun ödenmesi amacıyla yapıldığı yolunda karine bulunduğu, bu yasal karinenin aksini ileri süren davacının iddiasını kanıtlamakla yükümlü olduğu, davada davalının açıkça yemin deliline de dayanmadığı böylece ödemenin davalı alacağından indirilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; davacı vekili dava dilekçesine ekli delil listesinin 11. maddesinde açıkça yemin deliline dayandığından mahkemece davacının ispat edemediği iddialarıyla ilgili davalıya, usulüne uygun yemin yaptırılarak sonucuna göre bir karar vermesi gerekirken (6100 sayılı HMK'nın 225 vd. maddeleri), yemin deliline dayanılmadığı gerekçesiyle davacı delilleri toplanmadan davanın kanıtlanamadığından reddine karar verilmesi doğru olmamış, davacı temyiz itirazları bu nedenle haklı görüldüğünden kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir
Devamı...

taraflar arasında kesin hakediş düzenlenmiş, bundan sonra davacı tarafından davalıya 2 ayrı makbuz başlıklı belge verilmiştir. Bu belgelerde davacının hakedişlerden alacağı kalmadığı belirtilmiştir. Mahkemece bu ibranamelerin hakedişlere giren alacaklar için düzenlendiği, bu davada hakedişlere girmeyen eksik hesaplanan alacaklar için talepte bulunulduğu, kesin hakedişin itirazi kayıtla imzalandığından davanın saklı tutulan alacak ile ilgili olduğu gerekçesi ile dava kabul edilmiştir. Ancak yanlar arasındaki sözleşmede asıl iş sahibi ile davalı arasında yapılan sözleşme ek olarak kabul edildiğinden ve bu sözleşmede de BİGŞ ek olduğundan hakedişe itirazın da yukarıda açıklanan şekilde yapılması gerekir. Davacı ise kesin hakedişe belirtilen şekilde itirazda bulunmamıştır. Bu durumda davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi doğru olmamış bozulması gerekmiştir
Devamı...